[]

Gerçekten hayatta boğaziçili olmanın bir artısı var mı?

Öncelikle herkese sağlıklı ve güzel bir gün dilerim.

Boğaziçi makine 2. sınıf öğrencisiyim. Bu zamana kadar başvurduğum staj/burs başvuruları olmuştu. Stajda Amazon da 2-3 pozisyona başvurdum, hepsinden red yedim. Applr store da ne iş barsa başvurdum, geri dönmediler bile. Başka firmalarda staj için başvurmuştum, mesela hasel, yine hiç geri dönüş almadım.

Burs başvuruları da öyle. Hiç çıkmadı.

Math102 dersini geçebilmek için benden ders anlatmam için yalvaran arkadaşım McKinsey de staj yaptı. Sordum nasıl buldun diye, babasının bir tanığı aracılığı ile bulmuş.

Dersleri gram takmayan bir arkadaşım, rn son konuştuğumda 3-4 tane burs mülakatına gidiyordu. Sonuç ne oldu bilmiyorum.

Benim okulda fark ettiğim şey, çoğu kişinin sosyoekonomik düzeyi yüksel ailelerden geldikleri. Okulun Facebook grubunda çok görüyorum mesela, herkesin yeşil pasaportu var resmen.
Bazı konuşmalara şahit oluyorum, millet okula arabayla falan geliyor.

Benim annem de babam da asgari ücretli çalışan. İkisi de ilkokul mezunu. Ne yaptıysam kendim yaptım. Dershane - özel ders gibi şeylerim de olmadı. Evde full kendim çalışarak kazandım. Normalde tıp okumak istiyordum, ama o sıra korona dönemiydi, annem işsiz kalmıştı şehir dışında okumamın imkanı yoktu. O yüzden şehir içinde bir yer yazdım. (Normalde Boğaziçi kimya girişliyim makineye kurum içi yatay geçişle geçtim)

Geçen Erasmus başvuruları vardı, bana Danimarka’da bir üniversite çıktı. Hibe desteği daha belli değil, ama hibe çıksa bile gidemeyeceğim sanırım çünkü çok pahalı.

Yani açıkçası boğaziçili olmanın ben hiçbir faydasını görmedim. Benim gördüğüm, herkes ailesi sayesinde bir yerlere geliyor. Bu kişiler lise mezunu bile olsa bence kariyerlerinde yine aynı noktada olurdu.

Yani iş hayatında da gerçekten böyle mi? Şu an uzman doktor 100bin tl maaş alıyor. Makine mühendisi olarak bu sayılara “Boğaziçili” olarak rahatça çıkılabiliniyor mu?
Yine sil baştan deyip hala şans varken tıbba geçme düşüncem var. Burada da insanlar uzman doktor olmak için 10 sene gerekiyor falan diyor da tıp fakültesinde 6. sınıfta maaş almaya başlıyorlar zaten. Uzmanlığı yaparken de büyük şehirlerde 60k, küçük şehitlerde 80k alıyorlarmış. Yani tıpta da ilk 5 seneyi geçince para almaya başlıyoruz.

Biraz uzun oldu, teşekkürler.

 
bogazicililik doktor kadar itibarli olamaz doktor her yerde doktordur. ama benim tanidigim bogazicililer yurt disina falan kaciyor biraz sen 60-100 hesaplari yapiyorsun da biraz da yasam tarzidir. yapmak istedigin meslek doktorluk gibi anladim. o yuzden oyum dr


  • ala09  (18.04.24 21:51:31) 
Boun bilgisayar mühendisliği mezunu arkadaşım okulun anlaşması gibi bi şey sayesinde münihte yüksek lisansa başladı direkt, muhtemelen bitince de orda kalmaya devam edecek ki işte öğretmen çocuğu biri network falan değil. Orda yurtlarda kaldı, ek gelir için ders verdi ilk senelerinde. Şimdi bi şirkette yarı zamanlı çalışıyor, bitince tama geçecek diye biliyorum eğer planı değişmediyse. Başka bir üniden mezun olsa bunu yapabilir miydi bilmiyorum o kadar hırslı biri değil normalde.

