merhaba,

duyurunun ruhsuz, kalpsizi geldi yine. bir duyuru var çok seviyoruz ama kavga ediyoruz falan diye, o duyuru özelinde değil de genel anlamda sevdiği için gürültü patırtı içinde ilişki yürüten insanlar nasıl seviyor bu kadar kavga ettiği insanı?

ya ben öyle geçtim kıskançlık, hayat görüşü tartışmalarını, alakasız bir konuda bile azıcık fikir ayrılığına düşsek moralim bozuluyor sevdiğim insanla, ilişki yürür mü diye düşünüyorum.

diğer taraftan türkiye'de bildiğim neredeyse bütün çiftler sürekli bir kavga halinde. millet sevgilisiyle kavgalarını anlatıyor falan, "ee neden ayrılmıyorsun", "seviyorum", ben bu sevme konseptini anlayamıyorum. anlaşamadığın insanın nesini seviyorsun? nesini seviyorsunuz?

böyle ayrılıp barışmalı, kavgalı gürültü ilişki yürüten, sevdiğini düşünen var mı?

 

ben oyle ciftlerin "sevgili" degil "bagimli" oldugunu dusunuyorum. sevmiyorlar aslinda, veya sevginin ne oldugunu idrak edemedikleri icin sevdiklerini saniyorlar ama aslinda aliskanlik, bagimlilik onlarinki.

letheavendangered

o soruya da gercek sevgi bu degil diye cevap yazdim. bence bu sevmek degil baska bisey. aliskanlik de, yalnizlik korkusu de, ne dersen de ama Sevgi degil bu.
ha basta seviyosundur tamam da, ben olsam zamanla sogurum, sevmekten vazgecerim böyle birini. bi kere sevdin diye ömür boyu sevmeye devam edeceksin diye bisey yok. sadece kadin-erkek iliskisi icin de demiyorum bunu. beni mutsuz eden insani niye seveyim, deli miyim?

pilav

sevdiğini zannediyorlar ama bazı ruhsal problemleri var gibi geliyor bana öyle insanların. kavga edeni bırak, birbirine küfredeni falan var ama sonra "yaa seviyoruz işte" deyip barışıyorlar. sanırım "daha iyisini bulmak"la ilgili korkuları var, elindekini kaçırmak istemiyorlar. yoksa dediğin gibi, insan dün (mecazi anlamda) tanıştığı ve ondan önce gayet normal hayatına devam edebildiği bir insana bu kadar tahammül gösteremez mantıken.

nathanieltroy

Ben de sizin gibi düşünüyorum ama çevremde dediğiniz gibi ilişkiler çok. Parametreler herkese göre değişiyor bence. Bir tane kız vardı mesela çocuğun demediği laf, yapmadığı şey kalmadı kız da daha zenginini bulamam diye yapışmıştı iyice.
Bazıları da özgüvensizlikten ve bağımlılıktan dolayı. Hangi taraf kötü davranıyorsa iyice sindirmiştir karşısındakini. Özgüveni azalmıştır başkasıyla yapabileceğine inanmıyordur. Başkasını bulamayacağını düşünüyordur vs

jazzabel

aynen ben de bunu "yalnız kalma" korkusuna bağlıyorum. mesela birbirlerine aşırı sinirlenip benim önümde kavga edip, sonra taraflardan birinin bana "o kim oluyor gerizekalı, bana ettiği lafa bak, siktirsin gitsin." dediği bir çift tanıyorum. bu çift birlikte yaşıyor 2 senedir falan.

bunlar yaşandıktan sonra barışabiliyorlar ve bu kaç kere oluyor. yani benim erkek arkadaşım bana "gerizekalı" dese böyle nefretle zaten ilişki falan kalmaz.

bunları yapan insanlar böyle barzo tipler falan da değil, hayatın geri kalanında gayet normal. ama resmen herkes "ya sen sevmediğin için anlamıyorsun, insan sevince vazgeçemiyor öyle" diye beni eleştiriyor.

zwei bruste

Açlıktan.

arnold schwarzeneger

kavgalısını değil ama ayrılıp barışmalısını yaşadım yakın zamana kadar. tamamen salaklığımdan, başka açıklaması yok.

devilred

Sırf yakışıklı, güzel, zengin, popüler olduğu için aşık/bağımlı olunan kişiler ve ilişkiler

hasmetizm 2046

İnsanların hayatımıza girerken onlara oluşturduğumuz kalıpla alakalı bir durum bence bu. Sen kendini eksik hissediyorsan, hayatına giren kişiye beni tamamlıyor gözüyle bakıyorsan o insan hayatından çıkınca yine eksilirsin. Ve bir çok kişi de bu eksikliği yaşamaya cesaret edemediği için ayrılamıyor.

Sorunun cevabına gelirsek;

uzunca bir süre böyle bir ilişki sürdürdüm, o giderse mahvolurum sanıyordum, çünkü o benim yaralarımı sardı, bana cesaret verdi ve benim için hayata tutunma sebebiydi. Ve aynı şekilde de bana kendimi inanılmaz değersiz hissettirdi. O andan sonra anladım ki hayatıma girdikten sonra bana kazandırdıkları onun üstün özelliği değil, her insanın yapması gereken hareketlerdi. Ona üstün adam muamelesi yapan bendim, onsuz da tam olduğumu anlama vaktim gelmişti artık ve yolları ayırdık. Ve inanın şu an hayatımdaki insana en ufak bir eyvallahım yok. 'Ben eksik değilim, zayıf güçsüz değilim. Hayatımda bir adam olmadan da yaşarım gelen sadece bana birşeyler ekler, o giderse de ekledikleri yanıma kar kalır.' diyebiliyorum

aslmtn

Hiç kavgalı veya ayrılıp barışmalı ilişkim olmadı ama birbirimize karşı zorlandığımız bir erkek arkadaşım olmuştu. Hem çevremden, hem de o zamanki kendimden bir değerlendirme yapayım.

