[]

yedikçe zayıflama

ben istiyorumki boğazımdan hiç kesmeyeyim, istediğim herşeyi rahatlıkla yiyeyim ama göbek yapmasın (kilo değil göbek), daha doğrusu göbeğimde yağ olarak birikmesin.

düzenli spora ayıracak vaktim yok, ne yapmalı? yedikten sonra aldığım kaloriyi hesaplayıp onu yakacak kadar kısa egzersiz yapsam birbini nötürler mi?

bu yaşta bildiğin hamile kadın göbeği var nasıl kurtulunur bundan? şırıngayı sokup yağları çekicem en sonunda.

 
don giyeyim ama götüme değmesin istiyosun. zor o iş.


  • iterator  (26.11.11 20:42:30) 
istediğin özellik bende fazlasıyla var bi yolunu bulabilirsem veriyim sana hem senin işine gelir hem benim. @iterator: metaforun amına koymuşsun tebrik ederim dude


  • isimsiz uye  (26.11.11 20:46:05) 
spor yapicaksin.


  • serabetan  (26.11.11 20:47:30) 
düzenli yürüyüş ve koşu işe yarar; tabii 1kmlik bir yürüyüş pek de faydalı olmaz. baya çıkıp yürümen gerek, yediğin miktara da bağlı yine de


  • mentuhotep  (26.11.11 20:50:15 ~ 20:50:37) 
bisiklet sür. karın kaslarını çalıştırır.


  • hoot  (26.11.11 20:57:56) 
Yüksek proteinli gıdalar almalısınız. İstediğiniz kadar yeyin karbonhidratı sıfırlayın şekeri kesin bunun dışında protein namına ne varsa çatlayana kadar yeyin.


  • Oguzhang  (26.11.11 21:06:36 ~ 21:06:48) 
Bahsedilen protein diyetini doktor tavsiyesi haricinde kesinlikle yapmayın. Arkadaşımı bu sebeple hastaneye kaldırdık.


  • dave87  (26.11.11 21:36:58) 
Bir hata olmalı,

Ben bir diyet tarifi vermedim, protein kullanımını artırmanın sağlığı riske edecek hiçbir sakıncası yoktur. Protein diyeti yapan kişi hastanelik oldu ise sağlık sorunları vardır yada ilaç vs. kullanmıştır.

Yoksa normal beslenerek protein diyeti yapan ve hastalanan sağlığı bozulan kimseyi duymadım, duymadım diyorum çünkü 13 sene spor salonu işletmeciliği yapmış deneyimli bir antrenörüm. Söz konusu beslenme sistemi günümüzde bilim adamlarınca tanımlanmış ve "taş devri diyeti" "karatay diyeti" olarak kitap halinde basılmış ve yayınlanmıştır. Protein diyeti insanları hastanelik etse bu kitapları alan ve uygulayan, yüzbinlerce kişinin hastanelere akın etmesi lazımdı.
  • Oguzhang  (26.11.11 23:23:36) 
karatay diyeti ve taş devri diyetleri yüksek proteinli diyetler değil, düşük karbonhidratlı diyetlerdir. insanları çatlayana kadar protein yiyin diyerek yanlış yönlendirmeyin.

atkins, karatay vs dediğim gibi low-carb olmalarına rağmen yüksek protein diyetlerinin alameti farikalarından gut gibi hastalıklara kendi içlerinde önlemleri vardır bol su tüketmek vs gibi.

orijinal duyuruya dönersek: ben low-carb diyetleri öneririm, ama oturup araştıracak, dengeli bir biçimde uygulamanız lazım.

örnekte gördüğümüz gibi, (ben dahil) kimsenin sözünü ciddi bir biçimde araştırmadan dinlemeyin.
  • in memory of botvinnik  (27.11.11 14:06:03 ~ 14:09:00) 
Çatlayana kadar yeme deyimi sadece bir teşbihtir. Karbonhidratı günlük yaşamda full sıfırlamak zaten mümkün değil ister istemez bir şekilde karbonhidrat alınır.

Protein diyetlerinde tavuk-balık-kırmızı et-yumurta-yoğurt gibi besinler tüketilir,ve bunlarında bir porsiyonu oldukça doyurucudur yani bir porsiyon çatlayana kadar yemiş gibi tokluk hissi yaratır. Yüksek protein diyetleri gut hastalığına vs. sebep olmaz bunun için özellikle Taş devri diyeti isimli kitabı okuyarak Gut hastalığının açıklamasına bakmak gereklidir.

