[]

ben nasıl araba kullanacağım?

yaklaşık 3 sene önce ehliyet aldım. ancak istanbul'da yaşadığım için araba kullanmaya hiç yeltenmedim. yaş oldu 27. bu yaştan sonra cesaret edemezsem bir daha hiç cesaret edemem diyorum ama bir türlü gelmiyor o cesaret. sıkıştırırlar veya ani bir tepki vermem gerekirse veremem diye çok geriliyorum.
pratik yapmak istiyorum ama korkuyorum açıkçası. bir kere arabayı sadece oturduğum yerden ibaret sanıyorum. sağ taraf algım hiç yok. normal bir şekilde solumdan bir araba geçse korkudan sağa kırma eğilimim oluyor. hiç hesap edemiyorum orada ne var ne yok.
araba otomatik allahtan ama aynalara bakmayı unutuyorum bazen. bu sanırım zamanla oturacak bir şey, ama direksiyon hakimiyetini nasıl daha çabuk sağlayabilirim? cesaretimi nasıl toplayabilirim?


 
tenha yerlerde yavaş yavaş sürmeye başlayın..gerisi kendiliğinden gelecektir..
özel ders falan hiç para vermeyin..bir de eş dost akraba koyun yanınıza stresi alır..

  • dedim dedim de kime dedim  (25.04.12 10:06:20) 
ishak alaton'un dediğine göre istanbul'da trafikteki hız ortalaması 13 km/s miş. yani kimse bi yere gidemiyor aslında, sen de kullanma boşver.
direksiyonu kesinlikle sağa sola kırmamak gerek acil durumda, hep frene alıştır kendini. sağın solun boş olduğuna emin olmadan kırma direksiyonu. boş yerlerde bol dur kalklı, yokuşlu çalışmalar yap. bol bol park çalış. trafiğin hardcore hale geldiği yerler genelde belli zaten, oralarda akışa uyarsan kimse canice sıkıştırmaz, herkes yoluna gitmek peşinde. ama en soldan 60la sağa sola devinerek gidiyosan bol bol selektör yersin ve sıkıştırılabilirsin tabi :)

  • kediebesi  (25.04.12 10:07:18) 
önce pazar günleri boş bi yere gidip (örneğin sanayi siteleri pazar günü bomboş olur) yanında bilen birisiyle bir kaç gün pratik yap. araba sürmek pratik işidir en nihayetinde.

bu konuda yeterli hale geldiğini düşününce tek başına boş alanlarda biraz araba sür. sonra tek başına trafiğe çıkmayı dene. gerisi illa geliyor. :))

trafiğe çıktıktan sonraki 1-2 gün içinde tüm korkunun geçmesi lazım. öyle hatırlıyorum. ben trafiğe çıkalı 16 sene olmuş. :))
  • hevipeyra  (25.04.12 10:08:34) 
cok kolay.

Ben ilk ehliyetimi aldıgım gun trafiğe cıkmıstım hic deneyimim olmadan.
inan bana ilk cıktıgın için tetikte oluyorsun o sana guc veriyor o yuzden hata yapmıyorsun. Bence sabah 6 da cık ılk bır kac gun trafigin az oldugu anlarda, 2 hafta sonra her zaman cıkabilirsin trafiğe sorun olmaz.
  • melsh  (25.04.12 10:12:10) 
özel direksiyon dersi alabilirsin. hem püf noktalarını öğrenirsin hem de cesaretin artar.

bilen biri ile çıkmak ise bilen kişiye göre değişir. kişi sinirli, stresli, evhamlıysa ya da ne bileyim yanınızda olacak kişiyle çok samimi iseniz cesaretiniz daha da kırılabilir.
  • pokerface  (25.04.12 10:29:02 ~ 10:30:40) 
@jeanvaljean_: kadınım.


  • latoneus  (25.04.12 11:05:47) 
sana şöyle söyleyebilirim:
ehliyet yılım 2002, tam olarak araba kullanmaya yani başladım sayılır. zamanında ailemin zoruyla almıştım; o kadar da ilgisizdim araba kullanmaya. sonradan gel zaman git zaman gerektiği durumlar ortaya çıkmaya ve bu durumlar sıklaşmaya başlayınca mecbur bir araba alındı. sürücü kusrunda ilk kez araba kullanmıştım, sonrasında da hiç kullanmadım araba alana kadar (yaklaşık 10 yıl).

araba almadan 2 hafta önce haftasonu bir sürücü kursundan direksiyon dersi almaya başladım. hoca iyiydi bayağı, rahat hissediyordum, kasmıyordu, gerçi benim de yeteneğim varmış onu anladım o derslerde. ilk gün dersin sonunda trafiğe girdik, ikinci günün dersini komple trafikte geçirdik. sonraki hafta ders almadım. ondan sonraki hafta arabayı aldık. eşimin abisi geldi bizimle almaya, o getirdi bizi rahat tenha bir yere, orda tekrar ben başladım kullanmaya, sonra araca alışınca da trafiğe çıktım yine.

