Ekşi Duyuru

Dün bornovadaydım. Daha önce gittiğim, bildiğim bir yer değildir. Öyle sokaklarını bir tur gezeyim dedim. Bilmediğim bir semt olduğu için turist gibi evleri, sokakları seyrederek yürüyordum. Köşede bir pastanenin yanından geçtim. Her yer kafe her köşe pastaneydi. Ne biçim semtti lan burası? Bakkal dükkanı açılacak yerde Subway vardı. Neyse yoluma yürüdüm. Böyle nereden baksan 40 yıllık, bahçeli bir müstakil evin yanından geçiyordum. Ev çok eski ve iç sıkıcı mıydı yoksa aslında yaşanılabilecek, eski ama konumu iyi bir müstakil ev miydi buna karar vermeye çalışıyordum. Otoparkında üstü biraz tozlu, 2000 model lacivert bir megane vardı. Çok yaşanacak şahane bir yer olsa herhalde otoparkında daha iyi bir araba olurdu diye düşündüm. Sonra bir an önüme baktım. Aklımda bu semt, ev, araba gibi düşüncelerle bir an önüme bakınca, 50 metre kadar ötemde sokağın ayrıldığı bir üçyol ağzı olduğunu ve 70 metre kadar ötemde karşıdan üç kişinin gelmekte olduğunu gördüm. Üçyol ağzında kazı çalışması vardı. Karşıdan gelen üç kişiden biri kısa saçlı ince yapılı yuvarlak güneş gözlüklü bir tipti. Kız mı lan o diye şöyle bir göz ucuyla baktım. Kısa saçlı yuvarlak güneş gözlüklü bir kıza meyledesim var demek. Anlayamadım ne olduğunu. Amaan sktret dedim önüme bakarak yürüdüm. Yanımdan geçerken bu üç tipten gözlüklü olan, yanındaki tipe taklit maklit değil baya halis muhlis ibne bir ses tonuyla "velev ki ibneyizz" dedi ve kırılıp dökülen adımlarla yanımdan geçti. Kız değilmiş heh dedim içimden. Fakat bu laf bana mı atılmıştı? Yoksa iki metre ötemde çukur kazan belediye işçilerine mi anlam veremedim. Metro durağına yürüdüm. Metro beklerken düşündüm. Velev ki ibneydiler... Çok mu abartılıyordu ibnelik? Bir müddet ibne olduğumu hayal ettim. Velev ki ibneydim. Sonra baktım o gözlüklü kırıla döküle yürüyen ibneyle aynı yatakta çıplak olma fikri bende bir iğrenme tiksinme uyandırmıyor. Dedim hiç kurcalamayayım. Elimde melimde kalır mazallah.

Soru şu: 300 metrelik bir yolu ben bir saatte gidiyorsam, bu üç ibne kaç dakikada gider?