vivaldi, beethoven, mozart, scarlatti, bach, vs.vs. yüzyıllar önce yaşamış ve günümüze birer ekol olarak ulaşmış bu adamların yenileri yetişmiyor mu? 2300 yılında 2000'li yıllardan müzik okullarında kimler okutulacak mesela? (puff daddy ?)




 

valla farid farjad, yanni, loreena mckennitt gibi isimlerle idare edecekler sanırsam torunlarımızın torunlarının torunları :P

domaine hasret yumuşak g

bence ajdar anık hehe

müzikten çok anladığımdan değil de... yetişiyor aslında ama klasik müziğin ne kadar ilgi çektiği ortada. :)
benim okulumun müzik bölümünden bir hocanın senfonik eserini dinlemiştim mesela geçen sene, gayet Bach, Vivaldi gibi uupuzun ve çok güzel bir eserdi. (müzikten ne kadar anladığımı bu sıfatlardan kestirebilirsiniz sanırım)
ama yani var bu adamlar, sadece bizim gözümüzün önünde değiller.

(daha detaylı bilgi için la traviata'yı çağırmak lazım gibi geliyor bana.)

kobuzchu kiz

michael nyman, philip glass, ludovico einaudi, zbigniew preisner, hatta fazıl say, hatta hatta zaman zaman bence yann tiersen ve tonlarca var. ama dendiği gibi bugünkü popüler müzik olmadığı için göz önünde değil. ama seneler sonra bugünkü klasik müzik yapanlardan bahsedilecekse farid farjad'tan bahsedilmeyeceği kesindir.

tepedeki psychedelic adam

onlar klasik muzugin yaraticilari ve o gunun sartlarinda (bu da klise oldu tabi) mukemmel muzik yapabilmis insanlar. onlar her zaman anilacak ve donum noktasi olacaklar. 1000 yil sonra ne olur dersen, muzik garip bir hale gelebilir :)

ermanen

aslında merak ettiğim şey biraz da günümüz klasik müzik çevrelerinde saydığım ekollerle karşılaştırılıp veliaht olarak kabul edilmiş kişilerin bulunup bulunmadığı.

weeping guitar

Bu konuyu sadece müzik ekseninde değerlendirmemek lazım bence.
Alvin Toffler diye bir adam var. 3 dalga kuramı adında bir teorisi var. Buna göre tarihi ne kadar çok döneme ayırırsak ayıralım aslında insanlığın 3 büyük aşamadan geçtiğini, kültürlerin de bu 3 aşamanın içerisinde şekillendiğini söylüyor. Avcı toplayıcı toplumdan tarım toplumuna geçiş, tarım toplumundan sanayi toplumuna geçiş(ki bizler bu aşamadayız) ve son olarak yaşadğımız çağın gerçekleriyle şekillenecek olan sanayi sonrası toplum...

Bahsettiğin isimler tarım odaklı bir çağın sanatını icra ettiler.(bu küçümseme olarak algılanmamalı). Sanatın bulunduğu çağın içeriğini oluşturduğunu düşünürsek alvin toffler'ın bahsettiği birinci dalganın en önemli temsilcileri bu isimler. Onlar bir önceki dönemin müziğini şekillendirdiler. Klasiğin "tipik" anlamına geldiği de unutulmamalı. O çağın "tipik" müziğinin en önemli icracıları. Daha da önemlisi bizim yaşadığımız dönemin temelleri onların yaptıklarına dayanıyor.

Gelelim günümüze... Sanayi devriminin üzerinde çok uzun bir zaman geçmedi. Etkileri ancak geçtiğimiz yüzyılın başında dünyada ciddi olarak hissedilmeye başlandı. Yeni bir düzen inşa edildi ve adlandırılmayı bekleyen birçok kavramla karşı karşıyayız. Çok hızlı geliştiğimizi düşünsek de bu çağın içeriğini oluşturmaya uğraşıyoruz. Sahip olduğumuz alışkanlıklar ve miras korunuyor ama bunun üzerine de çok şey inşa edildi. İşte bu yüzden klasik müzik derken klasiğin "tipik" anlamını da göz önünde bulundurmalıyız belki de. Alıştığımız anlamda "klasik müzik" varlığını koruyor. Buna ek olarak kazandığımız türler de var. Mozart ya da Bach ile kıyaslandığında ne kadar bayağı görünse de bugün dinlediğimiz birçok popüler isim de yüzyıllar sonra o okullarda yer alabilir:) Tabi 50cent'den bahsetmiyorum! Yine de torunlarımız Paul Mccartney, Elvis Presley, Jimi Hendrix, Robert Johnson, gibi isimleri okuyabilirler. Sonuçta bu çağın müziğinin temellerini bu adamlar attı. New Age'e bulaşan isimleri de unutmamalı. Yüzde yüz subjektif yorum: Mike Oldfield, Jon Lord(solo kariyeri)...

anten
1

mobil görünümden çık