[]

Neden insan yemiyoruz?

Meşum videoyu izledikten sonra merak ettim (www.facebook.com

Eskiden yiyorduk heralde. Anamızın karnından Nutella'lar, Az pilav üstü kuru'larla çıkmadığımıza göre!? insan beslenmek için hiç mi insan avlamamıştır?

bizi bundan alıkoyan tek şey empati yeteneğimiz mi? halbuyse tadı falan da güzelmiş diyolar...

 
empatiyle bir ilgisi yok ki bunun. sen genlerinsin. teknik olarak genlerini yaymak senin varolma amacın. ve diğer insanlar da senin genlerine en yakın genlere sahip canlılar. genlerini gelecek nesillere aktarmak için deli gibi sevişirken insanları yemen mantıksız.

ha, yemeye yersin. ama bunu istemezsin yani. kendi türünü yiyen canlılar yok mu? var. ama onların olayı bambaşka. sebepleri var.

edit: kendi türünü yiyen hayvanlara çiftleştikten sonra erkeğini yiyen "karadul"u örnek verebiliriz misal. ama başka gelmiyor aklıma.
  • cro magnon  (07.08.09 02:48:00 ~ 09:43:39) 
hayvandan bir farkımız olsun diye.


  • radikalherif  (07.08.09 02:49:21) 
insan olduğumuz için?


  • pragmatist kedi  (07.08.09 02:53:05) 
kanunen yasak! :)


  • alexanderrobotnick  (07.08.09 02:53:42) 
yamyamlar var. insanın eti nedir budu nedir ki neresini yiyeceksin.


  • sokak cocugu  (07.08.09 02:54:45) 
bu videoyu izleyipte aklınıza bu soru geliyorsa

(bkz: etnosantrizm)
  • buffy de vampir sayilir  (07.08.09 03:03:21) 
Hayvanlarda da kendi cinsini yeme olayı pek yoktur. cro magnon'un dediği gibi asıl amacın kendi türünü yaymak olduğu için, diğer türlerin de senin yaşam alanına rakip olduğu için ve diğer türlere karşı en yakın ittifakın ancak kendi türün yani insan olduğu için insan yemezsin. Milliyetçilik, hemşerilik, büyük şehirde birbirlerini tutmak gibi olgular da bunun biraz daha komplike örnekleri.

Tabi böyle teorileri önemseyebilmek için önce insanın bir hayvan türü olduğu, bir canlı olduğu gibi rasyonel kanılara varabilmen gerekir. Aksi halde kildi topraktı felandı derken bu soruya cevap bulmak bana kalırsa imkansız.

Diğer yandan, kendi türdeşini yeme canlıların birçoğunda zaman zaman ortaya çıkabilmekte. İnsanlardan örnek vermek gerekirse, yendiği düşmanını yemek, ölen babasını yemek felan gibi nispeten manalı ilişkileri bulunan fenomenler var. Sanırım Sigmund Freud'un Totem ve Tabu adlı kitabında bu konuda epey bilgi vardı. Yine benzer konularda meraklıysan Gordon Childe vb sosyolog antropolog abilerin kitaplarını tavsiye ederim.

Şu meşhur cenin yeme olayına gelince. Biliyoruz ki dünyanın en acaip en cins milleti Japonlardır. Aslında Çinlileri de bunlara katabiliriz. Cenin yeme olayının da gerçek olduğunu varsayarsak -bence ortada sağlam hiçbir kanıt yok- muhtemelen zenginlerin yaptığı bir çılgınlık olduğunu düşünüyorum. Ben bir Türk olarak çok zengin olsam şöminede dolar yakarım, cam sehpadan kokain çekerim, Japonlar gibi abuk subuk bir milletin zengini de heralde cenin yiyebilir bu durumda. Çok akılcı bir çıkarım olmadı farkındayım ama kesinlikle hissediyorum olabilir böyle birşey.
  • guzelmarmara  (07.08.09 03:04:09 ~ 03:18:53) 
aslında neden insan yiyoruz? diye sormalıydın insan ırkı olaraktan. biz yemesek de yiyenler var. ilginç!


