[]
Interrail Türkiye grubunda paylaştığım çarşaf uzunluğundaki soru
Merhaba Arkadaşlar,
Birkaç konuda tavsiyelerinize ihtiyacım var, kafam çok karışık.
Normalde planım, yani yol alacağım güzergâh -ilk ve son etaplar uçakla olmak üzere- şu şekildeydi:
[İstanbul > Berlin > Hannover (Kuzeybatı Almanya, akraba ziyareti) > Amsterdam > Brüksel > Lille (arkadaş ziyareti) Paris > Türkiye'ye dönüş.]
Bugün bir arkadaşımla konuştum ve çok fena aklıma girdi. Öyle bir anlattı ki konu adeta "Budapeşte'yi görmeden ölme"ye dönüştü. Macaristan benim rotama çok ters görünüyordu ve ben hep "kısmetse bir dahakine" kafasında dolaşıyordum. Ta ki bu arkadaşla konuşana kadar.
Şu anki durumumu izah edecek olursam 10 yıllık umumi pasaport sahibiyim, henüz yepyeni, geçen hafta edindim. Daha önce de eğitim sebepli Kazakistan'da dört ay bulunmuşluğum var. Vize için herhangi bir faydasının olacağını düşünmesem de böyle bir şey var. Yiyip içtiğimden kısıp bir şekilde biriktirdiğim 1500 liram var şu an. Bunun üzerine en az 1000 daha eklerim gidene kadar. Pasaport dışında hiçbir şeyi hâlletmedim henüz ve hâlâ düşünmelerdeyim. Bugün de Almanya'daki akrabamdan davet mektubu ile ilgili olumsuz bir haber geldi, eşi çekiniyormuş bu tarz şeylerden. Hannover'e, özellikle teşekkür amaçlı gidecektim aslında, ancak rotadan çıkarabilirim. Dün, arkadaş grubundan biri de ailesinin Almanya'da yaşadığını ve gerektiğinde benim için bu kağıdı yollayabileceklerini söyledi sağ olsun, ancak çok yakın değiliz. O yüzden çekiniyorum onlardan istemeye. Rotayı kesinleştiremediğim için elim ayağım bağlı şu an. Sadede geliyorum arkadaşlar. Budapeşte'yi plana eklersek Bratislava, Viyana ve Prag ziyareti fikri de hemen akla yatıyor. Masraf yapıp gitmişken niye gidip görmeyeyim diyor insan kendine ki bir daha ne zaman gidebileceğim muamma iken çok mantıklı duruyor. Ancak a dostlar, bilmelisiniz ki benim son beş (5) günümü Brüksel, Lille ve Paris'e ayırmam gerekiyor. Brüksel-Paris arasındaki seyahatimde bana eşlik edecek olan arkadaşımın yaz işi mevzusu var. 1 temmuzda veya 7 temmuzda başlayacak, ne yazık ki kesin değil. Yola çıkma tarihimi bir süredir 16 haziran olarak hesaplıyorum. Akademik takvim 12 haziranı sınavların son günü olarak gösteriyor. Ankara'da okuduğum için İzmir'e gidip aieme Allahaısmarladık demem gerekiyor yani. Bu bilgilerle bir rota daha çizecek olursak ortaya şöyle bir şey çıkıyor:
[İstanbul > Budapeşte > Bratislava > Prag > Berlin > (Köln?) > Amsterdam > Brüksel > Lille (Kuzey Fransa) > Paris >>> İstanbul]
Şimdlik göünüşe göre;
İstanbul ~ Brüksel arası için 10 güne,
Brüksel ~ Paris arası için de 5 güne sahibim. Tabii ekonomim izin verir ve dönüş biletini henüz almamış olursam vize de yettiği takdirde dönüş için yeni bir rota da çizebiliriz.