1. Sevdiğini düşünmekten öte seviyor gibi hissediyorsun kendini. Daha doğrusu, kafanda bir şeyler bitmeye başladıkça kendinden ve düşüncelerinden korkuyorsun. Böylece kaybetme korkusu başlıyor. "Bir daha hiç göremezsem ne yaparım" düşüncesi baş gösteriyor.

2. İkinci olarak ciddi bir "sunk cost fallacy" ve Zeigarnik etkisi bileşeni var. Örneğin, sinemaya bir filme gidersin, hiç beğenmezsin ama "Parasını verdim" diyerek yarısında çıkmazsın ya da Ziegarnik etkisi kısmı olarak "Başladım bir kere filme, bitsin. Belki sevdiğim kısımları gelir" diye iğrenç bir filmi baştan sonra izleyebiliyor ya insan; onun ilişkisel versiyonu oluyor bir kere. Bunu da "O kadar çok emek verdim, şimdi emeklerime yazık mı olacak", "Başkasını tanımakla uğraşamam, yeni biriyle bu seviyeye gelmek çok zaman ister, alıştığımla devam edeyim" olarak duyuyoruz. İnsanoğlu olarak başladığımız işi bitirmeye ve yatırım yaptığımız (bizim olan) şeye çevreden daha fazla umut bağlamaya meyilliyiz.

3. Bazı kişiler birinden ayrıldığında bir alt statüye düşmüş gibi hissedebiliyorlar, o statüye düşmemek için ayrılmayabiliyorlar. Örneğin, bir arkadaşım bekar veya dul olanları aşağılardı, "Kadın olmayı bilse bu halde olmazdı" derdi. O yüzden şimdi kendisi de boşanamıyor.

Ek: Mantıklı birlikteliklerde ayrılmak daha kolay olabiliyor. "Bu ilişki daha fazla faydalı değil, o halde gideyim" demek daha kolay. Aşklı birlikteliğe insan daha fazla umutla bağlanaibliyor ve düzeleceğini umabiliyor.

aychovsky

öyle ilişki de sevgi de yalan; bağımlılık,alışkanlık ve yalnızlık korkusu bunlar. Karşıma daha iyisi çıkmaz ya da bunu bile bulamam bak kaç yaşına geldik, şimdi sil baştan tekrar mı başlıcam, o kadar emek verdik bu ilişkiye hezeyanları.

limoncello

kendinden ne kadar çok ödün verirsen karşı tarafında egosunu o kadar tavan ettirirsin. yeterince ödün vermişsin 'BIRAK' dahada kendini yormadan.

Karaliktaki Hayalet

Biz millet olarak duygularımızı tanımlamakta sınıfta kalıyoruz. Ne yazık ki...
Sevgiden söz ediliyorsa katlanmaktan söz edilmemeli bence. Özveri olabilir, fedakarlık olabilir ama katlanmak olmaz.
Sevdiğin kişinin kusmuğunu temizlerken katlanmazsın ya da pek de hoşlanmadığın bir etkinliğe katılırken vb katlanmazsın paylaşırsın, yanında olursun.
Fikir ayrılıklarının olması normal ve aslında olmalı da. Hepimiz ayrı birer bireyiz bundan daha doğal bişey olamaz.

Hırgür, kavga ise bambaşka bir konu. Sürekli kavga olan ilişkilerde yanlış olan bişeyler vardır. Ya çiftlerden birisi ya da her ikisi birden yetişkinlik sürecini tamamlayamamıştır, birinin ya da her ikisinin keskin köşeli kalıpları vardır kalıpların içinde rahat edeceklerini düşünürler kişilklerindeki boşlukları örtbas eden kalıplarını koruma çabasındadırlar ve kavgayla koruyabileceklerini düşünürler/ öyle görmüşlerdir vs. vs.

hayat aklini konusacak bir filozof uret

ayrılıp barışmalı kavgalı gürültülü bir ilişkim yok çok şükür. en yakınımda kardeşim var onun ilişkisi böyle. bağımlı gibi bir şey olmuş her kavgadan sonra e artık barışma böyle ilişki mi olur diyorum, yine de gidip barışıyor 3 yıldır birlikteler. anlam veremiyorum ben de.

sanguine mcqaer

Dozunda kavga iyidir. Olmazsa olmazdır bence. Kavga ilişkide hala iletişimin olduğunu gösterir.

Gereğinden fazlası problem ama. İnsanı yıpratır. Bu tarz durumların temelinde genelde tarafların anlaşamadığı büyük bir sorun olur. Onu tespit edip çözmek lazım.

Bir de erkek tarafı bu tarz kavgalarda daha sakin, mantıklı kalabiliyor. Haklı bile olsa, biraz alttan almak veya susmak iyi olur. Kadın tarafı sakinleşince düzgünce "böyleyken böyle" diye anlatmak lazım...

kartallar yuksek ucar
1

mobil görünümden çık