[]

Food Inc. müthiş bir belgesel, mutlaka izleyin izlettirin.

Gecen gun NTVde yayinlanan Food INC filmini izlerken uzun zamandir aklima
gelmeyen GDO meselesini tekrar hatirladim. Belgeseli izlemeyenler icin kisa bir ozet
yapayim: ABD dunyanin en buyuk misir ureticisi, dag tas -tabii ki GDOlu- misir.
Onlar da misiri heseyin icine koyuyorlar, fakat misir o kadar fazla ki gene
artiyor, bunlar da 90larin basindan beri misiri hayvan yemi olarak kullanmak
gibi dahiyane bir fikirle cikageliyorlar. Fakat hayvanlar tarihin basindan beri
ot ve yesillik yemek uzere evrimlesmis, misiri dayayinca tabii ki
hastalaniyorlar, cozum olarak da herbirine kilo kilo antibiyotik veriyorlar.
Yani vejetaryen -daha iyisi vegan- olmaniz sadece hayvanlar icin degil,
sagliginiz icin de cok yararli, adi tavuk ya da sigir olan fakat gercekte insan yapimi
mutantlar olan bu tuhaf yaratiklarin etleri ve cerahatli sutlerinin (bu
hastaliklardan dolayi hayvanlarin vucutlarinda olusan kilolarca ANTIBIYOTIKLI
IRIN elbette ki sutlerine, oradan da bizim vucudumuza geciyor.) insan vucuduna
yarardan cok zarar getiricegi asikar.(Ustelik hayvanciklar hayatlarini daracik
bolmelerde, hic hareket etmeden gecirdikleri ve misir surubuyla beslendikleri
icin hepsi seker hastasi, hepsinin kolesterolleri tavanda.)

Elin Amerikalisi boyle besleniyor da bizim durumumuz daha mi iyi, tabii ki
hayir. Bizdeki ciftciler de ayni yetistirme yontemini benimsiyorlar (Mudurnu'da
calismis bir arkadasim yumurtadan cikmis civcivin 45 gun sonra kocaman olup
kesildigini soylemisti) ve yine ucuz olsun diye bizimkiler de hayvanlari GDOlu
misirlarla besliyorlar, ozellikle buyuk et uretim ciftliklerinin Amerikan
modelinden hic bir fark yok.

Insan GDO meselesini arastirdikca daha fazla dehsete dusuyor; ama bir ozet gecmek istiyorum: Bu Gdo'lu gidalarin insan ve hayvan sagligina, dogaya verdikleri zararin haddi hesabi yok. Ama tabii bu gidalar hayatimiza 90li yillarda girmeye basladigi
icin, tum zararlarini da kimse henuz saptayabilmis degil, yani bekleyin, henuz
hicbirsey gormediniz! (Eger saptanabilmis zararlar hakkinda bir fikir sahibi
olmak istiyorsaniz ve iciniz kaldiracaksa, googledan ufak bir arastirma
yapmanizi oneririm.)

Cok uzattim ama bagislayin, butun bunlari soylemek ve etrafimiza da yaymak
gerektigini dusunuyorum. Bu noktada benim de sizlere bir sorum olacak, bu GDO
tartismalari bir ara cok alevliydi biliyorsunuz, sonra her konu gibi modasi
gecti. Simdi ne oldu, yani GDOlu gidalar ulkemize giriyor mu, evetse en cok
hangi gidalarda risk var? Mesela ben surekli deli gibi ceri domates tuketirim,
bunlarda GDO var mi? Yonetmelikte degisiklikler yapacaklardi ne oldu? Bilgisi olanlar paylassin lutfen.

Izlemediyseniz FOOD INC filmini kesinlikle izlemenizi ve izlettirmenizi
oneririm. Bir de KING CORN diye bir film varmis ki ben de en kisa surede
izlemeyi planliyorum, gida konusunda aydinlanmak isteyenlere bu filmi de
siddetle tavsiye ediyorlar.

Butun bu konularla ilgili bir Turk profesorle yapilmis faydali bir roportaj
okumak icin de su adresi ziyaret edebilirsiniz:
www.dogateknik.com.tr

 
Teşekkürler bilgilendirdiğiniz için. Ben 3 yıldır vejetaryenim, aslında sağlıklı beslenme isteğinden çok, hayvan sevgimden dolayı vejetaryen oldum. Maalesef yediğimiz sebzelere, meyvelere de hiç güvenmiyorum.

Bahçeli bir evde oturuyorum, birkaç kök domates ve biber ektik bu yıl, onları keyifle yiyorum. Onların tohumunu da geçen yıl Bodrum'da köylülerden almıştık, umarım sağlıksız değildirler. Başka da bir şey gelmiyor ki insanın elinden :( Sonuçta bu birkaç kişinin çabasıyla olacak bir şey değil :( Üffff, içim karardı...
  • marcelle  (28.07.10 11:11:29) 
Bende belgesel önerisi yapayım.

Fast Food Nation (Fast food'un ne kadar sağlıklı(!) olduğunu anlatan bir belgesel.)
Super Size Me (Adamım teki bir ay boyunca hamburger yiyor.Olanları izleyince görürsünüz)
Bigger Stronger Faster (Bu daha çok steroidlerle ilgili ama günümüz spor anlayışını ortaya koyuyor.)
  • Evocati  (28.07.10 11:36:38) 
geçen bende izledim bu belgeseli. çok etkilendim gerçekten hani sigara içinde böyle belgeselle gelsinler sigarayı da bırakırım.


  • zenc  (28.07.10 12:06:41) 
1
buraya yazılanların hakları Sir Anthony Hopkins'e aittir.
yazan eden compumaster, ilgilenen eden fader
modere edenler angelus, Artibir, aychovsky, baba jo, basond, compumaster, deckard, duyulmasi gerektigi kadar, fader, fraise, groove salad, kahvegibi, kaymaktutmayansicaksut, kibritsuyu, monstro, pandispanya, robin, ron dennis
bu sitede yazılanların hiçbiri doğru değildir. site içeriği küçükler için sakıncalı olabilir. yazılardan yazarları sorumludur. kaynak göstermeden alıntılanamaz. devlet tarafından atanmış bir kurumun internet üzerinde kimin hangi bilgiye ulaşıp ulaşamayacağına karar vermesi insan haklarına aykırıdır. web siteleri kullanıcıların istekleri doğrultusunda bağlandıkları yerlerdir. kullanıcılar isterlerse bir web sitesine bağlanmayabilirler. bu güçleri ve imkanları mevcuttur. bir kullanıcı bir siteye bağlanmak istiyorsa bu onun tercihi ve hakkıdır. bağlanmak istemiyorsa bu yine onun tercihi ve hakkıdır. halkın kendisine hizmet etmesi için görevlendirdiği kurumlar hadlerini aşıp halka neye ulaşıp ulaşmayacağını bilmeyen cahil cühela muamelesi edemezler. ebeveynlerin çocuklarını sakıncalı içeriklerden koruması için çok sayıda bedava ve ücretli yazılım mevcuttur. bu yazılımlar bir web tarayıcısını kullanmaktan daha karmaşık teknik bilgi gerektirmemektedir. devletin milletini küçük düşürmesi ve ebleh yerine koyması yasaktır. Skimlinks ile linkler üzerinden yönlendirme payı alınmaktadır.