[]
özlemek ve sevmenin cinsellikle ilişkisi üzerine yazı/bilgi/geyik
yıllardır merak ettiğim ama hakkında doyurucu bilgiye ulaşamadığım bir konu. duyuruya sordum mu hatırlamıyorum. soru aslında gayet basit: heteroseksüel bir erkeğin, yıllar boyunca bir kadına özlem duymasında libido/testosteron/cinsellikle alakalı herhangi bir hormon hangi seviyede önemlidir? aynı şey kadınlar için de sorulabilir.
örneğin bir şey yapılsa, cinsel istek bıçakla kesilmiş gibi sıfıra inse... bu durumda herif zamanla "amaan" deyip kadını düşünmekten vazgeçer mi? başkalarına duyulan istek, hatta onlarla yabılan seks alışverişi dahi özlemi dindirmiyor.
bu o kadar saçma bir hal ki, bence duygusal yaklaşılabilecek, kestirilip atılabilecek bir şey değil. kendim için demiyorum bunu, milyonlarca adam var eski sevgilisini ya da platoniğini falan yıllarca unutamayan özleyen.
neden oluyor bu? şunu engelleyecek, hormonlarla oynayacak bir ilaç yok mu? var. e bunlar için neden yapmıyorlar hiç? ne bileyim "pipilemin hormonu salgılandıkça insan eski sevgilisini özler, bu ilaç da o hormonun saçını başını yolar ayol" diye bi abla çıksa ilaç yapsa olmuyo mu?
bununla ilgili yazgı çizgi geyik var mı gerizekalıya anlatır gibi anlatan? yani neden özlüyoruz, neden ihtiyaç hissediyoruz, neden oluyor bağzı şeyler? özetle bunu merak ediyorum. bu konu hakkında ingilizce olur türkçe olur açıklayıcı, öğretici, basit dille yazılmış şeyler okumak isterim. ama arama özürlüyüm, kendim bulamıyorum. bir yardımcı olsanız, olmaz mı?
örneğin bir şey yapılsa, cinsel istek bıçakla kesilmiş gibi sıfıra inse... bu durumda herif zamanla "amaan" deyip kadını düşünmekten vazgeçer mi? başkalarına duyulan istek, hatta onlarla yabılan seks alışverişi dahi özlemi dindirmiyor.
bu o kadar saçma bir hal ki, bence duygusal yaklaşılabilecek, kestirilip atılabilecek bir şey değil. kendim için demiyorum bunu, milyonlarca adam var eski sevgilisini ya da platoniğini falan yıllarca unutamayan özleyen.
neden oluyor bu? şunu engelleyecek, hormonlarla oynayacak bir ilaç yok mu? var. e bunlar için neden yapmıyorlar hiç? ne bileyim "pipilemin hormonu salgılandıkça insan eski sevgilisini özler, bu ilaç da o hormonun saçını başını yolar ayol" diye bi abla çıksa ilaç yapsa olmuyo mu?
bununla ilgili yazgı çizgi geyik var mı gerizekalıya anlatır gibi anlatan? yani neden özlüyoruz, neden ihtiyaç hissediyoruz, neden oluyor bağzı şeyler? özetle bunu merak ediyorum. bu konu hakkında ingilizce olur türkçe olur açıklayıcı, öğretici, basit dille yazılmış şeyler okumak isterim. ama arama özürlüyüm, kendim bulamıyorum. bir yardımcı olsanız, olmaz mı?
Kesinlikle hormonlar ile ilgisni olduğunu söylebilirim ama tam açıklayamam. Şöyleki her ay adet dönemlerinde veya öncesinde bambaşka oluyorum, sürekli platoniği hatırlamalar, içimden gelen sevgi patlamaları,aramak istemek, şefkat duymak ama bu isteklerin temelinde de tamamen cinsellik yatmıyor tabi. Saçma bi özlem hali.. Kendime şaşırıyorum. Bu dönem geçince pek fazla hatırlamıyorum o insanı. Salgılanan hormonlarla ilgili bişi sanırım, çok garip.
