Ben buradaki "illa", "mecbursun" sözlerine gıcık oldum. Gözlük tarihimizde yeni bir icat ve buna bağımlı oluyoruz. Ben insanın harici bir cihaza bağımlı olmasına anlam veremiyorum. Niye doktorlar hiç "içeride" bir çözüm sunmuyor? Sol gözüm bulanık görüyor ve bunu gidermek için belli "doğal çözümler" verilebilir. Direk gözlüğe yöneltmek çok aptalca geliyor. Bizim tıp anlayışımız bu mu? Ayrıca herkesin gözleri bozuktur ne anlama geliyor, gözlük takmayan milyarlarca insan var? Bu sorularıma genel bir cevap ve gözümü doğal yollarla sağlıklı tutmak için bilimsel ve doğal önerilere açığım. Teşekkürler.
Doktora oyle dersen ne cevap bekliyorsun. Bir de devlete gitmissen iyi ki kovmamis seni.
Ahaha doktora gitmesi bile hata olmuş senin zihniyetindeki birinin. Bi daha gitme hiçbi doktora :(
alternatif tıp goygoyları ile milletin beynini yıkaya yıkaya bu noktaya getirdiler. eserleriyle gurur duysunlar. muhtemelen miyopsun ve bunun çözümü dünyanın her yerinde aynı. canın istemiyorsa takma bu kadar basit.
edit: gözlük takıp takmamanın ilerlemeye etkisi yok.
neyse mekanik düşünmeyecek kadar ve özgür fikirlerini cesaretle söyleyebilecek kadar kalın kafalı olmayan güzide insanlarında yanıtlarını beklediğimi belirtmek istiyorum.
teşekkür ediyorum @yere dusup kirilan sarap kadehi
sen bakma bu "alteynatif tıp bıy bıy bıy" kitlesine. "çok bilmişliklerinin" kibri içinde yüzsün onlar.
her doktorum diyeni de adam yerine koymayacaksın bu ülkede. sen aslında haklısın. ama gözlüğe gerçekten ihtiyacın olabilir. sonuçta sultan süleyman'ın çağında değiliz. daha çok yoruyoruz gözlerimizi teknoloji sağ olsun. fakat insan bedeni, onu maruz tutulan x şeyden uzaklaştırdığım müddetçe kendini toparlamaya meyillidir. uzakdoğuda kanseri bile yeniyorlar enerji çalışmaları ile. bu batının işine gelmiyor. neden? çünkü ilaç satar. (tıpkı seks satar gibi)
yani var öyle apar topar hastayı paketleyip gönderme zihniyetinde ahmak doktorlar. çoğu psikiyatr da bu şekilde saçmalar. adamı hemen antidepresana boğup evine yollar. yani zaten "doğru bir yolda" olan kişiye, zaten egosunun duvarlarını parçalamaya başlayan birine yama yapar. onun "aslında olmayan kimliğini" yeniden bir araya getirir, onu uyuşturur ve tekrar parçalanacağı anlara kadar idare ettirir.
bilmeyen adam için alternatif tıp "üfürükçü hoca" tarzı trişka bir şey gelebilir. adı üstünde işte "bilmeyen." ama çok bilmiş. neyse zaten böyleleri de öyle güzel şeylerden mahrum kalmalılar. herkes karmasının meyvasını yemekle mükelleftir.
@matrix haklısın dostum çağımızda tıp dahi fastfood anlayışında malesef. adam yıllarca tıp okuyor ama odasına girdiğinde sana kaç numara gözlük takacağını söyleyip gönderiyor. hepsi bu. paketleyip gönder zihniyeti malesef her alana yayılmış. doğuda gerçekten enerji ile birçok şey yapılırken batıda ortokods tıp anlayışı ile ancak şifanın kesme biçme ve diğer mekanik yollardan gelineceği sanrısı cidden acınası ötesi.
