[]

nereye gidiyor bu yağmurun suyu

efendim malumunuz ankara'da su sıkıntısı var. arada şiddetli yağmurlar yağmış olsa da belediye başkanımız "barajlara yağmur yağmadı" diyor. peki, bildiğim kadarıyla şehrin kanalizasyon hattı ile yağmur suyu tahliye hattı farklı (aynı olsaydı bütün mazgallardan, rögarlardan bok kokusu gelirdi. gelmez miydi?). yani kanalizasyonumuz ayrı yoldan, yağan yağmurların suyu ayrı yoldan gidiyor. peki öyleyse bu yağmur suları nereye gidiyor? şu yağmur suyu tahliye hattının bir ucunu baraja bağlasak, her taraftan toplanan yağmur suları barajı doldurmaz mı?

hem hakkaten nereye gidiyor bu sular, ve dahi kanalizasyonumuz? ne kadar yol gidiyor? nereye dökülüyor?


 
tam anladığımdan emin değilim ama; (bkz: havza)


  • pispinti  (03.03.07 14:58:46) 
mesela atıyorum ben ankara kızılay'dayım. şehrin göbeğinde. buraya yağmur yağıyor. yolları sokakları sel götürüyor. sonra bu sular mazgallardan rögarlardan aşağıdaki künklere gidiyor. peki künklerden nereye gidiyor? nerede bu künkün diğer ucu? bu künkün diğer ucundan çıkan yağmur suları baraj göllerine aktarılamaz mı? ya da baraj gölünden alınıp şehir şebekesine verildiği gibi, buradan alınıp şehir şebekesine verilemez mi? illa baraj gölünün üstüne yağmur yağmasını mı beklememiz lazım?


  • kibritsuyu  (03.03.07 15:42:58) 
bir havza içine düşen her damla su eğer börtü böcek tarafından kullanılmıyor, direkt buharlaşmıyor veya toprak gözeneklerinde hapsolmuyorsa (veya bin bir başka nedenden dolayı engellenmiyorsa); gerek toprak içerisinden, gerek doymuş toprak yüzeyinden ilerleyerek bir akıntıya dahil olur. bu çay olur dere olur nehir olur.. eğer bu akıntı bir baraj gölüyle son buluyorsa ki ankara'da 6 adet mevcuttu sanırım, biz o damlayı lıkır lıkır içiyoruz. kısaca, zaten baraj gölünün üstüne yağmur yağması beklenmiyor, göl ayrıca akıntılarla besleniyor, akıntılar da havza içine düşen her damla su ile. buna şehir içine düşenler de dahil.
ankara'daki susuzluğa gelince,kendisi kuraklıktan öte aymazlıktan kaynaklanıyor. farklı bir açıdan da olsa bir "su akar türk bakar" durumu söz konusu. şöyle ki; haliyle su barajlardan şehir şebekesine verilinceye kadar çeşitli merkezlerde arıtmaya tabi tutuluyor. ankara'da biri eski teknolojisinden dolayı atıl durumda olan (gerçi çok sıkışınca bunu da kullanıyorlamış adamlar)yanlış hatırlamıyorsam 3 adet arıtma tesisi bulunuyor. barajlardan elde edilen suyun bu tesislere taşınması ve suyun temizlendikten sonra şehir şebekesine dahil edilmesi sırasında, alt yapının sıçmış olmasından kaynaklanan % 50 ( yüzde elli (L)) 'ye varan bir oranda kayıp söz konusu..
barajdan gönderilen 2 litre suyun 1 litresi çeşmeye ulaşana kadar boruların çatlaklığı sızdırması vs.si yüzünden toprağa karışıyor.
işin komik yanı bunun çok uzun süreden beri bilindiği halde sadece "bakılmakla" yetinilmesiydi.. şimdi sezon içinde her zamanki yağış miktarı yakalanamayınca yusuf yusuf tamir etmeye çalışıyorlar bu hatları.. hatta kızılırmak havzasından su taşımaya çalışıyorlar.. harikasın ankara..
  • passenger  (03.03.07 17:26:34) 
olur öyle..
1- "yağmur suyu kanalizasyona da veriyor olabilir."

elbette verilebilir. bu belediyelerin altyapı tercihine bağlıdır. ancak bahsi geçen şehir ankara olduğu için bunun çoğu yerde geçerliliği yoktur.

2- "o sokaktan akan giden yağmur suyu içerisine ne bok varsa alıp yanında götürecektir. "

.mına bile koyacaktır.. gelin görün ki şehir içine düşen yağmur miktarının toplam havza içindeki yerinin devede kulak olmasından mütevellit kirlilik artıma için bir problem olmamaktadır.

3- "hakim rüzgar.. ormanın içi vs.."

şehre ait kanalizasyon illahaki arıtılmalıdır ve doğaya öyle verimelidir. en azından ankara için bu böyledir. ancak daha sonra sen bu suyu nereye verirsen ver toprağa karışacaktır. "su akar". bu suyun dahi ki arıtılmış kanalizasyon suyundan bahsediyoruz, bu şekilde toprak içi akıntısıyla bir baraj gölünde sonlanan bir akıntıya karışma ihtimali vardır. zararlı mıdır, değildir.zira binbir aşamadan geçer çeşmeye gelene kadar.

(bkz: introduction to hydrology)
  • passenger  (05.03.07 11:03:10) 
1
buraya yazılanların hakları Sir Anthony Hopkins'e aittir.
yazan eden compumaster, ilgilenen eden fader
modere edenler angelus, Artibir, aychovsky, baba jo, basond, compumaster, deckard, duyulmasi gerektigi kadar, fader, fraise, groove salad, kahvegibi, kaymaktutmayansicaksut, kibritsuyu, monstro, pandispanya, robin, ron dennis
bu sitede yazılanların hiçbiri doğru değildir. site içeriği küçükler için sakıncalı olabilir. yazılardan yazarları sorumludur. kaynak göstermeden alıntılanamaz. devlet tarafından atanmış bir kurumun internet üzerinde kimin hangi bilgiye ulaşıp ulaşamayacağına karar vermesi insan haklarına aykırıdır. web siteleri kullanıcıların istekleri doğrultusunda bağlandıkları yerlerdir. kullanıcılar isterlerse bir web sitesine bağlanmayabilirler. bu güçleri ve imkanları mevcuttur. bir kullanıcı bir siteye bağlanmak istiyorsa bu onun tercihi ve hakkıdır. bağlanmak istemiyorsa bu yine onun tercihi ve hakkıdır. halkın kendisine hizmet etmesi için görevlendirdiği kurumlar hadlerini aşıp halka neye ulaşıp ulaşmayacağını bilmeyen cahil cühela muamelesi edemezler. ebeveynlerin çocuklarını sakıncalı içeriklerden koruması için çok sayıda bedava ve ücretli yazılım mevcuttur. bu yazılımlar bir web tarayıcısını kullanmaktan daha karmaşık teknik bilgi gerektirmemektedir. devletin milletini küçük düşürmesi ve ebleh yerine koyması yasaktır. Skimlinks ile linkler üzerinden yönlendirme payı alınmaktadır.