bu iki yardımdan başka yardım veya ders de almadım hiç. mümkün olduğunca sık arabaya atlayıp gezmeye çalışıyoruz şimdi pratik için. alakasız bilmediğimiz yollara giriyoruz, ordan bildiğimiz yerlere çıkmaya çalışıyoruz, alışveriş merkezlerine gidiyoruz, oraların otoparklarında park çalışması rahat olabiliyor (ağzına kadar dolu değilse tabii).

sağ sol tarafı ayarlayamama olayı bende de vardı feci şekilde bu arada. ben de kendimi sanki arabanın tam ortasında oturuyormuş gibi hissediyordum. zamanla geçiyor o, arabaya alışman lazım. ben kurs gördüğüm araçta alışamadım ama kendi arabamızda çok rahat kavradım o olguyu, belki araçla da alakalıdır, bilmiyorum.

aynalar gibi birkaç sorun ben de yaşadım, mesela el freni çekiliyken arabayı kaldırmak gibi. onlar da zamanla oturuyor.

korku kısmı için de; zamanla geçer diye umuyorum, ama her zaman böyle panik bir insansan geçmeyebilir de. sonra allah korusun kaza falan yapma...
  • loveinaflipbook  (25.04.12 11:12:54) 
yanına güvendiğin araba kullanmayı bilen birini alıp bol bol pratik yapman lazım.

bu sağ, sol algısı ve tepkiler şu an düşünerek yaptığın için çok zor geliyor ama zaman içinde reflekse dönüşecek ve farkında olmadan yapacaksın.
  • orpheus  (25.04.12 11:30:11) 
ben de aynı durumdaydım daha geçen sene. istanbul'un çılgın trafiğine alışmam 1 ay aldı, sonra alıştım. gittikçe daha az hata yapar oldum. korkunu ancak pratikle yenebilirsin. önce yakınlardaki yerlere, yolunu iyi bildiğin yerlere arabayla git. kornaya basanları, el kol hareketi yapanları takma. sonra daha uzak mesafelere, yolunu bilmediğin yerlere git. en başta zorlanacaksın, ben çok heyecanlanıyordum mesela. ama böyle kendini zorladıkça daha hızlı alışıyorsun. aynalara bakmak çok önemli istanbul'da. özellikle sağdan gelip önüne geçiveren bir sürü araba oluyor. sürekli tetikte olmaya alışman gerekecek. ben de kadınım, yapamazsın, çok kötü araba kullanıyorsun diyenlere sakın aldırma. daha 1 sene olmadan bayağı iyi araba kullanmayı öğrendim. her yere gidebiliyorum artık.


  • gurufasulye  (25.04.12 11:54:27) 
hacı trafikte yatay eksende yaptığın hatalar dikey eksende yaptığın hatalardan çok daha tehlikeli olabilir. aynalara alıştırman gerek kendini.


  • this is heavy  (25.04.12 12:42:24) 
1
buraya yazılanların hakları Sir Anthony Hopkins'e aittir.
yazan eden compumaster, ilgilenen eden fader
modere edenler angelus, Artibir, aychovsky, baba jo, basond, compumaster, deckard, duyulmasi gerektigi kadar, fader, fraise, groove salad, kahvegibi, kaymaktutmayansicaksut, kibritsuyu, monstro, pandispanya, robin, ron dennis
bu sitede yazılanların hiçbiri doğru değildir. site içeriği küçükler için sakıncalı olabilir. yazılardan yazarları sorumludur. kaynak göstermeden alıntılanamaz. devlet tarafından atanmış bir kurumun internet üzerinde kimin hangi bilgiye ulaşıp ulaşamayacağına karar vermesi insan haklarına aykırıdır. web siteleri kullanıcıların istekleri doğrultusunda bağlandıkları yerlerdir. kullanıcılar isterlerse bir web sitesine bağlanmayabilirler. bu güçleri ve imkanları mevcuttur. bir kullanıcı bir siteye bağlanmak istiyorsa bu onun tercihi ve hakkıdır. bağlanmak istemiyorsa bu yine onun tercihi ve hakkıdır. halkın kendisine hizmet etmesi için görevlendirdiği kurumlar hadlerini aşıp halka neye ulaşıp ulaşmayacağını bilmeyen cahil cühela muamelesi edemezler. ebeveynlerin çocuklarını sakıncalı içeriklerden koruması için çok sayıda bedava ve ücretli yazılım mevcuttur. bu yazılımlar bir web tarayıcısını kullanmaktan daha karmaşık teknik bilgi gerektirmemektedir. devletin milletini küçük düşürmesi ve ebleh yerine koyması yasaktır. Skimlinks ile linkler üzerinden yönlendirme payı alınmaktadır.