[]

Yalnız insanlar ölsün mü ??

Geçen tez için bişiler okuyordum, bir yandan televizyon açık, yayınlanan program şu meşhur tarz programı. sunucu ile yarışmacı arasında şöyle bir diyalog geçiyor:

s (sunucu); y (yarışmacı)

y: tek başıma fransa'ya gidiyorum kahve içicem.

s: nasıl yani, tek başınaaaa ? tek başına yani ? (öyle bir vurgu var ki sanki dünyanın eeeeeeeeen korkunç şeyi!!!)

y: evet tek başıma. ben tek takılmayı severim. tek başına yemek yerim, kafede otururum vs. vs.

s: inanmıyorum ! tek başına ! (öl daha iyi diyor sanki !)

s: arkadaşın var mı peki ?

y: tabi var ama dostum dediğim 1-2 tanedir zırt vırt.

daha önce şöyle bir duyurum vardı hatırlarsınız belki: www.eksiduyuru.com bu diyalog sinir etti beni, sinirden birkaç sigara yaktım üst üste.

çevresini kaybetmiş ve yenisini edinemeyen biri olarak her bir boku tek başıma yapıyorum, sinemaya bile tek gidiyorum !! ee geçen sene tatile de gittim !! napayım öleyim mi ?? ve bu ülkede çok yalnız var, kolay arkadaş olunamıyor burda kimseyle, hep bir hesap kitap, etrafta somurtuk enerjisi bitmiş insanlar.. e bu sunucu bozuntusunun tek takılan insanlara vebalı cüzzamlı muamelesi canımı sıktı. daha doğrusu bu aptal diyalog unutmaya çalıştığım bu berbat sıkıntımı yine aldı gözümün önüne koydu.

dertleşmek istedim duyuru. burada yazmak iyi geliyor bana. ve biliyorum ki benzer şeyler yaşayan, benim gibi olanlar da var, beni anlayanlar da var..

 
kız isen ve istanbuldaysan gel


  • bekçi hurşit'in eline lüverver vermişler  (17.12.14 19:59:14) 
başlığa cevap: tabi ki ölmesin. hepimiz yalnızız bi yerde.

içeriğe yorum: vizyon sahibi olmakla, ufkun genişliğiyle alakalı böle şeyler. insanlar genelde kendi çevresi kadarını bildiği için çevresinde yalnız takılmayı seven, yalnız tatile giden neblin yalnız bir şeyler yapan insan bulunmayınca herkesi koloni halinde takılıyor diye düşünüyor muhtemelen. ondan demiştir öyle, sen ne dert ettin bunu bu kadar?

etrafında hiç kimsenin olmaması içinde bulunmayı sevmediğin bir kalabalıkta olmaktan çok çok daha tercih edilesi bir şey bence de. çok insan sevmiyorum hayatımda. böyle de mutluyum.
  • in vino veritas  (17.12.14 20:02:36) 
Yalniz insan beni arasin


  • divit  (17.12.14 20:04:28) 
ne çok takmışsın kafaya öyle :) alt tarafı kıytırık bir programdaki biri
veritasın dediği gibi herhangi bir şeye böyle tepki veren insanlar etrafında öyle insan görmediği için yapıyor onu. gerçek hayatta da çıkar böyle insan karşına. hazırlıklı ol diye söyledim.
madem herkes yalnız insan çağırıyor. beni de arayın anasını satiyim :)
  • dafuq  (17.12.14 20:06:17) 
@in vino veritas, zaten canımı sıkan ama unutmaya çalıştığım bir mesele bu. maalesef bu ülkede öyle düşünen çok insan var. bir yere yalnız gitmeyi dünyanın eeeen berbat şeyi görüyolar, boktan bir aktiviteye gideceklerle bile fellik fellik arkadaş/eşlikçi arıyolar..

herşeyi tek başıma yapmaktan alıştım sanki buna ben de. tabi ki ben de isterdim kafa dengi arkadaş veya arkadaşlarla tatile gitmeyi, işte olmuyor bazı şeyler. bizim payımıza yalnızlık düşmüş.
  • Özlen_06  (17.12.14 20:06:18) 
@dafuq bu mallardan gerçek hayatta da çok var. o yüzden yalnız bir yere gittiğimi söylemeye korkar oldum.

