bir yerde çektirmiş olduğum biyometrik vesikalık için "kayıtlarınızda kalmasını istemiyorum. silmenizi rica ediyorum." dedim. çalışanlar hep bir ağızdan "yetkimiz yok, serverlarda, sistem-mistem..." derken tartıştık biraz. en son "o zaman mahkeme çözsün bu işi." deyince önce bunu meydan okuma gibi düşünüp "tamam siz bilirsiniz" dediler 2 dakika sonra çark edip silmeyi kabul ettiler. ama ben sanki takıntılı muamelesi gördüm orada. belki de "deli amk." dediler.
sorum şu: çok mu tuhaf bu talep? istemiyorum işte bu kadar basit. sanki sözleşme mi imzaladık vesikalık çekilmeden önce? sapık gibi ne saklıyosun milletin fotolarını amk.
edit: neden sakladıklarını biliyorum ama yenisini çektirmek atla deve değil. üstelik aynı fiyat. en önemlisi çoğu resmi kurum 6 aydan yaşlı fotoları kabul etmiyor.
Haklisiniz, talebiniz de hic tuhaf degil.
Sorun turkiye’de genelde kisinin ozel verilerinin saklanmasi, paylasilmasi ve/veya kullanilmasi durumlari icin secimlerin default olarak kisinin aleyhine olusturulmasiyla alakali. Siz istemiyorsaniz ugrasiyorsunuz her daim. Sistem bastan bozuk, bastan ayaga kokuyor.
Resmi kurum değilse ve önceden izin almıyor veya deklare etmiyorsa fotoları saklayacağını, öyle bir hakkı yok. Daha doğrusu kişinin bunu talep etme hakkı vardır. En azından mantık ve aklıselim bunu gerektirir.
Ama evet o kadar da büyütecek bir şey değil. Ayrıca adam siler atar sildim işte der sonra recovery yapar yine bulur fotonuzu.
Arabama oturma ama teybi tamir et gibi olmuş biraz. Gerek yok böyle takıntılara.
ilk defa duyuyorum böyle bir talebi. ne yapcaklarını düşündünki fotonla?
ben olsam "takıntılı/deli heralde" diye düşünürdüm.
Eskiden sizin gibi çok kafaya takardım bu durumu. Sonradan azalttım.
Yalnız değilsiniz böyle düşünmekte. Çözüm olarak güvendiğim tek bir fotoğrafçıya gidiyorum. Sonra bir tane düzgün çektirip 4-5 yıl kullandığım oluyor vize vb. için gerekmiyorsa.
ben de deli diye düşünürdüm.
bu arşivin güzel tarafı: eskiden fotoğraf kıymetliydi pahalıydı, yıllar sonra gidip ilk çektirme masrafından daha ucuza yeniden kaliteli baskı alabiliyordunuz.
2. söylemek istediğim: şimdi artık fotoğrafçıların da bir olayı kalmadı, otomatik makineyle flaşı patlatıp dümdüz çekiyorlar, bir de aşırı rötuş... ama bu arşivin sahibi sağlam fotoğrafçı olsa 'sizin rızanız' diye bir şey yok zaten siz gidip adamın özel yerinde çektirmişiniz fotoğrafı. yani sahibi de siz değilsiniz onun. siz hizmet alıyorsunuz orada. dava etseniz de bu yüzden sildiremezsiniz. adamın 'sanatı' bu.
bir de şöyle düşünün: monaliza gidiyor 'ya leo ben bu resmi beğenmedim sil allaşkına' diyor.
adamlar uğraşılmaz diye silmiştir çok umursamamıştır o yüzden önemi yok. kafaya da takmayın böyle şeyleri.
talep tuhaf değil, ama çoğunluk tarafından olağan karşılanıp kanıksandığı için siz dile getirince sorunlu muamelesi görmüşsünüz o kadar.
ama idexo'nun dediği de doğru, bir fotoğrafçı 3-5 defa siz gibi müşterilerle karşılaşsa, mmm en iyisi kolpadan bir sistem kuralım silmiş gibi yaparız, der ve ruhunuz bile duymaz. bir de üstüne sildi zannedersiniz.
