Sınıfta kalma korkusunun tetiklediği ders çalışma şeklinden mi daha çok verim alınılır öğrenmek adına, yoksa kalma geçme kaygısı duymaksızın yapılan aktiviteden mi? Günümüzde temeli korkuya dayanmayan pek bir şey bırakmıyorlar gerçi. Okumazsan işin olmaz işin olmazsa aç kalırsın aç kalırsan ölürsün misali çocukluktan bu yana bir korku şartlandırması yükleniliyor. Belki bu yüzden her yıl milyonlarca mezuna rağmen ülke gelişemiyor, verimli mezun sayısı az. Sınıfta kalma korkusuyla dersi anlamak yerine sadece sınavı geçmeye yarayacak bilgileri ezberleyip tekrar ediyoruz. Ygs lys öss ise tamamen kazanamama korkusuna dayanıyor. Matematiği coğrafyayı işimize yarayacağı için değil üniversitesi kazanma isteği, kazanamama korkusu yüzünden öğrenmeye (?) mecbur bırakılıyoruz.

Fakat diyelim ki hiçbir korkuya gerek duyulmayan bir ortam var, sınavlar yok, herkesin serveti var. Bu ortamda okumak ve öğrenmek herhangi bir korkuya değil kişisel gelişime dayanacak. Ancak günümüzden farklı olarak herhangi bir maddi kazanç getirmeyecek. Böyle bir ortamda insanlar öğrenmeye ne kadar istekli olurdu günümüz dünyasına kıyasla?


 

korku ogrenmeyi engeller, ezberlemeyi tetikler.

insan beyninin nasil calistigini arastiran -yanilmiyorsam- akademisyen birinin beyin felci gecirmesi ve kendi beyin yapisini gozlemlemesi/incelemesi. sansli midir degil midir bilemedim fakat cok guzel bir sunum.

youtu.be

seksli harf

Korku stres yaratır. Bir seviyeye kadar stres harekete geçiricidir.

burfak
1

mobil görünümden çık