dedigin gibi insanlar bilmem ne etken maddeli ilaclarin cözüm olmadigini görünce artik dogal çözümlere geri dönmeye başladılar. tıp/ tedavi anlayisi ise - hasta, kendisini ilaç kullandigi surece iyi hissetsin - teması üzerine kurulu. bana kalirsa ilac üretiminin de sürekli işlemesi için müşterilere/ hastalara ihtiyacı var.
tıpkı evlilik programlarinin da bu zamana kadar yayimina sebep olan tv hastası (gerceklerden habersiz olan) izleyici kitlesine ihtiyacı olması gibi.
gözlük evet yerine göre lazım ama gerekmedikçe kullanma zorunlulugu neden olsun. gözü olumsuz etkileyen bir cok madde varken, iyilestiren bir cok madde neden olmasın ki?
i. saracoğlu gecenlerde bir programda sunu demisti : ilaclarda tek bir etken madde vardir. bitkilerde ise bir cok etken madde var.
neyse su an bende yok ama isteyen olursa baska insanlarin yaralari iyilestirici ve kanı durdurma amacli kullandigini bildigim bir bitkinin fotografini isteyene gönderirim.
gözlük tarihimizde yeni bir icat mı? 1300'lü yıllardan beri gözlük var. adam sana en etkili çözümü önermiş. beğenmiyorsan ona söylenme git iki okut üflettir düzelir.
"ironiden de anlamıyooo bıy bıy bıy".
bu da ayrı kafa. sanki herkes sizin gibi sürekli birine laf çakılsın tadında tetikte bekliyor. :D artık ne kadar sık laf sokuluyorsa :) gerçi şaşırtıcı değil. hayatı taşıdığın renk filtresi gibi algılarsın. ve romalı dostlarım sizin filtreleriniz epey bir çamurlanmış. hemen en yakındaki tıp doktorunuza gidip soyunuyorsunuz, domalıyorsunuz ve öksürüyorsunuz...
odak noktası değişmiş merceğin önüne bir mercek daha koyarak ışığın odak noktasına düşmesini sağlıyorsun. bundan daha doğal bir yöntem ne olabilir ki?
1993'ten beri gözlük kullanıcısıyım, şu an 8.5 miyop sahibiyim. bunun için doğal bir yöntem bulursan bizimle de paylaş lütfen. gözlük takmaktan burnumun şekli değişti.
gözlük evet yerine göre lazım ama gerekmedikçe kullanma zorunlulugu neden olsun. gözü olumsuz etkileyen bir cok madde varken, iyilestiren bir cok madde neden olmasın ki?
i. saracoğlu gecenlerde bir programda sunu demisti : ilaclarda tek bir etken madde vardir. bitkilerde ise bir cok etken madde va
@1adam ın yazdığı bu kısım demek istediğimi açıklıyor. ne yazık ki ciddi bir cevap ararken çoğu kişi "aklı sıra" (bana göre kendileri gülünecek durumdalar) şu analizi yapmaktan mahrum. sadece tek taraflı bakış açısının sonucu olarak bilimsellik, mantıklı düşünen insan ayağına yatarak ıskaladıkları şeyler onları komik duruma düşürüyor. eğer ortaya bir önerme koyuyorsan onun zıttını belirtmek zorundasın. Neden olmasın cevabını? Göze zararlı gelen şeyler varsa yararlı gelen şeylerde olabilir gibi basit bir soruyu sormaktan aciz olmanın sebebi herhalde bir robot gibi sadece önüne gelen bilgileri alıp yaratıcılıktan aciz "farklı sorular" sorabilme yetisinin kaybolması olabilir. Bence sizin gözleriniz bozuk beyler bayanlar.
Şu da gözümden kaçmadı. Kimse doktorun dediği ilginç şeylere cevap vermemiş. Halbuki sorumun içinde onlar da vardı. Herkesin gözü bozuktur ne anlama geliyor? Herkes gözlük takmak zorundadır ne anlama geliyor? Şimdi eğer olmayan bilgeliğinizin gururundan gülmek yerine kafanızı kaldırıp bakabilirseniz şu sorularıma da yanıt istiyorum.
