nispeten başarılı bir insan profiline sahip biri olarak(okul, iş, sosyal hayat vs.) hayatım boyunca kimsenin beni kıskandığını düşünmedim. ne biri bana hasetle ve düşmanca yaklaştı ne de birilerinin arkamdan konuştuğunu duydum. içten içe kıskanıp bunu çaktırmamaya çalışana da rastlamadım, kuyumu kazana da. düşününce kıskanılacak bir yönüm yok çünkü, bir insanın beni kıskanmak için bir sebebi olmaz eğer ruh hastası değilse. ben mi "şanslı" kesimdenim yoksa sizi de kıskanan olmadı mı?
bir yandan kıskanç insanların etrafta olduğunu biliyorum, birilerini kıskanan insanlar gördüm çünkü. öte yandan bir insanın "x beni kıskanıyor" demesini biraz kibirli buluyorum. aslında tam kibir de değil, kendini fazla önemsemiş diyebiliriz.
bu açıdan bakınca bir eşitlik olması lazım, birileri kıskanıyorken birilerinin de kıskanılıyor olması lazım. e peki kıskanılıyorum diyeni "biraz şey" buluyorsak nasıl çıkıcaz bu işin içinden?
ben çıkamıyorum, kendimle çelişiyorum hatta sanırım. belki netleşirim diye fikirlerinizi merak ettim, teşekkürler...
Ben.
Hatta şu son zamanlarda sosyal medya sebebiyle çok gündeme gelen "haters gonna hate" olayını da anlamakta çok zorlanıyorum. Geçen gün bir tweet/fotoğraf ne oluyorsa artık, ondan gördüm; biri şey yazmıştı "'haters' insanları anlamıyorum, makyajımı kıskanıyorsan sana da öğreteyim yapmasını. giysimi kıskanıyorsan nereden aldığımı sor. başarılarımı kıskanıyorsan gözlemle. neden birbirimizi yere çekiyoruz?" özetinde bir şeyler. "Allah allah, biri neden başkasının kendisinin makyajını kıskandığını düşünür acaba?" diye düşünmüştüm ben de.
Tabii ki, otuzbeş senelik hayatımda bana kötü davranan insanlar oldu ama sebebinin kıskançlık olduğunu düşünmedim hiç.
ben kıskanılmayı bırak sevilmedim bile.
sen sevilmemek ne demek bilirmisin abidin ?
Ben de biraz önce kıskanılmayla ilgili soruyu okuyunca "Acaba beni kıskanan biri olmuş mudur?" diye şöyle bir düşündüm. Belki benimle ilgili bir şeylere bakıp "Bende de olsa" diyen biri olmuş olabilir, varsa da bundan haberim yok, ama bir insanın benim sahip olduğum ama onda olmayan bir şeyden kaynaklandığı belirgin olan kötü tavrını ya da düşmanlığını da doğrudan ya da dolaylı olarak hiç hissetmedim. Kıskanan varsa da bana yansıtamamıştır. Yansıttıysa da ben anlamamışımdır. Ben anlamadıysam o halde zaten benim için beni kıskanan biri yoktur. Başkaları da eğer kıskanıldığımı biliyorduysa bana söyleseydi. Artık sayılmaz...
İnsanoğlu tamamen kendinde eksik olanı tamamlamak üzerine kurgulanmış bir varlık. Bu tanımın tezahür ettiği "imrenme, özenme, gıpta etme, kıskanma" gibi farklı yoğunlukta da olsa aynı duygudan referans alan onlarca duygu var. Kıskanılmak için bir başkasından bir "fazlanız" olması gerekmez. Bu insan doğasının en derinlerinde var olan bir zaaf. Sende eksik olan her neyse dünyayı o şekilde okursun, algılarsın.
Soruyu şöyle revize etmek lazım: Hayatın boyunca sahip olduğun, başardığın, elde ettiğin her şeye senin dışındaki tüm insanların mutlak bir içtenlikle ve tüm kalbiyle tıpkı senin gibi sevindiğini mi düşünüyorsun?
Dünya böyle bir yer mi? Ya da işte, okulda, aile ve yakın çevrende lirik romanlardan fırlamış müthiş ahlaklı ve insan olmanın erdemine her anlamıyla vakıf yüzlercesi mi var? Öyleyse geriye kalan 6 milyarı da aynı kefeye mi koyuyorsun?
Sorun çelişkiler barındırıyor! Az önceki duyuruda(ordan ilham aldığını belirttiğin için" kastetteğim şey "çekememezlik" bir anlamda. Ayrıca da evet, ben kendimi çok önemsiyorum senin değerler sistemin bu şekildeyse! Ya da eşiklerimiz çok farklı!
Bana bakip haline sukredenler var.