[]
türkiye'nin çevre konusundaki politikaları
selamlar
çok detaylı olmamak kaydıyla türkiye'nin çevre konusundaki politikalarına dair iki kelamınıza talibim.
geri dönüştürülebilir ve sürdürülebilir üretim hakkında ne yapar? ne yapmayı planlar? bu konuların öenmli olduğunun farkında mı? politikaları nelerdir yani bu konu üzerine? çevre ve doğa konularında nerelerdeyiz türkiye olarak?
türkiye'de yaşayan bir çok insan bu soruların cevabı olarak "hadi lan oradan taş bina dikip ormanları kesmekten başka bi politikamız mı var" diyebilir de, belki vardır. uygulama konusunda sınıfta kalsak da kağıt üzerinde tasarılarımız vardır belki.
çok detaylı olmamak kaydıyla türkiye'nin çevre konusundaki politikalarına dair iki kelamınıza talibim.
geri dönüştürülebilir ve sürdürülebilir üretim hakkında ne yapar? ne yapmayı planlar? bu konuların öenmli olduğunun farkında mı? politikaları nelerdir yani bu konu üzerine? çevre ve doğa konularında nerelerdeyiz türkiye olarak?
türkiye'de yaşayan bir çok insan bu soruların cevabı olarak "hadi lan oradan taş bina dikip ormanları kesmekten başka bi politikamız mı var" diyebilir de, belki vardır. uygulama konusunda sınıfta kalsak da kağıt üzerinde tasarılarımız vardır belki.
Koskaca yeşillik alanları harab edip.Oradan kepçelerle kopardıkları ağaçları başka yere diktiğinde ekolojik dengenin bozulmadığını hatta daha çok canlandırdığını iddaa eden bir politika içerisindeyiz şu an.Açlıktan , akaryakıt zamlarından , ağır iş koşullarından ve Razaman aylarında ''diş macunu orucu bozar mı '' konusunu tartışmaktan pek çevreye ve bilime ilgi alaka göstermeye ülkece vaktimiz kalmıyor.
- 1tam1ayran (24.04.14 15:21:04 ~ 15:22:43)
Çevre politikamız; BETON, BETON, BETON... maalesef böyle.
Son 1 ay içinde çıkan yönetmelikler çevreyi, özellikle ormanları talan edecek kanuni zemini hazırlıyor.
İlk önce Milli Parklara yatırımın önü açıldı, sonra Sulak alanlar ile ilgili düzenleme ile statüleri değiştirildi ve son olarak Orman Kanunundaki değişiklik...
Maalesef hepsi 3. köprü ve havalimanı için yapıldı, Türkiye'deki ormanlar tehlike altına girdi.
Çevreci hiç bir şeye yönelimimiz yok maalesef nerede zarar verecek, tehlikeli kaynak varsa onun peşinden koşuyoruz, sırf siyasi popülizm için. Bkz. Nükleer santraller.
Ülkeler bu enerjiden kurtulmaya çalışıyor, yenilenebilir kaynaklara yöneliyor, Bkz.Almanya, ama biz nükleer peşindeyiz.
Ha bir de çılgın "proceler" var. Kanal İstanbul, 3. köprü, havalimanı gibi doğal yaşamı katledecek projelerde ısrar ediliyor.
En basiti 3. havalimanı, kuşların göç yolları üzerinde olduğu açıklandı. Hadi kuşun doğal göç yolunu geçtim, uçaklar inerken kalkarken kuşların motora kaçması nasıl tehlikelere yol açacak bilmiyorlar mı?
Biliyorlardır ama işte sonuçta popülizm.
Son 1 ay içinde çıkan yönetmelikler çevreyi, özellikle ormanları talan edecek kanuni zemini hazırlıyor.
İlk önce Milli Parklara yatırımın önü açıldı, sonra Sulak alanlar ile ilgili düzenleme ile statüleri değiştirildi ve son olarak Orman Kanunundaki değişiklik...
Maalesef hepsi 3. köprü ve havalimanı için yapıldı, Türkiye'deki ormanlar tehlike altına girdi.
Çevreci hiç bir şeye yönelimimiz yok maalesef nerede zarar verecek, tehlikeli kaynak varsa onun peşinden koşuyoruz, sırf siyasi popülizm için. Bkz. Nükleer santraller.
Ülkeler bu enerjiden kurtulmaya çalışıyor, yenilenebilir kaynaklara yöneliyor, Bkz.Almanya, ama biz nükleer peşindeyiz.
Ha bir de çılgın "proceler" var. Kanal İstanbul, 3. köprü, havalimanı gibi doğal yaşamı katledecek projelerde ısrar ediliyor.
En basiti 3. havalimanı, kuşların göç yolları üzerinde olduğu açıklandı. Hadi kuşun doğal göç yolunu geçtim, uçaklar inerken kalkarken kuşların motora kaçması nasıl tehlikelere yol açacak bilmiyorlar mı?
Biliyorlardır ama işte sonuçta popülizm.
- livaneli kadir (24.04.14 15:37:02 ~ 15:40:18)
1