Tamam douglas, sen çok üstün bir zihin aşamasındasın, biz o kadar olamadık.
İnsan önce bir düşünür, böyle bir bitki olsa bunu insanlar zaten kullanıyor olmaz mıydı diye. Göz numarası düzelten hiçbir ilacın olmaması (ki ilaçlar doğadan ilham alır) da cabası. Bunları düşünmeden, insanlığın geldiği noktayı göz önünde bulundurmadan ahkam kesmek gerçekten müthiş bir zihinsel festival.
ilaçlarda tabi ki tek bir etken madde olacak yada o ilacın kullanım sebebine göre birkaç etken madde. neden bende sıkıntı olmadığı halde bitkideki 50 tane farklı etken maddeyi alıyım vücuduma? ilaca laf edip bitkilerde aynı şeyi yapıyor diyenlerin saçmalığı burada. 1 şeyi çözmek için 50 farklı hastalığı çözebilecek şeyi alıp neden vücudu gereksiz yormam gereksin.
çoğu insanın evet gözleri bozuktur. gerçekten mükemmel gören az. herkeste az ya da çok bir bozukluk var. gözü çok az bozuk olanlar sıkıntı yaşamadığı için gözlük kullanmıyorlar ama bu tam anlamıyla mükemmel gözlere sahip olduğunu göstermiyor.
gözü sağlıklı tutmak için yapılabilecek çeşitli göz egzersizleri var ancak bunlarla bozuk gözü düzeltemezsin ilerlemesi yavaşlar belki ancak yaş ilerledikçe gözlük kullanmak çoğu insan için mecburiyet oluyor.
yaşlandıkça gerek lensin incelip kalınlaşmasını sağlayan kaslar olsun gerekse lensin kendisi olsun gençlikte olduğu gibi tam olarak ortama uyum sağlayamaz ve bu da çok büyük ölçüde yakını görememe problemiyle gelir. bu durum kişinin gözlerini ne oranda yorduğuna bağlı olarak 50'sinde de olabilir 60'nda da olabilir. bu yüzden orta-ileri yaş grubundaki birçok kişi gözlük kullanır veya gözlük kullanma ihtiyacı hissederler. aralarında kullanma ihtiyacı hissetseler de gözlüğe kendisini yaşlı gösterdiğini düşündüğü için karşı çıkanlar da vardır.
senin durumuna gelirsek; gözün ilerlemesi 21 yaşından sonra durur sözü artık bir kandırmacadan ibaret. ilerlemeye devam ediyor. en iyi ihtimalle ilerleme hızı azalır. her ne kadar şu an gözlük kullanmak istemesen de numaran ilerlediği yazıları okumak için gözlerini kısmak zorunda kalacaksın ve bu da sen de ciddi baş ağrılarına yol açacak. yoldaki çukuru veya tümseği göremediğin için düşeceksin. bu riskli bir durum; yere kafanı çarpıp beyin kanaması bile geçirebilirsin. zaten öyle bir durumda ailen ve yakın çevren öpe öpe o gözlüğü sana taktırtırlar.
doktorun sözlerinin tamamen bu nedenlere baģlı olduğunu düşünüyorum.
muhtemelen astigmatın da var bulanık görmen de hep ondan. astigmat, miyoptan beterdir gözlük takmamak gibi bir alternatifin yok, takmazsan bir süre sonra iyice ilerler ve evinin yolunu bile bulamayabilirsin.
bir de 'işine gelmeyen cevaplara tik atmama' gibi bir tercihin olmasa keşke. sonuçta kimse cevap vermek zorunda değil ama vakit ayırıp şurda iki cümle yazan insanlara "sizi tınlamıyorum" mesajın hiç hoş değil.
