[]

Yalnızlığa alışmak

Ben ki evlenmek için eteği tutuşan ben, ne zaman potansiyel biri olsa abi insanlıktan soğuyorum, çok mu yalnızlığa alıştım nedir? Günde 3 kere konuşmak aşırı saçma geliyor. Benzer durumda olan var mı? İlişki istiyorum ama olası durumda, iletişim anlamında çok yakın temastan boğuluyorum. Kötü birşey bu değil mi? Nasış düzelirim?




 
Kötü bişey değil fakat toplumda hakim ilişki pratiği bu olduğu için herkesin üstüne bu kazağı geçirmesi bekleniyor

iki ayrı evde yaşanan bi evlilik bana ideal geliyor, istediği zaman bir araya gelip istediğin zaman evlere dönülür, kimse birbirinin ev düzenine konforuna karışmaz

Keşke böyle bir ekonomik rahatlığımız olsa :)
  • grimavi  (22.12.24 19:05:20) 
Bence sende duzelmelik bi durum yok cunku ben de senin gibiyim. Cok fazla iletisimde kalmak, cok sorgulanmak bunaltiyor. Bizim toplumumuzda cogu insan tek basina zaman gecirmeyi bilmedigi icin ve kendisiyle zaman gecirmeyi sevmedigi/bunaldigi icin ya da yalnizligi kotu bi sey olarak gordugu icin hayatina birisi girdigi zaman ilgi anlaminda vantuz moduna geciyor. Yanlis olan bu geliyor bana.
Kendisiyle zaman gecirmeyi seven birisine denk geldiginde boyle hissetmeyeceksin.

  • sey mi dostum  (22.12.24 19:14:27) 
Evet birisine ihtiyaç duyulduğunda yalnızlık gerçekten hoş birşey değil ama galiba durumu belirleyen şey “birisine ihtiyaç sıklığı”
İlişkinin başında aynı evde olunmadığı için telefondan iletişime geçiliyor ya, ben aslında eskilerin ruberu dedikler yüzyüze görüşmeyi tercih ederim ve çok severim. Öyle tleefondan napıyorsun/napıcaksın/ zıttırı zutturu mesajlara ve onlara cevap verme zorunluluğuna gelemiyorum, bir de yaşlarmız da var yani. 30 plus diyeyim.
Bir de “hoşlanma yüzdesi” devreye giriyor sanırım :( evet ben bu kişiden hoşlanmamışım, şimdi anlıyorum. Yine dw whatsap mesajları ilişkiyi öldürüyoe arkadaşlar. İnsanlar bu durumda zaet zurt mesaj atmayıp biraz serin kalabilseler karşıdakinde “özlem” yaratacaklar, “merak” yaratacaklar. Ama yok! Ergen gibi fıtı fıtı mesaj :////
  • love and trust  (22.12.24 19:22:06) 
Çok belli bir şey ki sizin gibi hisseden insanlar da var sizin gibi hissetmeyenler de. Bakın siz ortaya bir soru sormuşsunuz biri size daha yakın, diğeri daha merkezde iki cevap gelmiş. Ben de mesela iletişim kurmayı daha çok seven taraftayım. Benim çok ilgi beklediğimi düşündüğü için benden uzaklaşan insanlar da oldu, benden ilgi görmediğini söyleyerek benden uzaklaşan insanlar da oldu. Ben farklı bir şey yapmadım ama.

Neticede siz de sizin gibi düşünen birini bulmalısınız. Her şey gibi kimi özellikler daha sık görülüyor kimisi daha nadir. Artık bir orta yol bulacaksınız neticede.

Bence sizin gibi olmayan insanlarda hata aramayın, dünyada bin çeşit insan var, hep böyleydi, hep böyle olacak. Hiçbir zaman bütün insanlık ortak bir noktada buluşmayacak. Bu gibi konularda insanların sizi anlamasını beklemeyin. Özellikle de yetişkin insanlar hayatlarının çoğu süresince yaptıkları şeyden sizin sabrınızın kaldırabileceği bir süre içinde vazgeçemez.

Ben hep şöyle bakıyordum, "benim gibi düşünen en az bir kişiyi tanıyorum" o da ben :D netice hiçbirimiz bulunmaz hint kumaşı değiliz, sizin gibi birileri her zaman var. Zamanınızı olmayacak insanlarla harcamayın.

Edit: Bir de özlem ve merak bir ilişkinin sürmesi için temel gerekliliklerden birisi olarak görülmemeli bence, ne bileyim. Yani özlem ve merak "ilişki içinde olunan biriyle" sürdürülmesi çok da mümkün olmayan hisler değil mi sizce de? Bir insanın hayatı en fazla ne kadar ilginç olabilir? Özlem de bence sadece uzak kalmakla ortaya çıkmıyor. Uzak kalıp kavuştuğunuz döngüler tekrarladığı sürece bu da özlemi azaltıyor, alışıyorsunuz. Yani bu uzaktan sevme fikri de özleminizi diri tutmaya yetmeyebilir, bunu demek istiyorum. Bu açıdan çok süreğen hisler değil gibiler.
  • akhenaten  (22.12.24 21:42:00 ~ 21:53:57) 
kaçıngan bağlanma stilinde olabilir misiniz?


  • bahçedekisandal  (22.12.24 21:43:37) 
Aynı benim gibisin.
Düzelmek için düzelmek istemek gerek diyeceğim ama, düzelmek istemek için de yamukluğun bizde olduğunu kabul etmek gerek ki ben hiç de öyle olduğunu düşünmüyorum.

Anında bayıyor hadi beni. Sabahın köründe 'Günaydın.' diye mesaj yazmanın alemi nedir. Çok anlamsız geliyor bana.
  • Mirket  (22.12.24 21:56:26) 
1
buraya yazılanların hakları Sir Anthony Hopkins'e aittir.
yazan eden compumaster, ilgilenen eden fader
modere edenler angelus, Artibir, aychovsky, baba jo, basond, compumaster, deckard, duyulmasi gerektigi kadar, fader, fraise, groove salad, kahvegibi, kaymaktutmayansicaksut, kibritsuyu, monstro, pandispanya, robin, ron dennis
bu sitede yazılanların hiçbiri doğru değildir. site içeriği küçükler için sakıncalı olabilir. yazılardan yazarları sorumludur. kaynak göstermeden alıntılanamaz. devlet tarafından atanmış bir kurumun internet üzerinde kimin hangi bilgiye ulaşıp ulaşamayacağına karar vermesi insan haklarına aykırıdır. web siteleri kullanıcıların istekleri doğrultusunda bağlandıkları yerlerdir. kullanıcılar isterlerse bir web sitesine bağlanmayabilirler. bu güçleri ve imkanları mevcuttur. bir kullanıcı bir siteye bağlanmak istiyorsa bu onun tercihi ve hakkıdır. bağlanmak istemiyorsa bu yine onun tercihi ve hakkıdır. halkın kendisine hizmet etmesi için görevlendirdiği kurumlar hadlerini aşıp halka neye ulaşıp ulaşmayacağını bilmeyen cahil cühela muamelesi edemezler. ebeveynlerin çocuklarını sakıncalı içeriklerden koruması için çok sayıda bedava ve ücretli yazılım mevcuttur. bu yazılımlar bir web tarayıcısını kullanmaktan daha karmaşık teknik bilgi gerektirmemektedir. devletin milletini küçük düşürmesi ve ebleh yerine koyması yasaktır. Skimlinks ile linkler üzerinden yönlendirme payı alınmaktadır.