Bu arada son kısımla ilgili düzeltme yapayım, intörnlükte asgari ücret alınıyor(eskiden üçte biriydi hatta benim dönemimde de şimdi neyse ki en azından asgari alınıyor), uzmanlık için tus belası var ama diğer duyurulardan da gördüğüm kadarıyla çalışkan birisin, yaparsın. Şu an asistan olup 60 bin alan yoktur diye düşünüyorum, döner sermayeye de bağlı tabii ama en azından 70 bin alınıyor, yeni açılan şehir hastanelerinde nöbetli bölümlerde asistan maaşları bile 100 bin civarı sanırım. Küçük şehir/büyük şehir farkı da asistanlıkta ayda max 1000 liralık bir ek ödenek yani onun etkisi yok, hastanenin döner sermayesi önemli. Uzmanlıkta değişken olduğu için çok bilmiyorum uzman olunca görürüm onu :)
  • nundu  (18.04.24 21:58:31) 
Daha uzun bir cevap yazacağım editleyip ama Boğaziçi zengin zekilerin okulu evet benim de dikkatimi çeken bir şey bu. Öğrencilerin ekonomik durumu baya ortalamanın üstünde.


  • sanguine  (18.04.24 23:49:36) 
Tabi ki var. Üniversite mezunlarının hali malum. Bir elin parmağını geçmeyecek kadar iyi devlet ünisi kaldı, boun da bunların en tepesinde. 2. Sınıf staj için biraz erken geliyor olabilir iş verenlere. Başka bir alanda staja en az 3. Sınıfı bitirmiş olmak ve belli dersleri almış olmak koşulu ile stajyer alıyorduk. Bir de iki üç başvuru da pek yeterli değil. Onlarca başvuru yapman lazım. İnsanlar refaransla staj buluyor olabilir veya 100 ilana başvurup bir başvuru yaptım diyor olabilir. Onlara kulak asma ve denemeye devam et.

Boun mezunu bir mühendisin sırtı kolay kolay yere gelmez merak etme ama senin de gözünün açık olması lazım. Benim arkadaşlarımın bir kısmı mühendis ve boundan daha mutevazı yerlerden mezun olmalarına rağmen gayet iyi maaş alıyorlar. İlk işi ve ilk stajı bulmak zordur ama boun + birkaç yıllık iş tecrübesinden sonra önün açılır merak etme. Mesaj atarsan spesifik bir yer de önereceğim staj için.
  • playing star again  (18.04.24 23:54:55) 
Doğrudan bir artısı olmaz. Şunu demek istiyorum, boğaziçi'den mezun olunca gel hemen seni işe alalım okulun süpermiş demeyecekler. Mezuniyet sonrası veya eğitim sürecinde ekstra çabalaman gerekiyor.

Garanti hayat istiyorsan tıp fakültesine geç. Özel sektör doktorluktan çok daha zor. Ek olarak sömürücü. Doktora kimsenin tafrası geçmez
  • ferenc  (18.04.24 23:58:19) 
önceden ingilizce eğitim dolayısıyla bir artısı oluyordu artık her yer ingilizce eğitim veriyor neredeyse. yani bence boğaziçiden bağımsız artık okuduğun üniversitenin doğrudan bir artısı yok. rekabet artık üniversitenin adından çok daha öte. ve bence doğrusu da bu.

kız kardeşim boğaziçi mezunu ve onun mezun olduğu dönemde boğaziçili olmak hakikaten ayrıcalıktı. çünkü ingilizce eğitim bu kadar erişilebilir bir şey değildi. öne default olarak öne geçiriyordu. şuan böyle bir şey mümkün değil.

çalıştığım iş yerinde yeni başlayanlar arasında boğaziçi ve odtüden mezun olanlar olduğu gibi medipol, gazi ve ısparta üniversitesinden mezun olan kişiler de var. ve hepsi aynı maaşı alıyor.

hekimlik asla salt kazanç odaklı düşünülmesi gereken bir
meslek değil bana göre. askerlik gibi hekimlik de bir hayat tarzı meslekten öte. görece standardı daha yüksek evet ama temposu da yüksek ve dediğin gibi uzun bir serüven. buna uygun olduğunu ve ayak uydurabileceğini düşünüyorsan pekala seçebilirsin. hiçbir şey için geç kalmadın. sen alanında başarılıysan hekimin kazandığı maaşı önünde sonunda kazanırsın hatta fazlasını da. ama bunu hangi işte kazanmak istersin bu senin seçimin. kazanç ve üniversite arasında doğrudan bir korelasyon kurmak hiç sağlıklı bir düşünce değil.
pepsico'da çalışan bir arkadaşım var kendisi önlisans işletme mezunu. benden çok daha fazla maaş alıyor.
  • ezkaza  (19.04.24 01:54:11) 
senin durumun için artısı yok, tıbba geç.


