istemsizce müthiş mi benciliz acaba?
Öyleyiz. Çünkü eksiğiz.
hoşgeldin kolomb. Konunun ayrıntısı çok uzun ama insan birşeyi 2 sebepten ötürü istermiş. Hangi sebebi seçersen seç insan aslında kendi için istermiş. Yani, sevdiğinde karşındakini sevmiyorsun, kendin için seviyorsun. Mutluluk kavramının tanımını çetin altan zamanı unutmak olarak yapıyor, şöyle düşün; bir adama aşık olduğunu sandığında o adama ulaşmak için aşacağın yollar(imkanın varsa, yani tek zorluk fizikselse yani ona doğru yürüyorsan ve yolun sonunda o bekliyorsa) sana hiç acı vermez, aksine keyif verir. Buluşma. Orada geçen süre senin canını acıtmaz, süre seni ilgilendirmez
Ama aynı kişide sevdiğin şeyi bitirdiğinde bu sefer bırak ona ulaşmak için gittiğin onca yol ve süre sana batmaya başlar, o süre zarfında yapacağın alternatif eylemler sana daha keyif verici ya da faydalı ya da iyi gelebilir. hah işte, geçmiş olsun. Bizler birşeyi severken tensel/tinsel hazlar için severiz. Onun için yaptığımızı sandığımız bütün fedakarlıkları aslında o duygu için yaparız. Ananın da manitanın da seni sevmesi dahil bunlara.
"istemsizce müthiş mi benciliz acaba?" Evet net.
bir yazar, aslında insanlar sadece bir kez aşık olur, sonraki aşklar sadece o duyguyu özlediğimiz içindir mealinden bir laf etmiş hemde baya eski bir yazar etmiş güzel laf etmiş bence
Öyleyiz. Sadece bazılarımız bunu kabul etmek istemiyor.
sen hayırdır ya son zamanlarda niye bu kadar melankolik oldun ki
sevgilimden ayrılınca hiç özlediğim olmadı, biten arkadaşlıklarımı da hiç aramadım. bencil de değilim hissiz de değilim. birini seviyorsam bana hissettirdikleri için değil, kendine has özellikleri için severim; artık ilgimi çekmiyorsa da yürür giderim, olayı dramatikleştirmeye gerek yok.
müthiş bencil olmanız için kurduğunuz tüm ilişkilerin boşluk doldurucu nitelikte olması gerekir. tüketici, öğütücü ve vampir biri olmanız gerekir. öyle misiniz bilmiyorum? soruyu biraz naif sormuşsunuz, ihtimal vermiyorum. iyi günler.