eşitsizlik sadece belli bir ölçüde olmaz. her açıdan eşitsizlik eşitsizliktir. her kadın aynı olmadığı gibi her erkekte aynı değildir haliyle aynı kümede sınıflandırılamaz. ama sırf bu yüzden cinsiyet eşitsizlikleri yaşıyoruz.
Her erkek hatta geciyorum her kadin zaten bunun boyle oldugunu bilir fakat goz ardi eder. Kendine feminist diyip erkek adam boyle yapar diyen cok kadin gordu bu gozler. Bir de askerligi cocuk dogurmakla kiyaslayan salaklar var ki saymiyorum bile.
bu memlekette babalarin da kiz cocuklarini erkeklerle yalniz birakmaktan imtina ettigini gorebilirsiniz yalniz... bence ornek tam oturmamis.
Turkiye'de kadin olmak cidden zor. Ben Kanada'da yasiyorum, burada feministlerin ugrastigi cogunlukla angarya isler artik. Ayrimcilik var mi, var ama Turkiye'yle filan kiyaslanacak gibi degil tabi.
Ote yandan ataerkil toplumun erkeklerin uzerinde de olumsuz etkileri oldugu konusunda haklisin. En basitinden sirf erkek oldugun icin askere gitmen, belki de bu yuzden olmen gerekiyor. Sunnet diye hicbir halta yaramayan sacma bir prosedur var mesela, "erkek!" olman icin cukunu kestirmen lazim (oksimorona gel).
örneğin çok saçma geldi bana. o kadar çok seviyorsan yap bi tane onunla ilgilen. elalemın çocuğunu sevmek, ilgilenmek merakı neden? ablam yeğenimin bezini değiştireceği zaman ben odadan çıkıyorum yahu teyzesi olarak. otobüste kucağıma çocuk vermediler ağlaklığını eşitsizliğe nasıl bağladın anlamadım ben.
eşitsizlik var. kadın da çalışmasına rağmen evin geçinemediği ilk anda "evi asıl geçindirmesi gereken ilk ve tek kişi"nin erkek olması, olağandışı durumlarda kavga, risk, tehdit unsuru vb. kadının yelkenleri suya indirip kedi gibi olup o tehlikeyi bertaraf etmek zorunda olanın erkek olması vs. benim bu sorumluluklarla da derdim yok ama başa bunlar gelene kadar eşit olup, sonrasında kadının ben kadınım diyerek kenara çekilmesi eşitsizlik. kadının pozitif ayrımcılık beklentisi bile erkeğe yapılan bir eşitsizlik.
ama çocuk konusunda hak veremiyorum. ebeveynlerin çocuğuna bakacak, çocuğuna ilgi gösterecek kişiden beklentisi ne olabilir? annelik içgüdüleriyle yaklaşması, sabırlı olması, daha naif olması vs. kadın fıtrat itibariyle daha naif, daha sabırlı, çocuk konusunda daha özgüvenli.
ayrıca bunlar da önemsiz kalır diğer bir husus karşısında. o da malesef bir çocuğun istismar edilmesi konusunda bir kadın milyonda bir böyle bir suça karşıyorsa, erkek belki yüzde 10 falandır. yaşananları görüyoruz. ben de bir baba olarak çocuğumu, hele hele kız çocuğumu bir erkeğe emanet edemem, bakıcısını erkek birinden seçemem. bu karşımdaki şahsın illa pedofil olacağı anlamına gelmiyor. ben çoğunlukla olan şeye karşı kendi tedbirimi kendim almak zorundayım. akrabalarım dahil hiçbir erkeğin kucağına alıp sevmesine izin veremem. onların düşeceği durum benim çocuğumun hayatından, psikolojisinden değerli değil. onların yaşayacağı eşitsizlik de umrumda değil. çünkü bu dünyada çocuğumdan değerli başka bir varlık göremiyorum. en az onun kadar değerli olan başka şey varsa o da diğer çocuklar ve savunmasız hayvanlardır benim nazarımda.
Iste gercekcilikten uzallastikca boyle cinsiyet rolleri problemleriyle bogusuruz. Cinsiyet rolleri dogal olarak birbirinden farklidir, toplumsal cinsiyet biyolojik cinsiyetten bagimsiz degildir ama biz realiteden uzaklastikca bu rollerin dogal kaynaklarina da saldiririz. Kadinin rolleri tarstismaya acilinca erkeginki de acilabilir teknik olarqk, o yuzden su durumda haklisin.
Ama senin borun otmez, 3. dalga donemindeyiz. Sozum ona toplumsal cinsiyet sorunlari senin bu sikintilari kapsama alanina almaz bu saatten sonra. Samimi(?) feminist dusuncenin insafina bagli.
Nafaka diye bir şey var ve hiç aklımda yokken evlilik müessesesinden bekâr hâlimle acayip tırsmama sebep oluyor.
En basiti bir fare yakalama operasyonunda en baba (çok pardon ana) feministin bile "Sen erkeksin." deyip topu size attığını görebilirsiniz.