Sorular:
Vize işini nasıl hâlletmeliyim? Davet mektubu işini diğer arkadaşa çıtlatayım mı? Almanya'dan davet mektubu alırsam Berlin'den başlamam ve büyük ihtimal Budapeşte ile başlayan ve Bratislava, Viyana ve Pragla devam eden Berlin yolunu liste dışı edecek veya üçüncü bir rota çizmem gerekecek.
İnterrail yapmayı bu yaz düşünmüyordum, ama bu iş İnterrail'e dönüyor gibi. İnterrail biletinin vize almayı kolaylaştırması dışında ne gibi katkıları vardı? Bu bilete sahip olunsa dahi yolculuklarda yine bilet parası ödendiğini duymuştum. Bunun dışında şehirler arası yolculuklarda otostop, carpooling, Ryanair tarzı önerilere bakış açınızı merak ediyorum.
Uçak bileti fiyatı her geçen gün pahalanıyor. Daha vize başvurusunu bile yapmadan uçak bileti almak aptallık mı olur? Dönüşü de kesinleştiremediğimizi varsayarsak iltica ediyormuşuz gibi görünür müyüz?
Konaklama için Couchsurfing (#Couchrail)'den çok umutluyum. Gaza gelir ve bütçe ayırabilirsem tavsiyeleriniz doğrultusunda üyeliğimi onaylatabilirim.
Buraya kadar okuyan arkadaşlar yardımseveriyikalipliişsizlerdir.net
Görüldüğü üzere her türlü öneriye açığım arkadaşlar. Okuduğunuz için teşekkür ederim. Varlığınızdan haberdar olmak güven veriyor.
Birkaç konuda tavsiyelerinize ihtiyacım var, kafam çok karışık.
Normalde planım, yani yol alacağım güzergâh -ilk ve son etaplar uçakla olmak üzere- şu şekildeydi:
[İstanbul > Berlin > Hannover (Kuzeybatı Almanya, akraba ziyareti) > Amsterdam > Brüksel > Lille (arkadaş ziyareti) Paris > Türkiye'ye dönüş.]
Bugün bir arkadaşımla konuştum ve çok fena aklıma girdi. Öyle bir anlattı ki konu adeta "Budapeşte'yi görmeden ölme"ye dönüştü. Macaristan benim rotama çok ters görünüyordu ve ben hep "kısmetse bir dahakine" kafasında dolaşıyordum. Ta ki bu arkadaşla konuşana kadar.
Şu anki durumumu izah edecek olursam 10 yıllık umumi pasaport sahibiyim, henüz yepyeni, geçen hafta edindim. Daha önce de eğitim sebepli Kazakistan'da dört ay bulunmuşluğum var. Vize için herhangi bir faydasının olacağını düşünmesem de böyle bir şey var. Yiyip içtiğimden kısıp bir şekilde biriktirdiğim 1500 liram var şu an. Bunun üzerine en az 1000 daha eklerim gidene kadar. Pasaport dışında hiçbir şeyi hâlletmedim henüz ve hâlâ düşünmelerdeyim. Bugün de Almanya'daki akrabamdan davet mektubu ile ilgili olumsuz bir haber geldi, eşi çekiniyormuş bu tarz şeylerden. Hannover'e, özellikle teşekkür amaçlı gidecektim aslında, ancak rotadan çıkarabilirim. Dün, arkadaş grubundan biri de ailesinin Almanya'da yaşadığını ve gerektiğinde benim için bu kağıdı yollayabileceklerini söyledi sağ olsun, ancak çok yakın değiliz. O yüzden çekiniyorum onlardan istemeye. Rotayı kesinleştiremediğim için elim ayağım bağlı şu an. Sadede geliyorum arkadaşlar. Budapeşte'yi plana eklersek Bratislava, Viyana ve Prag ziyareti fikri de hemen akla yatıyor. Masraf yapıp gitmişken niye gidip görmeyeyim diyor insan kendine ki bir daha ne zaman gidebileceğim muamma iken çok mantıklı duruyor. Ancak a dostlar, bilmelisiniz ki benim son beş (5) günümü Brüksel, Lille ve Paris'e ayırmam gerekiyor. Brüksel-Paris arasındaki seyahatimde bana eşlik edecek olan arkadaşımın yaz işi mevzusu var. 1 temmuzda veya 7 temmuzda başlayacak, ne yazık ki kesin değil. Yola çıkma tarihimi bir süredir 16 haziran olarak hesaplıyorum. Akademik takvim 12 haziranı sınavların son günü olarak gösteriyor. Ankara'da okuduğum için İzmir'e gidip aieme Allahaısmarladık demem gerekiyor yani. Bu bilgilerle bir rota daha çizecek olursak ortaya şöyle bir şey çıkıyor:
[İstanbul > Budapeşte > Bratislava > Prag > Berlin > (Köln?) > Amsterdam > Brüksel > Lille (Kuzey Fransa) > Paris >>> İstanbul]
Şimdlik göünüşe göre;
İstanbul ~ Brüksel arası için 10 güne,
Brüksel ~ Paris arası için de 5 güne sahibim. Tabii ekonomim izin verir ve dönüş biletini henüz almamış olursam vize de yettiği takdirde dönüş için yeni bir rota da çizebiliriz.
