[]
15 sene oncesi guneydogu anadolu
aklima bazi seyler takildi ve pek g.dogudan tanidigim olmadigindan soramadim.
hani trtde iste su kadar koy yolu kar ve tipi yuzunden ulasima kapandi gibi seyler denirdi ya, boyle bir koyun 10-15 sene oncesini dusunerek cevap vericek olursak;
1) bu koylerde evler nasildi? ahsap, kerpic, x? (hicbir sey bilmedigim nasil da belli degil mi:))
2) bu adamlar ne yer icerdi? var midir soyle enteresan bir seyler? soguktan falan koruyan?
3) agalik olayi buralarda da var miydi? agalik vardiysa diger kisiler onun tebasi olarak mi calisirdi, degilse ne yapardi bu koyun geneli?
4) baslik parasi diger anadolu koylerinde oldugu gibi var midir buralarda da? varsa nasildir?
5) dugunlerde bir ilginclik falan mevzubahis midir? ne bileyim ceyiz olaylari falan?
6) erkekler mi calisir yoksa anadolunun cogunda oldugu gibi erkekler kahvehanede oturup kadinlar mi calisir? sayet boyleyse bir erkek cocuk ne zamandan itibaren adamdan sayilir?
daha cok aklima takilan soru var da bu kadarina yanit alsam kafi. var midir bana yardimci olabilecek, pls asl tskler.
hani trtde iste su kadar koy yolu kar ve tipi yuzunden ulasima kapandi gibi seyler denirdi ya, boyle bir koyun 10-15 sene oncesini dusunerek cevap vericek olursak;
1) bu koylerde evler nasildi? ahsap, kerpic, x? (hicbir sey bilmedigim nasil da belli degil mi:))
2) bu adamlar ne yer icerdi? var midir soyle enteresan bir seyler? soguktan falan koruyan?
3) agalik olayi buralarda da var miydi? agalik vardiysa diger kisiler onun tebasi olarak mi calisirdi, degilse ne yapardi bu koyun geneli?
4) baslik parasi diger anadolu koylerinde oldugu gibi var midir buralarda da? varsa nasildir?
5) dugunlerde bir ilginclik falan mevzubahis midir? ne bileyim ceyiz olaylari falan?
6) erkekler mi calisir yoksa anadolunun cogunda oldugu gibi erkekler kahvehanede oturup kadinlar mi calisir? sayet boyleyse bir erkek cocuk ne zamandan itibaren adamdan sayilir?
daha cok aklima takilan soru var da bu kadarina yanit alsam kafi. var midir bana yardimci olabilecek, pls asl tskler.
öncelikle şunu belirteyim. güneydoğu anadolu diye bir kısım sadece anlatılamaz. çünkü diğer bölgelerde aynı. mesela doğu anadolunun tamamı ile içanadolunun bir kısmı.(sivas, tunceli, bingöl, elazığ)da bunu kapsar. başlığı şu şekil okuyup cevap veriyorum; "geçmiş yıllardaki anadolu"
ayrıca dip not: diyeceklerim 50 yıl öncesinide kapsar. 100 yılıda.
1) 15 yıl ve daha önceki yıllarda olan evler şuanki evler aynı! hiçbir değişiklik yok. kerpiçtir.
2) temiz hava, stressiz bir yaşam, kaynağından direk taze süt, bal, yağ, peynir, sebze, et.
10-15 yıl öncesine kadar kış daha çetindi! şimdi köy yolları kapalı filan diyorlar evet. ama 3-5 gun kapanıyor. hadi bilemedin 1 hafta. eskiden 3-5 ay tamamen kapalı kalırdı. köylelere ulaşım olmazdı. bekleki karlar kendisi erisin. soğuktan insanları koruyan ek birşey yok. dediğim gibi. sağlıklı beslenme var orda. metropollerdeki o hormonlu gıdalar yok. mesela siz gidin diyelim sivasta 2 yıl bir köyde kalın. bir süre sonra (-15) gibi değerlere alışacaksınız artık üşüme gibi birşey söz konusu olmayacak belkide. beden uyum sağlıyor bir süre. ama dediğim gibi o gıdalar bunları sağlıyor. çoğu köylerde kasabaya paso gidilmiyor. o imkanda yok. haftada 2 gun köye minibüs gelir sabah 8 de mesela. işi olan biner kasabaya iner. tamamen köydesiniz yani.
