[]
Kilo problemi
Selam duyuru ailesi.
8 yaşıma kadar normal kilonun altındayken verilen vitamin ve iştah açıcılar ile ailemin lokanta açmasının ardından hep kilo problemim oldu.
Bir sürü başarısız diyete girdim. Spor sevmeyen bir insan olduğum için spordan hep sıkıldım. 107 kiloya çıktığımda gaza geldim 99a indim fakat yine 110 oldum şimdi :/ (Boy 1.76)
Sizce spor ve diyet öncesi kan tahlili yaptırmalı mıyım? Hormonlar için falan. Ve bu tahlilin ismi nedir, ne demeliyim doktora? Bir de spor olarak evde ip atlayıp, şınav - mekik ikilisiyle kombo yapmayı düşünüyorum, yeterli olur mu sizce?
8 yaşıma kadar normal kilonun altındayken verilen vitamin ve iştah açıcılar ile ailemin lokanta açmasının ardından hep kilo problemim oldu.
Bir sürü başarısız diyete girdim. Spor sevmeyen bir insan olduğum için spordan hep sıkıldım. 107 kiloya çıktığımda gaza geldim 99a indim fakat yine 110 oldum şimdi :/ (Boy 1.76)
Sizce spor ve diyet öncesi kan tahlili yaptırmalı mıyım? Hormonlar için falan. Ve bu tahlilin ismi nedir, ne demeliyim doktora? Bir de spor olarak evde ip atlayıp, şınav - mekik ikilisiyle kombo yapmayı düşünüyorum, yeterli olur mu sizce?
eğer gerçekten zayıflamak istiyorsan ilk önce doğru bir beslenme programı edinmeli ve sabırlı bir şekilde buna uymalısın.
sonrasında doğru spor yapman gerekir. bir spor salonuna gitmeni tavsiye ederim. ip atlamayla şınavla mekikle olmaz.
sonrasında doğru spor yapman gerekir. bir spor salonuna gitmeni tavsiye ederim. ip atlamayla şınavla mekikle olmaz.
- emfuzi (30.04.14 01:03:09)
öncelikle diyet.
yediğini eritmekle olmaz. daha önce yediklerini de eriteceksin.
bol bol su iç.
sebze ye bol bol.
k.hidrat uzaklaş. makarna,pilav, cips,patates vs.
arat görürsün.
yani bildiğin aç kalacaksın, daha önceden yediklerine say.
110 kilo ne oğlum? genç adamsınız. az kendinize çeki düzen verin lan.
yavru dana gibi ne dolaşıyorsunuz ortalıkta.
yediğini eritmekle olmaz. daha önce yediklerini de eriteceksin.
bol bol su iç.
sebze ye bol bol.
k.hidrat uzaklaş. makarna,pilav, cips,patates vs.
arat görürsün.
yani bildiğin aç kalacaksın, daha önceden yediklerine say.
110 kilo ne oğlum? genç adamsınız. az kendinize çeki düzen verin lan.
yavru dana gibi ne dolaşıyorsunuz ortalıkta.
- hayvan herif (30.04.14 01:07:41)
diyetisyene git, o gerekiyosa zaten tahlil ister.
yemiceksin ya başka yolu yok.
annem 17 kiloyu hiç spor yapmadan verdi diyetle parmagını kıpırdatmadı ay kilo vereyim diye kiii annemin bagırsak sorunu vardı düşün.
yemiceksin ya başka yolu yok.
annem 17 kiloyu hiç spor yapmadan verdi diyetle parmagını kıpırdatmadı ay kilo vereyim diye kiii annemin bagırsak sorunu vardı düşün.
- indescribable (30.04.14 01:22:28)
aynı boydayız, 86'dan 77 ye düştüm 3 ayda. spor şart hacı sporsuz da verirsin ama tuhaf bi vücut çıkar ortaya ve çok daha zorlarsın vücudu. sporda mis gibi yakıyosun. ilk yatmadan önce yemeyi kestim 2 hafta kıvradım öyle böyle alışmamış bünye sonra öğünleri kontrol altına aldım spora da gittim. git bi tahlil yaptır ama senin sorunun tembellik bence. 6 aylık sıkı bi çalışma inanılmaz vücut değişiliğine götürür seni. hamur işi yok şeker yok dolaylı olarak şeker deposu olan kola yok yeemeklerin çok az yağlı olsun. tavuk soteye yağ katmıyorum mesela. tuz ekleme kesinlikle yemeklere. sporsuz bu şekilde 30 kio veren adam gördüm ama sağlıksız işte şekilsiz vücut çıktı ortaya.
