[]
Tutunamamak.
Her geçen gün daha çok ıssız oluyorum. Durum şu ki ayrılalı 2 bucuk yıl oluyor. Kötü de ayrıldık. Ama en güzel anılarım kendisiyle. Daha doğrusu pek de iyi bir hayat yasamadım yani yaşadım diyebileceğim tek iyi hayat onunlaydı. Yaş 21. Fakat (daha gençsin takma diyenler için geliyor bu) siz olgun insanların zamanınıza göre çok daha zor mücadele koşullarının olduğu bir dönemde büyümek de var kötü hayatın içinde. Neyse.
Uyuşturucuya ve türlü pis işlere battığım bir dönemde internetten tanıştığım öylesine biriydi. O sıralar içinde bulunduğum durumdan çıkmayı aslında pek de istemiyordum. Şöyle de bir kötü huyum vardı, biraz ilgi gösteren seven bir insan görünce karşı koyamıyordum. Ulan halbuki ailem de severdi beni. Ama sorun o işte ben ailemi sevmezdim. Hep bi bireysellik hep bi tek başınalık durumu var bende küçüklüğümden beri.
Arkadaş edinememekten ziyade arkadaşlarla yapamayan bir insanım ben. Sıkılıyorum. Ne milleti küçük gördüğümden ne de çok akıllı oldugumdan değil yani. Yalnızlık iyi güzel ama işte o biri hayatına girinceye kadar. Zaten yalnızlığı seven insanın yapacağı en büyük hata da buydu. Yapmış oldum. 1 bucuk yıla yakın bir beraberliğimiz oldu. Çok sıradışı bi aşk yaşamadık ama o sıralar herşey bana toz pembe geliyordu sanki herşeyi yapması altından kalkması çok kolaydı. Özgüvenimi geri kazanmıştım. Uyusturucu kullandıgımı bilmiyordu ama bir bucuk yıl içinde onu da kendi iradem ve doktor desteğiyle hallettim.
Kimyasal olan kısmı diyorum. Dumanlı olanı halen mevcut. Neyse.
Üniversiteye girdi ve ayrıldık. Anadolu tarih 3.sınıfta olması gerek suan.
Şimdi tabiiki bu kişi beni ayaga kaldırdı ben bi dirildim. İş kurdum, üniversiteye başladım hayatımı belli bi düzene oturtup ritmsiz de olsa belli bi kaliteyi yakaladım standart olarak.
Ama o kişinin eksikliğinden kaynaklanan boşluk dolmadı ve cidden batıyor. Sağ gözün dakka bası seğirmesi gibi rahatsız eden bişey bu.
Her gördüğümde onu arayacak benzer yan bulacak kadar salak değilim elbette ama şu "keşke o olsaydı" düşüncesini kafamdan atamayacak kadar da salağım. Cinselliği sorarsanız eğer o konuda pek bir sıkıntım yok ne hikmetse.
Tek eksiğim o duyguları tekrar yakalayamamak. Gün geçtikçe duygusuz sert dengesiz bir insan olmaya başladım. Kimseye güvenemiyorum zira herkes yarı yolda bırakacak gibi geliyor. Kimseye güvenemediğim için dünyanın yükü bendeymiş gibi hissedip ister istemez bu yükü paylaşacak birilerini arıyorum. Yani akşam eve geldiğimde ne bileyim sevdiğim birini beklemek veya onun beklediğini görmek hoşsohbet bi yemek yemek ara sıra da gülmek istiyorum. Bugün işyerinde yüzüme vurulan bir gerçekki, her ne kadar internet ortamında smileyler saçsam da mutfakçı abla "Oğlum sana bişey mi oldu 2 aydır hiç gülmedin hep kaşların çatık işçiler bile konusur oldu artık" demesiyle bu durumun acı şekilde farkına vardım. Okuldan kimseyle de pek görüşmediğimi biri bulusmak isterse veya bişeye davet ederse ısrarla işleri bahane ettiğimi, ve sanıyorum birkaç aydır hep o eski günleri düşündüğümü böyle bi anda realize ettim. Garip bi farkındalık yasadım ben bugün.
Evet ayrıca duyurudan kız düşürmeye de çalıştım :) Olmadı gerçi.
Bana önerileriniz neler olabilir? Şimdi evet espri yapın ama bokunu da cıkarmayın ki ciddi ciddi feyizleneyim.
Uyuşturucuya ve türlü pis işlere battığım bir dönemde internetten tanıştığım öylesine biriydi. O sıralar içinde bulunduğum durumdan çıkmayı aslında pek de istemiyordum. Şöyle de bir kötü huyum vardı, biraz ilgi gösteren seven bir insan görünce karşı koyamıyordum. Ulan halbuki ailem de severdi beni. Ama sorun o işte ben ailemi sevmezdim. Hep bi bireysellik hep bi tek başınalık durumu var bende küçüklüğümden beri.
Arkadaş edinememekten ziyade arkadaşlarla yapamayan bir insanım ben. Sıkılıyorum. Ne milleti küçük gördüğümden ne de çok akıllı oldugumdan değil yani. Yalnızlık iyi güzel ama işte o biri hayatına girinceye kadar. Zaten yalnızlığı seven insanın yapacağı en büyük hata da buydu. Yapmış oldum. 1 bucuk yıla yakın bir beraberliğimiz oldu. Çok sıradışı bi aşk yaşamadık ama o sıralar herşey bana toz pembe geliyordu sanki herşeyi yapması altından kalkması çok kolaydı. Özgüvenimi geri kazanmıştım. Uyusturucu kullandıgımı bilmiyordu ama bir bucuk yıl içinde onu da kendi iradem ve doktor desteğiyle hallettim.
