[]
üniversite bahar dönemi - tamam mı devam mı ?
şimdi sizi sıkmadan yazabildiğim kadar kısa yazmaya çalışıcam.
hazırlıktayım ve yarı dönemde proficiency sınavını verip hazırlığı bitirebilirim.
aklıma takılan birkaç şey var.
1. bahar dönemi için kaydımı dondurursam aldığım kredi sadece o dönem için kesiliyor di mi ?
2. irregular student olmak nasıl bir olay olayım mı ?
bu soruyu cevaplarken aklıma takılan şeylerin şunlar olduğunu da bilirseniz daha iyi olur; şimdi hazırlık lise ortamı gibi bir şey bölüme geçtiğimde millet baştan başlamış sistemi çözmüş olacak biraz ben ise pat diye giden bir şey bilmeyen insan olacağım, büyük ihtimalle çoğu dersi de alamıycam anca bahar dönemi ilk kez açılan dersleri alabilicem ki sanırım bu da baya bir az ders yapıyor(bölümüm uluslararası ticaret)
3. irregular student olmanın avantajları ve dezavantajları neler ?
4. diyelim ki kaydımı dondurdum, ki bu benim en çok yapmayı düşündüğüm şey vaktimi nasıl değerlendirebilirim ikinci bir dil öğrenmenin en makul yolu nedir benim için. kursa gitmek mantıklıdır ancak makul fiyatlarda olması da hayati benim için kredi de gelmeyeceğinden mütevellit.
5. bir de hiç atraksyona girmeyip paşa paşa okula gidip gelmek var ama son bir aydır falan okula kendimi sürükleyerek gidiyorum dersler acayip sıkıcı çünkü gerçekten dişe dokunur sabah uyanıp oraya gittiğime değecek bir şey öğrenmiyorum. 80 saat devamsızlık süremiz var ve ben 60 yaptım. gerçi devamsızlık sadece bir miktar not kırılmasına sebep oluyor sınavlarım gayet iyi olduğu için sorun yaratmaz diye düşünüyorum ama insan yine de bir çekiniyor etrafta benim arkadaş 9999 saat devamsızlık yaptı yine geçti diye dolanan arkadaşlar var. bilemiyorum kafam karışık siz napardınız ?
kısa yazıcam dedim ama azıcık bir vaktim kaldı karar vermek için ve kafamdaki her şeyi dökmek zorunda hissettim kendimi şimdiden zahmet edip okuyan arkadaşlara teşekkür ederim.
hazırlıktayım ve yarı dönemde proficiency sınavını verip hazırlığı bitirebilirim.
aklıma takılan birkaç şey var.
1. bahar dönemi için kaydımı dondurursam aldığım kredi sadece o dönem için kesiliyor di mi ?
2. irregular student olmak nasıl bir olay olayım mı ?
bu soruyu cevaplarken aklıma takılan şeylerin şunlar olduğunu da bilirseniz daha iyi olur; şimdi hazırlık lise ortamı gibi bir şey bölüme geçtiğimde millet baştan başlamış sistemi çözmüş olacak biraz ben ise pat diye giden bir şey bilmeyen insan olacağım, büyük ihtimalle çoğu dersi de alamıycam anca bahar dönemi ilk kez açılan dersleri alabilicem ki sanırım bu da baya bir az ders yapıyor(bölümüm uluslararası ticaret)
3. irregular student olmanın avantajları ve dezavantajları neler ?
4. diyelim ki kaydımı dondurdum, ki bu benim en çok yapmayı düşündüğüm şey vaktimi nasıl değerlendirebilirim ikinci bir dil öğrenmenin en makul yolu nedir benim için. kursa gitmek mantıklıdır ancak makul fiyatlarda olması da hayati benim için kredi de gelmeyeceğinden mütevellit.