asfasfafas'lı yorum atan arkadaş. benim soruyu silmem için hiçbir sebep yokken moderatörün senin yorumu gereksiz olduğu için silmesi için birçok sebep var. cidden öyle sıfatla gelip dediklerinin kaile alınmasını beklemek çok saçma olurdu. istersen dünyanın en saçma fikrini belirt o senin fikrindir kimse karışamaz ama bunu bir iğneleme üslubu ile ifade edince baştan kaybediyorsun niyetini baştan belli ettiğin için.
bana faydalı olduğunu hissettiğim ve iyi niyetle yazılmış cevaplara tik atıyorum. aksi halde farklı amaçlarla yazanların yazmasının bir anlamı yok onları, evet tınlamıyorum.
gözlük bulunmadan önce insanların bu ihtiyacını nasıl giderdiğini de merak ediyorum..
gideremiyorlardı ve etrafa bulanık bulanık bakıyorlardı. ortalama zekada olan birisinin bu çıkarımı kendi kendine yapabilmesi lazım.
görmeyerek hallediyorlardı. ne yapmalarını bekliyorsun? farklı bir çözüm vardı da onu saklayıp gözlük mü yaptılar?
ne cevap beklediğini anlamakta zorlanıyorum artık. ekstra birşey cihaz yada ilaç olmadan bir iyileşme metodu olmasınımı bekliyorsun bilemiyorum.
her zamanin kendine göre hastaliklari tedavi etme metodu var.
bulanik bulanik etrafa bakarak hayat sürme anlayisi düz mantgın geregi ama durumu izah eden bir cevap degil.
neyse biraz daha acalim durumu .
doguda askeriz . bir gün devriye halindeyken yolda araclari durduruyoruz. gelen baska plakali araclar hep bulundugumuz ilden olduca uzaktaki illere ait araclar. sahislara durumu sordugumuzda hastanelerde bel rahatsizliklarina çözüm bulamayanlara yakinlarda bir koydeki yasli bir kadin tavsiye edilmis, ona geldiklerini söylüyorlardı. (bazılarini profesörler yönlendirmiş)
sanirim, modern tıbbin gelecegi nokta yine alternatif tip olacaktır ..
cevap verdik beğenmiyorsun. soru sordun nasıl yapıyorlardı diye biz yapamıyorlardı deyince bozulup ciddiye almıyorsun. o kadar cevap verdik sen cevapla o zaman. eskiden gözü bozuk olanlar o şekilde bulanık bakmayarak devam etmiyorlardı diyelim. alternatif çözümleri vardı herhangi bir bitki fayda sağlıyorlardı. peki neden şimdi o çözüm yok?neden gözlük çözüm olarak öneriliyor? birileri mesela gözlük lobisi çıkar sağlamak için o çözümü yok mu etti? böyle birşey saçma değil mi? adam o bitkiyi yada diğer alternatif çözümü elinde tutup onu da pazarlar aynı şeyi kazanırdı.
düz mantık ya da at gözlüğü meselesi değil bu. sizin önünüzde duran gerçekleri kabullenmek istemeyip illa alternatif , doğa üstü vb şekillerde birşey bulma arzunuz var. eyvallah arayın bunu ama şu an elde gayet iyi bir çözüm var çalışan bir çözüm var. bunu beğenmeyip olmayan bir şeyin peşinde zorlamak saçma.
güzel anlaşmaya başlıyoruz... :) ama olmayan bir şey nedir sence? var olan her şey var olmadan önce olmayan bir şey değil midir? burada kavga etmek istemiyorum. herhangi bir fayda anlayıştan çıkar. istersen onaylama ama istersen anlamak basittir. sonra soru sor biraz daha anlamak için. iletişim böyle olur.
