[]

iliskimden randiman alamiyorum

ama kurulu duzenimiz var yegenim. bu esik uzun iliskilerde nasil karsilaniyor? bir sekilde hayatimiz ortak oluveriyor ama ben daha verici hissediyorum, istedigim denge ve ask levelinda degil kesinlikle. yine ihtiyacimiz oldugunda basimiz sikisinca birbirimize muhtac kaliyoruz awk nedir bunun bitirme/surdurme yontemi sizin deneyimlerinizden feyizlenelim dostlarim




 
Şu ortamda ilişki tavsiyesi verecek son insanım, sadece deneyimimi paylaşacağım. Üç yıllık ilişkimde benzer bir dengesizlik, atalet vardı. Huzursuzdum. Bir gece bir rüya gördüm, birine inanılmaz aşıktım rüyada. Sabah kalktığımda "Ben sevgilimi böyle sevmiyorum." dedim. Ayrıldık. O da bekliyormuş herhalde, hiç defans göstermedi.


  • sekizdokuzon  (10.07.24 23:54:57) 
Aşk seviyesi illa ki düşüyor, uzun ilişkilerin kaderi bu.
Beraber vakit geçirmekten mutlu olma ve konfor alanı beklentilerine geçmek lazım belki de. En azından sürdürme yöntemi böyle olur.

Bitirme işi daha kolay aslında ama orada da ne istediğini net bilmek gerekiyor. Kararlı ve aldığı kararların artısıyla eskisiyle sonuçlarına katlanabilecek durumdaysan bitir.
  • Bruce  (11.07.24 00:08:23) 
Böyle durumlarda başka biriyle tanışıp yeniden her şeyini öğrenme konusu heyecan verici geldiği kadar yorucu da. Sırf bu sebepten insanlar üşeniyor. Biraz da yalnız kalma korkusu var. O yüzden önce toksikleşene kadar sonra da toksikliğine dayanabileceği yere gelene kadar devam edip ayrılıyor. Bu gibi durumlarda oturup her şeyi konuşunca böyle bir bariyeri atlayıp mutlu bir şekilde ilişkisine devam tanıdığım 0 kişi var. Yine de bir yerlerde birileri vardır elbette.

www.youtube.com
  • nawar  (11.07.24 00:10:10) 
Zemin çift taraflı hazırsa eğer ilişki nereye gidiyor sorusu aradığın marazı çıkarabilir.


  • beyfendi  (11.07.24 00:27:34) 
randıman alacağım derken şanzımanı dağıtma. evlen geç.


  • ferenc  (11.07.24 00:37:16) 
İnsan duygusal ilişkisinde, dışarıdaki insanlarla iletişimdeykenki kadar dikkatli olmak, o kadar düşüne düşüne konuşmak veya davranmak istemiyor.

Aile evindeki gibi. Annenin babanın her şeyi sineye çekişlerine alışkın olan evladın duygusal ilişkisindeyken de aynı sineye çekişleri partnerinden beklemesi yani. Partnerden annenin babanın bebek bezi emiciliğini beklemek.

Çünkü hayata olduğu gibi duygusal ilişkilere de kapanmamış veya yeni açılmış yaralarımızın etkisi altındayken başlıyoruz, önceliğimiz o yaraları sağaltacak veya üstünü kapatacak, acıtmayacak iletişimler kurmak. İnsan istediği kadar fedakarlık yapmaya hatta kendinden vazgeçmeye hazır hissetsin, o yaralar öyle bir tetiklenip öyle bir hükmediyor ki ilişkilere, farkına varıncaya kadar 40'ı deviriyorsun benim gibi.

İlişkine bir de böyle bak. Hem kendine hem de ona.
  • muhayyer divan  (11.07.24 01:31:14) 
Durumun ortam şartlarından mı yoksa ilişkinin kendisinden mi kaynaklandığını anlayabiliyor musunuz? Yani insan hayatta her türlü duyguyu, her türlü ruh halini yaşar. Sizi hayatın bütün sıkıntılarından kurtaracak ve ömür boyu mutlu yaşatacak birisi yok. Gün gelir bunalırsınız, gün gelir mutlu hissedersiniz.

Eğer hayatınızda ibre genel olarak aşağıyı gösteriyorsa önce bunun yukarıya dönmesini beklersiniz. Baktınız ilişkiniz hala size iyi gelmiyor, o zaman sadece ilişkinin devam edip etmemesi durumuna kafa yorarsınız.
  • akhenaten  (11.07.24 09:23:08) 
Her yerden engellemek ve sıfır iletisim ;))) hayır canım, ergence diil


  • abuzer  (11.07.24 09:40:37) 
başlığa güldüm :)
aşk leveli bence kriter olmamalı. gelip geçen bir şey neticede. sevgi dersek aşk yerine o kriter olmalı. bir yerde bir durağınlığa giriyor ne yazık ki. yapacak teş şey bence kabullenmek. bunun için çabalanılabilir tabi ama bu tek taraflı olmaz.
vericilik kısmı da aslında yine yukarıdaki sebepten. erkekler için genellikle o aşk heyecanı sonrasında daha bir durağanlaşma oluyor. erkek gazla çalışan bir motor olduğundan o heyecan gazı azaldıkça sıradanlaşıyor. bunun olmaması için erkeğin biraza daha saygılı, her şeyi sadece gazla yapmayacak, sorumluluk bilincinin yüksek bir hale evrilmesi gerekiyor.
çözüm bilmiyorum. ama kurulu düzeni bozunca da genelde benzer süreci baştan yaşıyor insanlar.
  • kisa  (11.07.24 10:22:43) 
1
buraya yazılanların hakları Sir Anthony Hopkins'e aittir.
yazan eden compumaster, ilgilenen eden fader
modere edenler angelus, Artibir, aychovsky, baba jo, basond, compumaster, deckard, duyulmasi gerektigi kadar, fader, fraise, groove salad, kahvegibi, kaymaktutmayansicaksut, kibritsuyu, monstro, pandispanya, robin, ron dennis
bu sitede yazılanların hiçbiri doğru değildir. site içeriği küçükler için sakıncalı olabilir. yazılardan yazarları sorumludur. kaynak göstermeden alıntılanamaz. devlet tarafından atanmış bir kurumun internet üzerinde kimin hangi bilgiye ulaşıp ulaşamayacağına karar vermesi insan haklarına aykırıdır. web siteleri kullanıcıların istekleri doğrultusunda bağlandıkları yerlerdir. kullanıcılar isterlerse bir web sitesine bağlanmayabilirler. bu güçleri ve imkanları mevcuttur. bir kullanıcı bir siteye bağlanmak istiyorsa bu onun tercihi ve hakkıdır. bağlanmak istemiyorsa bu yine onun tercihi ve hakkıdır. halkın kendisine hizmet etmesi için görevlendirdiği kurumlar hadlerini aşıp halka neye ulaşıp ulaşmayacağını bilmeyen cahil cühela muamelesi edemezler. ebeveynlerin çocuklarını sakıncalı içeriklerden koruması için çok sayıda bedava ve ücretli yazılım mevcuttur. bu yazılımlar bir web tarayıcısını kullanmaktan daha karmaşık teknik bilgi gerektirmemektedir. devletin milletini küçük düşürmesi ve ebleh yerine koyması yasaktır. Skimlinks ile linkler üzerinden yönlendirme payı alınmaktadır.