5. bir de hiç atraksyona girmeyip paşa paşa okula gidip gelmek var ama son bir aydır falan okula kendimi sürükleyerek gidiyorum dersler acayip sıkıcı çünkü gerçekten dişe dokunur sabah uyanıp oraya gittiğime değecek bir şey öğrenmiyorum. 80 saat devamsızlık süremiz var ve ben 60 yaptım. gerçi devamsızlık sadece bir miktar not kırılmasına sebep oluyor sınavlarım gayet iyi olduğu için sorun yaratmaz diye düşünüyorum ama insan yine de bir çekiniyor etrafta benim arkadaş 9999 saat devamsızlık yaptı yine geçti diye dolanan arkadaşlar var. bilemiyorum kafam karışık siz napardınız ?
kısa yazıcam dedim ama azıcık bir vaktim kaldı karar vermek için ve kafamdaki her şeyi dökmek zorunda hissettim kendimi şimdiden zahmet edip okuyan arkadaşlara teşekkür ederim.
dil öğrendim bitti denilecek bir şey değil.
hangi seviyede olursan ol öğrenilecek bir sürü şey vardır.
evet eline okul kitabını alıp alıştırmalarda hoplayıp zıplayınca sıkıcı olur.
neden o kitaba bağlı kaldın ki?
hocalarınla konuş. böyleyken böyle yaşam enerjimi aldınız uleen de (zira fakülteye geçince bunu demek kasar, hazırlık okulunda kantinde çay içerken söyle bunu) napıym ben, bana bir dizi neyim verin ya da kitap verin okuyayım ben bir şey yapayım de.
hoca zaten seni bilir durumunu bilir uygun bir yol çizer.
irregular olmak zulümdür.
bütün sınıf, anfi kaynaşmış koklaşmaya başlamışken sen sonradan gelen olursun.
kendini yalnız hisseder kaynaşamazsın. onu da geç zaten bağlı dersleri alamayacaksındır. aldığın 1. sınıfta türkçe, bilgisayar, inkılap, hukuk başlangıcı gibi bir şeyler olur ki "ulan ne geldim ben buraya kurtuluş savaşı cepheler çalışıyorum napıyorum ben" dersin.
ikinci dil bir dönemde öğrenilir mi yaa, bi gerçekçi ol.
kredi işini bilmiyorum. ama tahminen evet o dönem için kesilir diyorum.
atraksiyona girme. paşa paşa git.
olum benim bi arkadaşım geçen yıl 9999 saat gelmemiş geçmiş yeea diyenlere de çok inanma. inan ama çok inanma. aslında inan ... çözemedim yavrum ben bu işi. hep derler o 9999 saat derse gelmeyen ama geçen herifi ama ben görmedim, beni hep bırakırlardı %30 devamsızlık yapınca.
hangi seviyede olursan ol öğrenilecek bir sürü şey vardır.
evet eline okul kitabını alıp alıştırmalarda hoplayıp zıplayınca sıkıcı olur.
neden o kitaba bağlı kaldın ki?
hocalarınla konuş. böyleyken böyle yaşam enerjimi aldınız uleen de (zira fakülteye geçince bunu demek kasar, hazırlık okulunda kantinde çay içerken söyle bunu) napıym ben, bana bir dizi neyim verin ya da kitap verin okuyayım ben bir şey yapayım de.
hoca zaten seni bilir durumunu bilir uygun bir yol çizer.
irregular olmak zulümdür.
bütün sınıf, anfi kaynaşmış koklaşmaya başlamışken sen sonradan gelen olursun.
kendini yalnız hisseder kaynaşamazsın. onu da geç zaten bağlı dersleri alamayacaksındır. aldığın 1. sınıfta türkçe, bilgisayar, inkılap, hukuk başlangıcı gibi bir şeyler olur ki "ulan ne geldim ben buraya kurtuluş savaşı cepheler çalışıyorum napıyorum ben" dersin.
ikinci dil bir dönemde öğrenilir mi yaa, bi gerçekçi ol.
kredi işini bilmiyorum. ama tahminen evet o dönem için kesilir diyorum.
atraksiyona girme. paşa paşa git.
olum benim bi arkadaşım geçen yıl 9999 saat gelmemiş geçmiş yeea diyenlere de çok inanma. inan ama çok inanma. aslında inan ... çözemedim yavrum ben bu işi. hep derler o 9999 saat derse gelmeyen ama geçen herifi ama ben görmedim, beni hep bırakırlardı %30 devamsızlık yapınca.
