Emekliliğimi görecek yaşa kadar yaşamayı düşünmüyorum.
Ama olur da yaşarsam çalışırım yine ama baktım çalışamıyorum torun falan gezdiririm, hiç öyle hobi gezme uğraşacak yıynette birisi değilim çünkü.
engelim olmaması için çabalıyorum, sağlıklı besenmeye çalışarak kendime yatırım yapıyorum.
evliyim, eşimi de sağlıklı besliyorum ki yanımda olsun mümkünse. çoluk çocuk yok, bence olmasa da olur ama kesin konuşmayayım. olmasa maddi anlamda daha rahat edeceğim için bu fikir çok cazip geliyor.
hayalim gezme/tozma/hobi, kattiiyen çalışmak değil. 6 ay önce istifa ettim hatta, 1dk sıkılmadım henüz :D ama elbet yeniden çalışmam gerekecek bir süre daha.
böyle 3 ülkede 4er ay geçirmeli bir emeklilik istiyorum şu anda. biri gelişmiş ülke, sağlık kontrolleri vs için, bu muhtemelen emeklilik öncesi kurulu düzenim olan ülke olur, çoluk çocuk torunum filan da varsa onlarla vakit geçiririm. kanada olabilir bu ülke. biri yazlık tatil goygoy ülkesi, ucuz olandan, tayland ya da filipinler mesela. diğeri de aile eş dost görmece fln. o da türkiye. ya da bazı yıllar 6 ay kanada 6 ay filipinler, bazı yıllar 4-4-4 eğitim sistemi. yok o başkaydı.
öyle işte, uzun sağlıklı paralı ömürlerimiz olması dileğiyle.
ben ve kızım, herhangi bi' yerde ve sadece birlikte zaman geçirerek, onu izleyerek.
emeklilik deyince benim aklıma sabah 6'da uyanıp o tatlı serinlikte ŞORTLA mahallede dolaşmak, çiçek sulamak, kedi sevmek gibi şeyler geliyor. emekliliğe dair kafamda kurabildiğim tek şey bu: güneşin parıltısı, hafif bir esinti, yeni günün başlangıcı, "negzel lan emekliyim" düşüncesi eşliğinde hiçbir sorumluluk olmaksızın öylece bahçeyle, heyvanlarla falan uğraşmak.
***
"sen ne istiyorsun?" dersen ben 70 yaşına geldiğimde alanında tanınan bir akademisyen olmanın yanı sıra çok sayıda torunum olsun isterdim sjfsfjssj. eşimle sakin sakin yaşamaya devam edeyim, okuyup yazayım, yapabiliyorsam ders vermeye/çalışmaya devam edeyim kendime fazla yüklenmeden. torunlarım akıllı, güzel çocuklar olsun; "10 sene önce gofret diye ağlıyodu, şimdi bize ders veriyo, şerefsiz" diyeyim içimden. tabii bunun için en başta yüksek lisans, doktora, 70 yaşına kadar yaşama, evlenme, çocuk sahibi olma, çocuğunun çocuk sahibi olması gibi çok sayıda aşamadan geçmek lazım. o yüzden sanmıyorum olacağını. bu şekilde devam edersem 40-45 gibi kalpten gideceğim muhtemelen, o kadar yaşarsam iyi hatta.
bahceli bir yazlik ev + dovizle alinan emekli maasi
Ben uzun zamandır emekliyim. Kısa özet geçeyim.
Çocuklar büyüsün yerlerine yerleşsin faslı, ha şu ha bu derken ancak kendime kalabildim. Yani gerçek emekliliğe yeni geçebildim diyebilirim. Yaş 59.
Dinç sayılırım ancak bi "gençlik" değil. Daha çabuk yoruluyorum, daha çok unutuyorum filan. Fakat benim çocuklardan da aktifim hani.
Şimdi artık ben içimde kalan ne varsa bir bir gerçekleştiriyorum. Ukte dolduruyorum diyorum gülümsüyorlar. Her sene hayatıma yeni bi öğrenme konusu alıyorum, bi yılda bitmezse ertesi yıl ona devam ediyorum. Eskiden beri zevk alıp vakit buldukça yaptıklarıma daha ağırlık verebiliyorum Gönüllü çalışıyorum. Kültür sanat gezmelerimi yapıyorum, arkadaşlarımla canımız her istediğinde buluşuyoruz... Hayat benim için artık daha güzel akıyor.
Ben anne babamı erken kaybettim, torunum henüz yok. Yani bu anlamda bi sorumluluğum bi bağım şimdilik yok. Arkadaşlarımdan bir kısmı anne veya babalarıyla ilgilenmek durumundalar bazıları torunlarının bakımına destek oluyorlar. Sağlık sorunları olanlar var, çocukları okuyanlar var...
Yani emekli olunca işten emekli olunuyor hayattaki sorumluluklardan emekli olamıyoruz. Hemen ohh rahata kavuştum denmeyebiliyor.
Benim bundan sonraki öz hedefim iyice yaşlandığımda çocuklarıma ağırlık olmamaya gayret etmek yani akıllı yaşlanmak. Bunu da ancak zihnen ve bedenen aktif kalarak gerçekleştirme olasılığı olduğunu biliyorum, o yolda yürüyorum. Zaten yapı olarak da başka türlü yaşayamam sanırım, boş boş oturmak hiç benlik bi durum değil.
Meslegimle baglantili yapmak istedigim bir is var, eger becerebilirsem emekliligim dunyanin istedigim ulkesinde yasayabildigim, istedigim parayi dovizle kazanabildigim ve kendim sectigim kisilerle sectigim kadar calisabilecegim bir donem olacak. Tam olarak hayalim bu, umarim gercek olur.
Emeklilikten kasıt eğer devletten maaş bağlanması ve artık çalışmamak ise herkesin iyimserliğine hayran kaldım. 60 yaş bu ülkede hiç genç değil hatta çok geç. Herhalde olursa çocuğumu yurtdışına göndermekle meşgul olurum. Kendimle ilgili bir beklentim yok maalesef. Elden ayaktan düşmemek yeterli benim için.
şehirden uzak, müstakil bir evde, bağ, bahçe, hayvanlar vs. bir de marangozluk hobim var uğraşmak istediğim.
Pazar sabahı torunla balık tutma bahanesiyle Arnavutköy sahile inip o oltayla cebelleşirken 10:30' da mümkünse 2 kutu birayı açmak.
Gerçekten bu.
Sabah erkenden tekneyle açılıp balık tutmak, yüzmek. Mis gibi deniz kokusunu içime çekmek. Kahvaltıyı teknede yapmak. Daha sonra 11-12:30 arası bahçeli ve meyve ağaçları dikili çeşitli sebzeler ektiğim evime gelip biraz kestirmek. Uyanınca deniz manzaralı verandamda hanımla şekersiz türk kahvelerimizi yudumlamak. Alanımdaki makale ve gelişmelere göz attıktan sonra kütüphaneme geçip birkaç saat kitaplarıma dalmak. Yazılarımı yazmak. Akşama doğru eşi dostu toplayıp sofrayı donatıp tuttuğum balıkları yemek. Arada biraz bahçe işleri. Gün batımında sahilde hanımla yürüyüş. İstiklal marşı, kapanış.
unsplash.com
Şu fotoğrafta bir yerde, mümkünse değirmene yakın bir yerde, büyük olmayan bir evde, müzik yaparak, ölmeyi bekleyebilirim emekliliğimde. Sevdiğim insanlarla müzik yapıyorsam iyice mutlu olurum.