6698 sayılı KVKK ile bu bahsettiğiniz durum mümkün. Gerçekten mahkemeye verip fotoğrafınızı sildirtebilirdiniz, üstüne güzel de bi ceza kesilirdi şirkete.
Ben yanci olarak bir soru sorayim. Roket adam kurul olusturuldu degil mi o kanun icin? Kurul su an isliyor mu? E-nabiz projesi icin saglik bakanligi davalikti da ne oldu onu merak ediyorum ben de :)
@lamira, ben hukukçu değilim de işin teknoloji tarafındayım, ama takip ettiğim kadarıyla kurul oluşturuldu ve şu anda çalışıyor. Zaten dikkat ederseniz bir çok yerden 6698 ile ilgili mail gelmeye başladı, hatta bazı plazalarda girişte bile uyarı panoları konuldu kişisel verileriniz işlenebilir diye :) Ama yine bildiğim kadarıyla henüz emsal olacak bir dava yok. kvkk.gov.tr adresini incelemeni öneririm meraklıysan.
@roket adam
ilgili mevuzatın 5. maddesinin d ve f bentlerinde şunlar belirtilmiş:
d) İlgili kişinin kendisi tarafından alenileştirilmiş olması.
f) İlgili kişinin temel hak ve özgürlüklerine zarar vermemek kaydıyla, veri sorumlusunun meşru menfaatleri için veri işlenmesinin zorunlu olması.
adamın işi vesikalık çekmek. adamın meşru menfaati bu, zorla çekmiyor, sen rızanla gidip çektiriyorsun. adam da bu işi bir sanat olarak icra ederken belli bir masrafa katlanıyor, sen yalnızca aldığın hizmetin parasını veriyorsun. bütün ekipman, kira, işçilik ve bu işin bilgisi adama ait. adam bu sebeple bir üretimde bulunuyor. sen de buna razı olurken bütün masraf, bilgi ve zamandan tasarruf ediyorsun. bu faydaları gözetip diyelim 12 adet vesikalık şeklinde çıktıyı almaya da razı oluyorsun.
dolayısıyla kişisel verilerin korunması: senin rızan ve/veya haberin olmadan hakkında bilgi toplanıp daha ziyade bu bilgilerin bir database'e kaydedilmesi ile yani tabiri caizse fişlenmenle ilgilidir.
yukarıda adamın kendi mekanına senin gitmen dahi rızanın göstergesidir.
ayrıca bu konularda bazı davalar da görülmüştür ilk defa olan bir şey değil bu.
halka açık alanda dahi çekilen fotoğrafınız size ait değildir. sanatçıya aittir. siz halka açık alana çıkarken görüntünüzü alenileştirirsiniz. öte yandan sizin özel alanınıza bilginiz ve/veya rızanız olmadan girip kayıt yapılması ise suçtur.
falan filan.
özetle: işkembeden sallamayalım.
@Idexo, kardeş hukukçu olmadığımı belirttim, ben işin tamamen teknoloji tarafındayım, siber güvenlik üzerine çalışıyorum. Fakat söylediğin yine de saçma geliyor. Konu kişisel verilerin "toplanması" ile alakalı olsaydı da -ki değil-, fotoğrafı alan kurumun KVKK kapsamında kişinin biyometrik bilgilerini içeren o "fotoğrafı" ilgili kanun maddesindeki teknik ve idari önlemlere uyacak şekilde alıp saklayacağına dair bir yazılı bilgilendirme yapılması gerekirdi, ki sanmıyorum, bu noktada kurumdaki arkadaşın yapacağı sözlü bilgilendirme yeterli olsaydı bankalar günlerce mail bombardımanı yapmazdı diye düşünüyorum..