  • gule gule  (19.04.24 08:54:04) 
'Benim gördüğüm, herkes ailesi sayesinde bir yerlere geliyor. Bu kişiler lise mezunu bile olsa bence kariyerlerinde yine aynı noktada olurdu.'

demişsiniz ya bu çok doğru tespit. sen orada olduğun için farkında olmayabilirsin ama boğaziçini kazanmak ve okumak gerçekten zor.

ama fırsat yaratmak sana kalmış birazda. sen zorlamalısın bazı şeyleri kimse kimseye üniversite mezunu diye maaş vermiyor.

mühendislik alanında iyi para kazanmak tıpa göre zor.
  • mikahakkinen  (19.04.24 11:08:31) 
Aile dediğin şey her zaman para ve network değil bazen de iyi danışmanlık ve vizyon sağlıyor.
Ailesi de eğitimli olan insanlar vizyonlu büyüyorlar ve ileride nasıl staj bulunur, nasıl iş bulunur, nasıl bir kariyer kurmalılar, nasıl bir cv oluşturmalılar bunları bilerek büyüyorlar.
Sen bu vizyonu alamadığın için 2. Sınıf sonunda hala bölüm mü değiştirsem diye düşünüyorsun. Haliyle bir mülakata girdiğinde onların çiDiği peofille senin çizdiğin profil arasında fark oluyor.

Staj ve iş bulmak okulun sana otomatik olarak sağladığı bir şey değil. Vizyon da gerekli. Eğer ailen sana vermediyse kendin de geliştirebilirsin.

Ama gerçekçi olalım, staj olayları hep tanıdıkla yürür. Çünkü pek bi önemi yoktur. Bu her yerde böyle. Şirketler de sadece geleceğe yatırım, öğrenciler arasında tanınırlık sağlama vs gibi nedenlerle stajyer alırlar. Stajyerlerin şirketlere başka bir katkısı olmaz. Bu yüzden genelde tanıdıkla yürür. Ya da inanılmaz fazla yere başvurursun vs.
Ama işe başvurma durumu öyle değil. İyi notları olan ve istediği şeyi bilen, kendini geliştirmiş bir boğaziçi mezunu iş bulmakta zorlanmaz. Ama cv hazırlarken, hedef belirlerken çuvallarsan iş ararken de zorlanırsın şuanda stajda zorlandığın gibi.

Ben derslerimi geçeyim, başka bir şey yapmayayım diyorsan doktorluk sana daha kolay gelecektir.

Mesela burslara başvuran arkadaşın nereden haberdar oluyor bu buralara başvuruyor. Sen neden haberdar olamıyorsun. Sen neden farkında değilsin.
Mesela dışarıda boğaziçi makineli mühendisi staja kabul edecek tonla firma var, ama sen bunlara ulaşmakta zorlanıyorsun, farkında değilsin vs. Bınlar hep vizyon konuları, yol yordam bilme, yönlendirilme konuları.
Ailenin bu konularda etkisi torpil bulmak değil güzel danışmanlık vermem aslında çoğu öğrenci için. Ailesinden güzel yönlendirme gören öğrenciler iş hayatına daha rahat atılırlar. Ama bu senin kendi başına kapatamayacağın bi eksiklik değil. Ailenin sana veremediği danışmanlığı, gösteremediği yolu sen kendin arayıp bulmalısın.

Eğer buna üşeniyorsan o zaman doktorluk senin için daha mantıklı.
  • zimbirik  (19.04.24 11:40:21) 
Boğaziçi eski kalitesinde değil. Ülke bu kadar yozlaşırken üniversitenin aynı kalması mucize olurdu. Bölüm kontenjanları çok arttırıldı. Eskisi kadar kaliteli,iyi öğrenci girmiyor. İyi hocalar emekli oldu,özel üniversitelere geçti. Yerlerine de torpilli,nitelik açısından eski düzeyde olmayan hocalar atandı. Bizim okuduğumuz özgür,rahat boğaziçi şu an yok. Şu an iyi bir puanım olsa koç,sabancı gibi iyi öğrenciyi bursla alan bir okulu yazardım sanırım.

