Not: Dert anlatacak kimse yok zaten.

Eli mahkum bitecek. Sıkıyorsa bitmesin. :)
Karşınızdaki kişi yakınınız veya yakın hissettiğiniz kişi değilse neyin var diyince kimse tak tak tak dertleri siralamiyordur. Sıralasa bile karşıdaki insanin vereceği tepki/teselli buyuk ihtimalle sizi tatmin etmeyecektir.
Dertleşmek muhabbet koyulastikca ve konu o tarafa gittikçe olur gibi geliyor bana. İki tarafin psikolojik olarak dert dinlemeye hazırlaması gerek diye düşünüyorum.
Bir de muhabbet sırasında mevzunun o yönlere çekiliyormus gibi hissetmen biraz da içinde bulunduğun durumdan kaynaklı. Sürekli veya genel olarak dertler akıldan geçirildiği için karşıdakinin söylemleri yanlış anlaşılabilir, konu sanki bilerek oraya gidiyormuş gibi hissedilebilir. Normal yani bunları düşünmek. :)
Dertleşmek istediğiniz kişiyi siz bi' yere davet edin ve önce havadan sudan, sonra da dertlerden konuşun. O anki sıcaklığa göre de dert paylasma seviyesi belirleyin kendinize. Karşınızdakini de bogmadan hafif hafif dertleşir rahatlarsıniz. Muhabbeti de olabildiğince siz yönlendirmeye çalışın.


Seni gerçekten dinleyen dostlar bulman lazım. Çok sevdiğim ama kendi derdimi anlatmaya başladığımda "ay işte benim neler çektiğimi..." diye cümleye giren insanlara dert anlatmayı çoktan bıraktım.
Ama içinde tutma, tutarak atamazsın. Anlatman lazım.
