[]

kıyafetlerinizi yönetebiliyor musunuz? yani şöyle: neyi giyeceğinizden

ya da neyi artık giymek istemediğinizden falan emin misiniz? benim zaman zaman aşırı karman çorman oluyor. şöyle yaptım, hepsini depoya kaldırdım, kendime sadece 6 ile 7 kombin ayrıdım. dön dön giyiyorum. ama kışın bunu yapabileceğimi sanmıyorum çünkü kışın üşüdüğüm için her şeyi giyesim geliyor.




 
Giyilebilecek durumda olan ama giymediğim kıyafetlerimin hepsini poşetleyip kıyafet kutularına bıraktım.
Buna "zayıflayınca giyerim" kıyafetleri de dahil. Hepsinden kurtuldum.

Dışarıda giyilmez ama evde giyilir dediklerimi ayrı bir yere kaldırdım.
Kötü durumda olanları attım.
Spor kıyafetlerim ayrı bir yerde.

Bunun dışında kalanlar gerekli durumlarda giyilebilecek kıyafetler.

Dolap düzenleme işi bir noktada oturuyor, bu konuda bir düzen oturtmak yeni alınacak kıyafetlerle alakalı biraz.
Ben bu konuda çok zorlanıyorum. Her beğendiğimi almak istiyorum çünkü bu da dolabı kalabalıklaştırıyor.
Şu an üzerinde çalıştığım bu, her beğendiğimi almamaya çalışıyorum.
  • mutekebbir  (21.08.24 12:26:20) 
Çok fazla kıyafetim yok, almıyorum. Kıyafet alacağım zaman örneğin pantolon diyelim, varolan tişört, kazak vs. uyumlu olabilecek parçalar seçiyorum.

Artık giymediğim ama giyilebilecek olanları, giysi kumbarasina koyuyorum ya da sokak hayvanlarına destek amaçlı kurduğumuz ikinci el pazarına götürüyorum orada satmaya çalışıyorum.
  • rock n roll  (21.08.24 12:33:07) 
Ben 2 sene önce temizlik yaptım dolabımda. Artık giymeyeceğimden emin olduğum ama yıllardır atmaya kıyamadığım bayağı şeyden kurtuldum. Şimdi yine biraz daha sadeleşmeyi istiyorum aslında ama net olarak giymeyeceğim şeyleri zaten elemiş olduğum için kalanları atamıyorum.

Yalnız asıl saçma olan şu ki bu kadar kıyafete rağmen sürekli aynı 2-3 elbiseyi, 2-3 pantolonu vs giydiğimi fark ettim. Senede belki 1-2 kez giydiğim şeylerle dolu dolabım ama sevdiğim için de veremiyorum işte hiçbirini.
  • ms brownstone  (21.08.24 12:50:35) 
Bir süre önce görece basit bir sisteme geçtim:

Dolapta kullanmadığım hiçbir şey yok; bir sebepten giymeyeceğimi düşündüğüm her şeyi elden çıkarttım.

Dolaptan bir sebeple bir şey eksilmeden yeni bir şey almıyorum. Hatta fazladan askı bile bırakmadım. Modayla falan da işim olmadığı için bu bir şeylerin eskimesi, kazara yırtılması vb. demek oluyor.

Bu sistem benim işime yarıyor; bu sayede "Oha bu indirim kaçmaz" gazına gelmiyorum.
  • salihdt  (21.08.24 13:37:57) 
3 Pantolon, 5 t shirt - 5 kazak tan fazla almıyorum. Yeni alacaksam eskimiş olanları atıyorum.


  • ferenc  (21.08.24 14:23:13) 
Ben 2 senedir kışlık yazlık kaldırma olayı yapmadan hepsini bölmeler şeklinde ayarladım ve hepsi görünür şekilde duruyor dolapta. Eğer kaldırırsam giyilmiyor çünkü buna rağmen özellikle yazlık tshirtlerün yıkanma sonrası ömrü çok kısa oluyor, yani düşük devir ve soğuk yıkama yapsam da ilk günkü hali gibi kalmıyor. Kumaşlar esniyor dağılıyor, bu tarz kötüleşen kıyafetleri ayırıp birkaç sene daha evde giyip sonra tekrar giysi kumbarası döngüsüne giriyor ama her sene ayıklamak ve düzenlemek yorucu. Buna rağmen toplu çamaşır yıkama sonrası o dolabın biraz düzeni şaşıyor tekrar düzenliyorum filan kara delik gibi..


  • titanic kemancısı  (21.08.24 15:11:50) 
abi yok ya valla üniforma gibi iki pantul beş tişört geziyorum yaz kış. hava soğuksa üstüne mont veya kaban alıyorum işte sadece. birincisi düzgün giyinecek kadar çalışmıyor kafam, öyle bir kapasitem yok yani, hani sen bir sincaptan denklem çözmesini beklemezsin mesela di mi, benden de giyim konusunda düşünmemi bekleme. yapamıyorum. tek kriterim temiz ve tercihen koyu renkli olması, çok rahatsız etmemesi. asla değiştirme ihtiyacı olmasa, kirlenmese vs. aynı kot-tişörtü 90 yaşına kadar giyerim başka hiçbir şeye dokunmadan.

neyi giyip giymemek istediğimi de bilmiyorum zaten. birkaç parça bir şey alayım diyorum, hoşuma gidiyor. eve gelince "bu ne lan" deyip atıyorum kenara.

üzerinde ingilizce alakasız saçmasapan şeyler yazan waikiki tişörtleri giydiğim, seçimi annemin ödemeyi de babamın yaptığı günleri özlüyorum.
  • mark greg sputnik  (21.08.24 15:17:27) 
1
buraya yazılanların hakları Sir Anthony Hopkins'e aittir.
yazan eden compumaster, ilgilenen eden fader
modere edenler angelus, Artibir, aychovsky, baba jo, basond, compumaster, deckard, duyulmasi gerektigi kadar, fader, fraise, groove salad, kahvegibi, kaymaktutmayansicaksut, kibritsuyu, monstro, pandispanya, robin, ron dennis
bu sitede yazılanların hiçbiri doğru değildir. site içeriği küçükler için sakıncalı olabilir. yazılardan yazarları sorumludur. kaynak göstermeden alıntılanamaz. devlet tarafından atanmış bir kurumun internet üzerinde kimin hangi bilgiye ulaşıp ulaşamayacağına karar vermesi insan haklarına aykırıdır. web siteleri kullanıcıların istekleri doğrultusunda bağlandıkları yerlerdir. kullanıcılar isterlerse bir web sitesine bağlanmayabilirler. bu güçleri ve imkanları mevcuttur. bir kullanıcı bir siteye bağlanmak istiyorsa bu onun tercihi ve hakkıdır. bağlanmak istemiyorsa bu yine onun tercihi ve hakkıdır. halkın kendisine hizmet etmesi için görevlendirdiği kurumlar hadlerini aşıp halka neye ulaşıp ulaşmayacağını bilmeyen cahil cühela muamelesi edemezler. ebeveynlerin çocuklarını sakıncalı içeriklerden koruması için çok sayıda bedava ve ücretli yazılım mevcuttur. bu yazılımlar bir web tarayıcısını kullanmaktan daha karmaşık teknik bilgi gerektirmemektedir. devletin milletini küçük düşürmesi ve ebleh yerine koyması yasaktır. Skimlinks ile linkler üzerinden yönlendirme payı alınmaktadır.