Ha konumuz ne, konumuz aslında "unutulma hakkı" ile alakalı. Diyelim ki evet kendi isteğimle gittim, fotoğrafımı çektirdim, adam açtı sözleşme imzalattı, fotoğrafı kaydetti, kaydedeceğini biliyordum, beni bu konuda bilgilendirdi, ve o an sıkıntı yapmadım benim için uygundu. Ama sonrasında karar verdim ki fotoğrafımın onda kayıtlı durmasını istemiyorum, birden fikrim değişti. Fotoğrafı alan kurum da ben bu şekilde dilekçe verdiğimde, gerekli teknik yöntemlerle fotoğrafı anonimleştirmekle veya fotoğrafları silmekle yükümlüdür, gayet net. Ben mi yanlış okuyorum acaba ilgili kanun maddesini? Açıklarsanız biz de bilgilenmiş oluruz. Zaten asıl problem insanların kendi isteğiyle paylaştığı kişisel verilerin kötüye kullanılması, senin dediğin gibi olsa bu kanun neyi çözüyor olacak?
İlgili kişinin hakları
MADDE 11- (1) Herkes, veri sorumlusuna başvurarak kendisiyle ilgili;
a) Kişisel veri işlenip işlenmediğini öğrenme,
b) Kişisel verileri işlenmişse buna ilişkin bilgi talep etme,
c) Kişisel verilerin işlenme amacını ve bunların amacına uygun kullanılıp kullanılmadığını öğrenme,
ç) Yurt içinde veya yurt dışında kişisel verilerin aktarıldığı üçüncü kişileri bilme,
d) Kişisel verilerin eksik veya yanlış işlenmiş olması hâlinde bunların düzeltilmesini isteme,
12305
e) 7 nci maddede öngörülen şartlar çerçevesinde kişisel verilerin silinmesini veya yok edilmesini isteme,
f) (d) ve (e) bentleri uyarınca yapılan işlemlerin, kişisel verilerin aktarıldığı üçüncü kişilere bildirilmesini isteme,
g) İşlenen verilerin münhasıran otomatik sistemler vasıtasıyla analiz edilmesi suretiyle kişinin kendisi aleyhine bir
sonucun ortaya çıkmasına itiraz etme,
ğ) Kişisel verilerin kanuna aykırı olarak işlenmesi sebebiyle zarara uğraması hâlinde zararın giderilmesini talep etme, haklarına sahiptir.
5. madde açık ve net.
bu olayda da sildirmek gibi bir hakkı yok bu kişinin. gelmiş hukukçu değilim diyorsun, sallamaktan da çekinmiyorsun. sokakta çekilmiş fotoğrafını bile sildiremezsin bu kadar net. daha neyin tantanasını yapıyorsun?
sanatçının eseriyle dijital veriyi karıştırma bilmediğin alanlarla ilgili yorum da yapma.
Deli herhalde diye düşünürüm +1
Kim napacak senin fotoğrafını, bir fotoğraf ile en fazla napılabilir ki? Bu kadar takıntıyla, kaygıyla yaşamak biraz fazla değil mi? Yaşam bu şekildeki kişiler için çok zor olmalı. Böyle hayat mı geçer be.
Ahahahah yıllardır ekşi duyuru'da takılırım, binlerce de cevabım vardır, kendi mesleğimle alakalı da bir sürü yanlış cevaba denk gelmiş ve hiç kibirlenmeden düzeltmişimdir, ama gerçekten böyle bir uslubu ilk defa görüyorum. Size sonsuz ilminizle diliyorum sayın idexo, yine de yakın zamanda bir hukuk müşavirine danışmanızı öneriyorum. Önerim Ersoy & Bilgehan, bu konuda uzman arkadaşlar var, hem bilgi hem de uslup konusunda size yardımcı olacaklardır.