[]

Türkiye'de camiler

Eskiden çok kafa yormuyordum da şimdi birkaç akrabami Sultanahmete getirdim mesela, içeri girdik hiçbir bok anlamıyoruz arapça okuyor artık dua mi ilahi mi. Okadar saçma geldi ki, türkum ibadet etmesem de Müslümanım. Arapça öğrenmek bilmek zorunda değilim ben, kendim Türkçe dua ediyorum edeceğim zaman. Almanya'da Avusturya'da Hollanda'da sayısız kiliseye gittim bütün ayinleri duaları kendi dillerinde yapıyorlar, Türkiye'de Rum Ortodoks kiliseleri de de Yunanca konuşuyorlar hep. Valla utanıyorum artık Türkiye'de camilere girerken, çok fazla coğrafya ve tarih bilgisi olmayan turist kesinlikle ayırt edemez Arap ülkesi eşittir Türkiye çünkü.

Niye bizim ibadet dilimiz Türkçe değil, vaazlar da mesela Türkçe sayılmaz yarısından fazlası arapça çünkü. Böyle kendimi ortaçağ Avrupasında zannediyorum, dini sadece belli bir kesim biliyor ulema gibi, ve satıyor
Halk da onlarin anlattığı kadar biliyor dinle alakalı ne biliyorsa. Çünkü Kur'an kursuna gidiyor mesela, harflerin okunuşunu öğreniyor duaların manasını değil.

Biz niye yerellestirememisiz, bütün Arap olmayan İslam ülkelerinde de böyle mi merak ettiğim soruyorum bilmiyorum. Ve niye kimse rahatsız olmuyor bu durumdan

 
Çünkü İslamiyet Arap milliyetçiliğidir


  • allah yazdiysa bozsun  (26.02.24 17:42:32) 
turist gibi yaklaş sen de anlamıyorsun madem. duayı da türkçe ediyor insanlar. cumaya filan gitseydin görürdün.

isveçli protestan, alman protestan kilisesine gittiğinde de bi b.k anlamıyor.
din böyle ulusa göre uyarlanan bi şey değil.

bu dinin dili -kuran arapçası-. bi kompleks duyacak olan zaten inanmıyor. malezyaya gitsen malayca mı öğrenicen camiye gitmek için :D

bilimin dilinin ingilizce-latince olması gibi. bilim yapmak için seve seve öğreniyor herkes. okullarda bilim mabedlerinde ingilizce konuşuluyor türkiyede de. kimse de neden böyle diye sormuyor. çünkü cevabı belli.
o yüzden kıyasların baştan hatalı
  • lambırcek  (26.02.24 18:02:23) 
evet arap olmayan müslüman ülkelerde de böyle. bir de kaç kere vaaz dinlediniz bilmiyorum ama vaazlar hep türkçe. vaaz içerisinde ayetin arapçasını okusa dahi mealini verir ve onun üzerine türkçe konuşur vaiz.
duanızı istediğiniz dilde edebilirsiniz, kimse neden türkçe dua ediyorsun demez. hutbelerin sonunda da genelde hatip türkçe dua eder zaten.

  • mustafakesekci  (26.02.24 18:06:39) 
Arapçanın ayrı bir derinliği vardır her Arap olan bile Kur'an-ı Kerim'i anlayamaz.
Bu neye benzer diye düşünürsek anayasamız var ve Türkçe yazılı. Onunla meşgul olan araştıran biri yine de bir hukukçuya, yani bu işin ehline danışacaktır takıldığı yerlerde.
bilinmeyen kelimelerde sözlüğe bakmak bile durumu kurtarmaz ilgili metnin açık şerh edilmiş hali gereklidir.

Kaldı ki burada ibadette dahil Türkçe olarak okumak dinlemek demek dünyanın başka yerinde de o bölgenin dilinde okunması istenecek.
aynı ayet bile herkesin zihninde farklı anlamlara gelecektir. Ayetlerin sadece tefsirindeki farklar değil, mealini bile çok farklı şekilde yazan ilahiyatçı veya hocalar var.

Arapça bir kelime bir çok manaya gelebiliyor. Hatta din ilimlerde kelimenin kullanım yerine göre manası da değişebiliyor.
Örnek olarak, dini kullanım (ıstılahta) olarak "fitne" kelimesi bazı yerlerde "imtihan" manasındadır.
Hatta bazı ayetlerde kelimeler var ki bildiğimiz manasında bile anlamlandırılamıyor.

Arapçada deve veya aslan kelimelerinin bile onlarca karşılığı var.

Kiliseleri örnek veriyorsun ama müslüman olarak zaten onlara benzememek gerekirken, onlar gibi yapalım.. demek ayrı bir sorun.

Evet bizim de günahımız var ve esasta şunu bilmek gerekir ki, dini olduğu gibi kabul ederek, ona olduğu gibi uymanın gerekliliğini kabullenmemiz lazım.
Dini kendimize uydurursak adeta durum manavda sebze meyve seçmeye döner.

Vaazlar Türkçe söylenir ama tabi ayet veya hadisler bazen mealinde bazen de arapça olarak okunabiliyor ve ardından yine hocalar tarafından açıklanıyor zaten.

