Eğer YSK böyle bir karar alırsa iki ihtimal söz konusu olacak gibi görülüyor:
A: ya başta İmamoğlu olmak üzere bütün muhalefet seçimi boykot edecek ve yarıştan çekilecek, hatta milleti sine durumları söz konusu edilecek ve akp 2 Haziran’da %49 un altında katılım ve %95 üstü bir oy olarak kendini hem ülkeye hem de tüm dünyaya bir nevi rezil etmiş olacak. (Tabi karşımıza çıkmaya cesaret edemediler diye yine bir destan başarı öyküsü yazacaklardır onlar da orası ayrı)
B: İmamoğlu hodri meydan diyecek ve kazanmış olmasına rağmen onları bir kez daha yenmek için elinden geleni bir kez daha yapacak ve tüm muhalefet birlik olacak bu kampanyada.
Eğer YSK böyle bir karar verirse kaybettiği seçimi zorla tekrarlatan oluşumun bir kez daha kaybetmek için bunu yapmayacağı aşikar.
Fakat B planının gerçekleşmesi durumunda; eğer İmamoğlu hodri meydan der ise sırf “bunlar nasılsa kaybetse bile faydası olmuyor sandıkta” düşüncesiyle sandığa gitmekten vazgeçip boykot eder mi belli oranda muhalif kesim? Ki bu seçimde de belli bir kısmı boykot etmemiş olsa 100 bin farkı görmek içten bile değildi malum, hele DSP oyları. Eğer seçim tekrarlanırsa Saadet oyları da İmamoğlu’na gelmez mi? Üstelik 31 Mart’ta Binali’ye oy vermiş fakat bu sefer tepki amaçlı İmamoğlu’na oy verecek çok olmasa bile en az %3-5 oranında bir kesim olabilir ki o da oldukça önemli. Çevrenizde 31 Mart’ta İmamoğluna oy verip eğer 2 Haziran’da seçim olursa oy kullanmayacaklar var mı? En çok korktuğum ihtimal bu zira, İmamoğlu sandık çağrısı yapmasına rağmen beyaz Türklerin tatil köylerine gitmesi, seçimi boykot etmeleri.
Ayeıca “Konya’dan seçmen getirirler” söylemi mümkün mü? 31 Mart’ta başka şehirde oy kullanmış birisi 2 Haziran’da İstanbul’da oy kullanabilirse A planı tek çare olarak duruyor?
A: ya başta İmamoğlu olmak üzere bütün muhalefet seçimi boykot edecek ve yarıştan çekilecek, hatta milleti sine durumları söz konusu edilecek ve akp 2 Haziran’da %49 un altında katılım ve %95 üstü bir oy olarak kendini hem ülkeye hem de tüm dünyaya bir nevi rezil etmiş olacak. (Tabi karşımıza çıkmaya cesaret edemediler diye yine bir destan başarı öyküsü yazacaklardır onlar da orası ayrı)
B: İmamoğlu hodri meydan diyecek ve kazanmış olmasına rağmen onları bir kez daha yenmek için elinden geleni bir kez daha yapacak ve tüm muhalefet birlik olacak bu kampanyada.
Eğer YSK böyle bir karar verirse kaybettiği seçimi zorla tekrarlatan oluşumun bir kez daha kaybetmek için bunu yapmayacağı aşikar.
Fakat B planının gerçekleşmesi durumunda; eğer İmamoğlu hodri meydan der ise sırf “bunlar nasılsa kaybetse bile faydası olmuyor sandıkta” düşüncesiyle sandığa gitmekten vazgeçip boykot eder mi belli oranda muhalif kesim? Ki bu seçimde de belli bir kısmı boykot etmemiş olsa 100 bin farkı görmek içten bile değildi malum, hele DSP oyları. Eğer seçim tekrarlanırsa Saadet oyları da İmamoğlu’na gelmez mi? Üstelik 31 Mart’ta Binali’ye oy vermiş fakat bu sefer tepki amaçlı İmamoğlu’na oy verecek çok olmasa bile en az %3-5 oranında bir kesim olabilir ki o da oldukça önemli. Çevrenizde 31 Mart’ta İmamoğluna oy verip eğer 2 Haziran’da seçim olursa oy kullanmayacaklar var mı? En çok korktuğum ihtimal bu zira, İmamoğlu sandık çağrısı yapmasına rağmen beyaz Türklerin tatil köylerine gitmesi, seçimi boykot etmeleri.
Ayeıca “Konya’dan seçmen getirirler” söylemi mümkün mü? 31 Mart’ta başka şehirde oy kullanmış birisi 2 Haziran’da İstanbul’da oy kullanabilirse A planı tek çare olarak duruyor?
1-CHP boykot etse bile (ki etmez) diğer partilerin de edeceğini zannetmiyorum, chp’nin Yokluğundan faydalanmak isteyen çok olur ve bir kesim bunlara oy verecek ve oy oranları yine dağılacak.
2-Tüm muhalefet hiçbir şekilde bir araya gelmez. Cumhurbaşkanlığı seçimlerinde tekrar tekrar gördük bunu.
Ayrıca zaten tüm dünyaya rezil olmuş haldeler. O eşik çoktan aşıldı.
not sure if serious
ikinci secenek olur ve bu sefer ciddi fark yerler. kaybedince nasil aglayip camura yattiklarini herkes gordu, 1 milyon farkla imamoglu alir.
dsp`ye kim niye oy verdi bilmiyorum, daha kim birlesecek acaba? o 33 bin kisiye kalmaz bu sefer fark.
babilbaligi
1