200 yillik felsefi gecmisi olan feminizmin, kadinlarin toplum, koca, erkek kardes, isveren gibi kitleler tarafindan ezildigi Turkiye gibi ulkelerde hala bu kadar elestiriliyor olmasi ve duyuruda gun asiri birkac troll tarafindan saldiri altinda olmasi rahatsiz edici.
100 yil once "Kadinlar insan midir, ruhlari var midir?", "Kadinlar oy kullanmasin!" kitlesinin gunumuzdeki temsilcileri "Escinseller normal mi?", "Su feministler de isteyen kadin cocuk yapmasin diyor", "Otobuste kucuk cocuklari minciklayamiyoruz!" elestirilerin sahipleri.
Örneklerin hepsi tam oturmasa da haklısın.
Gelgelelim, hangi akımı veya düşünce yapısını bozmadan alabilmişiz ki bunu tam olarak anlayıp hayatımızda yaşatalım?
söylediklerinden çok daha örnek verilebilir. kim ne derse desin hayat erkeklere daha zor.
neyi elestiriyorsunuz tam olarak? (troll degilseniz eger)
ya da elestirdiginiz bir durum yok, oylesine mi yazdiniz?
erkeklere de bebek emanet edilsin gibi bir talebiniz mi var?
yoksa insanlar nasil kadin haklari icin eylemler yapiyor, erkek haklari icin de yapsin mi istiyorsunuz?
haklısın.
ama istisnalar kaideyi bozmaz. ve sen istisnalardan birisin. bu yüzden bahsettiğin şey eşitsizlik değil.
kadın erkek eşitliği bireylere ilişkin bir durum değil, her kadının ve her erkeğin (bireyin aslında) farlı olmasından çok bu bahsettiğiniz roller ve cinsiyetin bunun üzerine kurgulanıp eşitsizlik yaratmasıyla ilgili. feminizm zaten bu eşitsizliği gidermek üzere çalışıyor, bunun için de güç sahibi olanların (erkekler kadınlardan daha çok konuda avantajlı) yanlış bilgilendirmeleriyle yaftalanıyor. kadın erkek eşitliğinin görece daha iyi olduğu ülkelerde mesleklerde daha eşit dağılım görebilirsiniz.
diğer yandan bakıcılık konusu yine malesef bu bahsettiğim erkeklik rollerinin yaygın olması (ülkemizde durum daha fena) insanların bundan zarar göreceğini düşünerek kendini ya da çocuklarını korumaya çalışması, yani burda eşitsizliği yaratan kadınlar değil, bu erkeklik rollerini yaratan ve devam ettirenler.
erkeklik sorgulamalarıyla ilgili erkeklik çalışmalarını google'da arayabilirsiniz. burdaki mağduriyet vs başlıklarına bakarak hiçbir şey öğrenemezsiniz malesef çünkü sokaktaki adam dediğimiz (biz kadınlardan daha fazla eziliyoruz) kişi mantığında yazılmışlar.
m.bianet.org
senin aradigin anahtar kelime "eleştirel erkeklik calismalari" "masculinity studies". michael kimmel'in ted videolarini izle. biraz şov meraklisi bir abimiz ama iyidir tontostur.
simdi yukarıda söylenen bircok söze verilecek bir cok karsilik var ama birkac noktayi madde madde siralayayim.
1- asıl olan biyolojik cinsiyet degil, toplum icinde sergiledigin ve sana ögretilmis olan cinsiyet rolleridir. bu durumda, erkeklik kadınlık meselesini biyolojik tanımlara sıkışmadan erillik ve ataerkilik'in yanında ya da karşısında olmak olarak düsünmen gerekiyor. bir kadın erilligi ve ataerkiyi kucaklayip yeniden retebildigi gibi bir erkek de eril tavırları ve ataerkiyi reddedip daha eşitlikci bir tavir sergileyebilir.
2- erillik ve ataerki, kadın erkek ve LGBTİ herkesi eziyor, farklı farklı sekillerde yeniden bicimlendiriyor. burada asıl olan, kadın ya da erkegin bu eşitsizlik ve tahakküm icin birbirlerini degil, ataerkiyi ve eril düsünce tarzini eleştiriyor olmasi lazim. kadın, erkek ve LGBTİ'lerin kurtulusu ve özgürlügü birbirleri ile dayanısma icinde birbirlerini özgürlestirmelerinden geliyor.
3- erkeklik ve erilligin tahakkümü evrensel, dogal, tanri vergisi degildir. nasil kadın dogulmaz kadın olunur diyorsak, erkek dogulmaz, LGBTİ dogulmaz, olunur da dememiz lazim. bütün kültürel kodlar gibi eleştirilebilir, degistirilebilir ve yok edebilir. bunun icin de herkesin kendisini eril ve ataerkil iktidarla iliskilendiren baglari, ayricaliklari, ve esitsizlikleri sorgulamasi gerekiyor.
kaset ve eritsaite çok teşekkürler en faydalı yorumları sizlerden aldım. özellikle kaset çok haklısın mesele bu rollerin yaratılıp devam ettirilmesi. bazı arkadaşlar troll diyecek kadar aktarmak istediğim mesajdan uzaklaşmışken anlayan insanlarında olması çok güzel. keywordlere ihtiyacım vardı cidden sağolun.