[]

Hukuktan anlayanlar bi bakabilir mi ? miras konusu var

arkadaşlar rahmetli ananem sağlığında teyzemle birlikte oturduğu evin yarısını bana bırakmıştı. ( kağıt üzerinde değil,sözde bıraktı ve diğer teyzem <ananemle beraber oturmayan> buna şahit) ancak beraber oturduğu teyzem ananem alzheimer hastasıyken nasıl yapmışsa bilmiyorum evin tamamını üstüne geçirmiş. ( ananemin okuma yazması yoktu ve yaşı da 70'ti).

şimdiyse evi üstüne alan teyzem benim hakkımı vermiyor,ananemin evi bana bıraktığını kabul etmiyor. ancak diğer teyzemse olaya şahit olduğunu ananemin ağzından evi bana bıraktığını duyduğunu söylüyor

siz olsanız nasıl bir yol izlerdiniz ? hiç anlamadığım bir konu olduğundan buraya yazdım. hukuki olarak hakkımı nasıl aramalıyım ?

not 1 : annem de vefat etti. o sebepten ananem sağlığında evdeki hissesini bana bırakmıştı.

not 2 : bana teklif ettikleri : evin yarısı benim diğer yarısının 1/5'ini sana verebiliriz. ( annemler 5 kardeş )

okuyup cevaplayanlara şimdiden teşekkür ederim

 
sözle bırakılması hiç bir şey ifade etmez.değeri yoktur çok çok sağlam şek,ilde ispat edilemezse.

dava açın yarıyı geçtim annenin 5te 1ini alır.
  • efrasiyab87  (20.11.13 18:22:06) 
selamlar...

öncelikle siz yasal mirasçısınız. annenizin kardeşleriyle birlikte tıpkı anneniz gibi mirasa ortaksınız. halefiyet kuralı gereği vefat eden annenizin yerini siz almış bulunuyorsunuz. şimdi kendi kanaatime göre sorunuzu şöyle cevaplayabilirim. taşınmazlarda zilyetliğin ve dolayısıyla mülkiyetin devri ancak tescil ile gerçekleşebilir. ancak bunun bir istisnası miras yoluyla devirdir. ananenizin evin yarısını size bıraktığını söylemesi taşınmazın yarısı üzerinde hak sahibi olduğunuzu göstermez. olsa olsa bu bir vasiyet olarak değerlendirilebilir. yani ananeniz size evin yarısını bıraktığını söylerken bunun günlük dile çevrilişi hukuken şöyledir: "ben öldüğümde evin yarısını sana bırakıyorum." ancak bu vasiyetin geçerliliği ananenizin evin tamamını teyzenize bıraktığında zımnen ortadan kalkmış bulunmakta. dolayısıyla ananenizden size yazılı bir delil kalmış olsa dahi ne yazık ki bunun artık bir hükmü bulunmamakta. bununla birlikte size yapılan teklifte ise, sanıyorum ki bir avukattan akıl almışlar, evin yarısının 1/5'ini teklif edereken sizin saklı payınızı size sunmuşlar (evin yarısı benim derken sanıyorum buradaki "benim" ifadesi teyzenize tekabül ediyor). normalde ev üzerindeki hakkınız 1/5'tir. saklı payınız ise bunun yarısı, yani 1/10'dur. evin yarısı üzerindeki 1/5'lik kısım da sizin saklı payınıza tekabül ediyor. ancak ortada diğer yasal mirasçıların (ve tabiki sizin) payları aleyhine bir devir söz konusu olduğundan denkleştirme talebinde bulunabilir ve ev üzerindeki hakkınızı alabilirsiniz. teyzenize evin tamamının devredilmesinin bir önemi yok. evin değeri üzerinden payınıza düşen kısmı alabilirsiniz. teyzeniz "evi kaptım, ohh kimse karışamaz bana" diyemez. kendileri akılları sıra size saklı payı vererek tenkisten kurtulmaya çalışmış. ancak denkleştirme talebinde bulunarak evi sanki hiç devredilmemiş gibi terekeye dahil edebilir ve kendi payınızı alabilirsiniz (bu da diğer yarısından bir adet daha 1/5 kapmak olur). tabi burada tüm terekeyi de değerlendirmek gerekiyor. söz gelimi nakit birikimi söz konusu ise, murisin arzusunu yerine getirmek maksadıyla size nakit kazanım sağlanıp (evin yarısı değil de, toplam değerinin 1/5'i oranında yani), teyzeye ev bırakılabilir.