3) ağalık hep vardı, varda olucak. ağa demek imparator gözüyle bakılan kişi değil. köyün sahibine de ağa denmiyor tam olarak. sadece köy için genel kararları veren ağırbaşlı kişilerdir. ancak köy sahibi ağalarda oluyor tek tük. bunlar farklı birşey. diğer kişi dediğin yani ağanın adamları bildiğin işçi. git sen beni işe al de alır aylık verir 300-500 ytl. o hesap. hizmetçilik yaparlar. köy muhtarının bir gömlek üstüdür. birşey yapılmadan önce danışılır. işin ehlidir. şaban flmlerindeki gibi bir ağa yoktur :) yok ağanın poku üzerine pok olur mu filan. eğer ki ağa tüm topraklara da sahip ise ozaman bu dediğim yani ağanın poku üzerine pok olmaz ! o ağada bir anda gerçek olur. eheh
normal ağa haricinde birde toprak ağası vardır. ayırmak gerek. birde aşiretler var ancak bu detaya inmeye gerek yok. farklı birşeydir
4) başlık parası eskisi gibi heryerde yok. ama güneydoğu anadolunun bazı illerinde bu eski kafalık devam ediyor. 15-20 yıl öncesine kadar anadolunun genelinde vardı bu. ancak devlet bunların eski kafalık olduğunu kızların mal olmadığını satılamaz filan diye öğretti. birde kızları okula göndermeme olayı var ki bu halen devam ediyor yine. ancak eskisi gibi bu da öyle değil. her geçen gün ailelere bunun cahillik olduğu bilgisi veriliyor. nato kafa nato mermer.
paşlık parası olayını ise tam bilmiyorum neye göre o para belirlenir bilgim yok.
5) düğünlerde pekde ilginçlik yok. nasıl diyim, hani tv de dizilerde ağalı paşalı konaklı diziler var orda anlatılıyor. düğün günü gelin bir at üzerinde evinden alınıp düğün yerine götürülür. ordan da aynı şekil yeni evine.
değişiklik ise düğünlerde oyunlar var her yörede farklı tiplerde. bazıları piyes gibi şeylerde düzenlenmekte.
6) her ikiside çalışır aslında. ama daha çok kadınlar. kadınlar her sabah kalkar koyunları keçileri davarları kontrol eder yemlerini verir ardından çobana verip gondererek günü açar. ardından ekin zamanıysa tarlaya gider oralarla ilgilenir. erkeklerde tarlaya gider aynı keza. ama kadınlar kadar fazla çalışmazlar genel anlamda. anadolu köylerde kahve diye birşey yoktur. kahve kültürü "kasaba" 'dan bozma ama kendilerine inadına köy diyen yerlerde vardır. orası köy değildir. kasabadır bucaktır.
köy dediğin yerde okul yoktur sağlık ocağı yoktur kahve yoktur. bu sürekli televizyonlarda gazetelerde bahsedilir. x köye yardım, okul filan. okul binası var aslında köylerde ama okuyan çocuk sayısı azlığından devlet öğretmen göndermez çoğu zaman. mesela annem 30 yıl kadar önce galiba ilkokulu köyde(sivas) da okudu. ardından bitirenler şehire ortaokul okumaya gider.
bu arada o zamanlar okullarda yani 20-30 yıl önce aslında okullarda eğitim vardı. sonra göç nediniyle köyde nüfuz az. çocuk az oluncada devlet okullara öğretmen gondermeyi kısmaya başladı. ve şuanki vahim durum meydana geldi. şimdi herkes basbağırıyor. köylere öğretmen gönderilsin bla bla. devlet neden oldu. şimdide artık çok zordur. çoğu köyde eğitm yok. çocuklar ya yurtlarda kalır şehirde okur. yada hiç okumaz köydeki çoban ordusuna katılır.
erkekler ise herzaman kadınlardan üstün olarak bakılır. yaşı 10-12 bile olsa.
neyse benden bukadar. şöyle yukarı bakıyorumda iyi yazmışım. varsa başka soru alayım ;)
bi ara buna ekleme yaparak sözlüğede yazayım en iyisi.
ayrıca dip not: diyeceklerim 50 yıl öncesinide kapsar. 100 yılıda.
1) 15 yıl ve daha önceki yıllarda olan evler şuanki evler aynı! hiçbir değişiklik yok. kerpiçtir.
2) temiz hava, stressiz bir yaşam, kaynağından direk taze süt, bal, yağ, peynir, sebze, et.