valla yorumları okumadım konu başka yerlere gitmiş olabilir bilemiyorum ama ben de gözlük takmaktan nefret eden bi gözlüklü olarak diyorum ki takmak zorunda değilsin. ben öğrenci olduğum için tahta vs. sebebiyle takıyorum derslerde sonra çıkarıyorum. bi de bilgisayar başında takıyorum gözlerimin daha geç yorulduğunu hissediyorum gözlükle bakınca pc ye. onun dışında takmıyorum. bates yöntemine bak bi internetten. enteresan bir düşünce yapısı var. üşenmezsen bi dene. onun dışında bir şey olmaz merak etme. ben bi de kepçe kulaklıyım takınca iğrenç duruyor gözlük kepçe olmasam belki ders harici de takardım...
anlaşmaya başlamıyoruz. kaç tane soru sordum cevap yok sadece kendine çekme çabası var.
şu an elimizde gözlükten daha iyi bir başarı oranı sunan ve senin kriterlerine uyan alternatif çözüm var mı? harici cihaz, ilaç ,kesme biçme vs gerektirmeyen.. yok. eğer olsaydı zaten çok insan kullanır durumda olurdu. he tabiki ilerde başka birşey çıkmayacak değil. ancak senin en baştaki sıkıntın doktor şu an neden daha başka çözüm sunmuyor. e yokki sunsun adam.
Dr. William H. Bates'in yirminci yüzyılın başında bulduğu çözümü araştırmıştım. Zaten bana ilham veren daha çok o olmuştu. Hala araştırmaya devam ediyorum. Sağduyulu yaklaşımın için teşekkürler :)
var olan nedir yok olan nedir ? şuan dünyada kablosuz elektrik kullanılıyor desem yokluğunu nasıl kanıtlaya bilirsin? Bilmediğin her şey yok mudur? :D binlerce yıl önce başka uygarlıkların bizden ileri teknolojilerde olmadığını da kanıtlayamazsın. Her türlü hipotez ve ya spekülasyon en küçük bir şüphe karşısında karşıt bir tezi hak eder. Sen bunları en başından reddedersen ve bu adam deli falan dersen zaten hiç iletişimin veya tartışmanın içerisinde yer almamışsındır. Benim "gereksiz" yorumdan kastımı anlamışsındır umarım..
ohoo ben bir saat boşa konuştum burada. neyse sen sorularına cevaplar aldın ama bana cevaplar veremedin çünkü cevaplar istediğin gibi olmayacaktı. kusura bakma ama sen sadece kendini tatmin edecek cevapları arıyorsun diğerleri umurunda değil.
sana araştırmanda başarılar ve kolay gelsin umarım sorularına kendini tatmin edecek cevaplar bulursun.
edit:son yazdığına zaten cevap verdiğimi düşünüyorum eğer okuduysan yazdıklarımı.
teşekkür ederim ama yanlış anlamanı istemiyorum. burada mesele dengeyi kurmak. senin baştan savma bir tavırla giriştiğini hissettiğim için onları söyledim. aynı şekilde yaklaşan herkese de. eğer bir soru sorduğunda verilecek cevaba karşı tutumun en başından belliyse konuşmanın bir anlamı yoktur. saatlerce bağırıp çağıran, yerinde sayan siyasi oturumlardan farkımız kalmaz. bir tartışma varsa sonucunun belirsiz, sürpriz olması gerekir. yinede anlayışın için ben teşekkür ederim.
günlük hayatta karşılaştığın doktorlar çözüme değil öteleme üstüne çalışıyor gibiler. örneğin a sorunu için çözüm b, olmazsa c gibi deneme yanılma yöntemi belirlemişler onun dışına çıkmıyorlar veya çıkmaya cesaret edemiyorlar gibi bir durum söz konusu.
her sene yüzlerce doktoru süper lüks otellere toplayıp, tıp kongresi yapıyorlar ama orada bilime dair zırnık geçmiyor. medikal şirketlerinin gölgesinde sözde bilimsel gelişmeler tartışılıyor sanarsın ama x marka neşter yerine y marka neşteri kullanmak daha hayırlı oluyormuş deyip geçiyorlar.