Üzerine onca kitap yazılmış beslenme önerilerini burada 2-3 satır yazı ile özetlemek zaten zor. Birde o kısa yorumlar üzerinden yorum yorumlamak çok gereksiz. Olayın ana fikri basit, herşeyi yiyeyim ama kiloda vereyim sorusunun cevabı "çatlayana kadar protein" dir. Protein yiyeytrk çatlayan dünya literatürüne geçmiş bir örnekte zaten yoktur.

Ama şu konu doğru, araştırmadan kimsenin laflarını dikkate almamak. Gut hastalığına tedavi olarak önerilen taş devri diyetini gutun sebebi olarak yorumlamak gibi konular buna örnektir. Kolay gelsin.
  • Oguzhang  (27.11.11 15:04:11) 
ben bir doktor değilim, yaşadığımız şeyi anlatıyorum sadece. arkadaşıma bu karbonhidrat diyetini öneren kişi spor salonu antrenörüydü. bir tıp öğrencisine de danışarak arkadaşım diyeti uygulamaya karar verdi.

12 gün boyunca sadece protein içeren besinler yedi. programa harfiyen uydu, bu kadar iradeli olduğunu düşünmüyordum. fakat 13. gün sabahı yatağından kalkamadı. bize seslendi, yiyecek bir şeyler istedi. verdiklerimizi yiyemedi, hafif bir şeyler getirdik, midesi bulandı.

ailesi gelip iyi bir hastaneye götürdü. doktor yaptığı diyeti duyunca okkalı bir fırça attı kendisine. diyeti onaylayan tıp öğrencisi arkadaşı da hocalarına durumu anlatınca aynı tepkiyi yemiş hatta.

kimine yarar, kimine yaramaz bilemiyorum ama hakkında kitaplar yazılmış, önerilen bir diyet olması doktor kontrolünde uygulanması gerektiğini değiştirmiyor bana kalırsa. cildinde sorun çıktı diye kafasına göre roaccutane kullanıp karaciğer sorunlarıyla boğuşanlara da tanık oldum ben. yine de sizin tercihiniz tabii. ben yaşadığımız şeyi anlatmak istedim.
  • dave87  (27.11.11 23:34:24) 
dave87, düşük karbonhidratlı diyetlerde karbonhidrat hiç tamamen kesilmez, ve yalnızca proteinli besinler yenmez. arkadaşın sanırım ya low-carb'dan başka bir diyet yapmış, ya da diyeti yanlış uygulamış.

mesela sabah iki dilim siyah ekmek, iki yumurtayla tereyağlı omlet ve bol peynir; öğle yemeğinde zeytinyağlı ve ton balıklı büyük bir salata; akşam yemeğinde kapuska ve haşlanmış tavuk ya da bir dilim biftek (ekmeksiz tabi) tipik bir low-carb günü sayılabilir. mesela bu gün 80-100 gram filan karbonhidrat almışsınız demektir. burada günlük tavsiye edilen karbonhidrat miktarı boy/kilo oranınıza göre belirlenir, örneğin bu oran çok küçükse kişi günde 30 gramdan karbonhidratla başlayabilir ve kademe kademe istediği kiloya ulaşıncaya kadar artırabilir, veya yavaş yavaş haftada bir iki kilo vermek istiyorsa aralara bir avuç ceviz, fındık filan ekleyerek günlük karbonhidratı 100-150'ye çıkarabilir.

önemli noktalar: zeytinyağı, tereyağı gibi sağlıklı yağlar almaktan çekinmemek ve tabi ki gün içinde alınan karbı sağlıklı besinlerden (tercihen tahıllardan ve baklagillerden) almak, şekerden, tatlılardan uzak durmak, unlu ürünlerden, makarnadan pilavdan filan mümkün mertebe kaçınmaktır. (ama ben sabah iki ekmek yerine akşam 80 gram bulgur pilavından alıcam o karbonhidratı derseniz o da olur). ve bol bol su içmeyi kesinlikle ihmal etmemek.

bu örnekte de görüldüğü gibi ne çatlayana kadar protein yenir, ne yalnızca protein yenir, ne de karbonhidrat tamamen kesilir.