  • sokak cocugu  (07.08.09 03:13:24) 
hala yiyen varmis:
(bkz: korowai)

  • ermanen  (07.08.09 04:01:53) 
"Hayvanlarda da kendi cinsini yeme olayı pek yoktur". Katılmıyorum. Hayvanlarda kendi cinsini avlamak yoktur, yemek amacıyla öldürmek yoktur, ama yemek olabilir. (Büyük istinsa, yenidoğanların babadan başka bir erkek tarafından, bazen anne tarafından yenmek için öldürülmesi). Bunun dışında "doğal" sebeplerden ölmüş hayvanın 1 hastalık sebebiyle öldüyse bunun yayılmasına sebep olmamak için uzak durma 2 başka bir hayvan tarafından öldürüldüyse zaten o hayvanın bunu yemek için yaptığından ortada pek birşey kalmaması kendi cinsini tüketmeye engel olabilir. ama öte taraftan da eğer yenilirse büyük tasarruftur enerji bakımından.
Psikopatalojik vakalar dışında, bazı insan topluluklarında da ölen bireylerini yemek vakidir. Ama bu biyoenerjiden tasarruf etmekten çok bir ritüel özelliği taşımaktadır.

Buna karşın, hemcinsin seninle aynı sosyal grupta olup senin yaşama şansını arttırmıyor, hatta bizzat rakip bir grupta bu şans için savaşıyorsa bile, aradaki savaş asla öldürme amaçlı değil, sadece güçlü olan seçim şansı verme, ötekini de sağ bırakıp başka yerde şansını deneme hakkı verme amaçlıdır. Sebebi bahsedildiği gibi türün devamı motivleri.

Gelgelelim bu ilkel açıklamalar yine de neden insan yemediğimizi anlatmıyor pek. Bir arkadaş demiş ya "hayvanlardan farkımız olduğu için" diye, taksonomik hatayı görmezden gelirsek, aslında çok doğru bir laf etmiş, anlatayım neden;
Öncelikle empati yeteneğinin alıkoyma gücü bahsettiğiniz gibi olsaydı, gelir adaletsizliğinin bifiil insan yemek olmasa da çok da farklı olmadığı düşünüldüğünde, en azından o konularda bir boka yarardı bunu dipnot düşeyim.
Gerçek sebep şu ki, insan hemcinsini tüketmenin farklı yollarını geliştireli uzun yıllar olmuş, onun enerjisinden ve hayatından faydalanmak için yapacağı tüketimin hedefini öldürmediği yollar bulmuştur.
İşte insanlığın şanı!
Karşılaştırınız; orta sınıf bir aileden gelme üniversite mezunu ortalama bir genci yiyecek olsanız kaç kilo et çıkacaktır? et olarak sadece kasları yediğimizi düşünelim, yapılı bir genç ise 30 kilo falan çıkacaktır.
Kasaptan etin kilosunu kaça alıyorsunuz? Ortalama 20 tl diyelim, bu genci tüketmenin size sağladığı etti mi sadece 600 lira.
Şimdi onun bedensel bütünlüğünü bozmayın, ama insansınız ya, gelişen teknoloji bok püsür ile masa başında yapacağı bir iş bulun. 600 lira o gencin bir aylık asgari maaşıyken, üzerinden kaç katı para kazanabilirsiniz siz düşünün. Şimdi o parayı istediğiniz gibi ete çevirebilirsiniz. Arttı mı? Onu da elzem olmayan birsürü saçmasapan şeylere harcayabilirsiniz.