Üniversitede eskiden de ekonomik seviyesi yüksek ve akıllı öğrenci olurdu. Bu değişen bir şey değil. Üniversitenin sunduğu imkanlar ve açtığı kapılar azımsanmayacak kadar çok. Tanıdıkla,bağlantılarıyla iyi yerlere gelen insanlar her zaman vardı,hep de olacak. Okulun tüm imkanlarını kullanın. Mesela almanca dersini kredisiz alın,hem not kaygınız olmasın hem dili öğrenin. Danimarka herkese pahalı. Erasmus için daha uygun bir ülke seçilebilirdi. Bümede gidin,staj bulamıyorum deyin. Mentör programı vs vardı,yardımcı olurlar. Bir iki sosyal kulübün bağlantıları özellikle sağlamdır,oralara takılıp çevre edinin.

Ama tıp okumak istiyorsanız,tüm bunlar geçersiz kalır. O zaman biran önce alan değiştirin. Sadece para için tıp okumak şu yaştan sonra çok akıllıca gelmedi. İsteğiniz,ilginiz varsa elbette okunur. Kolay gelsin
  • asteriks  (19.04.24 12:09:26 ~ 12:10:32) 
boğaziçi’nde kim zenginmiş ya. cidden? zeki, disiplinli falan diyin ama “zengin”ler boğaziçi’nde değil ya da zengin tanımınız çok farklı. annesi babası ilk kuşak çalışıp kazanmış ve çocuğunu iyi üniversiteye gitmek için eğitmiş insanlar zengin değil, memurdur.

ve doktor olmak > boğaziçi. türkiye sınırları dışında boğaziçi diye bir şey yok.
  • deartheodosia  (20.04.24 02:45:02) 
bununla ilgili cok yazdim ben duyuruda. ciddi ve uzun yazacagim cunku ben de seninle ayni sartlarda ama senden muhtemelen bir 10 yas falan buyuk bir abinim. hatta ben de makine muhendisiydim yani baya benziyoruz.

oncelikle tespitin dogru, insanlar buyuk oranda ailesinin sartlariyla bir yerlere geliyor. bu yuzden bogazici, odtu vb okullarin basat bolumlerinde agirlikli olarak varlikli insanlar olur. doktor, muhendis, en kotu ogretmen cocuklaridir hepsi. sen staj, is ararken onlar babalarinin yardimiyla coktan baglamislardir. staj icin boyle, is icin de boyledir. mezun olup ailelerinden onbinlerce dolar alarak basar yurtdisina giderler, sen nereden burs bulurum diye kivranirsin. bu seni hayatin boyunca etkileyecek bir durum maalesef. ve acik soyleyeyim ilk jenerasyon hayat kuran insanlardan bir yol olmuyor. sen ancak cocuguna guzel sartlar olusturabilirsin ama senin butun hayatin ev, araba, gecim derdiyle gececek.

bu demek degil ki guzel, refah icinde bir hayatin olmayacak. turkiye standartlarina gore guzel bir hayat yasarsin, yurt disina da gidersin bir sekilde. ama surekli grind edeceksin. simdi biraz opsiyonlarina bakalim.

makinede gidersen onunde iki secenek var. ya sanayide calisacaksin, ya da meslegini geride birakip business olaylarina gireceksin. turkiye'de savunma sanayii disinda hem mesleki, hem maas tatmini veren yer yok makine icin. koc, sabanci vs ozel istiraklerde giris seviyesini surundururler, 35-40 yasindan sonra upper management'a ciktiktan sonra yuzun gulmeye baslar. ankara'ya gelip savunma sanayiine girmek gibi bir istegin yoksa tavsiye etmem. biraz tecrubeden sonra yurtdisina gitsen de makine muhendisliginde para yok.

ikinci secenek olaylarin business, yonetim tarafina kaymak. iste mbb'dir, bankalardir vs. buralardaki isler tamamen relationshiple bulunur. cunku teknik bir know-how gerektirmez. eskiden bogazici bu kapilari rahatlikla acardi, simdi ekonomiden dolayi zorlanabilirsin ama yine de yapilabilir. buranin sikintisi su, surekli grind edeceksin iste. bir is bulup calisacaksin, suyunu cikaracaklar. sonra bir baskasina gececeksin vs. surekli ugrasacak, network kurmaya calisacaksin ve garantin hic olmayacak.

bir ara yurtdisina gitmek isteyeceksin. disarida bogazici'nin prestiji sonecek. surekli ugras yani, surekli kendini ispatlama, mucadele. kaldi ki avrupa'ya gitmek kulaga hos geliyor ama turkiye'de daha cok kazanirsin rahatlikla.