uzun süre borçlar hukuku ve sağlık hukuku alanında çalışmalar yaptığımdan ötürü miras hukuku ile pek ilgilenemedim. ancak yine de elimden geldiğince yol göstermeye çalıştım, umarım yardımcı olabilmişimdir.

hoşçakalın.
  • ucudelikprezervatif  (20.11.13 18:25:34 ~ 18:32:24) 
Muris muvazaası nedeniyle tapu iptal ve tescil davası açmanız gerekmektedir.

Görev/Yetki: Davayı,davaya konu taşınmazın bulunduğu yer Asliye Hukuk Mahkemesinde açmalısınız

Tarafları: Diğer mirasçılarında (teyzeleriniz) dava arkadaşı olarak davaya katılmaları zorunludur. Sizin taraf olmanız için veraset ilamı sunmanız gerekir. (bu belgeyi dava açarken mutlaka dosyanızla sunun)

Zamanaşımı: muvazaa söz konusu olduğu için zamanaşımı başınızı ağrıtmaz.

İspat/Deliller:
a) Elinizdeki en büyük delil tapuda devir ve tescil işlemlerinin gerçekleştiği anda murisin alzheimer hastası olmasıdır. Eğer dava dosyasına murisin alzheimer hastası olduğuna dair doktor raporu sunarsanız mahkeme tapudan devir ve tescil işlemlerinin ne zaman gerçekleştiğine dair tapu kayıtlarının celbini ister ve böylelikle devir ve tescil işlemlerinin yapıldığı tarihte murisin alzheimer hastası olduğu bu nedenle iradesinin sakat olduğu ispat edilir.

b) aynı şekilde tanıklarınızda murisin, çok kötü hasta olduğu, akli melekelerinin yerinde olmadığı, değil tapuda işlem yapmayı bakkaldan sakız dahi alacak muhakeme yeteneğine sahip olmadığını söyler. Özellikle hafıza kaybı olduğu, insanları karıştırdığı, akrabalarının isimlerini karıştırdığı hatta unuttuğu ve tanımadığını söylerlerse çok şık olur. Tanık beyanları muvazaa davalarında önemlidir. muvazaa'nın varlığını her türlü delil ile ispat edebilirsiniz.

c)Diğer önemli bir hususta teyzenizin maddi durumudur. Mahkemeden teyzenizin maddi durumunu araştırmasını isteyin. Mahkemeden, tapuda devir işlemi gerçekleştiği sırada teyzenizin banka hesaplarının dökümününün ilgili bankalardan celbini talep edin. Aynı şekilde resmi devir işlemi nedeniyle ödenen miktar ile devir sırasında taşınmazın rayiç bedelinin ne kadar olduğu konusunda mahkemenin tapuya yazı yazmasını söyleyin. Genelde muvazaa nedeniyle yapılan devirlerde davalı(teyzeniz) taşınmazın gerçek değerinden daha düşük bir miktar ödeyerek taşınmazı devralır. Ödenen miktarın rayiç bedelden düşük olması, teyzenizin maddi durumunun o muhitte yer alan taşınmazı alacak seviyede olmaması muvaazanın en büyük ispatıdır.

Saklı pay olayı: Dava açıldığı sırada anneniz vefat ettiği için siz annenizin yasal mirasçısı olarak davacı sıfatına hak kazanırsınız. Yane otomatik olarak 1/5 size ait olur. Bu nedenle bu olayda saklı paylık bir durum olmadığını düşünüyorum.

Terditli dava: Eğer davayı terditli açarsanız yane dava dilekçesinde tapu iptal ve tescil ile tenkis talep ederseniz sizin daha fazla menfaatine olur diye düşünüyorum.