- Lola90 (30.10.14 15:23:19)
bu söylediğini de kapsayan bir şeyler okudum yakın zamanlarda. insan bir şeye karşı bir duygu hissediyor ya hani, bunu belirli bir süre sürekli olarak hissederse beyin o şekilde hissetmeyi ezberliyor ve aslında hissetmemiş olsan bile beynin seni, beni kandırıp öyle hissediyor-muşsun gibi hissetmene neden olabiliyor.
bu yüzden diyelim testesteron hormonununu kestin, bir süre sonra daha öyle hissetmeye devam edersin. o bir sürenin ne kadar olacağı ise bir çok değişkene bağlı. özet olarak evet öyle bir şey yapılabilir ama kimse eski sevgilisini unutmak için hormonlarla oynamak gibi tehlikeli bir işe girmez diye düşünüyorum. onun yerine mutluluk hormonu salgılatacak şeylere girişiyor herkes.
bu yüzden diyelim testesteron hormonununu kestin, bir süre sonra daha öyle hissetmeye devam edersin. o bir sürenin ne kadar olacağı ise bir çok değişkene bağlı. özet olarak evet öyle bir şey yapılabilir ama kimse eski sevgilisini unutmak için hormonlarla oynamak gibi tehlikeli bir işe girmez diye düşünüyorum. onun yerine mutluluk hormonu salgılatacak şeylere girişiyor herkes.
- dahili meddah (30.10.14 15:24:44)
beyin bilinç altında üremeye en yatkın karşı cinsi onaylıyor ve aşık oluyorsun. dersen hormonları bastıran ilaçlar ki aşk acısı çekene doktorun antidepresan yazmasının bir sebebide budur, o zamanda çok sağlıklı birisi olunamıyor.
- gokhan atestepe (30.10.14 16:33:16)
Aslında güzel olur evet tecavüzcü şakirtlerin kökünü kuruturduk kızına tecavüz eden adam var bu ülkede.
Diğer yandan da soyunun devam etmesi için gereken hormon bunlar içgüdüsel olarak tüm canlılar üreme isteği ile yaşarlar.
Diğer yandan da soyunun devam etmesi için gereken hormon bunlar içgüdüsel olarak tüm canlılar üreme isteği ile yaşarlar.
- bluebey (30.10.14 16:37:58 ~ 16:39:43)
Olaya biraz nasıl olurdu diye bakarsak, yani dünyada cinselliğin yok olduğunu varsayarsak bence şu an yaşadığımız düzen baya bi değişirdi.
Düşünün ki sevişme diye bi aktivite yok, kimse bunu aklına dahi getirmiyor, istemiyor.
Ne erkek kadınla, ne de kadın erkekle uğraşırdı. Evlilik müessesi biterdi. Ortama kız girince değişen muhabbet değişmezdi. Habitatlarımız değişirdi. Tecavüz, taciz diye bişey tanımlanmazdı. Kimse kendini birine beğendirme isteği olmadığı için moda falan da biterdi. Daha az kişi gitar çalardı falan vs.. Hatta bunu ilk çağlarda düşünürsek yani fiziksel kuvvetin en önemli şey olduğu zamanlarda, kadınların nesli bile tükenenilirdi, ya da köleleştirilebilirdi.
Cinsellik üreme içgüdümüzün sonucu hatta ta kendisi, iyi ki var tabi. Duygular bence sonradan öğrenilen şeyler, özlem, sevgi. Hepsinin başında yani bir erkeğin akranı bir kadını özlemesinde, sevmesinde, istemesinde hep bu var.
Erich fromm un sevme sanatı adlı bi kitabı var. Bilimsel olmasa da olaya farklı bir bakış açısı kazandırabilir.
Çoğu hormonun tek bir görevi yok. Kaş yaparken göz çıkarma şansı daha fazla. Oynamasan daha iyi:)
Düşünün ki sevişme diye bi aktivite yok, kimse bunu aklına dahi getirmiyor, istemiyor.
Ne erkek kadınla, ne de kadın erkekle uğraşırdı. Evlilik müessesi biterdi. Ortama kız girince değişen muhabbet değişmezdi. Habitatlarımız değişirdi. Tecavüz, taciz diye bişey tanımlanmazdı. Kimse kendini birine beğendirme isteği olmadığı için moda falan da biterdi. Daha az kişi gitar çalardı falan vs.. Hatta bunu ilk çağlarda düşünürsek yani fiziksel kuvvetin en önemli şey olduğu zamanlarda, kadınların nesli bile tükenenilirdi, ya da köleleştirilebilirdi.
Cinsellik üreme içgüdümüzün sonucu hatta ta kendisi, iyi ki var tabi. Duygular bence sonradan öğrenilen şeyler, özlem, sevgi. Hepsinin başında yani bir erkeğin akranı bir kadını özlemesinde, sevmesinde, istemesinde hep bu var.
Erich fromm un sevme sanatı adlı bi kitabı var. Bilimsel olmasa da olaya farklı bir bakış açısı kazandırabilir.
Çoğu hormonun tek bir görevi yok. Kaş yaparken göz çıkarma şansı daha fazla. Oynamasan daha iyi:)
- ilkot (30.10.14 16:39:24)
1