valla ben de işletmeden mezun oldum da, okula gitmeyenlerdendim. şimdi direkt olarak alana dair terimlerle belki açıklayamam ama, şöyle bir örnek verebilirim;
piyasanın yüzde 90'ının ikinci el üzerinden döndüğünü düşünün. vergilendirme yok, üretim minimuma inecektir falan filan. bir noktada eski zamanlardaki takas usülü alışverişin paralı haline dönüşüm olur gibime geliyor.
sokaktan geçen adam olarak yorumum bu şekil olur.
ama ikinci elde e dolaylı vergiler var, ve bir bakıma tasarrufa da yönlendiren bir tutum, bunun etkileri ne olur acep?
benim şahsen 2. el denildiğinde el altından para alışverişiyle gerçekleşen işlemler geliyor aklıma. banka üzerinden ya da gittigidiyor üzerinden falan yapılma durumları istisnai oluyor. kaldı ki yurtdışından ürün getirtip türkiye'de pazarlayacak olsak bile aslında bir noktaya kadar devletin dikkatini çekmemek mümkün. farklı adreslere, ufak ufak ürünü getirtmek gibi.
0 ürün üzerinden bile bu şekliyle alışveriş yapılabiliyorken ikinci elde vergi ödemekten vatandaş kaçmak isteyecektir.
en azından şahsen ben kaçmak isterim ikinci el bir şeyler alsam ya da satsam.
bir de benim varsayımım direkt olarak ikinci ele yönelmek üzerineydi. yoksa şimdiki harcama alışkanlıklarına nazaran ikinci el alışveriş olayı artsa tabi ki tasarrufa etki edecektir iç ve dış borçlanmada.