- kapti (30.04.14 01:23:51)
aç falan bırakma kendini sakın. sebze, et neyin hem tok tutar hem kalorisi azdır. "spor sevmiyorum" diye bir şey yok... biz böyle büyüdük, böyle alıştık ama normali bu değil. o yüzden yapmak zorundayız aslında, sadece kilo vermek için de değil, sağlıklı yaşayabilmek için.
yediğimiz ambalajlı ürünlerin çoğu "normal" değil, yokluğu hiçbir şekilde hissedilmeyecek zehirler. şekerde çaya gerek yok. beyaz ekmeğe gerek yok. yediğinin çok daha azıyla doyabilirsin. evet doymaktan bahsediyorum, aç gezmekten değil.
seninkisi 5-10 kilo fazlası değil, o yüzden en doğrusu diyetisyene gitmen olacaktır. ben de "bi 10 kilo fazlam var yaz geliyo" tribine girdiğim için son birkaç aydır bayağı arıyorum sağı solu. bu süreçte gördüklerimi şöyle özetlemek isterim, bir kısmını da yukarda yazdım zaten,
* spor elzem. hiçbir şey yap(a)mıyorsan, yürü. yağ yakmak için kardiyoya ihtiyacın var, şınav-mekik bu noktada fark yaratacak kadar etkili olmayacaktır. faydasız değil, ama kilo verme ümidiyle yapma. ip atlamak her babayiğidin harcı değil, köpek gibi basket-futbol oynadığım zamanlarda bile beceremiyordum. dediğim gibi, bunlara yönelmek yerine yürüyerek başlar ve kendini tempoya zamanla alıştırırsan daha rahat olur. oturduğun yerde egzersiz istediğini biliyorum, ama olmuyo abi, toparlanmıyo öyle.
* kendini aç bırakma, gözünü seviyim 1 aydan fazla katlanamayacağın aptal saptal diyetlere bel bağlama. dediğim gibi bizim sorunumuz şu: hiçbir şekilde olmaması gereken fabrikasyon ürünler tüketiyoruz ve bunları hayatımızın bir parçası haline getiriyoruz. çaya-kahveye şeker atma, meşrubatmış bisküviymiş kekmiş bunları ciddi ölçüde azalt, olması gerektiği gibi 15-20 günde bir yiyip iç. sadece bu bile fark ettirir. karbonhidrat da al, yağ da al, protein de al. bunların dengesini tutturmak, ne kadar alacağını bilmek lazım. bu yüzden diyetisyen çok iyi olur. vücuduna 150gr tavuk eti yetecek mesela. ama sen 400 yemeye alıştığın için, 150'de bırakamıyorsun. diyetisyen "bu yeter olm sana" derse psikolojik olarak da daha dirayetli olursun. en önemli nokta, dediğim gibi, ömür boyu uygulanabilecek mantıklı, makul bir programla çalışmak. şu eti form yiyen, sabah akşam salata patlatan tipler verdiği gibi geri alıyor hepsini. "düzgün beslenin" diyenlerin önerdiği şeyler, yüzyıllardır yediğimiz ve yememiz gereken şeyler. "normal" bir beslenme düzeni oturtmamız, şu sağlıksız bok püsürü bırakmamız lazım. sanırım 50. kez söylüyorum, devam edersem 500. kez de söyliycem. önemli bu.
* su içmenin olayı ne ben hala bilmiyorum ama günde en azından 8 bardak (2 litre ediyor galiba) su iç. hiç değilse bol bol çiş yaparsın, bağırsak böbrek neyin temizlenir. ben sadece çiş yapmaya gidip gelerek günde 100 kalori yakıyorum. su ihtiyacını meşrubatlardan karşılayarak hem vücudu asıl ihtiyacından mahrum ediyor hem de hayvan gibi şeker alıyorsun. şeker hem sana güzelinden yerleştiriyor, hem de aldığının yetmemesine neden oluyor. aç hissediyosun. insülin direnci denen şey.
***
velhasıl, öncelikle eğer istiyorsan testler için hastaneye, sonra diyetisyene git. sonra da oturup düşün. sorunun vücudunda değil, kafanda olduğunu ve hiç ihtiyacın olmadığı halde acayip ilginç şeyler yediğini fark et. gerisi daha kolay oluyor.
