yazildigi gibi
- mosquera (18.03.14 22:57:45)
butun kelimeler yazildigi gibi okunur :)
evet turkce gibi okuyorum.
evet turkce gibi okuyorum.
- she was my baby (18.03.14 23:05:56)
ben teyp diyorum. "tape" ne amk. Zaten bant veya kayıt yerine neden tape kullanılıyor anlam veemiyorum.
- yakuza123 (18.03.14 23:09:45)
Tabii ki de tape. Bu bahsedilen tape ses kaydına değil onun yazıya dökümüne verilen ad. Fransızcadan geliyor. O yüzden teyp değil.
- nawar (18.03.14 23:14:15)
Transkript diyorum ben. Tape midemi bulandiriyor
- babamasoliimbananickaldirsin (18.03.14 23:32:49)
sanki bende "belge" anlamını çağırıştıyor. halbuki teyp. hatta farkındaysan tape id yazar dinleme videolarında. tamamen ingilizceleştiriliyoruz anasını satayım. arkadaşım geçenler " - kanka tişört ne demek ingilizcede ?" diye sordu. ben de "- t shirt dedim". dur aradan bir kaç dakika geçti sonra tekrar bir kelime daha sordu. "kanka imaj ne demek ingilizcede?" bende "image/style" dedim :D aradan 10 dakika geçti (instagramda takılıyo pezevenk)"- kanka fizik nasıl deniliyor ingilizcede?"(ağır ingilizce bilmiyo) bende " - physic/body" dedim.. ee yuhh artık bunlar türkçeden çok çalmış dedi :D ben de keşke öyle olsaydı dedim..
- urnganic (18.03.14 23:38:09)
hocam özür dileyerek tekrar yazıyorum. yanlışa kılıf arayıp başka başka anlşamlar uydurmaya gerek yok. "tape" denilen şey kaydın yazıya dökülmüş hali falan değil. "tape" ve "type" kelimelerinin benzerliğinden millet yanlış kullanımına öyle bir kılıf uydurdu. hayır efendim ne alakası var? "tapesi çıktı" derken kast edilen şey yazıya dökülmüş hali mi yani? yazıya dökülemezse onun adı tape olmuyor mu? yapmayın allahaşkına. bizden başka "tape" diyip de bunu "yazıya dökülmüşüne deniyor" diyen bir allahın kulu yok dünyada. gir youtube'a tape yazıp arat. "shark attack caught on TAPE", "real ghost caught on TAPE" falan çıkıyor. ne yani hayaleti daktilo mu etmişler, köpekbalığını yazıya mı dökmüşler? hayır kameraya yakalandı, kaydedildi diyor işte. yazıya dökme falan yok.
teyp abi o bildiğin "kayıt" anlamında kullanılan teyp. ama teyp diyince içine kaset koyup müzik dinlenen cihaz geldiği için teyp denmiyor. dangalağın teki tape yazdı, ingilizce bilmeyen biri de tape diye okudu, öyle kaldı. gavat demedim kavas dedim diyen adana valisi gibi yok aslında şu demek bu demek diye kılıf uydurmanın alemi yok.
soruya cevap: herkes tape dediği için tape demek zorunda kaldık. tape diyorum mecburen. doğrusunu söylesen de herkesin yanlış söylediği ortamda taşak oğlanı oluyorsun yoksa. "iibey'den alışveriş yaptım" diyorsun mal mal bakıyorlar, jeton düşünce "haa ebay diyorsun sen ehe ehe" diye dalga geçiyorlar. onun gibi.
teyp abi o bildiğin "kayıt" anlamında kullanılan teyp. ama teyp diyince içine kaset koyup müzik dinlenen cihaz geldiği için teyp denmiyor. dangalağın teki tape yazdı, ingilizce bilmeyen biri de tape diye okudu, öyle kaldı. gavat demedim kavas dedim diyen adana valisi gibi yok aslında şu demek bu demek diye kılıf uydurmanın alemi yok.
soruya cevap: herkes tape dediği için tape demek zorunda kaldık. tape diyorum mecburen. doğrusunu söylesen de herkesin yanlış söylediği ortamda taşak oğlanı oluyorsun yoksa. "iibey'den alışveriş yaptım" diyorsun mal mal bakıyorlar, jeton düşünce "haa ebay diyorsun sen ehe ehe" diye dalga geçiyorlar. onun gibi.