- cecilia (22.01.14 20:43:10)
bu yüzden iki ayrı üniversiteden çok muzdarip olan biri olarak söylüyorum ki sakın irregular student olma.pat diye dönemin ortasında derse giriyorsun ve ilk dönem derslerin devamı oluyor çoğu.hiçbir şey anlamıyorsun veremiyorsun.ortama uyum hadi en son bakacağın şey olsun.resmen üniversiteye 1-0 yenilmiş başlıyorsun.benim şimdiki aklım olsa ne dondururdum ne başlardım ikinci dönemden.paşa paşa hazırlığa devam ederdim.kaldı ki en hızlı geçen zaman hazırlık zamanları.kulüplere falan üye ol derslerde sıkılacaksın biliyorum ama inan bana diğer seçeneklerden çok daha iyi.
- bi sigara bi bacardi (22.01.14 20:45:29)
okulumuz ve hocalarımız o kadar afedersin yavşak ki öğrenciye en ufak bir söz hakkı bırakmıyorlar. hele zaten hoca bana takmış durumda bütün ders boyunca sınıf ana sınıfı şeklindeyken, enseye tokat göte parmak şeklinde takılan angutlarla dolu bir sınıfta sessiz sakin oturan bir an önce bitse de gitsek diye bekleyen biriyken en ufak dediğim bir şey üzerine hep ukalasın tavrı takınıyor, hayır 50 dk'lık dersin en az yarısında sessiz olun diyen benim sanki.
yani hocaya gidip de dizi mizi istemem hiçbir şey istemem ben bu hocamdan ama ben kendimi evde falan bir şekilde geliştirebilirim.
benim de en büyük endişem yalnız kurt gibi kalıp tek başıma ders kovalamak koca yarın dönem.
yarım dönemde ikinci bir dili çözmek gibi bir isteğim yok bir temel atayım bir şeyler öğreniyim bir giriş yapayım derdindeyim.
@bi sigara bi bacardi yok valla geçmiyor hocam ya günlük 4 ders sadece ama lanet ediyorum her dakikasına. çünkü sıkılıyorum her dakika on dakika gibi geliyor.
ben de devam etmek istiyorum ama bir yandan da 5 günün iki günü okula gitmeyeyim istiyorum. tabii içine sıçtığımın okulunda kimseden düzgün bilgi alınamıyor ki. danışman hocama gidiyorum böyleyken böyle diyorum "yaa niye devamsızlık yapasın kii, yapmazsın yapmazsın, yok yok bi şey olmaz, geç yaa niye geçmiyosun kii" şeklinde cevaplar alıyorum.
yani hocaya gidip de dizi mizi istemem hiçbir şey istemem ben bu hocamdan ama ben kendimi evde falan bir şekilde geliştirebilirim.
benim de en büyük endişem yalnız kurt gibi kalıp tek başıma ders kovalamak koca yarın dönem.
yarım dönemde ikinci bir dili çözmek gibi bir isteğim yok bir temel atayım bir şeyler öğreniyim bir giriş yapayım derdindeyim.
@bi sigara bi bacardi yok valla geçmiyor hocam ya günlük 4 ders sadece ama lanet ediyorum her dakikasına. çünkü sıkılıyorum her dakika on dakika gibi geliyor.
ben de devam etmek istiyorum ama bir yandan da 5 günün iki günü okula gitmeyeyim istiyorum. tabii içine sıçtığımın okulunda kimseden düzgün bilgi alınamıyor ki. danışman hocama gidiyorum böyleyken böyle diyorum "yaa niye devamsızlık yapasın kii, yapmazsın yapmazsın, yok yok bi şey olmaz, geç yaa niye geçmiyosun kii" şeklinde cevaplar alıyorum.