Yerelleştirelim demek, müslümanlar arasında ortak kabullerin de ortadan kalkması ve ayrıca bölünmek demek değil midir?
  • diyecevaplandı  (26.02.24 18:17:35 ~ 27.02.24 09:16:26) 
yerelleştirmek diye bir şey de olmaz gibi. din evrenseldir, bu sebeple zaten dinin dili olmaz. yani kullarını malay, paki, roman, inguş diye ayrı ayrı milletler yaratacak (rum 22) ama dinini bilebilmesi için de arapça bilmesini şart koşacak allah olur mu hiç. ibadetlerde de ön koşul ne dediğini bilmektir, ne dediğini bilmeyecek/anlamayacak kadar sarhoşsan namaz kılamazsın mesela (nisa 43). arapça bilmeyenin de arap diliyle namaz kılması aynı şarhoşluk hali gibi. gerisi din satıcılarının mahareti. zanaatkar yani din adamları, bir meslek öğrenip onunla geçiniyor adamlar, o duvarı yıkmak zor ve uzun vadeli plan gerektirir.


  • ensar  (26.02.24 18:38:54) 
Abi dinde mantık arama. Inanacaksan inanip geç, inanmayacaksan zaten önemi yok. Kuran Türkçe okunsun dersen zaten ateist derler sana.


  • logisticsmanager  (26.02.24 18:42:01) 
hristyanlık ve islamiyet'in tarihsel gelişimi farklı olmuş. bahsettiğin ülkelerde din sosyal yaşamda etkin değilken islam ülkelerinde hayatın her anına karışır hale gelmiş. bu da bazı dogmatik değiştirilmez kurallar oluşturmuş. arapça ibadet gibi. araplar kendi kültürlerini yaşatmak isterler elbette ama Türk bir kadın namazda Türkçe olarak "erkekler kadınların yöneticisi ve koruyucusudurlar....kadınlara öğüt verin, onları yataklarda yalnız bırakın ve onları dövün." ayetini okuyup secdeye gitmek istemezdi.


  • jepa  (27.02.24 00:38:40) 
rahatsizim, hatta dinden sogumamin baslica sebeblerinden biri mevzunun arapca odakli olmasi. ama bu bir tabu, yikilmaya calisilmis ve sonunda geldigimiz nokta malum..

islam tabu yikmaya uygun bir din degil. Hristiyanlik, Islam yaninda baya tasavvufi kalir.

bize herseyin hardcore'u denk gelmis genjler, hayati "nightmare" seviyesinde oynuyoruz.
  • cooperr  (27.02.24 02:24:08) 
valla benim bildiğim türk kadınları "...fenalık etmesinden endişe ettiğiniz kadınlara öğüt verin, onları yataklarda yalnız bırakın ve onları dövün..." ayetini öğrenince aşkla iman etti çünkü kroniklerden öğreniyoruz ki kadını her fırsatta sağlam dövüyor bizim türkler. örfte öyleymiş. şimdi de öyle sayılır.

tabii türkler 900 senesinde isviçre medeni kanununu icat etmiştir diyen tayfadan değilseniz işin gerçeği böyle.

yalnız her şeyi yazıp da ayetin önündeki 2 kelime "fenalık etmesinden" kısmını sansürletecek amma da basit hesapları var milletin
  • lambırcek  (27.02.24 04:54:53) 
1
buraya yazılanların hakları Sir Anthony Hopkins'e aittir.
yazan eden compumaster, ilgilenen eden fader
modere edenler angelus, Artibir, aychovsky, baba jo, basond, compumaster, deckard, duyulmasi gerektigi kadar, fader, fraise, groove salad, kahvegibi, kaymaktutmayansicaksut, kibritsuyu, monstro, pandispanya, robin, ron dennis
bu sitede yazılanların hiçbiri doğru değildir. site içeriği küçükler için sakıncalı olabilir. yazılardan yazarları sorumludur. kaynak göstermeden alıntılanamaz. devlet tarafından atanmış bir kurumun internet üzerinde kimin hangi bilgiye ulaşıp ulaşamayacağına karar vermesi insan haklarına aykırıdır. web siteleri kullanıcıların istekleri doğrultusunda bağlandıkları yerlerdir. kullanıcılar isterlerse bir web sitesine bağlanmayabilirler. bu güçleri ve imkanları mevcuttur. bir kullanıcı bir siteye bağlanmak istiyorsa bu onun tercihi ve hakkıdır. bağlanmak istemiyorsa bu yine onun tercihi ve hakkıdır. halkın kendisine hizmet etmesi için görevlendirdiği kurumlar hadlerini aşıp halka neye ulaşıp ulaşmayacağını bilmeyen cahil cühela muamelesi edemezler. ebeveynlerin çocuklarını sakıncalı içeriklerden koruması için çok sayıda bedava ve ücretli yazılım mevcuttur. bu yazılımlar bir web tarayıcısını kullanmaktan daha karmaşık teknik bilgi gerektirmemektedir. devletin milletini küçük düşürmesi ve ebleh yerine koyması yasaktır. Skimlinks ile linkler üzerinden yönlendirme payı alınmaktadır.