yani ailenin networku yok ama kendi networkunu kurman gerekecek. people pleaser degilsen bu yol surekli struggle yolu haberin olsun. yani ben canavar gibiyim, cok zekiyim burada seni cok bir yere goturmez maalesef. iliskiler, baglantilar, bullshitting ile yurur burada isler. ugras dur. ben bu yola girdim, amerika'da calisiyorum, 30 yasini gectim hala gelecek kaygisi, gelecek derdi var. bu diger bogazicili arkadaslarinin problemi degil, onlar bu yolda rahat giderler cunku aileden ev falan vardir onlarin. 35 yasinda canlari sikilip istifa eder, babalarina bir ev sattirip is falan kurar onlar. sen bunlari sifirdan yapacagin icin, hele bu dunya sartlarinda (olay akp'nin kotu ekonomi yonetimi degil, dunya capinda sikintilar var) cok ugrasirsin. ve acik soyleyeyim gelecek guzel gozukmuyor.

maasli calisan olmak her zaman problemdir. huzurun sarti kendi isini yapabilmektir. doktorluk tarihin her doneminde elit meslektir. kendini gelistirip muayenehane acip sadece bilginle para kazanabilirsin. muhendislik boyle bir meslek degil maalesef. ben simdiki aklimla tip egitimi almak isterdim. hem toplumda sayginligi var, hem yaptigin isin tatmini yuksek, 60 yasinda olsan da iyi doktor toplumda yeri olan, elinde altin bilezik olan doktordur. yani meslek olarak tip, bogazici'nde muhendislik okumaktan ustundur.

uzun yazdim, karisik yazdim ama ozetle; bogazici makine 20 sene once oldugu gibi bir hayat vermeyecek sana. yurtdisina gitsen de amerika veya korfez olmadigi surece para yok. butun dunyada varliklar cok kisitli bir kesimin elinde toplandi. senin de elinde iyi kartlar yok maalesef. eger garanti istiyorum diyorsan tibba gec.

eger gencligim var, heyecanim yuksek ugrasirim diyorsan 2 senede diplomani al. notlarin iyiyse yurtdisina ucretsiz egitime cikabilirsin. bu seni baska bir yola sokar. burada kalirsan yine is bulursun ama ugrasman ve surekli kendini zorlaman gerekecek. battle royal'de diger insanlara gore bir tik daha prestijli olacaksin ama kapilar onunde acilmayacak eskiden oldugu gibi.
  • antikadimag  (20.04.24 20:25:00) 
1
buraya yazılanların hakları Sir Anthony Hopkins'e aittir.
yazan eden compumaster, ilgilenen eden fader
modere edenler angelus, Artibir, aychovsky, baba jo, basond, compumaster, deckard, duyulmasi gerektigi kadar, fader, fraise, groove salad, kahvegibi, kaymaktutmayansicaksut, kibritsuyu, monstro, pandispanya, robin, ron dennis
bu sitede yazılanların hiçbiri doğru değildir. site içeriği küçükler için sakıncalı olabilir. yazılardan yazarları sorumludur. kaynak göstermeden alıntılanamaz. devlet tarafından atanmış bir kurumun internet üzerinde kimin hangi bilgiye ulaşıp ulaşamayacağına karar vermesi insan haklarına aykırıdır. web siteleri kullanıcıların istekleri doğrultusunda bağlandıkları yerlerdir. kullanıcılar isterlerse bir web sitesine bağlanmayabilirler. bu güçleri ve imkanları mevcuttur. bir kullanıcı bir siteye bağlanmak istiyorsa bu onun tercihi ve hakkıdır. bağlanmak istemiyorsa bu yine onun tercihi ve hakkıdır. halkın kendisine hizmet etmesi için görevlendirdiği kurumlar hadlerini aşıp halka neye ulaşıp ulaşmayacağını bilmeyen cahil cühela muamelesi edemezler. ebeveynlerin çocuklarını sakıncalı içeriklerden koruması için çok sayıda bedava ve ücretli yazılım mevcuttur. bu yazılımlar bir web tarayıcısını kullanmaktan daha karmaşık teknik bilgi gerektirmemektedir. devletin milletini küçük düşürmesi ve ebleh yerine koyması yasaktır. Skimlinks ile linkler üzerinden yönlendirme payı alınmaktadır.