[]
Sosyal Bilimlerde İnsan Mallığı
ash deneyinde ifşa edilen mekanizmadan farklı olarak, grupların, daha doğrusu kendilerini bir grupta konumlandıranların olaylara objektif olarak bakamamaları nasıl açıklanabilir?
örneğin siyasetteki kutuplaşmaları ele alalım ya da mesleki bir örnek; örneğin uçak kazasında pilotlar derneğinin pilotaj hatasını tamamen olasılık dışı tutup cansiparene diğer olasılıkları gündeme getirmesi ya da birinin çalıştığı holding konu olunca cengaverleşmesi, ha siyaseten de şöyle mesela bir yasa tasarısı gündeme geliyor, diğer grup "kesin altında bir hinlik vardır, bunlar bizi sikecek, zaten bunlardan iyi bir şey gelmez" diye yaklaşıyor konuya. yine ergenekon'da da var benzer hadiseler, "koskoca paşa içeri atılmaz, atıldıysa atan şerefsizdir, paşa pirupaktır, yalarım, paşam sen çık da ben yatam" gibi, "mına kodumun komünistleri hep böyle yapar zaten" gibi ya da din ve inanç grupları, milliyetçilik, millet, etnisite gibi kimliksel dalgaların yan etkileri gibi gibi. tabii en tehlikelisi din ve milliyetçilik ekseninde olanlar.
sosyal bilimlerde bunun bir karşılığı var mıdır kısacası? bir gruba ait olmak, dahil olmak zorunda hissetmek, akabinde dogmatik bir teslimiyet, hiç şüphe duymadan bir yönde katılaşmak, aksi yaklaşımlara sert tepkiler vermek, muhatabın insanlığından şüphe etmek, ona türlü olumsuz sıfatlar yakıştırmak, yalan söylediğini, kandırıldığını düşünmek, şiddet, nefret, kan, ölüm. grubun kişiliği, aklı, mantığı teslim alması. bir olaya aynı tepkileri verme, aynı şeyleri söyleme, belki düşünme zorunluluğu hissetme. bilimsellikle de bunun tedavi olması beklenirken olamıyor mesela. bildiğin denyo proflar da var, sadece olaylara yaklaşma, ele alma yolu, düşünme, sorgulama yöntemi olarak diyorum.
vesselam bu insanlığın sıçtığı nokta mıdır acaba? ne ki bunun adı, nedeni, varsa çözümü? 1000 yıl sonra insanlık bu açıdan değişir mi?
örneğin siyasetteki kutuplaşmaları ele alalım ya da mesleki bir örnek; örneğin uçak kazasında pilotlar derneğinin pilotaj hatasını tamamen olasılık dışı tutup cansiparene diğer olasılıkları gündeme getirmesi ya da birinin çalıştığı holding konu olunca cengaverleşmesi, ha siyaseten de şöyle mesela bir yasa tasarısı gündeme geliyor, diğer grup "kesin altında bir hinlik vardır, bunlar bizi sikecek, zaten bunlardan iyi bir şey gelmez" diye yaklaşıyor konuya. yine ergenekon'da da var benzer hadiseler, "koskoca paşa içeri atılmaz, atıldıysa atan şerefsizdir, paşa pirupaktır, yalarım, paşam sen çık da ben yatam" gibi, "mına kodumun komünistleri hep böyle yapar zaten" gibi ya da din ve inanç grupları, milliyetçilik, millet, etnisite gibi kimliksel dalgaların yan etkileri gibi gibi. tabii en tehlikelisi din ve milliyetçilik ekseninde olanlar.
sosyal bilimlerde bunun bir karşılığı var mıdır kısacası? bir gruba ait olmak, dahil olmak zorunda hissetmek, akabinde dogmatik bir teslimiyet, hiç şüphe duymadan bir yönde katılaşmak, aksi yaklaşımlara sert tepkiler vermek, muhatabın insanlığından şüphe etmek, ona türlü olumsuz sıfatlar yakıştırmak, yalan söylediğini, kandırıldığını düşünmek, şiddet, nefret, kan, ölüm. grubun kişiliği, aklı, mantığı teslim alması. bir olaya aynı tepkileri verme, aynı şeyleri söyleme, belki düşünme zorunluluğu hissetme. bilimsellikle de bunun tedavi olması beklenirken olamıyor mesela. bildiğin denyo proflar da var, sadece olaylara yaklaşma, ele alma yolu, düşünme, sorgulama yöntemi olarak diyorum.
vesselam bu insanlığın sıçtığı nokta mıdır acaba? ne ki bunun adı, nedeni, varsa çözümü? 1000 yıl sonra insanlık bu açıdan değişir mi?
conformity (uydumculuk)
ayni cevabi baska duyuru'da da vermistim, yalniz sen bundan farkli olarak mi soruyorsun?
ayni cevabi baska duyuru'da da vermistim, yalniz sen bundan farkli olarak mi soruyorsun?
- ermanen (11.03.09 01:53:16)
cevabın bir kısmı bu, bir de ötekileştirilene, aynı fikirde olunmayana yaklaşımın açıklamasını soruyorum.
- kayip ruh (11.03.09 01:57:29)
ermanen'in söylediği önemli bir çalışma alanı, social conformity diye de geçer. Bununla iligli olarak groupthink gibi şeylere de bakabilirsin.
- sui (11.03.09 08:42:27)
enemy image diye de bir şey var. insan belli bir grubu düşman belleyince zamanla o düşmanı gözünde büyütüp abartıyor. Düşmanın tüm eylemleri son satırına kadar planlanmış, sadece ve sadece kötülük içeren eylemlermiş gibi geliyor vs. vs. Berlin duvarının yıkılmasından bir yıl önce ABD'de yazılan süper prestijli strateji makalelerde Sovyetlerin daha en az elli yıl dağ gibi dayanacağı öngörüleri yapılması, Türkiye'deki Batı - Yunan - Ermeni algısı falan hep örnek, bisürü.
- joelskellington (11.03.09 12:14:35)
1