"eee haftasonuz naptın" diye soruyolar mesela, "sinemaya gittim" diyorum. arkasından hemen 2.soru:

-kimlerle ???

"tek" dediğim andaki bakışlar acıma dolu,"aaaa yazık, ezik " bakışı. onun için artık yalan söylüyorum "arkadaşlarla gittik."

yalan söylemek de içime sinmiyor ama napiyim. öbür türlü ezik muamelesi görmek ve acınmak daha boktan. hayır sen kimsin de bana acıyorsun, ingiltere kraliçesi misin?? yoksa abd başkanı mısın ? gel de anlat
  • Özlen_06  (17.12.14 20:08:49 ~ 20:13:02) 
ölmesinler tabii de güzel bir şey olmadıgı kesin. inkar etmeye gerek yok


  • fransizkalanadam  (17.12.14 20:09:04) 
takmayacaksın kafaya işte. kimsenin bakışını sözünü de ciddiye alıp umursama. mecburiyetten yaşanan/yaşadıkları ilişkilerde mutluymuş gibi görünen insanlar çoğunlukta malesef. seninki biraz daha cesur insan işi malum, herkesin gözünün keseceği şey değil. o da garip geliyor insanlara. "sebebi neydi ki?" diyorlardır muhtemelen :) sallaaa.


  • in vino veritas  (17.12.14 20:16:34 ~ 20:21:38) 
türk insanı böyle...başkalarının hayatını yargılamayı seviyor. idare edeceksin artık.


  • tirt star  (17.12.14 20:16:40 ~ 20:46:50) 
O sunucunun kendi acizliğiymiş. Dediği şeyler yalnız da yapılır, arkadaşlı da; hepsinin de tadı ayrı olur. Cafede eline kitap alıp okumanın keyfi ayrı, birileriyle laflamanın keyfi ayrı. Tatil de öyle. Ben de tek başıma gidiyorum bazı tatillere. Gayet de zevkli oluyor. Kendi kendime altını üstüne getiriyorum gittiğim yerin. Hatta orada birtakım insanlarla tanışıp hala iletişim kurmuşluğum da var.

Yalnızlık kısmına gelince, taşınma gibi durumlarda herkesin hayatında bir dönem başına gelen şeydir o. İlk birkaç gün, "Oh, kafa dinleyeyim" olan şey, bir süre sonra sıkıcılaştırmaya, kendini yaratık gibi hissetmeye neden olur. Ondan sonra da korku kaplıyor "Kimse ile hiç anlaşamayacak mıyım acaba" diye. İlk birkaç kafa dengi kişi ile geçiyor o, ama çalışırken de dışarıdan öyle insanlarla tanışmak zor.

Başıma gelen trajikomik bir şeyi anlatayım. Zamanında geçici bir çalışma için elalemin memleketine gitmiştim. Dil sorunu vardı arada, ortak dilimiz olan kişi sayısı toplamda 2 idi koca işyerinde. En son işyerinden bir kız, "İŞin yoksa akşam kahve içsek ya" dedi 1. ayın sonunda. Ben o kadar heyecanlandım ki, akşam dışarı çıkarken sanki mağaradan çıkmış gibi "Ne konuşuyorduk insanlarla" diye kafamdan ne konuşabileceğimi düşündüm, sanki sevgili ile dışarı çıkıyormuş gibi süslendim (çok heyecanlanmıştım, heyecan makyaj olarak vurdu suratıma), yolda giderken dizlerim titriyordu. İçimden "Çok ilginç, benim de herkes gibi arkadaşım olacak" demiştim. O bir aylık süre beni çıldırttı. Üstelik kızla da muhabbetimiz o kadar alakasızdı ki, iyi anlaşmamıza rağmen bir ton görüş ayrılığı nedeni ile zor geçiniyorduk. Sonra kız beni ekmeye başladı, bildiğin terk edilmiş hissetmiştim. Peşinden oranın dilini sökünce birtakım insanlarla tanışmaya başladım. Çat pat konuşmaya başlayınca da arkadaş edinip döndüm. Yine de çok edinemedim, çünkü dili sökmem çok zaman aldı. Yine de o dönemimi hatırladıkça "Yalnızlıktan ne mallaşmışım" diye kendi halime gülüyorum.