- kibritsuyu (19.03.14 10:38:56 ~ 10:42:50)
kibritsuyu,
o lafı çok kullananlardan biri Fatih Altaylı. Galatasaray mezunudur biliyosun. Galatasaray mezunu ve 20 senelik gazeteci olan bi adam da, lisandan, doğrudan, yanlıştan biraz anlar.
books.google.com.tr
201. sayfa, madde 6.
shark attack caught on tape'de gördüğün, o kelimenin yazılışı. halbuki biz burada Fransızca typee kelimesinin okunuşunu kullanıyoruz. yanlışa kılıf uydurmuyoruz.
hazır elin değmişken, plaza gençliğinin typo dediği şeye, büyüklerimizin neden tapaj hatası dediğini de bi izah edersen, daha da aydınnanırız.
o lafı çok kullananlardan biri Fatih Altaylı. Galatasaray mezunudur biliyosun. Galatasaray mezunu ve 20 senelik gazeteci olan bi adam da, lisandan, doğrudan, yanlıştan biraz anlar.
books.google.com.tr
201. sayfa, madde 6.
shark attack caught on tape'de gördüğün, o kelimenin yazılışı. halbuki biz burada Fransızca typee kelimesinin okunuşunu kullanıyoruz. yanlışa kılıf uydurmuyoruz.
hazır elin değmişken, plaza gençliğinin typo dediği şeye, büyüklerimizin neden tapaj hatası dediğini de bi izah edersen, daha da aydınnanırız.
- compadrito (19.03.14 12:58:15 ~ 13:15:54)
üstadım, fransızcaya girmeye gerek yok. ingilizce'de de mevzu aynı. mevzubahis kelime "tape". benzetildiği kelime "type". fransızcada da benzer bir kullanım vardır elbet. lakin burada telefon dinlemelerinde falan bahsedilen şey "tape". shark attack'taki tape. "kayıt altına alındı" kast edilerek söyleniyor. elbette typo derken, tapaj derken fransızcadaki o anlam kullanılıyor. ama telefon dinlemelerinde kullanılan kelime o değil. shark attack'te "kayıt altına alındı" kast ederek tape yazıyoruz, teyp okuyoruz. niye "daktilo etmek, yazıya geçirmek" kelimesinin fransızcasını kullanalım ki? "daktilo etmek, yazıya geçirmek" kelimesinin fransızcası "tape" diye okunuyor olabilir, tapaj hatası, typo diye kullanımlar olabilir, ben onlar yanlış demedim ki. ama bunun konumuzla ne alakası var? haramzadeler konuşmaları yazıya dökmeseydi "tape" demeyecek miydik? yazıya dökülmüş olduğu için değil, kayıt altına alınmış olduğu için tape deniyor çünkü. kast edilen şey "kayıt altına almak". bunun da karşılığı "tape" yazılıp "teyp" okunan bir kelime. ama ilk kullanan taa 3 temmuz şike davası zamanında tape dedi, öyle kaldı. fatih altaylı da hepimiz gibi sürüye uymuş gidiyor bence. teyp dese kimse anlamaz. ben de doğrusunun bu olduğunu iddia etmekle birlikte kendim de tape diye okuyorum yukarıdaki diğer cevabımda bahsettiğim mevzudan dolayı.
- kibritsuyu (19.03.14 14:41:01 ~ 14:45:48)
Kibritsuyu hocam,
işteyim, cvp yazacam sonra.
Kısaca şunu söyliyim:
O dediğin shark'taki tape, videotape'in kısaltması. Ses kaydıyla alâkası yok.
Ses kaydının İngilizcesi, voice record. Rekırd diye okunur.
Telefon dinleme, teybe değil, bilgisayara kaydediliyo.
işteyim, cvp yazacam sonra.
Kısaca şunu söyliyim:
O dediğin shark'taki tape, videotape'in kısaltması. Ses kaydıyla alâkası yok.
