Çay, Leyla ile Mecnun(severek izlerdim), şiir sokakta muhabbeti ve sosyal medyada gördüğümüz diğer bayağı sözler, görseller.
90lar edebiyati, eski turkiye ozlemi (simdiki turkiye boksa, eski turkiye bomboktu) ecdadimiz goygoyu ilk aklima gelenler.
pesoa gibi kendine acıma üzerinden prim yapanlara gıcık oluyorum. bunun farklı bir örneği hakan günday mesela
her şeyin romantizmine sinir oluyorum ben, prim amaçlı olsun ya da olmasın. futbol romantizmi mesela, bu kadar maskülen olup da bu kadar romantizmi yapılan daha başka bir şey yok. özellikle bizim topraklarda arabesk duygular hala çok popüler, çok içselleştiriyoruz her şeyi. samimiyeti kaçıyor böyle olunca, gerçek hisler bile olsa yapmacık duruyor.
Ben bir şeylerin üzerine edebiyat/romantizm yapanlara sinir olanlara sinir oluyorum. Bırakın abi insanlar neyin romantizmini yaparlarsa yapsınlar. Nedir bu alınganlık?
Köy hayatı, köylülük, kırsal detaylar, anadolu, şiveler.
Ve tabii ki cehaletin, bilmemenin, daha doğrusu öğrenmemenin, anlamaya çalışmamanın “ay ne kadar şirin ne kadar da samimi, adeta bizden biri ihi ihi ^^” şeklinde kaktırılması.
İzmir, izmirli olmak. Rakı, rakı içen kadın. Varoluşsal sancılar, kendine dert yaratmak ve bunun üzerinden kafa açmak.
Sinir olmaktan ziyade böyle muhabbetlere eşlik edemiyorum ya komik geliyor, ya zorlama. Bazen karşımdakini söylemlerimle kırıyorum.o yüzden sevmiyorum. Yoksa kim ne istiyorsa onu konuşsun banane.
@Gonion: Yok yav, kimseye bomba atıp da imha edelim demiyorum ben. Sadece hani, her ortamda kaçınamadığın, maruz kaldığın aşırı övmeler, edebiyatını kasmalar vs var ya, onun getirdiği bıkkınlık sadece.
1-amerika'ya (emperyalizm değil, karikatürize edilmiş haline) takılmış solcu tiplemesi. öeh be abi, yetmedi mi...
2-her şeyi bozan kadın tiplemesi. kadın, başına buyruk davrandığı için tüm işleri bozar. bu nasıl bir bilinçaltı hareketi, yeter ya..
Delikanlıyız, aşkına eşkiya falan triplerindeki her şeye.
Abartılan her şey. Özellikle varoluşsal problem yaşayan ve negatifliğini yayan insanlar. Asla iletişime geçmiyorum.
Kadın öyle bir gider ki, gittiği yerde bilmemne... kadın öyle bir sever ki üstat, sevdiği yerde ıvır zıvır. Bu tarz "bir kadın olacak ki" edebiyatını çok sinir bozucu buluyorum.
Kahve
X kahve içmeden güne başlayamıyorum, y kahve içmezsem mal gibi oluyorum vs.
Afili Filintalar tayfasının yaptığı her türlü edebiyat işte.