
elbette şikayet ediyorlar ama bu yıllardır olan bir gelenek. böyle sıkışık bir fikstür olacağı bilindiği için başta ona göre hazırlanıyorlar. bir de bu periyotta çok maç oynandığı için fikstürleri ona göre hazırlıyorlar ki millet uzak deplasmanlara gitmesin. onun dışında zaten onlar yoğun fikstüre alışık. premier ligin bir alt seviyesi olan championship'te mesela 24 takım var. bu da sezon başı 46 lig maçı demek. üzerine fa cup ve lig kupasını eklersen çok rahat 50-55 maç bandına ulaşırsın. demek ki oyuncular hali hazırda eskiden beri tempoda oynayıp kendilerini geliştirdikleri için sıkıntı olmuyor. hatta bu yıl saçma diye winter breaki kaldırdılar. ligler artık tatile girmiyor.


Diğer günleri bilmiyorum ama 26'sı Boxing Day diye geçer ingilterede. Alışveriş be spor günüdür. 26'sında premier lig dahil tüm büyük sporların ligleri full bir program oynarlar. Diğer günlerde de maçların olmasında bunun bir etkisi olabilir.


İngiliz futbolseverler özellikle bu dönemi bekliyorlar. Ohh tatilde bol bol maç izleyeceğiz diye. Bir kültüre dönüşmüş durumda. Bir de tabii İngiliz liglerinde Kıta Avrupası liglerine göre daha fazla takım olduğu için ligi Avrupa ile aynı tarihlerde sonlandırmak için biraz sıkışık bir takvim uygulamak zorundalar.


bu isin bir sov oldugunu, salt rekabet icin yapilmadigini, insanlarin keyifle izleyebilecegi bir kultur olusunu iyi idrak etmis bir organizasyon. nba de benzer sekilde. haftada yuz binler kazanan sporcular da bu durumun isleri geregi oldugunu anlamis, sindirmis. profesyonellik guzel olay.


o kadar yüksek ücretler ödüyorlar ki kimse ağlamıyor. genelde ağlayan teknik direktörler. alexis sanchez haftalık 500 bin sterlin kazanıyor, şikayet etmr şansı var mı? ayrıca ingilizlerin tek sosyal aktivitesi futbol, bu yüzden seyirci mutlu. son olarak tv gelirleri o kadar yüksek ki çok ağlayan sızlayan olmuyor bu sebepten.