Ses kaydının İngilizcesi, voice record. Rekırd diye okunur.
Telefon dinleme, teybe değil, bilgisayara kaydediliyo.
- compadrito (19.03.14 15:31:55)
ses veya görüntü fark eder mi? ya da kayıt yapılan medyanın teyp, cd, dijital, vs olması?
tape = kayıt altına almak. google'lamak gibi bir fiile dönüşmüş. yani yahoo search de kullansan onun adı "google'lamak" oldu ya, onun gibi.
fark ediyorsa bile kimse bunu "dur bunun yazıya dökülmüşünün fransızcası tape, o zaman tape diyim" diye düşünerek tape okumamıştır. herkes "kayıt" kast ediyor. kimse yazıya dökülmüşünü kast etmiyor. "yazıya dökülmüşünün fransızcası" diyenler, yanlış kullanıp, yanlış kullanımına kılıf arayanlar sadece. ulan başta tape diye okuduk, şu saatten sonra düzeltsek de olmaz, bari bi kılıf buliyim'ciler.
tape = kayıt altına almak. google'lamak gibi bir fiile dönüşmüş. yani yahoo search de kullansan onun adı "google'lamak" oldu ya, onun gibi.
fark ediyorsa bile kimse bunu "dur bunun yazıya dökülmüşünün fransızcası tape, o zaman tape diyim" diye düşünerek tape okumamıştır. herkes "kayıt" kast ediyor. kimse yazıya dökülmüşünü kast etmiyor. "yazıya dökülmüşünün fransızcası" diyenler, yanlış kullanıp, yanlış kullanımına kılıf arayanlar sadece. ulan başta tape diye okuduk, şu saatten sonra düzeltsek de olmaz, bari bi kılıf buliyim'ciler.
- kibritsuyu (19.03.14 16:07:54)
Kibritsuyu sana bu olayı kim anlattıysa yanlış anlatmış.
Tape ile type i karıştıran dünyadaki tek kişi sen olabilirsin hatta.
Dilimize ingilizceden çok az kelime geçmiştir. Ingilizceye benzeyen bu kelimeler aslında fransızcadan geçmişlerdir. Bunu tdk'nın "yabancı dillerden, dilimize geçen kelimeler" temalı herhangi bir kitapta da görebilirsin. Zaten ıngilizce sandığın kelimenin okunuşunun ingilizceden farklı olmasından şüphelenmişsindir.
Tape fransızca bir kelime, türkçesi daha öncede de dediğimiz gibi ses kaydının yazıya dökülmüş hali. Çünkü yargıya sevk edilen kayıtlarda dosyalara bu ses kaydı yazılı olarak işlenir. Malum, A4 kağıda ses dosyası yükleyecek teknoloji sadece filmlerde var henüz. Bu arada tapee ingilizcede "typed" demek.
Hede hodonun tapesi çıktı dendiğinde akıllara sesli kayıt gelmesi asıl yanlış olan.
Bla bla caught on tape ise bildiğin teyp diye okunan senin karıştırdığın tape işte. O ıngilizce. Kaydın ses ya da video olması da fark eder. Haberleri de dinlediysen göreceksin ki kullanım şu şekilde:
- kılıçdaroğlu parti toplantısında kayıtları dinletti.
- görüntülerde egemen bağış'a gelen rüşvet görülüyor.
- tepelerde yer alan...
gibi..
Tape ile type i karıştıran dünyadaki tek kişi sen olabilirsin hatta.
Dilimize ingilizceden çok az kelime geçmiştir. Ingilizceye benzeyen bu kelimeler aslında fransızcadan geçmişlerdir. Bunu tdk'nın "yabancı dillerden, dilimize geçen kelimeler" temalı herhangi bir kitapta da görebilirsin. Zaten ıngilizce sandığın kelimenin okunuşunun ingilizceden farklı olmasından şüphelenmişsindir.
Tape fransızca bir kelime, türkçesi daha öncede de dediğimiz gibi ses kaydının yazıya dökülmüş hali. Çünkü yargıya sevk edilen kayıtlarda dosyalara bu ses kaydı yazılı olarak işlenir. Malum, A4 kağıda ses dosyası yükleyecek teknoloji sadece filmlerde var henüz. Bu arada tapee ingilizcede "typed" demek.