İkinci devir: Davadan önce veya dava devam ederken teyzeniz taşınmazı üçüncü kişilere devretmesin diye teminat alınmaksızın tapu kaydı üzerine tedbir konulmasını talep edin.

Karşı taraf (teyzeniz): Avukatı kesinlikle ama kesinlikle murisin taşınmazı devretme iradesi ile teyzenize sattığı. Yıllardır teyzenizden başka kimsenin murise bakmadığı diğer evlatların çok hayırsız olduğunu, bayramlarda bile arayıp sormadıklarını falan söyler. yane muvazaa yok der.

Sonuç: Eğer muvazaa'nın varlığını ispat edersen (ki teyzenin kesinlikle o taşınmazı alım gücü olmadığını ve alsa dahi bedeli düşük gösterdiğini düşünüyorum) mahkeme taşınmazın devir işleminin iptali ile miras payın oranında (1/5 oranında) senin adına tescil kararı verir. Muris her ne kadar sana taşınmazın yarısını vermek istesede bunun ispatı kendi fikrimce mümkün değil.

En önemli şeyi söylemeyi unuttum, dava açarken harç yatırman gerekir. Türkiye'de adalet pahalı ve lüks birşey. Ödeyeceğin en büyük kalem dava değerinin binde 59,4'ünün 1/4 'ü oranında nispi harçtır. Yane taşınmaz değeri bir milyon ise 14,750-TL harç yatırman gerekir. (bu hesapları yanlış yapmış olabilirim bana güvenme)Bilirkişi, tanık, tebligat, temyiz, pul, dosya kıl tüy masrafları herhalde bu masrafı ödersen sana çok koymaz. ha bide avukat masrafı var onu unuttum. Davayı kazandıktan sonra mahkeme yargılama giderlerinin teyzenden alınmasına hükmeder ama dava dilekçende bunu talep etmiş olman gerekir buna dikkat et.

Daha önce buna benzer bir dava takip ettim biraz deneyimim var umarım faydalı olmuşumdur.

Sevgiler
  • jagdpantherhellcat  (21.11.13 13:09:03 ~ 13:11:25) 
1
buraya yazılanların hakları Sir Anthony Hopkins'e aittir.
yazan eden compumaster, ilgilenen eden fader
modere edenler angelus, Artibir, aychovsky, baba jo, basond, compumaster, deckard, duyulmasi gerektigi kadar, fader, fraise, groove salad, kahvegibi, kaymaktutmayansicaksut, kibritsuyu, monstro, pandispanya, robin, ron dennis
bu sitede yazılanların hiçbiri doğru değildir. site içeriği küçükler için sakıncalı olabilir. yazılardan yazarları sorumludur. kaynak göstermeden alıntılanamaz. devlet tarafından atanmış bir kurumun internet üzerinde kimin hangi bilgiye ulaşıp ulaşamayacağına karar vermesi insan haklarına aykırıdır. web siteleri kullanıcıların istekleri doğrultusunda bağlandıkları yerlerdir. kullanıcılar isterlerse bir web sitesine bağlanmayabilirler. bu güçleri ve imkanları mevcuttur. bir kullanıcı bir siteye bağlanmak istiyorsa bu onun tercihi ve hakkıdır. bağlanmak istemiyorsa bu yine onun tercihi ve hakkıdır. halkın kendisine hizmet etmesi için görevlendirdiği kurumlar hadlerini aşıp halka neye ulaşıp ulaşmayacağını bilmeyen cahil cühela muamelesi edemezler. ebeveynlerin çocuklarını sakıncalı içeriklerden koruması için çok sayıda bedava ve ücretli yazılım mevcuttur. bu yazılımlar bir web tarayıcısını kullanmaktan daha karmaşık teknik bilgi gerektirmemektedir. devletin milletini küçük düşürmesi ve ebleh yerine koyması yasaktır. Skimlinks ile linkler üzerinden yönlendirme payı alınmaktadır.