10-15 yıl öncesine kadar kış daha çetindi! şimdi köy yolları kapalı filan diyorlar evet. ama 3-5 gun kapanıyor. hadi bilemedin 1 hafta. eskiden 3-5 ay tamamen kapalı kalırdı. köylelere ulaşım olmazdı. bekleki karlar kendisi erisin. soğuktan insanları koruyan ek birşey yok. dediğim gibi. sağlıklı beslenme var orda. metropollerdeki o hormonlu gıdalar yok. mesela siz gidin diyelim sivasta 2 yıl bir köyde kalın. bir süre sonra (-15) gibi değerlere alışacaksınız artık üşüme gibi birşey söz konusu olmayacak belkide. beden uyum sağlıyor bir süre. ama dediğim gibi o gıdalar bunları sağlıyor. çoğu köylerde kasabaya paso gidilmiyor. o imkanda yok. haftada 2 gun köye minibüs gelir sabah 8 de mesela. işi olan biner kasabaya iner. tamamen köydesiniz yani.
3) ağalık hep vardı, varda olucak. ağa demek imparator gözüyle bakılan kişi değil. köyün sahibine de ağa denmiyor tam olarak. sadece köy için genel kararları veren ağırbaşlı kişilerdir. ancak köy sahibi ağalarda oluyor tek tük. bunlar farklı birşey. diğer kişi dediğin yani ağanın adamları bildiğin işçi. git sen beni işe al de alır aylık verir 300-500 ytl. o hesap. hizmetçilik yaparlar. köy muhtarının bir gömlek üstüdür. birşey yapılmadan önce danışılır. işin ehlidir. şaban flmlerindeki gibi bir ağa yoktur :) yok ağanın poku üzerine pok olur mu filan. eğer ki ağa tüm topraklara da sahip ise ozaman bu dediğim yani ağanın poku üzerine pok olmaz ! o ağada bir anda gerçek olur. eheh
normal ağa haricinde birde toprak ağası vardır. ayırmak gerek. birde aşiretler var ancak bu detaya inmeye gerek yok. farklı birşeydir
4) başlık parası eskisi gibi heryerde yok. ama güneydoğu anadolunun bazı illerinde bu eski kafalık devam ediyor. 15-20 yıl öncesine kadar anadolunun genelinde vardı bu. ancak devlet bunların eski kafalık olduğunu kızların mal olmadığını satılamaz filan diye öğretti. birde kızları okula göndermeme olayı var ki bu halen devam ediyor yine. ancak eskisi gibi bu da öyle değil. her geçen gün ailelere bunun cahillik olduğu bilgisi veriliyor. nato kafa nato mermer.
paşlık parası olayını ise tam bilmiyorum neye göre o para belirlenir bilgim yok.
5) düğünlerde pekde ilginçlik yok. nasıl diyim, hani tv de dizilerde ağalı paşalı konaklı diziler var orda anlatılıyor. düğün günü gelin bir at üzerinde evinden alınıp düğün yerine götürülür. ordan da aynı şekil yeni evine.
değişiklik ise düğünlerde oyunlar var her yörede farklı tiplerde. bazıları piyes gibi şeylerde düzenlenmekte.
6) her ikiside çalışır aslında. ama daha çok kadınlar. kadınlar her sabah kalkar koyunları keçileri davarları kontrol eder yemlerini verir ardından çobana verip gondererek günü açar. ardından ekin zamanıysa tarlaya gider oralarla ilgilenir. erkeklerde tarlaya gider aynı keza. ama kadınlar kadar fazla çalışmazlar genel anlamda. anadolu köylerde kahve diye birşey yoktur. kahve kültürü "kasaba" 'dan bozma ama kendilerine inadına köy diyen yerlerde vardır. orası köy değildir. kasabadır bucaktır.
köy dediğin yerde okul yoktur sağlık ocağı yoktur kahve yoktur. bu sürekli televizyonlarda gazetelerde bahsedilir. x köye yardım, okul filan. okul binası var aslında köylerde ama okuyan çocuk sayısı azlığından devlet öğretmen göndermez çoğu zaman. mesela annem 30 yıl kadar önce galiba ilkokulu köyde(sivas) da okudu. ardından bitirenler şehire ortaokul okumaya gider.
bu arada o zamanlar okullarda yani 20-30 yıl önce aslında okullarda eğitim vardı. sonra göç nediniyle köyde nüfuz az. çocuk az oluncada devlet okullara öğretmen gondermeyi kısmaya başladı. ve şuanki vahim durum meydana geldi. şimdi herkes basbağırıyor. köylere öğretmen gönderilsin bla bla. devlet neden oldu. şimdide artık çok zordur. çoğu köyde eğitm yok. çocuklar ya yurtlarda kalır şehirde okur. yada hiç okumaz köydeki çoban ordusuna katılır.
erkekler ise herzaman kadınlardan üstün olarak bakılır. yaşı 10-12 bile olsa.
neyse benden bukadar. şöyle yukarı bakıyorumda iyi yazmışım. varsa başka soru alayım ;)
bi ara buna ekleme yaparak sözlüğede yazayım en iyisi.