ve çok ciddi olarak günümüz hastalıklarına ''isviçreli ve alman bilim adamları!'' tarafından kalıcı çözümler arandığına da inanmıyorum. trilyonlarca doların döndüğü bir sektörde kimse hastalıklar kökten çözülsün istemez. eminim eski zamanda aşı vs. bulunup tamamen yok olan hastalıklar için bu ilaç şirketleri pişmandır. daha sonra anladılar ki tek aşı ile çözmek yerine şeker hastalarının kullandığı insülin gibi ömürlerinin sonuna kadar bağımlı kalacakları gibi öteleme ilaçları kullansınlar.
ancak gözlük bunlar arasında yine en masum olanı bunu da kabul etmek lazım. 2006 yılında doktor tak dedi. takmadım 0.50 derece arttı, bir tedavi yöntemi değil günlük hayatta sorun çıkarmasının önüne geçmek maksatlı bir araç. tıp anlayışının değişeceğine inanmıyorum bu dünya düzeninde.
@ada meltemi cidden harika bir yorum ile noktalamışsın meseleyi. demek istediğim çok ilginç bir şey değildi. bence sorgulanması gereken benim bahsettiğim şeydeki gizemi aramak yerine dünya düzeninin tamamen sömürü üzerine kurulu olduğundan her türlü tedavinin de aynı maksatlar dahilinde kapitalizm ve ihtiyaç/bağımlılık yapısını sürdürmek üzerine dayalı olduğudur. kimse benim söylediklerimde ki hurafe algısını iğnelemek yerine genel düzendeki çarpıklığa dikkat etmemiş nedense. ilginçtir bu kadar büyük bir çark sisteminde en ciddiye alınması gereken şey bu olmasına rağmen her nasılsa bir çeşit alışkanlık olmuşçasına hala bilim ve hurafe çatışması yaşanıyor. haliyle bunlar konuşmamız gereken yerine bunları tartışarak zaman kaybı yaşıyoruz...
bu arada şunu da sorayım gözlük takarsan göz tembelliği yaşarsın diyenlere ne demeli. öyle bir durum var böyle de bir durum var. :)
ahaha dayanamadım ya yine. bunlar ameriganın oyunu kısmına gelmiş burası.:D:D hep ameriganın oyunu bunlar yahudi aileler yönetiyo hep dünyayı zaten.
daha da ciddi cevap veren ne olsun :D
@ada meltemi +
bu meltem gercekten güzel esiyor.
eeh sen zaten ciddi değildin. ve ben kolay kanan bir insan değilim. o yüzden en başından seni ciddiye almadım :) hayat böyle boşa geçen zamanlardan ötürü koca bir ömrü yaşayamadan geçiyor bazen... neyse ki o anki durumu içsel olarak sezip ileriyi görebilmek diye bir şey var :) her şey dürüstlükle alakalı. önce kendine karşı dürüst olacaksın. sonra başkalarının dürüstlüğünü bir şekilde görebiliyorsun.
aga simdi de yalanci olduk iyi mi? oturduk bir de ciddi ciddi cevaplar verdik buna. arkadas ciddiye almazsan alma ya adam yerine bile koymuyor bizi. yok ileriyi gormus etmis. la kac tane adam gibi cevap vermisim aldigim cevaplara bak. okuyan herkes neyin ne oldugunu anlar zaten ama iste insan cileden cikiyor bir de boyle uste cikmaya calisinca.
cidden akil fikir ya biraz. sen boyle takilmaya devam et aferin sadece kendi hosuna gidecek seyleri kabul et diger seyler yokmus gibi davran.
mobilden yazdim kimse kusura bakmasin imla vs icin.
bu yoldan çıkmaktır. şuan kullandığın üslup bozuk ve senin olası bir halin. ben bu şekilde bir üslup kullanma ihtimali olan biriyle konuşmanın gereksiz olduğunu düşünüyorum. bu kadar basit uzatmaya gerek yok.