Sorular:
Vize işini nasıl hâlletmeliyim? Davet mektubu işini diğer arkadaşa çıtlatayım mı? Almanya'dan davet mektubu alırsam Berlin'den başlamam ve büyük ihtimal Budapeşte ile başlayan ve Bratislava, Viyana ve Pragla devam eden Berlin yolunu liste dışı edecek veya üçüncü bir rota çizmem gerekecek.
İnterrail yapmayı bu yaz düşünmüyordum, ama bu iş İnterrail'e dönüyor gibi. İnterrail biletinin vize almayı kolaylaştırması dışında ne gibi katkıları vardı? Bu bilete sahip olunsa dahi yolculuklarda yine bilet parası ödendiğini duymuştum. Bunun dışında şehirler arası yolculuklarda otostop, carpooling, Ryanair tarzı önerilere bakış açınızı merak ediyorum.
Uçak bileti fiyatı her geçen gün pahalanıyor. Daha vize başvurusunu bile yapmadan uçak bileti almak aptallık mı olur? Dönüşü de kesinleştiremediğimizi varsayarsak iltica ediyormuşuz gibi görünür müyüz?
Konaklama için Couchsurfing (#Couchrail)'den çok umutluyum. Gaza gelir ve bütçe ayırabilirsem tavsiyeleriniz doğrultusunda üyeliğimi onaylatabilirim.
Buraya kadar okuyan arkadaşlar yardımseveriyikalipliişsizlerdir.net
Görüldüğü üzere her türlü öneriye açığım arkadaşlar. Okuduğunuz için teşekkür ederim. Varlığınızdan haberdar olmak güven veriyor.
1- couchsurfingten o kadar ümitli olma.
2- dolaşımı sağlamak için fransa, belçika ve isviçre'de yaygın olan, diğer ülkelerde durumunu pek bilmediğim covoiturage sistemi can kurtarır.
3- uçak biletini vizeyi almak için göstermen lazım zaten. interrail biletini türkiyeden ya da oturum iznin olan bir yerden alıyorsan o ülke içinde geçmiyor.
4- arkadaşa çıtlat, konu komşuya haber sal, yedi düvelden yardım iste. sonuçta illa bi şekilde bulursun.
5- o para sana yeter mi bilmiyorum ama vize için kesinlikle şöyle bir 10 bin lira falan göster banka hesabında. yoksa da bul bir yerlerden denkleştir, iş vizeyi alana kadar, ondan sonra geri verirsin zaten.
6- öğrenciysen öğrenci belgeni falan da iliştir bir yerlere ki senin okuduğunu, yani seni türkiye'ye bağlayan bir şey olduğunu bilsinler, ülkeye temelli gitmediğine inanmaları lazım.
2- dolaşımı sağlamak için fransa, belçika ve isviçre'de yaygın olan, diğer ülkelerde durumunu pek bilmediğim covoiturage sistemi can kurtarır.
