malum onlarda meclis seçimi ile başkan seçimi bir olmuyor. yanlış bilmiyorsam şimdi senatoda demokratlar sayıca fazlalar cumhuriyetçilerden.
böyle bir durumda, meclis başkanı her türlü zorlamaz mı hiçbir şey yaptırmama konusunda.
kuvvetler ayrılığı falan demeyin daha spesifik şeyler söyleyin.
Amerikada başkan yasama organını feshedemez. Kongre güçlüdür. Fakat yasama organı adı üzerinde yasa yapar. Başkanın yeni bir yasa çıkarma konusunda bir ihtiyaci veya isteği yoksa meclisin çoğunluğunun kendisine karşıt görüşlü olmasının bir önemi olmaz. Kendisi yürütme görevini yeni yasalar çıkarmadan da yerine getirebilir pek tabii. Bunun dışında mesela belirli bir yasaya ihtiyacı var diyelim. 12 oy da eksiği olsun. Karşı partiden oy kazanmaya çalışır. Veya yasaları yapımı aşamasında bir komisyon kurulur. Yasayı iki parti -ve tabi uzmanların da katkılarıyla- beraber yapar. Bir şekilde orta yol bulunur. Böylelikle yasayı beraber geçirirler. Bu tarz anlaşma yolları varken, ortada da yapıcı bir başkan varken sureci sürekli tıkayacak bir meclis başkanı da bence tepki toplar.
Öncelikle senato değil de kongre diyelim; kongre senato ve temsilciler meclisinden oluşur. Şu an cumhuriyetçiler fazlalık.
Amerikan sistemini anlamak için öncelikle Avrupa tipi parti anlayışının dışına çıkmak lazım. Amerika'da Avrupai anlamda partiler yoktur. Parti başkanlığı (sembolik olarak var) ile başkanlık arasında bir bağ olmaz. Bir parti merkez bürosu olmaz. Temsilci ve senatör adaylarının kimler olacağına parti genel merkezi (bu merkez de sembolik) karar vermez. Parti içi disiplin hiç yoktur (başkanın geçmesini istediği yasalara kendi partisinin senatör ve temsilcileri destek vermek zorunda değil. parti grupları kolektif karar almazlar). Yani başkan meclisi hiçbir şekilde zorlayamaz. Ne temsilciler ne senatörler ne de meclis başkanları ile herhangi bir organik bağı vardır. Yani meclis başkanı da başkan için bir zorlama yapmaz.
Amerikan sisteminde partiler arası karşıtlıktan ziyade; kongre/başkan karşıtlığı vardır. Cevabına gelirsek, başkan hiçbir şekilde kongreyi fesih edemez. Ancak kongre başkanı azledebilir (impeachment).
Türkiye'de getirilmeye çalışılan sistemin uzaktan yakından başkanlık sistemi ile alakası yok. Başkanlık sisteminde keskin sınırlarla ayrılmış güçler ayrılığı vardır ve Meclis ile başkan birbirini feshedemez. Başkanın atayacağı yüksek kamu görevlilerini senatonun onayına sunması gerekir. Senato onaylamaz ise atama yapılamaz.
Türkiye'de AKP'nin istediği sistemde yasama, yürütme ve yargı tek elde toplanıyor. Daha doğrusu yasama etkisiz hâle getiriliyor yargı da tamamen siyasallaştırılıyor. Cumhurbaşkanı bakanları ve yardımcılarını meclisin onayına sunmuyor, diğer kamu görevlileri için de aynı şey geçerli.
bırak meclisi fesh etmeyi, başkanın yaptığı atama meclis onayından geçiyor.
ve meclis başkanın atadığı adamları karşısına alıp bildiğin mülakata tabi tutuyor, sorular soruyor ve bunları genellikle yayınlıyor.
sonra da bir kısmını küt diye reddediyor.