- winsome (20.03.07 12:20:39)
g.dogu anadolu dememin bir sebebi siklardaki sorulardan birkaciyla alakaliydi. evlerin yapisi ve ne ile gecim sagliyorlar (k.bas hayvancilik olur, enteresan gecim yollari olur vs). ayrica kurt koylerini de kapsasin istedim. asiret mevzularini sormamistim ama aslen onlari da merak ediyorum. bilen birileri yazarsa sukela olur.
sayet herhangi bir anadolu koyu gibi olsa kadinlar daha cok calisirdi, bu esit calisma mevzusundan emin misiniz?
ayrica tvdeki agali pasali konakli dizilerin pek muptelasi olmadigimdan ve onlarin verdigi bilgileri iplemedigimden dugun mevzusunu bilmiyordum. ama su baslik parasi ve ceyiz olayina takildim henuz bir sey olusmadi o konuda kafamda.
bilgiler icin cok tesekkurler, genel olarak bir seyler cikartabildim. ekleme yapmak isteyen olursa her bilgi kabulumdur.
sayet herhangi bir anadolu koyu gibi olsa kadinlar daha cok calisirdi, bu esit calisma mevzusundan emin misiniz?
ayrica tvdeki agali pasali konakli dizilerin pek muptelasi olmadigimdan ve onlarin verdigi bilgileri iplemedigimden dugun mevzusunu bilmiyordum. ama su baslik parasi ve ceyiz olayina takildim henuz bir sey olusmadi o konuda kafamda.
bilgiler icin cok tesekkurler, genel olarak bir seyler cikartabildim. ekleme yapmak isteyen olursa her bilgi kabulumdur.
- entrapmen (20.03.07 12:35:42)
8 sene batman'ın bir köyünde kaldık.
köydeki evlerin neredeyse hepsi kerpiçti. mercimek, bulgur, peynir(koyun peyniri-otlu peynir vs), soğan, tandır ekmeği başlıca yiyeceklerdi. başka yiyecek olmadığından değil insanlar bunları çok sevdikleri için. karpuz düşkünlüğü had safhada idi. karpuzlar için özel depolar vardı, şubat mart ayına kadar bozulmadan kalabiliyordu bu depolarda karpuzlar.
ağalık yoktu ama köyün ileri gelenleri vardı, bunlar diğer köylüleri ezmez köylüler de bunlara saygı duyardı.
başlık parası hiç görmedim duymadım.
düğünler maddi imkanlarla orantılı olarak uzun olabiliyordu. 7-8 gün halay çekilen düğünler gördüm.
kadın-erkek ayrımı yoktu çalışma konusunda, hemen her evin ufak da olsa bir bahçesi tarlası vardı. buğday-tütün-karpuz en çok ekilen, uğraşılan ürünlerdi, bunların bakımı vs kadın erkek ortaklaşa yapılırdı. şehirde çalışan erkek de çoktu, kocaları şehirde çalışan kadınlar tarlalarıyla yalnız ilgilenmek durumunda kalıyorlardı. kahvehane yoktu ama komşu ilişkileri kuvvetliydi, hemen her akşam birileri birilerine giderdi, ikramlar filan yapılır sonra erkekler iskambil-okey-tavla oynar kadınlar da şunu bunu çekiştirirdi.
o köyden sonra gebze'nin bir köyüne taşındık, 400 nüfuslu bir köydü, 7 tane kahve vardı. erkekler sabahtan akşama kadar kahvede oturur kadınların tarlalarda canı çıkardı, çok garipsemiştim..
köydeki evlerin neredeyse hepsi kerpiçti. mercimek, bulgur, peynir(koyun peyniri-otlu peynir vs), soğan, tandır ekmeği başlıca yiyeceklerdi. başka yiyecek olmadığından değil insanlar bunları çok sevdikleri için. karpuz düşkünlüğü had safhada idi. karpuzlar için özel depolar vardı, şubat mart ayına kadar bozulmadan kalabiliyordu bu depolarda karpuzlar.
ağalık yoktu ama köyün ileri gelenleri vardı, bunlar diğer köylüleri ezmez köylüler de bunlara saygı duyardı.
başlık parası hiç görmedim duymadım.