(NOT: bunlar doktor veya yetkili değil, düz vatandaş tavsiyeleridir. işbu vatandaşın kendi deneyimlerinden yola çıkarak edindiği bilgiler ışığında yazılmıştır ve doğru, yanlış, çirkin veya güzel olabilirler. şahıs, olası komplikasyonlar için sorumluluk kabul etmez. tam bir şerefsizdir.)
***
ekşi duyuru ailesine bu duyuru vesilesiyle buradan bir de teşekkür etmek istiyorum. ciddi bir problemim olmadığı halde ara sıra mesaj atıp "nasıl lan kilo veriyo musun ibibik" diyen, böyle sıradan bir problem için sürekli olarak destek sağlayan çok tatlı insanlar var. dün mesaj atan bir ince düşünceli arkadaşımıza da yazdım: şu 9-10 kiloyu atıp üstüne kasları döşeneyim, sizler için tek başıma özel pirelli takvimi bastırıcam. her sayfasına da ayrı teşekkür koyucam.
çünkü siz buna değersiniz. hehhehe.
yediğimiz ambalajlı ürünlerin çoğu "normal" değil, yokluğu hiçbir şekilde hissedilmeyecek zehirler. şekerde çaya gerek yok. beyaz ekmeğe gerek yok. yediğinin çok daha azıyla doyabilirsin. evet doymaktan bahsediyorum, aç gezmekten değil.
seninkisi 5-10 kilo fazlası değil, o yüzden en doğrusu diyetisyene gitmen olacaktır. ben de "bi 10 kilo fazlam var yaz geliyo" tribine girdiğim için son birkaç aydır bayağı arıyorum sağı solu. bu süreçte gördüklerimi şöyle özetlemek isterim, bir kısmını da yukarda yazdım zaten,
* spor elzem. hiçbir şey yap(a)mıyorsan, yürü. yağ yakmak için kardiyoya ihtiyacın var, şınav-mekik bu noktada fark yaratacak kadar etkili olmayacaktır. faydasız değil, ama kilo verme ümidiyle yapma. ip atlamak her babayiğidin harcı değil, köpek gibi basket-futbol oynadığım zamanlarda bile beceremiyordum. dediğim gibi, bunlara yönelmek yerine yürüyerek başlar ve kendini tempoya zamanla alıştırırsan daha rahat olur. oturduğun yerde egzersiz istediğini biliyorum, ama olmuyo abi, toparlanmıyo öyle.
* kendini aç bırakma, gözünü seviyim 1 aydan fazla katlanamayacağın aptal saptal diyetlere bel bağlama. dediğim gibi bizim sorunumuz şu: hiçbir şekilde olmaması gereken fabrikasyon ürünler tüketiyoruz ve bunları hayatımızın bir parçası haline getiriyoruz. çaya-kahveye şeker atma, meşrubatmış bisküviymiş kekmiş bunları ciddi ölçüde azalt, olması gerektiği gibi 15-20 günde bir yiyip iç. sadece bu bile fark ettirir. karbonhidrat da al, yağ da al, protein de al. bunların dengesini tutturmak, ne kadar alacağını bilmek lazım. bu yüzden diyetisyen çok iyi olur. vücuduna 150gr tavuk eti yetecek mesela. ama sen 400 yemeye alıştığın için, 150'de bırakamıyorsun. diyetisyen "bu yeter olm sana" derse psikolojik olarak da daha dirayetli olursun. en önemli nokta, dediğim gibi, ömür boyu uygulanabilecek mantıklı, makul bir programla çalışmak. şu eti form yiyen, sabah akşam salata patlatan tipler verdiği gibi geri alıyor hepsini. "düzgün beslenin" diyenlerin önerdiği şeyler, yüzyıllardır yediğimiz ve yememiz gereken şeyler. "normal" bir beslenme düzeni oturtmamız, şu sağlıksız bok püsürü bırakmamız lazım. sanırım 50. kez söylüyorum, devam edersem 500. kez de söyliycem. önemli bu.
* su içmenin olayı ne ben hala bilmiyorum ama günde en azından 8 bardak (2 litre ediyor galiba) su iç. hiç değilse bol bol çiş yaparsın, bağırsak böbrek neyin temizlenir. ben sadece çiş yapmaya gidip gelerek günde 100 kalori yakıyorum. su ihtiyacını meşrubatlardan karşılayarak hem vücudu asıl ihtiyacından mahrum ediyor hem de hayvan gibi şeker alıyorsun. şeker hem sana güzelinden yerleştiriyor, hem de aldığının yetmemesine neden oluyor. aç hissediyosun. insülin direnci denen şey.