ana mantık da şu: vücudun enerjisini karbonhidrattan değil, yağdan elde etmesini sağlamak. vücudun buna alışması iki üç gün sürebilir, ama bu iki üç günden sonra vücut motor gibi yağ yakmaya başlar. bu esnada kas kütesini kaybetmemek için de hem vücuda gerekli yağları almak, hem de (protein alımını çok artırmak olmasa da), her gün proteinli besin tüketmeyi ihmal etmemek gerekir. ve dediğim gibi, günde belirlenen belirli miktar karbonhidrat elbette.
  • in memory of botvinnik  (28.11.11 17:33:06 ~ 18:12:42) 
Arkadaşlar burdan verilen diyetleri ciddiye almayın. Araştırın okuyun inceleyin. Diyet denen olgu bir yaşam tarzıdır, ömür boyu uygulanır, öyle "kilo verene kadar yapıyım kilo verdikten sonra eskisi gibi besleniyim" diye birşey yok, diyet denen olay süreklidir. Kendi yaşam tarzınıza en uygun beslenme şeklini seçecek ve ömür boyu o tarzı koruyacaksınız, Olaya aşina olmak için, önce Taş devri diyeti sonrada Karatay diyeti isimli kitapları okuyun, bu kitaplar ömür boyu uygulayabileceğiniz diyetten çok yaşam tarzı olabilecek, boğazınızdan kesmeden herşeyi yiyebileceğiniz ama yine kilo verebileceğiniz beslenme önerileri içerir. Kimse eline metre, tartı yada kalori tablosu alıp yediğini içtiğini tartmak, kalorisini hesaplamak zorunda değildir. Karnınız doyuyorsa olay tamamdır.

Taş devri diyeti isimli kitabın yazarı Prof. Dr. Ahmet Aydın ın bu kitapla ilgili birebir paylaşımlarda bulunduğu bir web sitesi ve forumu mevcuttur, bu forumda TDD(Taş Devri Diyeti) uygulayarak aylarca karbonhidratı sıfırlayan, şekeri kesen, yediğine içtiğine dikkat eden birçok hastanın birkaç ay içinde kilolarca zayıfladığını, tansiyon sorunundan şekere kadar birçok sorundan olan şikayetlerinin azaldığını vs. vs. bizzat okuyarak görebilirsiniz.

Bu arada "sıfırlamak" ve "çatlamak" deyimlerine takıntı yapan arkadaşlar bulunduğunu da üzülerek görüyorum, bu deyimler bir teşbih(benzetme)tir, gündelik yaşamda kullanılan dil ile, kısa yoldan bir ifade şeklidir, abartıya hacet yoktur, çünkü kimse bu satırları okuyunca mis gibi karbonhidratını full kesmeyecek, çatlayana dek proteine boğulmayacaktır.
  • Oguzhang  (28.11.11 18:49:05) 
1
buraya yazılanların hakları Sir Anthony Hopkins'e aittir.
yazan eden compumaster, ilgilenen eden fader
modere edenler angelus, Artibir, aychovsky, baba jo, basond, compumaster, deckard, duyulmasi gerektigi kadar, fader, fraise, groove salad, kahvegibi, kaymaktutmayansicaksut, kibritsuyu, monstro, pandispanya, robin, ron dennis
bu sitede yazılanların hiçbiri doğru değildir. site içeriği küçükler için sakıncalı olabilir. yazılardan yazarları sorumludur. kaynak göstermeden alıntılanamaz. devlet tarafından atanmış bir kurumun internet üzerinde kimin hangi bilgiye ulaşıp ulaşamayacağına karar vermesi insan haklarına aykırıdır. web siteleri kullanıcıların istekleri doğrultusunda bağlandıkları yerlerdir. kullanıcılar isterlerse bir web sitesine bağlanmayabilirler. bu güçleri ve imkanları mevcuttur. bir kullanıcı bir siteye bağlanmak istiyorsa bu onun tercihi ve hakkıdır. bağlanmak istemiyorsa bu yine onun tercihi ve hakkıdır. halkın kendisine hizmet etmesi için görevlendirdiği kurumlar hadlerini aşıp halka neye ulaşıp ulaşmayacağını bilmeyen cahil cühela muamelesi edemezler. ebeveynlerin çocuklarını sakıncalı içeriklerden koruması için çok sayıda bedava ve ücretli yazılım mevcuttur. bu yazılımlar bir web tarayıcısını kullanmaktan daha karmaşık teknik bilgi gerektirmemektedir. devletin milletini küçük düşürmesi ve ebleh yerine koyması yasaktır. Skimlinks ile linkler üzerinden yönlendirme payı alınmaktadır.