mesela çocuğunuz sizinle aynı inanca, siyasi görüşe vb sahip değil...
yaşamınız nasıl olur?
hayatınızdan öteler misiniz yoksa minimum düzeyde mi görüşürsünüz?
fikirlerinin, inancının değişmesi için uğraşır mısınız?
not: çocuğun yaşı farketmez.
Taban tabana zıt olsa "Ben nerede hata yaptım?" diye düşünürdüm herhalde. Ancak benimle birebir aynı fikir ve inançları benimsemesini de beklemezdim, hatta istemezdim de. Özgün olsun isterdim.
Benden farklı ise oturur görüşlerimizi paylaşır, geliştiririz. Benim tam tersim olursa küçük yaşta düzeltmeye çalışırım, büyük yaşta yaşıyor mu diye kontrol ederim.
Tam tersi derken şimdiden örnek verirsek siyasal islamcı, yobaz, akpli falan gibi.
Karışmam diyecektim ama @vegas'ın cevabını okuyunca biraz şunu düşündüm, müslüman olabilir ama yobaz olmaması için elimden geleni yapardım. Hangi din veya siyasi görüşü benimserse benimsesin; çağdaş, özgürlükleri kısıtlamayan, eşitlikçi vb. özelliklere sahip olmasına uğraşırdım.
Ben ateistken cocugum yobaz olmuşsa demek bu cocuga hicbi sey ogretememisim ne bicim cocuk yetistirmisim diye üzülüp kendimi suclarim ama evlat neticede bi yerden sonra kabullenip laf sokup dalga gecerim en fazla.
Benim çocuğum sonucta atsam atamam satsam satamam. Yobaz olacağını hiç düşünmediğim için çok da bir şey demem heralde yazacaktim ama öyle olursa isim zor,iliskiyi kesemem ama biraz seviyeli bir ilişkimiz olur sanki.
böyle konularda çok rahat konuşmak istemem ama cidden hiç fark etmez; sadece iyi bir insan olsun, evrensel ahlaki ve etik değerleri önemsemese dahi saygı göstersin, yeter. dindar ise hakkını vermeli, ateistse de "bakın, ben einstein'ın günümüzdeki temsilcisi olacak kadar bilim aşığıyım; bilim benden sorulur, sizi cahil yobazlarrrrrr!!!!" gibi çok sığ ve ego kokan cümeleler kurmamalı burada olduğu gibi.
Tam tersim bir görüşe sahip olursa, aklıma ilk gelen şey 'Demek ki çocuk bana tepki olarak böyle oldu ve bana karşı gizli nefreti var. Benden intikamı böyle alıyor herhalde' olur. Anne olarak iyi bir anne olmadığımı, kaybettiğimi düşünürüm. Çocuğa şiddet mi uyguladım, çok mu baskı yaptım, çok mu helikopter yetiştirdim, çok mu hayatına müdahalede bulundum da kaçışı orada buldu derim.
Onu bir şeye zorlamam, kimseyi rahatsız etmediği ve herkese saygılı olduğu sürece ne olursa olsun. Gerçi bir yaştan sonra müdahale edemem. Tut ki benim çocuğum IŞİD'e katıldı; ne yapacağım. Belli bir yaşta kulağından çekip eve getiremem ya. Ağlaya ağlaya psikolog yollarına düşerim 'Ben şimdi ne yapayım' diye.
Küçük yaşta ise sakin olmaya çalışırım. O yaşlarda arayışlar bol bol olur. Korkutup nefret ettirmektense 'Neden' diye falan sorarım sanırım. Belki arkadaş çevresinden ezberleyip gelmiştir ya da arkadaşları öyle diye o da öyledir. Arkadaşları ile arası bozulsun istemem, nasıl olsa o arayış dönemi sakin sakin geçecek. O aralarda konuşmaya çalışırım herhalde.
Anarşist ve ignostik olmazsa çocuğumu şefkat odunuyla döverim.