[]
nostalji takıntısı
selamlar, kendimden bahsedeceğim.
30'lu yaşlarımın başındayım, kendimi bildim bileli nostaljiye ve genel anlamda "eskiye" meraklıyım. 8 yaşındayken babamı zorla şehirdeki kalenin girişi yasak olan iç kısmına sokturtmuştum belediyeden izin almasını sağlayarak, anlamsızca merak ediyordum.
ilkokulda bile yaşadığım mahallenin 30 sene önceki halini merak ederdim, ailenin eski foto albümlerini bakmaktan eskittim.
eski dolapların ya da sandıkların altına konan eski gazeteleri çıkarır okurdum, bunu hala yaparım denk gelirsem.
şimdi de eski bir ev, yıkık bir harabe görsem atlarım hemen incelerim her yerini
param yettiğince vintage-antika eşyalar alıyorum
sözün özü şu, bu bir çeşit sapkınlık olabilir mi? örneğin 60'ları görmemiş biri olarak o günlere özlem duyacağım neredeyse, şu an arkada 60'ların klasikleri çalıyor, bu ne malca bir ruh halidir? aynı durumda olanınız var mı?
30'lu yaşlarımın başındayım, kendimi bildim bileli nostaljiye ve genel anlamda "eskiye" meraklıyım. 8 yaşındayken babamı zorla şehirdeki kalenin girişi yasak olan iç kısmına sokturtmuştum belediyeden izin almasını sağlayarak, anlamsızca merak ediyordum.
ilkokulda bile yaşadığım mahallenin 30 sene önceki halini merak ederdim, ailenin eski foto albümlerini bakmaktan eskittim.
eski dolapların ya da sandıkların altına konan eski gazeteleri çıkarır okurdum, bunu hala yaparım denk gelirsem.
şimdi de eski bir ev, yıkık bir harabe görsem atlarım hemen incelerim her yerini
param yettiğince vintage-antika eşyalar alıyorum
sözün özü şu, bu bir çeşit sapkınlık olabilir mi? örneğin 60'ları görmemiş biri olarak o günlere özlem duyacağım neredeyse, şu an arkada 60'ların klasikleri çalıyor, bu ne malca bir ruh halidir? aynı durumda olanınız var mı?
benimki belki de seninki kadar değil ama bende de var. benimki mekanlardan çok eşyalara ve fotoğraflara yönelik. anneannemin evinden 50 senelik iskambil kağıtlarını, teneke çay kutularını, tek kalmış fincanları alıp duruyorum. artık bişeyi çöpe atmadan önce bana gösteriyor kadıncağız. aldıklarımı kullanmaya da kıyamıyorum hatıra diye, öyle mal gibi tozlanıp duruyolar.
- littlejack (19.09.15 16:00:58)
Bende de var o.
Kentlerin eski yerleşim yerleri, tarihi binalar özellikle demiryolu istasyonları, taş evler bana çok farklı duygular yaşatıyor. Bir yandan yitip gitmekte olanı yakalamak bir yandan "ne hayatlar yaşandı burada kimbilir" merakı ve saygısı, güvende hissetme, ait olma gibi düşünce ve duyguları bir arada yaşayıp karman çorman oluyorum.
Geçenlerde İzmir Bayındır tren istasyonuna gitttim. Koskocaman eski bir kantar ve muhteşem güzellikte eski bir soba gördüm. Kendimi oradan alıp sundurmadan bozma kafeden çıkmak epeyce zorladı. Tek başına olsam sonraki treni beklerdim. belki bir sonrakini de...
İzmir'de romalılardan kalma taş bir yol var Eşrefpaşa'da, pazar günleri o taş yolda pazar kuruluyor. O taş yoldan yürüyüp alışveriş etmek için o kadar yolu göze alır o pazara giderim bazen.
Benim şimdi anlayamayacağım kültürlere ait yaşamların şahidi olan o yolda çocukluğumun rengarenk pazar tezgahlarından israil tohumuyla üretilmiş çekirdeksiz biber alırken İzmir körfezinde demirleyen gemilere bakar, Konak meydanının benim hatırladığım 50 yüzünü düşünürüm. Tarih şeridinin içinde olmak gibi bişey. Bana göre muhteşem.