- proletarier aller lander vereinigt euch (22.01.14 20:48:59 ~ 20:52:28)
hazırlıkta olduğuna göre liseden yeni kopup gelmiş olduğunu tahmin ediyorum (tabi geç yaşta üniversiteye başlayanlardan değilsen) Hazırlık dediğin gibi lise gibi ortamdır, hazırlıktan "ay biz orada çok mutluyduk" diye gelen öğrenci olmaz normalde. esas olay 1. sınıfa başladığında şekillenir ki orada bile bir bezginlik yaşarsın üniversite ortak dersleri alıyor olmaktan dolayı. irregular olmak evet biraz sinir bozucudur. dediğin gibi herkes ayrı bir kaynaşmış olur falan da o alaşımlar da bozulur hep zaman içerisinde, bu biraz o dönemdeki öğrencilerin nasıl denk geldiğiyle alakalı (bazı dönemlerin öğrencisi çok birbirinden kopuktur bazısı çok iyi anlaşır bilinmez), sonuçta artık ortaokulda lisede değilsin, az özgüvenle ortam yaparsın. ama dersen ki ben şimdiki arkadaşlarımı pek sevdim onları bekleyeyim ama gerçi öyle bir hava da sezilmiyor yazdıklarında. Ders konusunda biraz sıkıntıdır esas irregular, hep alttan dersin varmış hissi yakanı bırakmayabilir okul hayatın boyunca, iyi bir danışmanın olursa belki bir iki dönemde temizlersin dersleri ama hep ekstra çaba sarf etmen anlamına gelecektir bu da. yani işin arkadaş kısmındansa ders sıkıntısı kısmı önemlidir bu konuda, bunda da danışmanına ya da bölümdeki hocalara sorup bilgi alabilirsin diye düşünüyorum, yani irregularlıkta ne kadar zorlanırım, fazladan ders alıp toparlayabilme ihtimalim olur mu diye, genel olarak çok sevimli değildir ama bu irregularlık durumu.
hazırlıktan bir şekilde kurtul, bu "lisede miyim lan ben" duygusundan da daha hızlı kurtarır insanı. üniversite günümüz şartlarında istekle gelmen gereken bir şey olmaktan çıkıp herkesin tamamlaması gereken (zorunlu olmadığı halde) zorunlu eğitim kapsamına girdiği için bu mevzuları çok takarsan daralırsın. uluslararası ticareti isteyerek mi seçtin bilmiyorum ama genelde üniversite okunmuş olmak için okunuyor artık, en kötü birkaç istenebilecek bölüm belirleyip arasından seçim yapmak zorunda kalıyor öğrenci. o yüzden burada önemli olanın işin bu angaryalar (derse gittim geldim baydım patlıycam öf) tarafı değil üniversite sırasında kendini tanıma ve buna bağlı olarak geliştirme olabileceğini bir düşün derim. çok alakasız toplumsal ve ailevi yapılardan gelen, bize söylenenleri yapmaya, tırnak içerisinde doğru olmaya çalışan insanlarız. üniversitede geçireceğin 4-5 yıl ise aslında sahip olduğun temiz bir zamandır. farklı farklı bi ton insan tanıyabilirsin, insanların hayatlarını nasıl yaşadıklarını öğrenirsin, üniversiteye gidip gelmek ders alıp vermekten fazlası olabilir ama bunu senin sağlaman gerekir. derslerden bir şekilde geçersin, kimler ne derslerden geçiyor, dondurmak istiyorsan dondur, irregular olmayı istememek geçerli bir dondurma bahanesidir her zaman. (bu arada toplamda kaç kez okulu dondurma hakkın olduğunu da öğrenmeni tavsiye ederim, genelde sadece 2 hakkın olabiliyor.) dondurduğun dönemde de okulunun kulüplerine bir bak, hangi okul bilmiyorum ama işe yarar bişeyler çıkabilir her zaman. istiyorsan git dil öğren, bir dilde bir kur eğitim alırsın, hızlandırılmış alırsan iyi bir çalışmayla iki kur da geçebilirsin belli olmaz. eğitimi veren yere göre de değişir. onun dışında hayatta yapılabilecek çok şey var, biraz araştırabilirsin bakabilirsin insanlar neler yapıyorlar boş zamanlarında diye, girişken olmakla da alakalıdır tabi bu biraz da kişilik mevzusu yani..