***
velhasıl, öncelikle eğer istiyorsan testler için hastaneye, sonra diyetisyene git. sonra da oturup düşün. sorunun vücudunda değil, kafanda olduğunu ve hiç ihtiyacın olmadığı halde acayip ilginç şeyler yediğini fark et. gerisi daha kolay oluyor.
(NOT: bunlar doktor veya yetkili değil, düz vatandaş tavsiyeleridir. işbu vatandaşın kendi deneyimlerinden yola çıkarak edindiği bilgiler ışığında yazılmıştır ve doğru, yanlış, çirkin veya güzel olabilirler. şahıs, olası komplikasyonlar için sorumluluk kabul etmez. tam bir şerefsizdir.)
***
ekşi duyuru ailesine bu duyuru vesilesiyle buradan bir de teşekkür etmek istiyorum. ciddi bir problemim olmadığı halde ara sıra mesaj atıp "nasıl lan kilo veriyo musun ibibik" diyen, böyle sıradan bir problem için sürekli olarak destek sağlayan çok tatlı insanlar var. dün mesaj atan bir ince düşünceli arkadaşımıza da yazdım: şu 9-10 kiloyu atıp üstüne kasları döşeneyim, sizler için tek başıma özel pirelli takvimi bastırıcam. her sayfasına da ayrı teşekkür koyucam.
çünkü siz buna değersiniz. hehhehe.
- pescador (30.04.14 06:24:50)
selam!
öncelikle tahlil konusu:
aile hekiminize gidip "şeker, kolesterol, tiroid baktırmak istiyorum, epeydir bakılmadı" vs. şeklinde bir girizgah yapabilir, araya bir de tam kan sayımı sıkıştırabilirsiniz.
spesifik olarak hangi tahlilleri istediğinizi sorarsa;
AKŞ, HbA1c (şeker)
HDL, LDL, Trigliserit (kolesterol)
T3, T4, TSH (tiroid)
Hemogram, Ferritin (kan)
AST, ALT (karaciğer fonks.)
Ürik asit, BUN (böbrek vs.)
gibi gibi sıralayabilirsiniz.
tabii daha da artırılabilir ama bunlar sanırım temel olarak ilk etapta bakılanlar.
gelelim beslenmeye:
yukarıda da yazılmış.
sürdürülebilir, uygulayabileceğiniz bir beslenme programı edinmelisiniz.
yani buradan şunu kastediyorum: 1 ay değil bir ömür bıkmadan yapabileceğiniz bir program. bunu başarırsanız al-ver durumlarından kurtulursunuz.
herkes kilo verebilir. önemli olan sağlıklı beslenerek, sağlıklı bir biçimde verebilmek ve sonrasında da koruyabilmek mevcudu.
niye kilo vermek istiyorsunuz? sağlıklı olmak ve sağlıklı görünmek için.
o zaman sağlıksız her tür yiyecek içecekten "mümkün olduğunca" uzak duracaksınız.
eğer ki gıdaların kalori miktarlarına ve içeriklerine hakimseniz (bir dolu diyet girişiminiz olduğundan aşağı yukarı hakim olduğunuzu düşünüyorum) o zaman karbonhidratlardan uzaklaşıp, protein ve sebze ağırlıklı bir beslenme programı oluşturmanız kafi olacaktır. tabii belli miktar yağ tüketimini ve bol su tüketimini de ihmal etmeden.
eğer ki enerji ve besin öğeleri muhabbetine hakim değilseniz, o zaman ilk etapta kalori sayımı ve prot,kh,yağ sayımı yapmanızı tavsiye ederim. (tabii sayım derken kabataslak bir sayımdan bahsediyorum) yani 200 gr tavuk göğsü size kaç kalori ve ne kadar protein veriyor vs. gibi bilgileri bilmekte fayda var.
unutmayın ki; çok az enerji tüketmek de çok fazla tüketmek kadar tehlikeli. mühim olan beynimize ve vücudumuza "gerektiği kadar" enerji ile doymayı öğretmek. oburluğun müsriflikten bir farkı yok.
peki ne kadar enerji almalısınız?
www.health-calc.com bu baya kapsamlı bir hesap sunuyor. metric sistemi seçip verileri girdiğinizde size bir değer verecek.
bu değeri: www.health-calc.com burada yerine koyduğunuzda günlük kaç kalori alırsanız haftada ne kadar verirsiniz gibi bir bilgiye ulaşabilirsiniz.
tabii bunlar son derece teorik veriler. kabataslak bir fikir sahibi olmanızı sağlar yine de.
ve spor!:
olmazsa olmaz, üzgünüm. "ip şınav mekik"tense ben size yürüyüş tavsiye edeceğim. 20 dk ile başlayın yavaş yavaş artırırsınız. kulağınızda bir müzikle, yanınızda bir arkadaşla, kafanızda bir hikaye ile vaktin nasıl geçtiğini anlamayacaksınız, bir deneyin. siz yine de ipinizi de atlayın tabii ama yürüyüşü hayatınıza dahil etmeye bakın.