Şimdi tekrar soralım, neden insan yemiyoruz? Çünkü sağ iken daha çok fayda alabiliyoruz. Et olarak tüketmeyle, işgücü olarak tüketme arasında tüketim olarak bir fark olduğunu sanmayın.
  • lhun  (07.08.09 04:15:04) 
bazı maymunlar da yiyor. düşman kabileyle savaşıp öldürdükleri maymunların proteinleri boşa gitmesin diye yiyorlar (akıllı maymunlar bunlar). geçmişte insanlar da yemiştir birbirlerini.. tarihin başlangıcından sonraki dönemlerde bile savaş alanında kalan ölülerin vücutlarından kondom yapıyor insan oğlu, daha eski çağlarda yememesi mümkün mü?


  • surtunme kuvveti  (07.08.09 10:39:06) 
aslında avlamıştır yanılmıyorsam kanadanın buz hokeyi takımını taşıyan uçak düşmüştü ve oyuncular yardım gelmeyince bir müddet sonra takım arkadaşlarını yemeye başlamışlardır... sanırım ozel soslarla iyi gidebilir nutellaylada sabah kahvaltısında denenmeli


  • scapegoat  (07.08.09 11:20:05) 
bence günümüzdeki mantıklı tek açıklaması gerek duymadığımız için. yiyebilecek o kadar halt varken ve uygarlık düzeyimiz taş devrini biraz aştığı için şu an itibariyle insan yemek manasız. ama şartlar değişir kıtlık ya da bir şekilde yaşamı sürdürme noktasına gelindiğinde pekçok kişi başta iğrenerek sonra alışarak sonra tatlandırarak sonra seçerek beğenerek birbirini yemeye başlar.


  • oztokyolu  (07.08.09 11:29:09) 
Bir insanı açıklıktan kurtulmak, hayatta kalmak için yemek , o insanı ne kadar süre hayatta tutar. Siz birbirinizi yiyin en sonuncusu ne yapacak. Geleceği düşünemeyen insanların gelecek ile ilgili teorileride olamaz. Gelecek ile ilgili teoriler üretemeyenler ölümden sonra bu kainatın kendi içinde tekrar bu katmanları yaratabileceği gerçeğini ve o aklı göremeyenler ancak insan yiyebilir. Ey insan hiç ölmeyeceğinimi düşünüyorsun? "Her canlı ölümü tadacaktır."

Düşün ki arkandan bir Müslüman ne yapar.

ÖLÜM ÖNCESİ

Ölmek Üzere Olan Kişiye Yapılan Uygulamalar

1- Öleceği anlaşılan kişi yüzü kıbleye karşı gelecek şekilde sağ tarafına çevrilir. Kişiye Kelime-i Şehadet getirtilir. Başında bulunanlar da onunla birlikte Kelime-i Şehadet getirirler.

2- Bu sırada kişinin yanında akrabaları bulunur ve bu anda Yâsin ve ya Ra'd suresi okunabilir.

ÖLÜM SIRASI

Kişi ölünce çenesi bağlanır gözleri kapatılır elbiseleri çıkartılır ve ince bir örtüyle üzeri örtülür. Ölünün şişmemesi için ölünün üzerine bir demir parçası konur. Yıkanıncaya kadar ölünün yanında Kur'an okumak yasak olmamasına rağmen yapılmaması gereken bir davranıştır.

Ölünün Yıkanması

İslam inancına göre ölünün yıkanması gerekir. Bunun için ölü teneşir üzerine veya yüksekçe bir yere sırtüstü yatırılır. Sonra ölüye abdest aldırılır. Abdeste önce yüzden başlanır ağza ve buruna su verilmez; parmağa sarılı bir bezle dudaklarının içi dişleri ve burun delikleri ıslatılır. Kolları yıkanır başı meshedilir ayakları yıkanır. Abdest bittikten sonra üzerine ısıtılmış su dökülür saçı ve sakalı başı ve bedeni iyice temizlenir. Sonra sol tarafına çevrilerek sağ tarafı sağ tarafa çevrilerek sol tarafı yıkanır. Yıkayıcı ölünün karnına yavaşça dokunarak ölünün vücudundan bir şey çıkarsa onu da yıkar. Ölüyü yıkarken her organı üç defa yıkamak sünnettir. Ölünün tırnak ve saçları kesilmez. Saçları ve sakalı kesilmez. Erkek ölüyü erkek kadın ölüyü kadın yıkar. Kadın ölen kocasının cesedini yıkayabilir; ancak erkek ölen karısını yıkayamaz.

