
Gerçek arkadaş nedir, dost nedir, önce bunu bilmek gerekir.


Hayır öyle düşünmüyorum. Yakın arkadaşlarım var. Her konuda mükemmel anlaşmıyoruz, ama yıllar içinde çok güzel anıları paylaştık ve paylaşıyoruz. Sanırım arkadaşlarım içinde en varlıklı da benim.
Elbette yakın arkadaş çok az sayıdadır. Benim için oran binde 3 gibi.
Belki sen biraz şanssızsın, belki sorun sendedir. Girdiğin ortamlarda hiç senle aynı değerleri paylaşan kimse yok mu? Ya da senin yaklaşımın nasıl ki karşılığında böyle bir durumla karşılaşıyor olabilirsin?


çok güzel dostlarım var.biraraya gelmemeye çalışıyoruz :)


Bardakigüneşgözlüğü +1
Aynen öyle :)
Hatta komik bir şey söyliyeyim 1 yıl oldum İstanbula taşınalı izmir den. Bir tane arkadaşım var lise den adam 20 yıllık arkadaşım yani yüksek lisans için geliyor ist.
En son geldiğinde de kadıköy de bira kokoreç falan yaptık 50 tl falan dı galiba yanlış hatırlamıyorsam kokoreçlerin fiyatı. Neyse bayram da izmir e gittim görüştük alsancak a indik ve çocuğun bana ilk söylediği şey sana kokoreç ısmarlamıştım onun yerine bana bira ısmarla oldu :)) oldu bu gerçekten bak 3 ay boyunca çocuk içinde tutmuş bunu :))


En iyi arkadaşlıklarım çocukluk zamanında kurulan ve günümüze kadar uzanmayı başarabilmiş olanlar.
Niye? Çünkü çıkar üzerine kurmuyorsun. Saf duygular üzerine arkadaşlığını inşa ediyorsun.
Aynı mahallede doğup aynı mahallede büyüdüğüm için şanslıyım. Birçoğumuz hala o mahalledeyiz. Her yaz bir aradayız. En yakın dostlarım o mahalledekilerdir.
Üni ve sonrasındaki arkadaşlıklar ise çıkar üzerine kurulduğu için uzun ömürlü olmuyor. Samimiyet minimumda.


ben öyle düşünmüyorum, bence mesele çıkar değil ya da en azından benim için öyle.
ama herkesin bazı tuhaflıkları var.
gerçekten çok iyi dostlarım var, ama hiçbiri tam olarak "olması gerektiği gibi" değil.
yani hepsinin arkasından konuşmak ya da dedikodusunu yapmak istesem yapabileceğim türlü türlü tuhaflıkları ya da sahip oldukları falsoları var.
istesem hepsine bir kulp takabilirim.
ki bazen insan içinde bulunduğu süreçlerde bunlara takabiliyor.
sanırım önemli olan sevmek/sevilmek ve samimiyet olmalı burada.
sürekli eleştirerek, "bu da böyle yapılır mı/söylenir mi/denir mi?" gibi yorum yapmak yerine, iyi yanlarına, sizin için yaptıklarına, yanınızda oldukları zamanlara, sizi sevmesine vb. odaklanmak lazım sanki.
bir de, benim de en yakın dostlarım çocukluktan kalanlar.
araya küslüklerin, bozuşmaların, hatta 1-2 tanesiyle yılların girdiği oldu, ama yine de yılların mazisi var.
bu da krediyi arttırıyor tabii.


yıllardır görüştüklerim var. ancak arada oturup bir şeyler yiyip içince samimiyeti abartıp her hesabı bana kitleyen var. enayi gibi hissetmek istemiyorum kendimi. maddi açıdan adamlar sefil olunca hep bana denk geliyor. birde yaş ilerledi arada ters düz laf oluyor kafa kaldırmıyor bu yüzden benim artık yalnızlığa alıştım bir yerde. öyle oluncada görüşmede azalmaya başladı.
ayrıca blatta hiberna+1
