Türkçesi bozuk insanlara direkt ön yargı ile yaklaşıyor musunuz?
Bir de son bir soru sorayım karşı cins değerlendirirken iyi bir filtre midir Türkçe'yi bilme seviyesi?
şahsen ben son zamanlarda çokça tekrarlanan konuları bilmeyenleri eleştiriyorum.
nasıl got izlemeyen insan eleştirilebiliyorsa, bağlacı ayıramayan, soru ekini yazamayan insanlar da eleştirilebilir ve daha da haklı bir şekilde eleştirilir.
yıl olmuş 2017, sesli harf kullanmadan konuşanlar var. özellikle mesaj yazarken nbr, slm, ii, napysn falan yazıyorlar.
herkes yazamayan, her şey yazamayan haliyle değersiz oluyor gözümde.
geri kalan dil bilgisi kuralları böyle sanal ortamlarda biraz esnetilebilir ama genel olarak bence düzgün yazmak gerekiyor.
karşı cins de olsa eğer değerlendiririm ama karşı cins yok hiç buralarda.
Iki soru icin de cevabim evet.
Ayni sey sive icin gecerli degil, yani sive buyudugu cevreye bagli olabilir kisinin ve yoreden yoreye degisir. Ama Turkce yazim kurallari degisiklik gostermez, agir siveli konusan birisi bile dogru sekilde yazabilir.
evet
Evet. Kesinlikle objektif bir kriter.
Herkesin fark etmeden de olsa dikkat ettiğini düşünüyorum. Konuşur gibi yazdığı için, yazılı olarak anlattığı şeyi anlamadığım insanlara, kelimeleri eksik ve yanlış yazan insanlara, dilimizi kötü kullanan insanlara önyargım var, bunu yapan bir üniversite hocası bile olsa, bulunduğu yeri hak etmediğine inanırım.
''okumuş insan'' sayılıp doğru cümle yazamayan birisini çok ciddiye almam. ama gündelik konuşmada yazışmada filan çok takılmam, fazla obsesif buluyorum alakalı alakasız yerde ''ama de ayrı'' diye konuya giren tipleri.
ama dediğim gibi, anayasa profösörü adamın maymun gibi tweet atmasını sevmiyorum.
Bence karşıdaki kim olursa olsun çok iyi bir filtre. İnsan kendi dilini doğru kullanmaktan aciz olmasın yani bir zahmet.
Mesleğim gereği fazlasıyla takılıyorum ve bazen hataları düzeltmekten konudan kopabiliyorum. İnsanların bu kadar basit ve şekilsel şeyleri yapamamaları bana garip geliyor. Kültürsüz vs. değil ama dikkatsiz, özensiz olduklarını; zaman zaman ise zeka ile ilgili problemlerinin olduğunu düşünebiliyorum. Olumsuzlar hakkında net olarak karar veremesem de Türkçesi iyi olan insanların kültürlü vb. olduğunu düşünüyorum kesinlikle.
Evet. Kültürsüz, cahil demem ama popüler kültür beslemesi, ilgisiz olduğunu düşünürüm.
Bağlaç konusu özellikle önemli çünkü cümlenin anlamı kayıyor, saçmasapan bişey oluyor. Kelimedeki harf hatalarına çok takılmıyorum, noktalamaları da anlam bozulmadığı sürece tolere ediyorum. Edebi metin, makale vb. değilse tabii.
Evet ve evet
Üniversite mezunu biriyse, yazdıklarını dikkate bile alamıyorum bazen. Böyle bir e-posta geldiğinde Word'e kopyalayıp yapıştırmıştım ve yazım yanlışlarını düzelttikten (de'leri, ki'leri uygun yerlerine koyduktan sonra) sonra okuyabilmiştim. Başka türlü yazılanı anlayamıyorum, okurken ana fikre gelemiyorum, içeriğe odaklanamıyorum.
Arada bir birkaç kelimenin yanlış yazılması önemli değil, herkesin başına gelebilir. TDK bazı dilbilgisi kurallarını 5-10 yılda bir değiştiriyor, senin öğrendiğin 10 yıl sonra yanlış bir bilgi haline gelebiliyor ama üniversite mezunu biri sürekli bir yazım yanlışı yapınca eğitime ve kendini geliştirmeye kapalı olduğunu düşünüyorum. Cahil olduğunu değil; cahil olmayı benimsediğini ve eğitimi reddettiğini düşünürüm. Okumamış biri bunu yapsa yargılamam. Virgül kullanımı çok zor, her yerde doğru kullanılamıyor; yanlış yerdeki virgülü de yadırgamam.