Kimyasal olan kısmı diyorum. Dumanlı olanı halen mevcut. Neyse.
Üniversiteye girdi ve ayrıldık. Anadolu tarih 3.sınıfta olması gerek suan.
Şimdi tabiiki bu kişi beni ayaga kaldırdı ben bi dirildim. İş kurdum, üniversiteye başladım hayatımı belli bi düzene oturtup ritmsiz de olsa belli bi kaliteyi yakaladım standart olarak.
Ama o kişinin eksikliğinden kaynaklanan boşluk dolmadı ve cidden batıyor. Sağ gözün dakka bası seğirmesi gibi rahatsız eden bişey bu.
Her gördüğümde onu arayacak benzer yan bulacak kadar salak değilim elbette ama şu "keşke o olsaydı" düşüncesini kafamdan atamayacak kadar da salağım. Cinselliği sorarsanız eğer o konuda pek bir sıkıntım yok ne hikmetse.
Tek eksiğim o duyguları tekrar yakalayamamak. Gün geçtikçe duygusuz sert dengesiz bir insan olmaya başladım. Kimseye güvenemiyorum zira herkes yarı yolda bırakacak gibi geliyor. Kimseye güvenemediğim için dünyanın yükü bendeymiş gibi hissedip ister istemez bu yükü paylaşacak birilerini arıyorum. Yani akşam eve geldiğimde ne bileyim sevdiğim birini beklemek veya onun beklediğini görmek hoşsohbet bi yemek yemek ara sıra da gülmek istiyorum. Bugün işyerinde yüzüme vurulan bir gerçekki, her ne kadar internet ortamında smileyler saçsam da mutfakçı abla "Oğlum sana bişey mi oldu 2 aydır hiç gülmedin hep kaşların çatık işçiler bile konusur oldu artık" demesiyle bu durumun acı şekilde farkına vardım. Okuldan kimseyle de pek görüşmediğimi biri bulusmak isterse veya bişeye davet ederse ısrarla işleri bahane ettiğimi, ve sanıyorum birkaç aydır hep o eski günleri düşündüğümü böyle bi anda realize ettim. Garip bi farkındalık yasadım ben bugün.
Evet ayrıca duyurudan kız düşürmeye de çalıştım :) Olmadı gerçi.
Bana önerileriniz neler olabilir? Şimdi evet espri yapın ama bokunu da cıkarmayın ki ciddi ciddi feyizleneyim.
Düzelttim kardeşim.
- Agnahie (26.01.13 02:59:16)
ayrılalı 2buçuk yıl oluyor, 1buçuk yıla yakın beraberliğiniz olmuş 17 yaşındayken başlamışsın demek oluyor ilişkiye.
17-19 yaş arası başlayan ilişkilerin %75inin aşk olduğunu ve kimsenin o aşklarını 23 yaşına kadar unutamadığını biliyor muydunuz?
herkes hayatının en güzel dönemini 15-19 yaş arasındaki ilişkilerde yaşıyor bu ilişkiler genelde 1.5-2 yıl sonra bitiyor ve iki taraf da birbirini unutamıyor.
17-19 yaş arası başlayan ilişkilerin %75inin aşk olduğunu ve kimsenin o aşklarını 23 yaşına kadar unutamadığını biliyor muydunuz?
herkes hayatının en güzel dönemini 15-19 yaş arasındaki ilişkilerde yaşıyor bu ilişkiler genelde 1.5-2 yıl sonra bitiyor ve iki taraf da birbirini unutamıyor.
- andoreii (26.01.13 03:04:16)
Valla onun beni unuttuğuna dair son derece eminim :)
- Agnahie (26.01.13 03:05:21)
hayatta o kadar yapılacak, keşfedilecek şey varken insanların bu aşk merakını anlayamıyorum kardeş. bana yapı meselesi diyeceksin kimisi ihtiyaç duyar diyeceksin ama. vallahi anlayamıyorum.
- musluksuyu (26.01.13 03:13:11)
İhtiyaç değil ya. Aşk olmasa da olur bu arayış adlandıramadığım bişey. Birini uzun süre aşkla sevemezsin zaten benim görüşüme göre. Cicim ayları denen şey o yüzden var yani. :) Bi eksiklik hissiyatı bir nevi ihtiyaç ya.
- Agnahie (26.01.13 03:15:36)
Geçiyor. Rahat ol, kız düşürmeye çalışmaya devam et. Yardır. Her şey rayına oturuyor bi süre sonra.
- roket adam (26.01.13 03:19:23)
meseleye derinlemesine mi dalsam dedim ama hem vakit geç hem de senin ihtiyacın olan o değil zaten.
vallahi yapacak hiçbir şey yok. aslında var ama zamanla, kendi kendine olacak. öyle bir anda değiştirebileceğin bir durum değil. başka birisini bulmak ancak o yeni kişiyle daha iyisini kurabildiğinde çözüm oluyor. yoksa o da bi işe yaramıyor. o acı çekilecek, zamanla etkisi azalacak ama yeniden birine aşık olamadığın, sevemediğin sürece geçmeyecek. böyleyken böyle.
vallahi yapacak hiçbir şey yok. aslında var ama zamanla, kendi kendine olacak. öyle bir anda değiştirebileceğin bir durum değil. başka birisini bulmak ancak o yeni kişiyle daha iyisini kurabildiğinde çözüm oluyor. yoksa o da bi işe yaramıyor. o acı çekilecek, zamanla etkisi azalacak ama yeniden birine aşık olamadığın, sevemediğin sürece geçmeyecek. böyleyken böyle.
- travmatika (26.01.13 03:31:59)
tutunamamakla başlayıp ıssız ile devam edince gerisini okumadım.
- trinitrotoluen (26.01.13 04:58:40)
1