3- uçak biletini vizeyi almak için göstermen lazım zaten. interrail biletini türkiyeden ya da oturum iznin olan bir yerden alıyorsan o ülke içinde geçmiyor.
4- arkadaşa çıtlat, konu komşuya haber sal, yedi düvelden yardım iste. sonuçta illa bi şekilde bulursun.
5- o para sana yeter mi bilmiyorum ama vize için kesinlikle şöyle bir 10 bin lira falan göster banka hesabında. yoksa da bul bir yerlerden denkleştir, iş vizeyi alana kadar, ondan sonra geri verirsin zaten.
6- öğrenciysen öğrenci belgeni falan da iliştir bir yerlere ki senin okuduğunu, yani seni türkiye'ye bağlayan bir şey olduğunu bilsinler, ülkeye temelli gitmediğine inanmaları lazım.
- feel the blanks (09.03.15 19:26:14)
Öncelikle okuduğunuz ve yorum yapma zahmetinde bulunduğunuz için çok teşekkür ederim.
Benim TDK'den sağlam bir bursum var. Kurumdan burs aldığıma dair bir belge alabilirsem vize işlerimde yardımcı olabilir mi dersiniz? Sonuçta bu burs bile beni Türkiye'ye bağlayan bir şey. Bir de benim sponsora, referansa ihtiyacım var mı? Aileme dair bir şey göstermeme gerek var mı öğrenci iken?
Benim TDK'den sağlam bir bursum var. Kurumdan burs aldığıma dair bir belge alabilirsem vize işlerimde yardımcı olabilir mi dersiniz? Sonuçta bu burs bile beni Türkiye'ye bağlayan bir şey. Bir de benim sponsora, referansa ihtiyacım var mı? Aileme dair bir şey göstermeme gerek var mı öğrenci iken?
- bengi tonyukuk (09.03.15 20:20:59)
Rica ederim, lafı bile olmaz.
Ne kadar burs para bilmem ne alabiliyorsanız belgeleyin, hatta burs aldığınızı gösterir belge isteyin. İşe yarıyor. Ben bizim evin ve arabanın babamın üstüne olan tapu ve ruhsatını göstermiştim(babam işsiz ve herhangi bir gelir yok) ve AB hibesi olan aylık 500 euro yu göstermiştim, onun dışında bir de bankacı eniştem var 3 bin küsur net maaş alan, o ben kefilim diye yazmıştı imzalamıştı, bordrolarını ekledim. Öğrenci vizem öyle çıktı. (Fransa 11 ay, sınırsız giriş çıkış) Ha beş kuruş para göstermedim o ayrı. Ama tabi sen turistik alacaksın, daha çok soru sorarlar.
Ne kadar burs para bilmem ne alabiliyorsanız belgeleyin, hatta burs aldığınızı gösterir belge isteyin. İşe yarıyor. Ben bizim evin ve arabanın babamın üstüne olan tapu ve ruhsatını göstermiştim(babam işsiz ve herhangi bir gelir yok) ve AB hibesi olan aylık 500 euro yu göstermiştim, onun dışında bir de bankacı eniştem var 3 bin küsur net maaş alan, o ben kefilim diye yazmıştı imzalamıştı, bordrolarını ekledim. Öğrenci vizem öyle çıktı. (Fransa 11 ay, sınırsız giriş çıkış) Ha beş kuruş para göstermedim o ayrı. Ama tabi sen turistik alacaksın, daha çok soru sorarlar.
- feel the blanks (09.03.15 20:39:21)
Aslında davet mektupları, konsoloslukları ürkütüyor. Vermesen daha iyi.
Ve Köln'de görecek bir şey yok. Lille de boş beleşmiş. Amsterdam + Berlin mutlaka olsun.
Ve Köln'de görecek bir şey yok. Lille de boş beleşmiş. Amsterdam + Berlin mutlaka olsun.
- besili melek (18.03.15 18:28:52)
1