
Her şey zahiri olduğu için, yine o zahirilik içinde düşüneceklerdir.
silahını bırakıp teslim olan, zorla silah altına alınmış, çok büyük ihtimalle emir vereni tarafından "yapacaksın yoksa hayatını söndürürüm çocuk" denilen bir erin başını kesen kötülük var ortada.
bugün t.c.'nin içerisinde yapılacak bir darbenin sürdürülebilirliği hiçbir koşulda yoktur diye düşünüyorum. ekonomisi de, politik konjonktürü de buna herhangi bir şekilde fırsat vermez. (olursa direnilir, o çok ayrı ve tartışmasız bir mesele. "akp'ye bunu yapan kendisinden çok daha farklı düşünenlere neler yapmaz" diye düşünmek bile zaten olası bir darbeye karşı ne yapılması gerektiğini "belki daha iyi olur"culara karşı ortaya koymakta. geçmiş darbe pratikleri ve darbenin ardından hangi kesimlere, hangi saldırıların yapıldığı da öyle.)
en başa döneceğim. 3 sene önce gezi yaşandığında barikat kuranlara "vatan haini" diyen, ama reisi ve şürekası "sokağa çıkın" dediği anda silahını bırakıp teslim olan birisinin başını kesen, cesetlerin üzerinde tepinen bir kitle var karşımızda. kötülük bu. başçelişki bu. yaşadığımız toprakların laneti bu. abd desteği olmadığı için başarısız olmuş, akp'nin laciverti konumundaki bir darbe kalkışması değil.
ve biz "öteki"yiz. devletini, milletini, askerini, polisini çok sevdiğini, hainlere karşı onu her fırsatta koruyacağını söyleyenlerdeki ışid yöntemleri, camilerden yapılan cihat ve şeriat çağrıları ileriye dair çok daha hazırlıklı olmamızı, çok daha direngen davranmamızı gerektiriyor.


O hikaye bana yalan geliyor.
Kurşunla öldürülmüş askerler var ama kafa kesme olayı ilk pkk'lı twitter hesaplarından yayıldı. Her duyduğunuza inanmayın!!!
