Böyle bir cıkmazdayım. Nasıl çözülür?
Sevgilin en iyi arkadaşın olmalı bence
Dert paylaşmakla dertlerin duygusal yükünü karşı tarafın sırtına yüklemek arasında fark var. Kimse mızmız, dertleri konusunda aksiyon almayan ama devamlı bunlardan şikayet eden birini istemez. Sanırım burada sözü edilen de böyle bir fark.
Kitap arasında kalmış silgi tozu+1
İnawen +1
Not: bu ilişki 1.5 yıllık
Aslında nispeten haklı. İnsan dertleri,acıları ile sosyalleşmemeli hele karşı taraf bu yükü kaldırmak istemiyorsa. Bu laf neyin akabinde söylendi mesela o daha önemli. Taraflardan biri sürekli acıdan beslenen ve acıyla besleyen ise sıkıntı onda,yoksa aklı başında hiçbir partner karşısındakinin sorunları karşısında kayıtsız kalmaz.
Biraz acayım, ben her sevincimi de anlatıyorum mesela. Her düşüncemi iste üzüntü de dahil. Biraz uç biriyim cok sevinirim cok üzülürüm
Son zamanlarda artan bir gönül işleri durumun var. Çok sık sorunlu konuşmalar yaşamaya başladınız galiba. Hadi bakalım sonu ne olacak görelim.
Dert yüklemek başka, dert paylaşmak başka.
Ben de sevgilim de birbirimize sinirlendiğimiz, üzüldüğümüz, gerildiğimiz vs her durumu anlatırız. Ha belki arada anlatmadıklarımız olur ama özellikle gizlenmez bu durum. Benim açımdan olaya bakıldığı zaman, olabildiğince çözüm sunmadan sadece onu anlamaya çalışırım. Çünkü insanlar çözümden çok paylaşabilmek ister. Örneğin yolda gelirken kavga ettiğiniz adamı anlattığınızda "adres ver gelip döveceğim" değil de "ulan amma davarmış" tepkisi arar insan bazen.
Çözüm arattırırsan, dert yüklersin. Bir iki kelime bir şey duymak istersen, dert paylaşırsın.
İlişkilerde tutku, arzu, aşk gelip geçtiğinde ya da azalmaya başladığında kalacak olan şeyler arkadaşlık ve beraber geçirilecek bir hayat.
İlişkideki dengeyi bunun üzerine kurarsanız daha memnun olursunuz.
Aşk tutku ya da heycan bittiginde evlenmiş olmak lazım yoksa iliski sıradanlaşıyor. Alışkanlıktan bırakamama durumu var ama biriniz elbet 1 gün patlayacaksiniz(ben böle devam etmek istemiyorum diye).
Zorlamaya gerek yok medenice konuşup ayrılmak iki taraf için de en iyisi olur. Ayni süreçten ben de geçtim sabır dilerim.
İlk 2 cevabı yazmaya gelmiştim.
Bütün ihtiyaçlarını tek bir kişi karşılayamaz, hem dert dinleyecek hem akıl hocalığı yapacak yatakta vahşi mutfakta aşçı yamağı sokakta koruma olacak, yok olamaz.
Nasıl çözülür? İlişki içinde olan kişiyi her eksiğini tamamlayacak bir yapboz parçası olarak görmeyerek çözülür.
Ya kimse dert babasi degil tabii ki de ben annemin bile derdini dinleyemiyorum gun geliyor. Adam onu da demek istemis olabilir. Negatif, surekli dertli insanlar vardir bunlara cidden tolere edilmiyor.
Fakat senin bir sorunun var, sevgilin cozmuyor o adami birak derim.
eger sevgili oldugun kisiye derdinizi ve sevincinizi acamayacaksaniz kime acacaksiniz?
zaten sosyal olarak daha da yalnizlastigimiz su dunyada, insanlarin duygu dunyalarini en iyi sekilde paylasacaklari kisilerdir sevgilileri bence.
aksi halde, bir "iliski"den bahsetmek soz konusu olmaz.
sadece iyi ve guzeli mi paylasmaktir sevgililik?
sadece gezip tozmak, eglenmek gülmek midir?
icinde bulundugunuz durumlari, dusuncelerinizi, endiselerinizi, mutsuzluklarinizi ve tum bunlarin olumlu yonde karsiliklarini paylasarak daha da yakin olur insanlar.
aksi halde, yanindaki sevgili degil olsa olsa zaman zaman yatagini da paylastigin biridir bence.
Yukaridaki cogu kisi + 1, ozellikle inawen +1
Dert paylasmakla, derdi yikmak arasinda kalinca denecek bir cizgi var. Sevgiliye her seyi anlatirsin ve paylasirsin, en iyi arkadasindir da; butun gunu buna ayirmak veya iliskiyle ilgili olmayan ve onun uzerine dusmeyecegi bir derdin yukunu ona yuklemek, ona kurtarici gozu ile bakmak, ondan medet ummak, cozum sunmasini beklemek, surekli sikayet etmek, zamanin cogunu buna ayirmak biraz onun ustune yuku yikmak gibi.
Derdini anlatirsin ve paylasirsin ama her derdin de belirli bir uzulme, mizmizlanma suresi var. Oyle durumda ben bulusmam mesela sevgilimle. Hani, demissin ya "Uc biriyim" diye. Benim de vardi boyle bir erkek arkadasim (gecmis zaman ekine dikkat); her turlu elimden geleni yapiyorum, neselendirmek icin calisiyorum, cozum bulmaya calisiyorum, bir ton maymunluk etmeye calisiyorum ama ona ulasmiyor gibiydi. Yani, o kendi kafasinda olayi yogunlastirmis ve surekli somurta somurta geziyordu. Ben kendi derdimle o kadar bogulmuyorum, o kadar ilgilenmiyorum, o kadar sallamiyorum. Onun niye bu kadar buyuttugunu anlayamadim hicbir zaman, Bir de seyi de anlamiyordum; ben onu gorunce zaten derdi unutuyorum ve gulesim geliyor; derdim olsa bile o an "Sevgili varken simdi dertle kim ugrassin" diye geciyordu ama onda o olmuyordu mesela. Ben gorunce Allaaah diye gulmeye basliyordum, o neseyi hic goremedim, bir de ustune her seferinde Feridun Duzagac derecesinde efkarlanmasindan ve tek konusutugumuzun bu olmasindan bunaliyordum.
Yani, kimsenin icinde bir sey kalmasin, konusulsun ama tek konusulan sey dertse ya da surekli ayni konusma spiralinde donuyorsaniz, ayni cozemediginiz derdin etrafinda akbaba gibi donuyorsaniz bu onun ustune yuk yuklemeye girebiliyor.