Bunları anlatma nedenim "Ay, neler yaşadım" değil, tam tersine iyi ki yaşamışım. Yalnızlığın bendeki karar denebilecek noktasını görmüş ve tanımış oldum. İyi ki yaşamışım, değişik bir tecrübe idi. En azından, sevgili anlamında değil ama arkadaş anlamında, kimse ile konuşmadan ne kadar yalnız kalabileceğimi ve kendi sınırlarımı öğrendim. Yalnızlığın insana öğrettiği çok şey var. Örneğin, o dönemde çok kitap, makale, vb. okumuştum; hala onların ekmeğini yediğim durumlar var. Sonra birtakım içsel, dışsal yolculuklar yapmış ve yazılar yazmıştım. Parklara oturup insanları, hayvanları izledim. En çok o dönemde film izledim. O kısımlarını özlüyorum bile artık. Hatta şu an şımardım bile, insanlar konuşunca "Aman ne çok konuştu" bile diyebiliyorum. Bu dönem de geçiyor, hem de öğrendiklerinle birlikte.
  • aychovsky  (17.12.14 20:23:20 ~ 20:25:58) 
@tirt star öğrendim ben de artık :) eskiden çekinmeden tek başıma tatile filan gittiğimi söylerdim baktım garipsiyolar, artık arkadaşlarımla gittim diyorum.. napayım kendileri böyle istedi.

böylece "aa ezik" bakışının yerini yarı imrenme yarı hasetçi bakışlar aldı,o da ayrı komedi ya neyse
  • Özlen_06  (17.12.14 20:24:08 ~ 20:25:46) 
Ben tek başına takılamayan insanları çok garip ve eksik buluyorum. Tek başıma tatile de gittim, konsere de, haftanın 3-4 günü tek başıma bir yerlerde oturup yemeğimi yiyor işimi yapıyorum. Genelde sevgilisinin boynundan ayrılmayan kızlar bön bön bakıyorlar ama couldn't care less.


  • fapple  (17.12.14 20:27:52) 
Mutluluğu başka kimselerde arayan insan hiçbir zaman mutlu olamaz. Bir insan ancak tek başınayken mutlu olabiliyorsa doğru düzgün bir insandır, olgunlaşmıştır ve o insanla bir yola çıkılabilir.

Rağmen bir aktiviteyi birileriyle yapmak için illa ki gönül bağı kurmanız gerekmiyor, herhangi bir platformdan tanıştığınız biriyle sinemaya gidebilir, oturup çay içebilir, kitap okumaları yapabilir, şehri gezebilir, yatağınızı paylaşabilirsiniz. Bunların hiçbir için sevgili olmaya gerek yok, bunları yaparken hâlen yalnız olabilir ve aktivite sonunda yine yalnız kalabilirsiniz. :)

Yalnız insanlara eksik insan muamelesi yapanların kendisi ham ve eksiktir, kaale almaya değmez.
  • yirmisantim  (17.12.14 20:31:57) 
@fapple bu ülkedeki pek çok insan abartı derecede önem veriyor arkadaşla takılmaya.

bir anımı anlatayım yeri gelmişken. bir akademik konfeans var, üniversite salonunda gidilip dinlenecek bu yani. o zamanlar arada bir takıldığım gerzek bir kız vardı, konferansa gitmek istiyor ve yanına arkadaş arıyodu !!!