özet: protein ve sebze ağırlıklı, bol su tüketimli "uygulanabilir" bir beslenme programı + yürüyüş.
-hekim değilim, uygulamacıyım-
öncelikle tahlil konusu:
aile hekiminize gidip "şeker, kolesterol, tiroid baktırmak istiyorum, epeydir bakılmadı" vs. şeklinde bir girizgah yapabilir, araya bir de tam kan sayımı sıkıştırabilirsiniz.
spesifik olarak hangi tahlilleri istediğinizi sorarsa;
AKŞ, HbA1c (şeker)
HDL, LDL, Trigliserit (kolesterol)
T3, T4, TSH (tiroid)
Hemogram, Ferritin (kan)
AST, ALT (karaciğer fonks.)
Ürik asit, BUN (böbrek vs.)
gibi gibi sıralayabilirsiniz.
tabii daha da artırılabilir ama bunlar sanırım temel olarak ilk etapta bakılanlar.
gelelim beslenmeye:
yukarıda da yazılmış.
sürdürülebilir, uygulayabileceğiniz bir beslenme programı edinmelisiniz.
yani buradan şunu kastediyorum: 1 ay değil bir ömür bıkmadan yapabileceğiniz bir program. bunu başarırsanız al-ver durumlarından kurtulursunuz.
herkes kilo verebilir. önemli olan sağlıklı beslenerek, sağlıklı bir biçimde verebilmek ve sonrasında da koruyabilmek mevcudu.
niye kilo vermek istiyorsunuz? sağlıklı olmak ve sağlıklı görünmek için.
o zaman sağlıksız her tür yiyecek içecekten "mümkün olduğunca" uzak duracaksınız.
eğer ki gıdaların kalori miktarlarına ve içeriklerine hakimseniz (bir dolu diyet girişiminiz olduğundan aşağı yukarı hakim olduğunuzu düşünüyorum) o zaman karbonhidratlardan uzaklaşıp, protein ve sebze ağırlıklı bir beslenme programı oluşturmanız kafi olacaktır. tabii belli miktar yağ tüketimini ve bol su tüketimini de ihmal etmeden.
eğer ki enerji ve besin öğeleri muhabbetine hakim değilseniz, o zaman ilk etapta kalori sayımı ve prot,kh,yağ sayımı yapmanızı tavsiye ederim. (tabii sayım derken kabataslak bir sayımdan bahsediyorum) yani 200 gr tavuk göğsü size kaç kalori ve ne kadar protein veriyor vs. gibi bilgileri bilmekte fayda var.
unutmayın ki; çok az enerji tüketmek de çok fazla tüketmek kadar tehlikeli. mühim olan beynimize ve vücudumuza "gerektiği kadar" enerji ile doymayı öğretmek. oburluğun müsriflikten bir farkı yok.
peki ne kadar enerji almalısınız?
www.health-calc.com bu baya kapsamlı bir hesap sunuyor. metric sistemi seçip verileri girdiğinizde size bir değer verecek.
bu değeri: www.health-calc.com burada yerine koyduğunuzda günlük kaç kalori alırsanız haftada ne kadar verirsiniz gibi bir bilgiye ulaşabilirsiniz.
tabii bunlar son derece teorik veriler. kabataslak bir fikir sahibi olmanızı sağlar yine de.
ve spor!:
olmazsa olmaz, üzgünüm. "ip şınav mekik"tense ben size yürüyüş tavsiye edeceğim. 20 dk ile başlayın yavaş yavaş artırırsınız. kulağınızda bir müzikle, yanınızda bir arkadaşla, kafanızda bir hikaye ile vaktin nasıl geçtiğini anlamayacaksınız, bir deneyin. siz yine de ipinizi de atlayın tabii ama yürüyüşü hayatınıza dahil etmeye bakın.
özet: protein ve sebze ağırlıklı, bol su tüketimli "uygulanabilir" bir beslenme programı + yürüyüş.
-hekim değilim, uygulamacıyım-
- icemint (30.04.14 09:13:44)
1