Sadece bir şekilde seçeneksizlikten, normalde aklının bir köşesinde akademi olup da bu önceliği değilken artık seçeneği haline gelen ve bu yola giren insanlar var mı merak ettim. Sonradan sevdiniz mi, başarılı oldunuz mu veya tersi mi vs.?
Yani bu kişi ben değilim ama şöyle diyeyim akademi sevilmeden daha doğrusu sana motivasyon yaratan bir şey olmadan çekilecek dert değil.
Ama öyle kişiler tanıyordum ki ne yapacağını bilemedigi için akademide devam edip doktorasını aldılar.
Bu örnekten ötürü neden olmasın diyorum ama mezuniyetle arayı çok açmamak lazım.
Ek olarak benim bölümümde anlattığınız duruma benzer biri var. Uzun süre şirketlerde çalışıp beğenmeyip doktoraya "tekrar" baştan başlamış. Verdiğiniz örnekle uyuşmayan yön ise şu: bu abimiz vakti zamanında genç iken stanford'a doktoraya gidiyor ve 2-3 yıl içinde bunalıma girip yüksek lisans diplomasi alarak ve phd'yi yarım bırakıp yurda dönüyor. Arada çalışıyor dediğim gibi ve ona uygun olmadığına karar verip tekrar başlıyor.
İstenirse her şey mümkün diyorum son olarak ama akademi içine girdikten sonra alternatif düşünmemek gerek çok. Dikkatin dağılabilir.
hazırda bir gelirin falan yoksa türkiyede o işler yaş. benim para kazanmak için çalışmam gerekiyor. okul bana para vermezse ben okulun kadro açmasını nasıl bekleyeyim? ya da doktoram bittikten sonra ilişiğimi kesecekleri bir araştırma görevlisi işine girip neden düzen kurmaya çalışayım ki?
Ben lisansta da akademi diyordum, ancak içine girince benim bile burnumdan fitil fitil geldi. Gönülsüz girenlerin halini düşünemiyorum, işkence olur.
başka var mıdır?
ben lisansın son senesine kadr hiç akademi demedim
son sene akademisyen olayım ya ben sürekli öğrenirim aktif olurum dışarıda sabit kalacağım en fazla dr. ünvanına sınavla sahip olabiliyorsun dr. olup piyasada ne yapçam ya diye düşündüm kendimce sürekli aktiflik olduğu için akademisyenlik istedim.
akademisyen miyim henüz hayır.
inşallah olcam.