Hede hodonun tapesi çıktı dendiğinde akıllara sesli kayıt gelmesi asıl yanlış olan.
Bla bla caught on tape ise bildiğin teyp diye okunan senin karıştırdığın tape işte. O ıngilizce. Kaydın ses ya da video olması da fark eder. Haberleri de dinlediysen göreceksin ki kullanım şu şekilde:
- kılıçdaroğlu parti toplantısında kayıtları dinletti.
- görüntülerde egemen bağış'a gelen rüşvet görülüyor.
- tepelerde yer alan...
gibi..
- nawar (19.03.14 21:39:31)
@nawar: kimse anlatmadı hocam niye illa biri anlatmış olsun ki, çok şükür aklı fikri olan bir adamım. yazdıklarım tamamen kendi düşüncem.
yazdıklarınıza ikna olamıyorum. çünkü ben bu kullanımı daha önce hiç duymadım. her ne kadar tdk'nın türkçe üzerindeki otoritesine karşı olsam da tdk'nın türkçe sözlüğünde de tape diye dilimize fransızcadan veya herhangi bir dilden geçmiş sözcük bulunmuyor. yani bu kelime bizim dilimize resmen geçmiş değil. fokuslamak, gugıllamak gibi plaza türkçesi hesabı bir kullanım sözkonusu. ilk defa 3 temmuz 2011 şike davasında duyduk. daha öncesinde de yok. ne türkiye'de ne dünyada ondan önce bu şekilde bir kullanım yok. varsa da görmek isterim.
tape ile type kelimelerini ben karıştırmıyorum, tape'nin yazıya dökülmüş kayıt olduğunu iddia edenlerin karıştırdığını düşünüyorum. yukarıda dediğim gibi aksini ispatlayacak bir tane bile örnek (mesela türkiye dışında bir ülkede benzer bir kullanım, 3 temmuz 2011 öncesi bir kullanım) göremiyorum.
hadi ingilizceden değil, fransızcadan geçmiş olsun. dilimize fransızcadan geçen ve ingilizce gibi görünen sözcükler olduğunu da biliyorum. mesela "kültür" sözcüğü de ingilizcede de fransızcada da culture yazılır, ingilizce kalçır okunur, fransızca kultuğ okunur yanılmıyorsam. ingilizce gibi gözükse de fransızcadan geçmiltir. typeé kelimesinde de demek istediğinizi anlıyorum. öyle bir kelime yok da demiyorum. ama kast edilenin o olmadığına eminim. kullananların %90'ı sadece ve sadece "kayıt" anlamında kullanıyor. 3 temmuz 2011 şike davası döneminde de ilk kullananın "fransızcadan dilimize böyle bir kelime geçmiş, okunuşu da tape, o zaman öyle kullanayım" demediğinden adım gibi eminim.
yazdıklarınıza ikna olamıyorum. çünkü ben bu kullanımı daha önce hiç duymadım. her ne kadar tdk'nın türkçe üzerindeki otoritesine karşı olsam da tdk'nın türkçe sözlüğünde de tape diye dilimize fransızcadan veya herhangi bir dilden geçmiş sözcük bulunmuyor. yani bu kelime bizim dilimize resmen geçmiş değil. fokuslamak, gugıllamak gibi plaza türkçesi hesabı bir kullanım sözkonusu. ilk defa 3 temmuz 2011 şike davasında duyduk. daha öncesinde de yok. ne türkiye'de ne dünyada ondan önce bu şekilde bir kullanım yok. varsa da görmek isterim.
tape ile type kelimelerini ben karıştırmıyorum, tape'nin yazıya dökülmüş kayıt olduğunu iddia edenlerin karıştırdığını düşünüyorum. yukarıda dediğim gibi aksini ispatlayacak bir tane bile örnek (mesela türkiye dışında bir ülkede benzer bir kullanım, 3 temmuz 2011 öncesi bir kullanım) göremiyorum.
