
meclisteki iş tiyatrodan ibaret olduğunu -sanırım- herkes görüyor. olmayan demokrasinin neyinin arkasında duracağız abi? ne oldu şimdi darbe savuşturulunca mis gibi demokrat düzene geri mi döneceğiz?
hiç ama hiç umudum yok, muhtemelen yeni bir tasfiye dalgası; devlet hallaç pamuğu gibi atılacak. dibi bulmadık, halen batıyoruz. babam da aşağı yukarı o yaşlarda, tecrübe sandıkları şey geçmişin modası geçmiş ezberleri. düzen bambaşka şimdi, olayı okuyamıyorlar.


insanlar demokrasiye falan değil yalnızca bir kişiye bağlı. rte "sokağa çıkmayın, devlet üstesinden gelir" derken kılıçdaroğlu "sokağa çıkın darbeye tepki koyun" deseydi kaç kişi sokağa çıkardı?
kaldı ki demokrasi içseçilen iktidarın ülkede istediğini yapması değildir, kuvvetler ayrılığını tanımayan bir iktidarı destekleyen kişiler de demokrat sayılmaz, anca sonucu belli darbe girişimi için sokağa çıkıp "hüloğğğ" çekerler.


böyle salak chp'lileri görünce benim zaten az olan umudum iyice kayboluyor. boğaz köprüsünde asker boğazı kesmek bence de çok demokratik ve süper bir olay.


Sokağa çıkan insanların sadece AKP'liler olduğu açık. Ben çevremde CHP'li olup da hadi darbeyi engelleyelim diyen birini hiç görmedim. Doğal olarak geleceğe umutla bakan kişiler şu anlık sadece AKP'liler gibi gözüküyor. Bu olaylar sayesinde AKP kendini tehlikeye atabilecek en önemli kurumları tek olayda temizledi. Sizin o konuştuğunuz 40-50 yaşındaki insanlar olayı pek anlamamışlar bence. Milletin bir salayla, ezanla gaza gelip sokaklara taşması bence sadece AKP'lilerin varlıklarını korumaya çalışmasıdır. Geleceğe dair hep umudum var ama küresel oyunları da dikkate almak gerektiğinden sonumuzun ne olacağını kestirmek çok zor.


gerçekten salaklık, katılıyorum ben de zaten. bu 40-60 yaş aralığındaki çoğu chpli ya da hatta liberal kesim tuhaf bi şekilde onlara ilk söyleneni doğru kabul eden bir güruh. ezberden yürüdükleri de aşikar tabii.


Bugün, işten eve gelirken çok, çok çok büyük bir kalabalık gördüm.
Kocaman Türk bayrağanın çevresinde elleriyle bozkurt ve rabia işaretleri yaparak "ya allah bismillaah allahuekber", diyorlar. Tekbir getiriyorlar.
Şöyle bir baktım; "Democracy" dedim içimden, "is overrated".


Umutluyum.
Umutlu olmak için her şeyin yolunda olmasının gerektiğini düşünmek bozuk bir algılamayla mümkündür.
Herkes aksini geveliyor. O halde Milli Mücadele döneminde o insanların umutsuz olması ve "yayması" gerekiyordu? Öyle mi?
Bazı şeyler iyi bazı şeyler kötü olacak. Tüm dünya bir eşik atlıyor. Bizim neslimiz bu geçişi koordine eden, düzenleyen nesil olacak. Yeter ki sayılara bakıp, "ama benim gibi düşünmeyenlerin sayısı çok fazla o yüzden kaybederim" diye düşünmeyin.
Demokrasiye gelince, parlamenter sistemle demokrasinin ilgisi yok. Halk parlamentoyu korudu ama demokrasinin ne olduğuna dair çoğu insanın sahip olduğu fikir demokrasi tanımıyla bile uyuşmuyor. Üstelik bu yalnızca bizim ülkemizde değil, dış ülkelerde de böyle. İnsanlar, hemen tüm ülkelerde belli bir kalıba uygun biçimde düşündüklerini sanmak üzere kurgulanırlar. Gerçekten düşünebilen her zaman çok azdır.


umudum var ama kendime yetecek kadar. kendi kardeşime umut veremiyorum, uğraşmıyorum da. chill out sis diyorum. s.a. diyene a.s., hola diyene hola diyorum, öğreniyorum, adapte oluyorum. şimdi el isteyene el verecek durumum var. belki 1 sene sonra çocuğum olacak, o zaman bambaşka dertlerim olacak, belki aniden ailemden birini kaybedip gözyaşlarına boğulacağım. planım başıma ne gelirse gelsin bunları yaşayıp atlatan, normalize eden bireyleri gözleyip taklit etmek.
siyasi anlamda daha önce birilerinin tecrübe etmediği kalitede olaylar yaşayacağımızı da tahmin etmiyorum. en fazla farklı işler yapar, farklı yerlere taşınırız. ne yapacaz yani? bi sürü işimiz var sktiğimin hayatında, bi de bunlarla mı uğraşıcaz? nereye gidersek gidelim kendi sesimizi de çıkararak totalde oluşan duruma adapte olacağız. hiç b'şey yapmasak da bi süre sonra otomatik olarak ölüyoruz zaten.
