oyun oynuyoruz, kosturuyoruz, okşuyorum onu. ilgilendiğimi düşünüyorum. ama hayvan belki de sokakta olmak istiyor- dur.
kediler evcildir, yeri evdir; evini benimser ve mekan degisikliginden hoslanmaz. dolayisiyla eve tikilmak kedi icin gecerli degil.
sokakta daha sağlıklı ve az tehlikede yaşayacağını düşünüyorsan salabilirsin. tam da bahsettiğin sebepten bakıma muhtaç hayvanları sahiplenelim diyor hayvanseverler.
mutlu olma konusu tartışmalı; hayvan sağlıklı, güvende ve tok olduğu yerde mutludur. biz hayvanları evcilleştirirken onları zorla eve kapatmadık, daha kolay yemek bulup daha güvenli, konforlu bir hayat sürebildikleri için bizi tercih ettiler. özgürlük gibi bir ülküleri yok, yeter ki doğası gereği yapması gerekenleri yapabilecek alanı sağlayabil.
benimki dişi kediye kaçmıştı. sevişmek istiyormuş.
anneannem kedisini öyle böyle şımartmazdı, kedi kediliğini unutmuştu artık dile gelecek diyorduk. anneannem kısırlaştırmıştı bunu, ama yine de çiftleşmesine izin vermiyordu, dışarı çıktı mı etrafından erkek kedileri kovalıyordu (dışardaki pis kedileri yakıştıramıyormuş buna). yazık kedi fırsat buldu mu kaçıyordu. neyse. o benim imrendiğim hayata rağmen hayvan sevişmek istiyordu.
bir keresinde veterinerin telefonda bir kedi sahibine "parka bırakın çiftleşsin yarın alırsınız" dediğini duymuştum.
yani sağladığımız her imkana ilave olarak, özgürce sevişmek istiyorlar.
Valla bizim haydutlar çok mutlu eminim
Dışarıdan korkuyor zaten bir tanesi hep ağlıyor.
Bir de ikisi çok yakın arkadaşlar
Bizi sevdiklerine de eminim hiç bu kadar yavşak kedi görmemiştim. Böyle işte...
ben ve ailem sadece müşkül durumdaki, sokakta yaşamakta zorlanacak hayvanlara bakıyoruz. üç bacaklı, kör, sağır, böbrek yetmezliği hastası kedilerimiz var. böylesi benim daha çok içime siniyor.
Müstakil evde yaşıyorum. Bir kedim parmağımı şıklatınca koşup üstüme atlar diğeri de sokal çocuğu gibi.
Özet: kediden kediye değişiyor bence
Kediler köpekler değil de kuşların kafeste tutulması bana insafsizlik geliyor.
Gerçi kedilere endustriden tavuk alıp vermek de tavuklara haksızlık.
2 ay önce köpeğimizi kaybettik ve ben 2 aydır "acaba onu mutlu edebildik mi" diye düşünüp duruyorum.
İstediği zaman istediği yere gidemediği ya da koşup oynamak istediği bir anda dışarı çıkamadığı falan aklıma geldikçe hala üzülüyorum. Ama bir yandan da hayvansever gruplardaki paylaşımları görüyorum. Durup dururken beyinsiz insanın tekinden şiddet gören, açlıktan bir deri bir kemik kalan, insan görünce başını okşatmak yerine kaçmak zorunda kalan, hayata küsmüş bakışlar atan hayvanlarla dolu bu gruplar. Biz ona kendisi için küçük de olsa bir yuva vermeseydik belki o da böylece yitip giden binlerce candan biri olacaktı. Böyle düşününce de "tamamen istediği hayatı veremedik belki ama onu bu iğrenç dünyada başına gelebilecek kötülüklerden kurtarabildik en azından" diye düşünüyorum.
Umarım kısacık ömründe mutlu edebilmişizdir onu.