hadi ingilizceden değil, fransızcadan geçmiş olsun. dilimize fransızcadan geçen ve ingilizce gibi görünen sözcükler olduğunu da biliyorum. mesela "kültür" sözcüğü de ingilizcede de fransızcada da culture yazılır, ingilizce kalçır okunur, fransızca kultuğ okunur yanılmıyorsam. ingilizce gibi gözükse de fransızcadan geçmiltir. typeé kelimesinde de demek istediğinizi anlıyorum. öyle bir kelime yok da demiyorum. ama kast edilenin o olmadığına eminim. kullananların %90'ı sadece ve sadece "kayıt" anlamında kullanıyor. 3 temmuz 2011 şike davası döneminde de ilk kullananın "fransızcadan dilimize böyle bir kelime geçmiş, okunuşu da tape, o zaman öyle kullanayım" demediğinden adım gibi eminim.
- kibritsuyu (19.03.14 22:13:27 ~ 22:14:52)
Buyur hocam, 2002 yılından bir doküman:
GİZLİ DİNLEMENİN HUKUKİ PRENSİPLERİ
www.caginpolisi.com.tr
2004'te de yayımlamış:
www.researchgate.net!_(Teknik_Dinlemeye_Dair!)
Buyur hocam, 2006 yılından hukuki bir fikir teatisi:
Telefon dinlenmesi şeklinde elde edilen bir delilin kuvveti nedir?
www.turkhukuksitesi.com
Sana
tapeé
kelimesini Google translate'e kopi peyst etmeni ve Fransızcadan İngilizeye çevirisine bakmanı öneririm nâçizâne.
%%%%üstadım, fransızcaya girmeye gerek yok%%%%
diyosun da, kelime Fransızca olduğu için giriyoruz.
Kelime İngilizce olmadığı için shark attack filana girmeye gerek yok.
%%%%yazdıklarınıza ikna olamıyorum. çünkü ben bu kullanımı daha önce hiç duymadım.%%%%
cümleleri ile
%%%%çok şükür aklı fikri olan bir adamım.%%%%
cümlesi arasında bir çelişki var.
Diyelim sen şimdi 33 yaşındasın. Çocukluktaki ilk 5 Seneyi çıkarsak, geriye 28 sene kalır. Senin 28 sene boyunca bir kelimeyi duymamış olman, o kelimenin nâmevcut olduğu anlamına gelmez.
Ortada wiretapping yöntemiyle elde edilmiş bir ses kaydı olsun. Bu kayıt daktilo edilmemiş, kağıda dökülmemiş olsun. Bu kayda tapeé diyen varsa hatalı olur. (Gündemi sizler kadar iyi tâkip edemediğim için böyle adamlar bulunabilir ve o konuda haklısındır. Bilmiyorum çünkü).
Birisi çıkar da, yazıya dökülmemiş ses kaydına tapeé derse hata eder. Çünkü tapeé daktilo edilmiş demek.
%%%ama ilk kullanan taa 3 temmuz şike davası zamanında tape dedi, öyle kaldı. fatih altaylı da hepimiz gibi sürüye uymuş gidiyor bence.%%%
diyosun. Akıllı fikirli adamsın. Galatasaray mezunu ve 20 senedir gazetecilik yapan, üstelik yöneticilik, musahhihlik, editörlük, düzeltmenlik, redaksiyon nedir bilen, bırak mürekkep yalamış olmayı, mürekkeple gusûl abdesti almış bir adamın böyle bi hıyarlık yapacağını nasıl düşünebiliyosun? Fatih Altaylı'yı sevmiyosundur belki. Ama 'Fatih Altaylı sürüye uymuş gidiyo' demek, hem hakkâniyetsizlik olur, hem de Galatasaray mezunlarına ya da Frankofonlara topyekûn bir hakaret olur. Çünkü Fransızca eğitim almış adam, kullandığı kelimeleri iyi bilir.
books.google.com.tr
201. sayfa, madde 6'da ifade edildiği gibi.
Günümüzde plaza türkçesi olarak alay edilen dilin yerinde, 60 ilâ 100 sene önce Frenkçe fink atıyordu. Hukukçular da, üstadlarından Fransızca dinleyerek yetişiyorlardı.
