mesela dün atv köprüde yaralanan bir sivili hastahane odasında ziyaret etti. adamın birkaç yeri sargılı. başında da karısı bekliyor. çeşitli güzellemeler yapıldıktan sonra mikrofon adamın karısına uzatılıyor ve kadın şunları diyor: "ben kanser hastasıyım. tedavi oluyordum. sonra kocamın bu durumunu öğrendim ve hemen tedavimi bırakıp buraya geldim. sonuçta kanserden öleceğime vatan için ölürüm daha iyi." (oysa kadın ne kocası gibi çıkmış sokağa ne de başka bir şey yapmış. tedaviyi bırakmış ve şehit olacağım diyor.)
ya da "demokrasi nöbeti"ne elinde osmanlı bayrağıyla gelen şuursuzlar gösteriliyor boy boy. kimse de çıkıp "osmanlıyla demokrasi arasında nasıl bir bağ kurdunuz?" diye sormuyor.
az önce de bir şey çalıyordu televizyonda, annem türkü açıp gitmiş zannederken birden kulağıma "asılmalı bu hainler" gibi değişik sözler gelmeye başladı. meğer adamlar şarkı bestelemişler. çoluk çocuk dinliyor.
"suriyelilere yardım ettik onların duasıyla darbeyi engelledik" diyenden "15 şehitleri köprüsü şiiri" yazıp, okuyanlara kadar her şeyi duydum şu 3 günde. "kandırıldık" adlı drama değinmiyorum bile. belirtmeme gerek var mı bilmem ama ne darbeciyim ne akpli. oturup izlemediğim halde sırf duyduklarım yüzünden fiziksel ve zihinsel olarak yıprandığımı düşünüyorum. gerçekten saf ve eğitim adına bir şey görmemiş kitlelerin tüm gün bunları izleyerek nasıl canavarlaştığını anlayabiliyorum artık. çok korkunç değil mi sizce de?
korkunç tabi. ama ben bunu şuna benzetiyorum. bu gibi yanlış şeyleri farkeden bir kesim var, bir de hiçbir şeyden haberi olmayan tv izleyerek yönetilen kesim. haberdar olanları "ebeveyn", tv izleyen ise "çocukları" olarak benzetebiliriz. ebeveynler hep çocuklarının iyiliği için savaşıyor, çocuklar ise onların özgürlüklerinin kısıtladığını düşünerek onlara düşman oluyor. onların iyiliği için yapılanların farkında değil. ama işin kötü yanı gerçekte kimse kimsenin ebeveynliğini yapmak zorunda değil. herkes birey. olanların sorumluluğunu da üstlenmek zorunda. kendisi bunun farkına varmıyorsa çocukları çekecek cefasını. bizim elimizden pek bir şey gelmiyor.
bu yüzden böyle şeylerin ne düzeleceğine inanıyorum ne yapabileceğimiz bir şeyin olduğuna. rtük anca sigaraları, bacakları, kel kafaları sansürler.
haklısın hacı haklısın da hatayı kabul edecek olan halk nerede?
bana medyayı verin bende size aha beyle bi halk vereyim diyen adamlar var.
herkes şehit zaten. normal ölenler haricinde herkes şehit.
misal sadece erkeklerin kaldığı otelde viagra kullansan ve kalp krizinden ölsen normal ölüm ama eğer öldüğün bu otelin lokasyonu kutsal toprak ise şehit. yani sadece erkeklerin kaldığı otelde viagra kullanmanın herhangi bir önemi yok, kutsal toprak kontenjanından direkt cennet. bir laf var " sen kandırmadın, ben kendim inandım. " bunlarda inanmaya hazır kitlenin davranışları işte. adam bugün beyaz diyor kitle siyaha küfür ediyor, yarın siyah deyince de beyazın mınagoyuyorlar. eğitim yok, sorgulama yok, ne oluyor diye sorma yok. adamlar biat kültürünü benimsemişler. seçtikleri adamlar bile biat kültürünü övüyorlar. bu görsellikler ise havacıva. körler sağırlar birbirini ağırlar. ülkücüyüm ama akapeye oy verdim abi adamlar güzel işler yaptı diyen ortadan hareketçiler ile akapeliler meydanlarda. sarıklı cübbeli abiler meydanda bağırıyor. ver ellerini demokrasiyi izle. bundan cariye olur mu lan diye düşünürler. demokrasiyi de kadın beller bunlar. türban takar, 3. eş yaparlar.
kısacası benim canım ülkemin kafası çok güzel.
heyecan var bu ülkede.
bir de bilinmedik durumların sorusu vardır.
cui bono