[]

mitomani
etrafınızda mitomani hastası olan tanıdıklarınız var mı? benim bi arkadaşım var ve bi zamandan sonra çok rahatsız ediyor onunla muhabbet etmek. yaşı da benden büyük olduğu için yüzüne vuramıyorum, akranım olsa sallama lan diye yüzüne vururum direk ama olmuyor işte. bu hastalığın ne kadar yaygın olduğunu merak ettim, acaba herkesin böyle bir tanıdığı var mı yoksa bizim alnımızda mal mı yazıyor amk?
edit: seni saf bulmuş vs. demeyin adam topluluk içinde saydırıyor çünkü. bildiğin hasta yani, artisliğine yalan atmıyor, aynen yaşamış gibi anlatıyor yalanlarını.
edit: seni saf bulmuş vs. demeyin adam topluluk içinde saydırıyor çünkü. bildiğin hasta yani, artisliğine yalan atmıyor, aynen yaşamış gibi anlatıyor yalanlarını.

bir arkadaşım var. çok sık görüşmesekte (genelde o arar görüşmek için), görüştüğümüzde sürekli yalanlar söylüyor. ayrıca sadece bana değil herkese.
kendisi söylediği yalanlar yüzünden bayağı bir yalnız ve asosyal düzeyde. insanlar tarafından bir iki muhabbet sonrasında sürekli dışlanıyor. açıkçası bende pek buluşmak istemiyorum. 10 kez gel akşama takılalım teklifini 9 kez "işim var" diyerek sallıyorum. bazen acıyorum ve vicdanım sızlıyor buluşuyorum. ama buluştuğumda da "vicdanımı s.keyim, nerden buluştun anasını satayım" diye serzeniyorum içimden.
bazen karadeniz teknik üni de okuduğunu söylüyor, bazen myo menzunu olduğunu, bazen de üniversiteyi bitiremediğini. çok tutarsız yani söylediği yalanlar. genelde de bu yalanlar içinde kendisine hep, başkahraman, en iyi, en güzel olarak bir rol biçiyor. ikimizin de tanıdığı birisi hakkında yalan konuşurken, "ona söyleme böyle bişey olduğunu, anlatmıyacağıma söz verdim" gibilerinden söylüyor.
en son babasının kanser olduğunu, hastane de tedavi olduğunu, ilaç paralarını yetiştiremediklerini anlatmıştı bana. başka bir konuşmasında ise babasının artvin'de köye gittiğini söyledi. o sıra ağzımdan " baban kanser değil miydi oğlum?" diye bir laf geçti. sonra geveledi "yaaa işte kanserin çaresi yokmuş, bizde son günlerini mutlu yaşasın diye köye gönderdik" diye uydurdu.
bugüne kadar kendisine "yalan söylüyorsun" dememişimdir ya da bir önceki söylediği ile söyleyip tutarsızlıklar yaptığını ispat etmemişimdir. öyle yapınca üzüleceğini zannediyorum. vicdanım izin vermiyor.
merak ettiğim acaba bu yalanları söylerken, kendisinin karşı tarafın inanmadığını seziyor mu? ayrıca neden bu kadar yalan söylediğini merak ediyorum. niye yapıyor bunu. kendisine sormak istiyorum ama agresifleşeceği ihtimalinden dolayı soramıyorum da.
edit: en beterini unutmuştum. bir keresinde üniversite de okurken tanıştığı ve çok sevdiği kız arkadaşını trafik kazasında kaybettiğini, ondan sonra da hayata tam anlamıyla dönemediğini anlatmıştı.
başka bir seferinde ise evlendiğini, karısını en yakın arkadaşıyla bastığını, bu yüzden boşandığını ve bir çocuğu olduğunu söyledi.
kendisi söylediği yalanlar yüzünden bayağı bir yalnız ve asosyal düzeyde. insanlar tarafından bir iki muhabbet sonrasında sürekli dışlanıyor. açıkçası bende pek buluşmak istemiyorum. 10 kez gel akşama takılalım teklifini 9 kez "işim var" diyerek sallıyorum. bazen acıyorum ve vicdanım sızlıyor buluşuyorum. ama buluştuğumda da "vicdanımı s.keyim, nerden buluştun anasını satayım" diye serzeniyorum içimden.
bazen karadeniz teknik üni de okuduğunu söylüyor, bazen myo menzunu olduğunu, bazen de üniversiteyi bitiremediğini. çok tutarsız yani söylediği yalanlar. genelde de bu yalanlar içinde kendisine hep, başkahraman, en iyi, en güzel olarak bir rol biçiyor. ikimizin de tanıdığı birisi hakkında yalan konuşurken, "ona söyleme böyle bişey olduğunu, anlatmıyacağıma söz verdim" gibilerinden söylüyor.
en son babasının kanser olduğunu, hastane de tedavi olduğunu, ilaç paralarını yetiştiremediklerini anlatmıştı bana. başka bir konuşmasında ise babasının artvin'de köye gittiğini söyledi. o sıra ağzımdan " baban kanser değil miydi oğlum?" diye bir laf geçti. sonra geveledi "yaaa işte kanserin çaresi yokmuş, bizde son günlerini mutlu yaşasın diye köye gönderdik" diye uydurdu.
bugüne kadar kendisine "yalan söylüyorsun" dememişimdir ya da bir önceki söylediği ile söyleyip tutarsızlıklar yaptığını ispat etmemişimdir. öyle yapınca üzüleceğini zannediyorum. vicdanım izin vermiyor.
merak ettiğim acaba bu yalanları söylerken, kendisinin karşı tarafın inanmadığını seziyor mu? ayrıca neden bu kadar yalan söylediğini merak ediyorum. niye yapıyor bunu. kendisine sormak istiyorum ama agresifleşeceği ihtimalinden dolayı soramıyorum da.
edit: en beterini unutmuştum. bir keresinde üniversite de okurken tanıştığı ve çok sevdiği kız arkadaşını trafik kazasında kaybettiğini, ondan sonra da hayata tam anlamıyla dönemediğini anlatmıştı.
başka bir seferinde ise evlendiğini, karısını en yakın arkadaşıyla bastığını, bu yüzden boşandığını ve bir çocuğu olduğunu söyledi.
- 1tam1ayran
(30.07.13 00:42:58 ~ 00:47:59)

@ok by ilk verdiğin örneğin aynısı. adamın artık hayatı yalan olmuş, benim ona anlattıklarımı benim anlattığımı unutup, kendisi yaşamış gibi tekrar bana anlatıyor:)
- eyyor
(30.07.13 00:48:49)
1