Kefenleme

İslam'da kefen üç çeşittir:

a) Sünnet Kefeni: Erkekler için gömlek izar ve lifafe olmak üzere üç kattır. Boyun kökünden ayaklara kadar uzanan gömleğin yeni ve yakası yoktur. İzar ve lifafe baştan ayağa kadar uzanır. Lifafe İzar ve gömleğin üzerine giydirilir. İzardan biraz daha uzun tutulur. Kadın kefeninde ise bunlara ek olarak baş ve göğüs örtüsü kullanılır.

b) Kifayet Kefeni: Ölen kişinin maddi durumunun bozukluğuna paralel olarak kifayet kefeni ile yetinebilir. Bu kefen izar ve lifafeden ibaret olup ölen kadınsa bunlara ek olarak baş örtüsü dahil edilir.

c) Zaruret Kefeni: Zorunluluk halinde ölü ne bulunursa onunla kefenlenir.

"Kefen hazırlandıktan sonra tütsülenir" "Sünnet kefen şöyle yapılır: Önce lifafe yayılır. Onun üzerine izar konulur. Daha sonra ölüye kefen gömleği giydirilip izarın üstüne konur. İzar önce ölünün soluna sonra sağına sarılır." Lifafe de sağa sonra sola sarılır. Ayaklarının altından ve başının üstünden bağlanır."

"Kadın cenazenin kefenlenmesinde kadının saçları ikiye ayrılarak göğsünün üstüne konur. Kadın kefenlendikten sonra başı ve yüzü başörtüsü ile örtülür. İzarın üstünden göğüs örtüsü bağlanır. Göğüs örtüsü göğüsten göbeğe veya dizkapaklara kadar olan bir örtüdür." Daha sonra ise lifafe sarılır.

Cenaze Namazı
Ölen bir kişinin cenaze namazının kılınabilmesi için her şeyden önce Müslüman olması ve ölünün yıkanmış olması gerekir. Bunun yanında ölünün vücudunun bütünlüğünü korumuş olması yani başı ile beraber vücudunun yarıdan çoğunun olması şarttır. Cenaze namazını topluluk içinde birkaç kişinin kılması da yeterlidir. Tüm topluluğun kılması şart değildir. Cenaze namazını usulünü bilen herkes kıldırabilir."

Ölünün Gömülmesi

"Cenaze namazından sonra ölü mezara konur. Mezarın en az göğüs hizasına kadar kazılması şarttır. Ölü gömülürken kefenin bağları çözülür ve sağ yanına yatırılarak kıbleye yöneltilir." "Ölü kadın ise ölünün en yakınının onu mezara koyması gerekir. Kadının mezara inmesi yasaktır. Mezarların üzerine yapı yapmak süslemek islamda haramdır. Ancak taş dikmek isim yazmak ağaç dikmek yasak değildir."

Telkin

Ölü mezara konulduktan sonra ve üzeri toprakla örtüldükten sonra topluluk mezarın başına oturarak imam veya başka birisinin okuduğu Kur'an-ı dinler ve ölünün ruhuna fatiha okur. İslamiyet'e göre bütün insanlar ister Müslüman olsun ister olmasın ölüp de mezara konunca Münkir ve Nekir adlı iki melek tarafından sorgulanır. Sorgu dinsel olup ölünün Müslüman olup olmadığını saptamak için yapılır. Cenazenin defin edilmesi sırasında imamın mezar başında verdiği talkın (telkin) sorgu sırasında ölünün korkudan dilinin kekelememesi içindir.