Misal: www.yeniaktuel.com.tr
Sorbonne'da hukuk okumak günümüzdekinden çok daha prestijliydi:
Misal: cadde.milliyet.com.tr
Misal: (bkz: Latife Uşşaki)
E, diyceksin ki, tapeé ile bunun ne bağlantısı var? Tapeé, daktilo edilmiş demek olduğu için, hukuki metinlerde geçen bir kelimeydi. Zabıt kâtipleri tapaj hatası yapardı. Plaza gençliği gibi typo yapmazdı.
Bak bi örnek:
Soruşturma aşamasında şüpheliye, kısıtlı soruşturmalarda net bilgi ve delil gösterilmeksizin dosyada yegane delil olarak yer alan altı ay veya bir yıl önceki telefon görüşmelerinde geçen cümlelerin ne olduğu ve o cümlelerde ne demek istediği soruların içine serpiştirilerek sorulmakta ve bu sorular tapelerin tam metni gösterilmeksizin yorum katılmak suretiyle şüpheliye yöneltilmekte...
Tapelerin tam metni ne demek ola ki?
Fransızca ne alâka? demeden önce bunu da düşünmeni öneririm, gene nâçizâne...
Öte yandan, Türkler, dil konusunda son derece pragmatik bir millettir. Caaanım teyp dururken, kim tape yazar ki? Sen hiç tape kaseti diye bi laf duydun mu? Peki teyp kaseti duydun mu? Hiç makaralı tape duydun mu? makaralı teyptir onun adı hem de belki 60 senedir. Daha az tahsil görmüş olanlar teyip de der. Biraz daha evirir çevirirsek tayyip diycez, burda duralım...
Birkaç kişi özenti ve bilgisizlik karışımıyla yanlış kullanmış olabilir. Ama İngilizceden devşirilen kelimelerin okunuşlarını yazmaya çok meraklıyızdır. Bunun da sebebi pragmatik olmamızdır. Göçer toplum olmamızın da etkisi olabilir bunda.
Fake atmak lafını hemen feyk atmaya çeviririz. Feys amele gaynıyo deriz, tvitır deriz. Ayfonu ben ilk defa ekşi duyuruda gördüm ve hemen benimsedim. Çünkü iPhone yazmaktan çok daha kolay!
Hâl böyleyken ve kaset teyp artık beyinlere değil, taşlara kazınmışken, teybe tape demek de nerden çıkıyo? Dallamanın biri çıksa, en fazla teyip der, niye tape desin?
GİZLİ DİNLEMENİN HUKUKİ PRENSİPLERİ
www.caginpolisi.com.tr
2004'te de yayımlamış:
www.researchgate.net!_(Teknik_Dinlemeye_Dair!)
Buyur hocam, 2006 yılından hukuki bir fikir teatisi:
Telefon dinlenmesi şeklinde elde edilen bir delilin kuvveti nedir?
www.turkhukuksitesi.com
Sana
tapeé
kelimesini Google translate'e kopi peyst etmeni ve Fransızcadan İngilizeye çevirisine bakmanı öneririm nâçizâne.
%%%%üstadım, fransızcaya girmeye gerek yok%%%%
diyosun da, kelime Fransızca olduğu için giriyoruz.
Kelime İngilizce olmadığı için shark attack filana girmeye gerek yok.
%%%%yazdıklarınıza ikna olamıyorum. çünkü ben bu kullanımı daha önce hiç duymadım.%%%%
cümleleri ile
%%%%çok şükür aklı fikri olan bir adamım.%%%%
cümlesi arasında bir çelişki var.
Diyelim sen şimdi 33 yaşındasın. Çocukluktaki ilk 5 Seneyi çıkarsak, geriye 28 sene kalır. Senin 28 sene boyunca bir kelimeyi duymamış olman, o kelimenin nâmevcut olduğu anlamına gelmez.
Ortada wiretapping yöntemiyle elde edilmiş bir ses kaydı olsun. Bu kayıt daktilo edilmemiş, kağıda dökülmemiş olsun. Bu kayda tapeé diyen varsa hatalı olur. (Gündemi sizler kadar iyi tâkip edemediğim için böyle adamlar bulunabilir ve o konuda haklısındır. Bilmiyorum çünkü).