Şive ise apayrı. Şiveleri kültürel zenginlik olarak görüyorum.
Bu 'nbr', 'slm' gibi ifadeler bir mesajın iki kontör olduğu dönemden kaldı. Akranlarımın bir kısmı alışkanlıktan hala öyle yazar. 10 yıl 100 karaktere sığdıracağım diye maymun olmuş bir nesil helak oldu arada.
Karşı cinsle iletişimimde karşımdaki okumuş bir insansa çoook önemli. Şöyle söyleyeyim, 'İçkisi, kumarı yok. Karıya, kıza yan gözle bakmaz. Bir de bağlaç olan de'leri ayrı yazar' derecesinde.
evt yaklaş mamak mümkünmüki!
hepsine evet
Benim için yazım kurallarını bilip bilmemesi önemli açıkçası. bildiği halde kendi istediği gibi yazan kişilere karşı pek bi gıcığım yok. Çünkü ben de öyleyim. Mesela arkadaşım da öyle, cumhuriyet savcısıdır, ama internette beraber oyun filan oynarken ya da Chatlerde çok üstünkörü yazar. Hatta argo. Yazışmalarımızı o an görsen bizi kültürsüz filan görebilirsin belki yani...
Evet.
nerede ve nasıl yapıldığına göre değişiyor. mesela yakın bir arkadaşımla mesajlaşırken, bir gönderi altında goygoy yaparken pek takılmıyorum ama konu ciddiyse yani en azından bir şeyleri anlatmayı amaçlayan bir yazıysa dikkat ediyorum. tabi tek tük hatalar göz ardı edilebilir bence, o an insan aklındakileri yazıya dökerken bir iki bağlacın, soru ekinin birleşik yazılması önemsiz yazının genelinde buna dikkat edilmişse. lakin bazı yazılar var ki okurken nasıl küfrediyorum anlatamam. bu yazım yanlışları arttıkça karşımdakinin cehalet kat sayısı da gözümde artıyor.
yazım yanlışları bir yere kadar ama şahsen karşımdaki insanı tamamen bitiren asıl şey türkçe kelime yerine özellikle yabancı kelime kullanmasıdır. içimdeki cengiz han açığa çıkıyor resmen, cahilliği falan geçtim doğrudan gerzek statüsüne ulaşıyor gözümde.
ölüm vuruşu ise hem yazım yanlışı yapıp hem yabancı kelime kullanıp üzerine bir de bunları matah bir şeymiş gibi savunması.
yukarıda yazdıklarım aynı zamanda her iki sorunun da cevabı.
Disleksi denen şeyden müzdarip olduğum için çok kötü yazdığım dönemler oluyor ve insanlar bana direk gerizekalı muamelesi yapıyor.
Elde olmayabiliyor bazen o yüzden çok çok saçma bir şey olmadığı sürece takılmıyorum.
tek başına yeterli bi filtre değildir tabi ki. adam düzgün türkçe ile yazıyor diye bu onun cahil olmadığı anlamına gelmez.
ama benim için filtrelerden biridir. türkçesi bozuksa karşı tarafın, baştan bi soğuma ve önyargı oluyor.
evet evet evet!
(ayağa basar...)
karşı cinsi değerlendirirken çok iyi bir filtredir, düzgün yazıp da "benim bununla ne işim var" dediğim kimse olmadı. düzgün yazmaya çalışan insan özenlidir, hayatına da özen gösteriyordur. biliyor olması yetmiyor çünkü, bilip kullanmaması haklı çıkartmaz benim gözümde.
bilmiyorsa zaten kesin filtre, yazım kuralları ve imlayı bilmeyen biriyle ayrı dünyaların insanıyızdır, uyuşamayız. önyargıdan öte bir fikir oluşturur bende.
insanların buna dikkat etmemeyi tercih etmesini anlıyorum ama aynı empatiyi "niye bu kadar takıyorsunuz" diyenlerden bekliyorum.
disleksiyi görünce eklemeden edemedim, tabii ki bir bozukluktan ötürü yazamayanlar dahil değil bu genellememe.
Evet. Kesinlikle.
Evet
Bence de evet.
