Parti adaylığını kazandığında Bush bir kelime ustası olarak değil, daha ince ve nazik bir ulus oluşturmak istemesi ve verdiği ilginç vaadi ile biliniyordu.
gizli not only but also kalıbı var sadece kelime ustası değil aynı zamanda nazik vs vs arayan birisi olarak biliniyordu
edit: lesmiserables doğru söylüyor olabilir YDS sınavı sorusu şeklinde düşünüp tuzaklı gizli kalıplı şeyler aradım ona istinaden söyledim.
gizli not only..but kalıbı yok. "but" kullanımı burada farklı. "...olarak değil, ... olarak" şeklinde olacak.
sefiller +1
Sıkıntı yaşadıgım yer "as well as this famously catchy promise."
Burda cümle yapısı yok... Anlamadım. Ne özne me yüklem?
özne belli değil. "biliniyordu" ama kim biliyordu yazılmamış
"bush" bilinen kişi, nesne konumunda
yüklem "bilmek". pasif formda verilmiş
as well as kalıbının "ve" olarak çevrilmesi lazım genel olarak türkçeye. türkçede benzeri olan bi yapı değil. "-nin yanı sıra" anlamı var.
yani, "bush verdiği vaadin yanında bir de ulus oluşturmak istemesi ile biliniyordu" diyor. ama bu şekilde çevirince cümleler çok karışabiliyor, anlaması güçleşebiliyor.
Bush parti adaylığını kazandığında bir kelime ustası olarak biliniyor olmasa da, (o) ünlü akılda kalıcı vaat(ler)i kadar, daha iyi (kalpli) ve zarif bir ulus hayalinde olmasıyla biliniyordu.
Bu tür cümleler "çeviri kokmaması" için birebir çevrilmez.
Bush parti adaylığını kazandığında belki bir laf cambazı değildi ama yine de herkesçe bilinen, akılda kalıcı bir sloganı vardı. Amacı daha iyi ve zarif bir ulus idi.