düğünler maddi imkanlarla orantılı olarak uzun olabiliyordu. 7-8 gün halay çekilen düğünler gördüm.
kadın-erkek ayrımı yoktu çalışma konusunda, hemen her evin ufak da olsa bir bahçesi tarlası vardı. buğday-tütün-karpuz en çok ekilen, uğraşılan ürünlerdi, bunların bakımı vs kadın erkek ortaklaşa yapılırdı. şehirde çalışan erkek de çoktu, kocaları şehirde çalışan kadınlar tarlalarıyla yalnız ilgilenmek durumunda kalıyorlardı. kahvehane yoktu ama komşu ilişkileri kuvvetliydi, hemen her akşam birileri birilerine giderdi, ikramlar filan yapılır sonra erkekler iskambil-okey-tavla oynar kadınlar da şunu bunu çekiştirirdi.
o köyden sonra gebze'nin bir köyüne taşındık, 400 nüfuslu bir köydü, 7 tane kahve vardı. erkekler sabahtan akşama kadar kahvede oturur kadınların tarlalarda canı çıkardı, çok garipsemiştim..
- ravioli (20.03.07 13:16:39)
güneydoğu anadolu, doğu anadolu ve içanadolunun doğuya bakan kısımları genelde aynıdır. hayvancılık ve çiftçilikle geçinirler. birde arıcılıkta var.
evet geçim zor bu yüzden dünya bankası aracılığıyla çiftçilere tarım ve köyişleri bakanlığı yoluyla hibe vermekte. yetmezse kredi vermekte.
hibe nasıl oluyor hafiften anlatayım. köye müfettişler mi ne geliyor. bir eve geliyor kaç koyunun var kaç inek kaç tavuk kaç arın var. arazilerinin toplam boyutu ne.. diyip yetmedi araziye gidip keşif yapıyorlar. daha sonra çiftçiye 3-5 milyar ödüyor. hibe!
bir hibe ise şöyle. buna teşvik diyorlar. mesela 100 dönüm toprağın var. tarım köy işleri diyorki yonca ekersen, dönümüne 135 ytl vericem! sadece ek diyor. negzel, yetmedi bir yılda 3 kere ürün verir yonca. onlarıda sat şehire inip. off iyi para ediyor şaka maka.
işte böyle de kazanabilmektedirler. ama zahmetli iştir öyle böyle değil.
kredi ise traktör alıyorsun 36 ay vade %0 faiz mi ne. ama çiftçiler için sadce. mazot filan vergisiz.
neyse işte kahve kültürü dediğim gibi kasabalarda olur.köylerde olmaz. erkekler ki kahvede oturuyorsa orası köy değil. köy derler ama deildir artık. köy gelişmemiş mecradır bakir yerdir dağ dere tepe ırmak koyunlar keçiler mee mee diye gezdiği yerdir filan. neyse işte.
aşiretler konundan pek bilgim yok. ama şurdan bakabilirsini tr.wikipedia.org
evet geçim zor bu yüzden dünya bankası aracılığıyla çiftçilere tarım ve köyişleri bakanlığı yoluyla hibe vermekte. yetmezse kredi vermekte.
hibe nasıl oluyor hafiften anlatayım. köye müfettişler mi ne geliyor. bir eve geliyor kaç koyunun var kaç inek kaç tavuk kaç arın var. arazilerinin toplam boyutu ne.. diyip yetmedi araziye gidip keşif yapıyorlar. daha sonra çiftçiye 3-5 milyar ödüyor. hibe!
bir hibe ise şöyle. buna teşvik diyorlar. mesela 100 dönüm toprağın var. tarım köy işleri diyorki yonca ekersen, dönümüne 135 ytl vericem! sadece ek diyor. negzel, yetmedi bir yılda 3 kere ürün verir yonca. onlarıda sat şehire inip. off iyi para ediyor şaka maka.
işte böyle de kazanabilmektedirler. ama zahmetli iştir öyle böyle değil.
kredi ise traktör alıyorsun 36 ay vade %0 faiz mi ne. ama çiftçiler için sadce. mazot filan vergisiz.
neyse işte kahve kültürü dediğim gibi kasabalarda olur.köylerde olmaz. erkekler ki kahvede oturuyorsa orası köy değil. köy derler ama deildir artık. köy gelişmemiş mecradır bakir yerdir dağ dere tepe ırmak koyunlar keçiler mee mee diye gezdiği yerdir filan. neyse işte.
aşiretler konundan pek bilgim yok. ama şurdan bakabilirsini tr.wikipedia.org
- winsome (20.03.07 16:23:38)
1