ÖLÜM SONRASI
Taziye

Ölünün yakınları komşuları akrabaları tarafından ziyaret edilerek "Allah size sabır ve ecir versin hüküm Allah'ındır Allah cennete kavuştursun" denilerek teselli edilirler. Ölünün gömülmesinden sonra kederli olan ve yalnız kalan ölü evinin ziyaret edilmesi yani taziye konusunda peygamber "Kim felakete uğrayan kardeşini taziye ederse Allah ona kıyamet gününde ikram elbiseleri giydirir" demiştir. Taziye üç gündür; ancak uzakta olanlar daha sonra da taziyeye gelebilirler. Bu süre içinde komşular yemek yaparak ölü evine getirirler.

Mezar Ziyareti

İslamiyet'e göre kabir ahret âleminin başlangıcıdır. Ölümü her canlı tadacaktır. Ölüm yok olmak değildir. Bir evden bir eve göç etmek gibidir. Ölen her kişi kıyamette dünyada yaptıklarından hesaba çekilip cennete veya cehenneme gönderilinceye kadar kabirde kalacaktır. Kabirde hem ruha hem de bedene nimet ve azap vardır. Peygamberler veliler ve şehitler mezarlarında da diridirler. Kabirde ölü kendini ziyarete gelenleri tanır. Bunun için kabirde bulunan ölülere selam vermek sünnettir. Bir hadiste peygamber" "Bir kimse din kardeşinin kabrini ziyarete gider ve mezarı başında oturursa onu tanır ve selamına cevap verir" demiştir. Ölü kabrinde bilinmeyen bir hayatla diridir. Müslümanların kabrini ziyaret etmek peygamberin de yaptığı tavsiye ettiği bir davranıştır. Bir hadiste peygamber "Kabirleri ziyaret ediniz! Kabir ziyareti ölümü hatırlatır" ve "Kabir ziyaretini size yasaklamıştım. Şimdiden sonra ziyaret edebilirsiniz. Böylece ibret alır gafletten uyanırsınız" demiştir
  • sampler  (12.06.10 15:03:40) 
1
buraya yazılanların hakları Sir Anthony Hopkins'e aittir.
yazan eden compumaster, ilgilenen eden fader
modere edenler angelus, Artibir, aychovsky, baba jo, basond, compumaster, deckard, duyulmasi gerektigi kadar, fader, fraise, groove salad, kahvegibi, kaymaktutmayansicaksut, kibritsuyu, monstro, pandispanya, robin, ron dennis
bu sitede yazılanların hiçbiri doğru değildir. site içeriği küçükler için sakıncalı olabilir. yazılardan yazarları sorumludur. kaynak göstermeden alıntılanamaz. devlet tarafından atanmış bir kurumun internet üzerinde kimin hangi bilgiye ulaşıp ulaşamayacağına karar vermesi insan haklarına aykırıdır. web siteleri kullanıcıların istekleri doğrultusunda bağlandıkları yerlerdir. kullanıcılar isterlerse bir web sitesine bağlanmayabilirler. bu güçleri ve imkanları mevcuttur. bir kullanıcı bir siteye bağlanmak istiyorsa bu onun tercihi ve hakkıdır. bağlanmak istemiyorsa bu yine onun tercihi ve hakkıdır. halkın kendisine hizmet etmesi için görevlendirdiği kurumlar hadlerini aşıp halka neye ulaşıp ulaşmayacağını bilmeyen cahil cühela muamelesi edemezler. ebeveynlerin çocuklarını sakıncalı içeriklerden koruması için çok sayıda bedava ve ücretli yazılım mevcuttur. bu yazılımlar bir web tarayıcısını kullanmaktan daha karmaşık teknik bilgi gerektirmemektedir. devletin milletini küçük düşürmesi ve ebleh yerine koyması yasaktır. Skimlinks ile linkler üzerinden yönlendirme payı alınmaktadır.