Kentlerin eski yerleşim yerleri, tarihi binalar özellikle demiryolu istasyonları, taş evler bana çok farklı duygular yaşatıyor. Bir yandan yitip gitmekte olanı yakalamak bir yandan "ne hayatlar yaşandı burada kimbilir" merakı ve saygısı, güvende hissetme, ait olma gibi düşünce ve duyguları bir arada yaşayıp karman çorman oluyorum.
Geçenlerde İzmir Bayındır tren istasyonuna gitttim. Koskocaman eski bir kantar ve muhteşem güzellikte eski bir soba gördüm. Kendimi oradan alıp sundurmadan bozma kafeden çıkmak epeyce zorladı. Tek başına olsam sonraki treni beklerdim. belki bir sonrakini de...
İzmir'de romalılardan kalma taş bir yol var Eşrefpaşa'da, pazar günleri o taş yolda pazar kuruluyor. O taş yoldan yürüyüp alışveriş etmek için o kadar yolu göze alır o pazara giderim bazen.
Benim şimdi anlayamayacağım kültürlere ait yaşamların şahidi olan o yolda çocukluğumun rengarenk pazar tezgahlarından israil tohumuyla üretilmiş çekirdeksiz biber alırken İzmir körfezinde demirleyen gemilere bakar, Konak meydanının benim hatırladığım 50 yüzünü düşünürüm. Tarih şeridinin içinde olmak gibi bişey. Bana göre muhteşem.
- hayat aklini konusacak bir filozof uret (19.09.15 16:29:21 ~ 17:35:36)
ben mesela "demlenmemiş" şarkıcı dinlemem. dinlediğin en genç gruplar ayna, düş sokağı sakinleri gibi gruplar. yabancı müziklerde de benzer bir şekilde eskiyi ararım. mesela ray charles'ın hit the road the jack şarkısını siyah beyazdan dinlemeyi renkliden dinlemeye tercih ederim. yıllar önceden kalan notlarımı bile atmamam. dönem dönem yaptığım düzenlemelerde o senenin veya önceki senenin işlerine hiç acımadan atarken atıyorum 6-7 sene evvelinin bir kağıt parçasını bile atmayı istemem. yine müzikten devam edersek millet biyons miyons dinler ben iranın kanuna benzeyen santur'unu arar bulur ve onu dinlerim. belki de tarihçi olmam bu yüzden :) bilemedim şimdi. ancak her zaman iddia ederim ki gelişen teknoloji sanatı öldürmüş. günümüzde estetik namına kıymet biçebileceğimiz bir şey yok. hem estetikten yoksun herşey. hem de dayanıklılıktan. yine müzikten örnek verecek olursak bugün bir tamirci çırağını bilmeyen tanımayan yokken mesela serdar ortaçın geçen yazki "hit" dediği parçayı acaba ergen olmayan kaç kişi hatırlıyor.
falan filan. yani sende sorun yok. sende varsa bende de vardır ki bunu kabullenmek istemem :)
falan filan. yani sende sorun yok. sende varsa bende de vardır ki bunu kabullenmek istemem :)
- kallesnikof (19.09.15 16:46:47)
Ben de eskiyi daha çok seviyorum. Milletin 60 70 yaşında dinleyeceği şarkıları severim mesela. Yabancı ya da türkçe farketmiyor. Yeni dönem şarkıları takip etmem.
Estetik anlayışım, moda zevkim hep eski zamanlara yönelik. Aynen sen gibi yaşamadığım yılların, daha portakalda vitamin bile olmadığım yılların özlemini duyuyorum.
Kendime eskici diyorum.
Estetik anlayışım, moda zevkim hep eski zamanlara yönelik. Aynen sen gibi yaşamadığım yılların, daha portakalda vitamin bile olmadığım yılların özlemini duyuyorum.
Kendime eskici diyorum.
- yesilimtrak (19.09.15 17:30:46)
1