hoca bana taktı gibi konulara hiç girme, evet okul hayatın oyunca takan hoca ile karılaşabilirsin ama ilk taktığı öğrenci sen değilsindir son taktığı da olmayacaksındır, bazen iyiliğin için de takabilirler bu arada. belki derste fazla sıkıntılı durduğun için bile sana takılıyor olabilir, dışarıdan nasıl gözüktüğün belli olmaz.
neyse böyleyken böyle.
hazırlıktan bir şekilde kurtul, bu "lisede miyim lan ben" duygusundan da daha hızlı kurtarır insanı. üniversite günümüz şartlarında istekle gelmen gereken bir şey olmaktan çıkıp herkesin tamamlaması gereken (zorunlu olmadığı halde) zorunlu eğitim kapsamına girdiği için bu mevzuları çok takarsan daralırsın. uluslararası ticareti isteyerek mi seçtin bilmiyorum ama genelde üniversite okunmuş olmak için okunuyor artık, en kötü birkaç istenebilecek bölüm belirleyip arasından seçim yapmak zorunda kalıyor öğrenci. o yüzden burada önemli olanın işin bu angaryalar (derse gittim geldim baydım patlıycam öf) tarafı değil üniversite sırasında kendini tanıma ve buna bağlı olarak geliştirme olabileceğini bir düşün derim. çok alakasız toplumsal ve ailevi yapılardan gelen, bize söylenenleri yapmaya, tırnak içerisinde doğru olmaya çalışan insanlarız. üniversitede geçireceğin 4-5 yıl ise aslında sahip olduğun temiz bir zamandır. farklı farklı bi ton insan tanıyabilirsin, insanların hayatlarını nasıl yaşadıklarını öğrenirsin, üniversiteye gidip gelmek ders alıp vermekten fazlası olabilir ama bunu senin sağlaman gerekir. derslerden bir şekilde geçersin, kimler ne derslerden geçiyor, dondurmak istiyorsan dondur, irregular olmayı istememek geçerli bir dondurma bahanesidir her zaman. (bu arada toplamda kaç kez okulu dondurma hakkın olduğunu da öğrenmeni tavsiye ederim, genelde sadece 2 hakkın olabiliyor.) dondurduğun dönemde de okulunun kulüplerine bir bak, hangi okul bilmiyorum ama işe yarar bişeyler çıkabilir her zaman. istiyorsan git dil öğren, bir dilde bir kur eğitim alırsın, hızlandırılmış alırsan iyi bir çalışmayla iki kur da geçebilirsin belli olmaz. eğitimi veren yere göre de değişir. onun dışında hayatta yapılabilecek çok şey var, biraz araştırabilirsin bakabilirsin insanlar neler yapıyorlar boş zamanlarında diye, girişken olmakla da alakalıdır tabi bu biraz da kişilik mevzusu yani..
hoca bana taktı gibi konulara hiç girme, evet okul hayatın oyunca takan hoca ile karılaşabilirsin ama ilk taktığı öğrenci sen değilsindir son taktığı da olmayacaksındır, bazen iyiliğin için de takabilirler bu arada. belki derste fazla sıkıntılı durduğun için bile sana takılıyor olabilir, dışarıdan nasıl gözüktüğün belli olmaz.
neyse böyleyken böyle.
- nimberjack (22.01.14 23:16:27)
1