Cahil ağır kalır belki, belli bir bilgi birikimi olabilir ama bunu aktarma biçimi yanlışsa okuyamıyorum yazdıklarını. Şuna da rastladığım oldu; sohbeti çok iyi bilgili kültürlü duruyor, belli bir zeka seviyesinde falan ama bir yazışmaya başlıyorsun felaket. Haliyle ikinci durumun cevabına geçiyor olay, değerlendirme kriterime takılıyor ve soğuyorum.
kesinlikle bir önyargıyla yaklaşıyorum ama bunun çok da doğru olduğunu düşünmüyorum.
he ama "bu adam net kültürsüz, popüler kültür beslemesi, ilgisiz, cahil" falan da demem. o kadar abartmamak lazım bence.
ben çocukluğumda çok fazla kitap okudum. hep ablam sayesinde ama. yani ona özeniyordum, o çok kitap okuyordu ve ben de öyle oldum. ablam da annem babamdan görüp özenmiş onlar da çok okurlar. biz böyle bir ailede büyüdüğümüz için çok şanslıydık. her hafta sonu eve kitap alınırdı mesela çünkü bir önceki haftasonu alınan kitaplar okunup bitmiş olurdu. bizim yaşadığımız ilçede çok deli kitapçılar olmadığı için haftasonu yarım saat uzaklıktaki daha büyük ilçeye gidip oradan alırdık kitapları. kitap konusunda inanılmaz şımartıldım yani, bir gün bile "alamayız çok pahalı, daha yeni aldık ne gerek var, şimdi kim gidip alacak taa oradan kitap, bi haftasonumuz var zaten oturalım dinlenelim evde" falan demediler.
ama kitap dediğin pahalı bir şey aslında. hadi günümüzde e-book'lar var bi şekilde ucuza da okuma şansı var okumak isteyenin ama biz çocukken (90'ların başı) pahalıydı yani. hele daha eskilerde daha da pahalıydı. o yüzden çok da "cahil cühela, allah belanı versin" diyemiyorum. gene de istemsizce uyuz oluyorum ama. çünkü bu imla kuralları en çok çocuklukta öğrenilip yerleşiyor ama büyüyünce de öğrenilemez diye bir kaide yok. yazım kurallarını çocukluğunda öğrenememiş bir insanın büyüyünce bu eksikliğini fark edip oturup öğrenmesi lazım.
ama mesaj yazarken sesli harfleri yazmayanlara inanılmaz sinir oluyorum. onlar lütfen azalarak bitsin. iş maillerindeki kısaltmalara da sinir oluyorum. "FYI" ne ya. yıllarca "bye" gibi bir şey sandım onu ben :D
karşı cins değerlendirirken çok iyi bir kriter bence. tabiki trt spikeri gibi olun demem ama çok göze batan yanlışlar yapıyorsa ve sürekli yapıyorsa aramızda bariz bir kültür farkı var diye düşünürüm.
Evet, ister istemez fikirlerimi etkiliyor.
Arkadaşımla yazışırken ateşli ateşli bir şeylerden şikayet ediyor, anlatıyorsa vs "bende dedim ki" yazsa, "yuh, cahile bak" falan demem. Diğer bir çok durumda derim sanırım.
Benim en sinir olduklarımdan biri, "eylenmek, deyişik" falan diyenler. "Değim yerindeyse" vs yazanlar. Yahu hadi duya duya alıştın öyle sanıyorsun, hiç mi bir şey okumuyorsun da doğruyu öğrenmiyorsun?
Whatsapp/ Instagram/ Facebook vs gibi yerlerde de garip noktalama işaretleri kullanılmasını veya kelimelerin arasına emojiler sokulmasını hiç anlamıyorum. Biri bunu yaparsa hangi cins olursa olsun itici buluyorum. "Yine güzelmi güzel (kalp) (kalp) (kalp) bir Pazartesi (top emojisi) den herkeze (yonca yaprağıx4) şans diliyorum" falan yazan insanlar hayatın anlamını söylese, dönüp bakmam. Bilmesem daha iyi.
Gercek hayatta tanistiysam takilmam, kisi onayimdan gecerek yazili iletisim safhasina ulasmis.
Cook gecmis zaman olur ki Resat Calislar'in "Bir ortamin/toplulugun ritmini yakalamak" ana fikrinde sahane bir analizi vardi bu konuya yakin sayilabilecek.
Bir ortamda/toplulukta yer edinmis, o ortamin ruhunu ve ritmini yakalamis kisiyi internet ortaminda "tabiki" derken bulabilirsiniz fakat bu kimsenin umrunda olmaz. Kisi gercek hayatta kendini kanitlamis ve ait oldugu grubun sartlarini saglayan bir bireydir.