sordu bana da, bir işim var ama yetişir mi bilemiyorum şu an dedim. kızın tepkisi:

- ya özlen lütfeeeen ayarla, ben bu konferansa gitmeyi çok ama çok istiyorum, tek başıma gidememmmm kiiiii. kimse olmazsa gidemem.

baya şaşırmıştım, hadi tiyatro, konser, brunch filan olsa anlicam da konferans yahu konferans !!
  • Özlen_06  (17.12.14 20:33:06 ~ 20:33:56) 
yalnızlık iyidir. kendini başkalarına göre kalibre etmek zorunda kalmazsın. mesela benim çevremde arkadaşım diyebileceğim 6 (altı) kişi var ve o bana yetiyor. yeni kişilerle tanışacağım diye kimseyle yüzgöz olmam da gerekmiyor.


  • tururo  (17.12.14 20:41:45) 
@tururo şanslısın, keşke benim çevremde de bana yeten 6 kişi olsa.. ama yok ve kahretsin ki tüm mutsuzluk burdan çıkıyor.


  • Özlen_06  (17.12.14 20:44:35) 
oha altı(6) kişi var bana yetiyor diyo, vurun!!!

Ölmesinler bir köşe yaşasınlar kimseye zararımız yok ki:(
  • mrthany  (17.12.14 20:47:56) 
ya. istanbul iyidir. kadın cinsiyet zor. kolay dost bulunmuyor. Bi şeyleri değiştir. ölmesinler tabi.


  • rnks  (17.12.14 20:57:11) 
@Özlen_06; çevrende mutlaka değer verebileceğin birileri vardır. bütün iş onları bulmakta. ilginçtir kendi içine çok kapanırsan da yanlızlaşırsın (ama merak etme gerçek dost olarak nitelediklerin bu durumu çok abartmadıkça (3-4 yıl aramamak gibi mesela) istediğinde arayıp konuşabileceğin insanlar zaten)


  • tururo  (18.12.14 13:24:12) 
Tek basina tatile gidilmez havluyu calarlar


  • divit  (18.12.14 20:21:49) 
1
buraya yazılanların hakları Sir Anthony Hopkins'e aittir.
yazan eden compumaster, ilgilenen eden fader
modere edenler angelus, Artibir, aychovsky, baba jo, basond, compumaster, deckard, duyulmasi gerektigi kadar, fader, fraise, groove salad, kahvegibi, kaymaktutmayansicaksut, kibritsuyu, monstro, pandispanya, robin, ron dennis
bu sitede yazılanların hiçbiri doğru değildir. site içeriği küçükler için sakıncalı olabilir. yazılardan yazarları sorumludur. kaynak göstermeden alıntılanamaz. devlet tarafından atanmış bir kurumun internet üzerinde kimin hangi bilgiye ulaşıp ulaşamayacağına karar vermesi insan haklarına aykırıdır. web siteleri kullanıcıların istekleri doğrultusunda bağlandıkları yerlerdir. kullanıcılar isterlerse bir web sitesine bağlanmayabilirler. bu güçleri ve imkanları mevcuttur. bir kullanıcı bir siteye bağlanmak istiyorsa bu onun tercihi ve hakkıdır. bağlanmak istemiyorsa bu yine onun tercihi ve hakkıdır. halkın kendisine hizmet etmesi için görevlendirdiği kurumlar hadlerini aşıp halka neye ulaşıp ulaşmayacağını bilmeyen cahil cühela muamelesi edemezler. ebeveynlerin çocuklarını sakıncalı içeriklerden koruması için çok sayıda bedava ve ücretli yazılım mevcuttur. bu yazılımlar bir web tarayıcısını kullanmaktan daha karmaşık teknik bilgi gerektirmemektedir. devletin milletini küçük düşürmesi ve ebleh yerine koyması yasaktır. Skimlinks ile linkler üzerinden yönlendirme payı alınmaktadır.