Birisi çıkar da, yazıya dökülmemiş ses kaydına tapeé derse hata eder. Çünkü tapeé daktilo edilmiş demek.
%%%ama ilk kullanan taa 3 temmuz şike davası zamanında tape dedi, öyle kaldı. fatih altaylı da hepimiz gibi sürüye uymuş gidiyor bence.%%%
diyosun. Akıllı fikirli adamsın. Galatasaray mezunu ve 20 senedir gazetecilik yapan, üstelik yöneticilik, musahhihlik, editörlük, düzeltmenlik, redaksiyon nedir bilen, bırak mürekkep yalamış olmayı, mürekkeple gusûl abdesti almış bir adamın böyle bi hıyarlık yapacağını nasıl düşünebiliyosun? Fatih Altaylı'yı sevmiyosundur belki. Ama 'Fatih Altaylı sürüye uymuş gidiyo' demek, hem hakkâniyetsizlik olur, hem de Galatasaray mezunlarına ya da Frankofonlara topyekûn bir hakaret olur. Çünkü Fransızca eğitim almış adam, kullandığı kelimeleri iyi bilir.
books.google.com.tr
201. sayfa, madde 6'da ifade edildiği gibi.
Günümüzde plaza türkçesi olarak alay edilen dilin yerinde, 60 ilâ 100 sene önce Frenkçe fink atıyordu. Hukukçular da, üstadlarından Fransızca dinleyerek yetişiyorlardı.
Misal: www.yeniaktuel.com.tr
Sorbonne'da hukuk okumak günümüzdekinden çok daha prestijliydi:
Misal: cadde.milliyet.com.tr
Misal: (bkz: Latife Uşşaki)
E, diyceksin ki, tapeé ile bunun ne bağlantısı var? Tapeé, daktilo edilmiş demek olduğu için, hukuki metinlerde geçen bir kelimeydi. Zabıt kâtipleri tapaj hatası yapardı. Plaza gençliği gibi typo yapmazdı.
Bak bi örnek:
Soruşturma aşamasında şüpheliye, kısıtlı soruşturmalarda net bilgi ve delil gösterilmeksizin dosyada yegane delil olarak yer alan altı ay veya bir yıl önceki telefon görüşmelerinde geçen cümlelerin ne olduğu ve o cümlelerde ne demek istediği soruların içine serpiştirilerek sorulmakta ve bu sorular tapelerin tam metni gösterilmeksizin yorum katılmak suretiyle şüpheliye yöneltilmekte...
Tapelerin tam metni ne demek ola ki?
Fransızca ne alâka? demeden önce bunu da düşünmeni öneririm, gene nâçizâne...
Öte yandan, Türkler, dil konusunda son derece pragmatik bir millettir. Caaanım teyp dururken, kim tape yazar ki? Sen hiç tape kaseti diye bi laf duydun mu? Peki teyp kaseti duydun mu? Hiç makaralı tape duydun mu? makaralı teyptir onun adı hem de belki 60 senedir. Daha az tahsil görmüş olanlar teyip de der. Biraz daha evirir çevirirsek tayyip diycez, burda duralım...
Birkaç kişi özenti ve bilgisizlik karışımıyla yanlış kullanmış olabilir. Ama İngilizceden devşirilen kelimelerin okunuşlarını yazmaya çok meraklıyızdır. Bunun da sebebi pragmatik olmamızdır. Göçer toplum olmamızın da etkisi olabilir bunda.
Fake atmak lafını hemen feyk atmaya çeviririz. Feys amele gaynıyo deriz, tvitır deriz. Ayfonu ben ilk defa ekşi duyuruda gördüm ve hemen benimsedim. Çünkü iPhone yazmaktan çok daha kolay!
Hâl böyleyken ve kaset teyp artık beyinlere değil, taşlara kazınmışken, teybe tape demek de nerden çıkıyo? Dallamanın biri çıksa, en fazla teyip der, niye tape desin?
- compadrito (20.03.14 00:08:24 ~ 03:01:22)
1