[]
bu kadar akademik makale cidden nasıl yazılıyor?
hem yerli hem yabancılar için soruyorum.
dusunbil.com
mesela şunu okudum, acayip istatistikler var. şaşırmadım açıkçası.
ama bir makale açıyorum başından sonuna kadar yüzlerce referans verilmiş. 20 sayfa makale var, sonunda 120 kişiye referans listesi var. bir paragrafta 3 cümlede 6-7 kişiden alıntılar falan. bunlar cidden yapılıyor mu yahu? bana çok inandırıcı gelmemekle birlikte anlayamıyorum da.
yani basit bir makalenin bile ortaya çıkışı 1 seneyi görüyordur diye tahmin ediyorum. nedir bu işin gerçeği? yoksa cidden oturulup yüzlerce makale okunup analiz ediliyor mu?
dusunbil.com
mesela şunu okudum, acayip istatistikler var. şaşırmadım açıkçası.
ama bir makale açıyorum başından sonuna kadar yüzlerce referans verilmiş. 20 sayfa makale var, sonunda 120 kişiye referans listesi var. bir paragrafta 3 cümlede 6-7 kişiden alıntılar falan. bunlar cidden yapılıyor mu yahu? bana çok inandırıcı gelmemekle birlikte anlayamıyorum da.
yani basit bir makalenin bile ortaya çıkışı 1 seneyi görüyordur diye tahmin ediyorum. nedir bu işin gerçeği? yoksa cidden oturulup yüzlerce makale okunup analiz ediliyor mu?
ingilizce ve belirli bir kalitesi olan dergiler için ve yağmacı olmayan (para ile makale bastırılmayan) yayınlar için konuşursak evet cidden yapılıyor, yerliler kolpa demiyorum da kalitesi daha düşük.
Çünkü buna mesai harcayan insanlar var. Üniversiteler ve enstitüler var.
Akademisyenler ders dışında araştırma yapmak için maaş alıyor.
Yayınların büyük bir çoğunluğu da master doktora tezlerinden çıkıyor.
Yani hali hazırda o çalışmaların deneylerini yapacak (sosyal bilimler içinse araştırmasını) öğrenciler var. Kendi tezlerinden makale çıkıyor. Yüksek lisanstan 1 doktora tezinizden 3 makale çıkartabilirsiniz.
Bunlar her zaman tek ya da iki yazarlı olmuyor. 4-5-6 yazarlı makaleler var. birden fazla kişinin katkısı olan.
Kendi konunuzla ilgili benzer makaleleri analiz etmezseniz, yayınınıza olan güven azalır, ayrıca özgünlüğünüzü vurgulamak için de diğer makaleleri analiz edip siz literatüre ne kattınız diye de vurgulamanız lazım.
Çünkü buna mesai harcayan insanlar var. Üniversiteler ve enstitüler var.
Akademisyenler ders dışında araştırma yapmak için maaş alıyor.
Yayınların büyük bir çoğunluğu da master doktora tezlerinden çıkıyor.
Yani hali hazırda o çalışmaların deneylerini yapacak (sosyal bilimler içinse araştırmasını) öğrenciler var. Kendi tezlerinden makale çıkıyor. Yüksek lisanstan 1 doktora tezinizden 3 makale çıkartabilirsiniz.
Bunlar her zaman tek ya da iki yazarlı olmuyor. 4-5-6 yazarlı makaleler var. birden fazla kişinin katkısı olan.
Kendi konunuzla ilgili benzer makaleleri analiz etmezseniz, yayınınıza olan güven azalır, ayrıca özgünlüğünüzü vurgulamak için de diğer makaleleri analiz edip siz literatüre ne kattınız diye de vurgulamanız lazım.
- subaqua (15.08.23 19:07:28)
Yazmak sorun değil, makaleyi yapacak imkan bulmak sorun. Türkiye'dekilerin çoğu kolpa. İnternet üzerinden topladığın veriyle bilimsel çalışma yapsan ne olur yapmasan ne olur. Bu şekilde yılda 100 tane bile yaparsın.
- roe (15.08.23 19:27:45)
Tamamen derginin tutumuyla alakalı, tam olarak bu sebepten zaten hakemli dergiler ve bunlar arasında dahi daha saygın dergiler bulunuyor. Bir bilimsel araştırma söz konusu olduğunda güvenilenilirlik önemli bir husus, bu da demek oluyor ki zaten güvenilmez olan bir o kadar da yayın var.
Sadece referans bulunması önemli değil, o referansların anlamlı şekilde alıntılanmış olması ve referansın gerçekten okuduğunuz makaledeki durumla ilişki içinde olması önemli. Bir makalenin ne kadar "gerçek" diyeceğim, gerçek olduğunu referanslarını ziyaret edip onları karıştırarak görebilirsiniz. Referans vermenin de amacı bu zaten. Okuduğunuz yerde şüpheli, şaşırtıcı, "hadi ya bu böyle oluyor muymuş" dediğiniz bir şeye rastlarsanız önce makalenin kendi içindeki bütünlüğünde o şeyin nasıl öyle olduğunu açıklayan bir şey olup olmadığına bakarsınız, eğer makale o şaşırtıcı şeyi bir ön doğru olarak kabul etmişse bu yere bir referans göstermiş olması gerekir, o halde referansına gidip oraya bakarsınız. Eğer referans gerçekten konuyla ilişkili ve bütünleyiciyse bu iyi. Eğer referans alakasız bir kaynaksa veya makale yazarı o referans kaynaktaki durumu yanlış anlamışsa bu kötü.
Doğrudan bir şey söylenemez yani, güvenmediğiniz ya da detaylarını merak ettiğiniz noktalarda kendiniz o referanslar üzerinden ilerlersiniz. Haliyle o aşamada makalenin ne kadar gerçek ne kadar kolpa olduğu da otomatik olarak ortaya çıkar.
Sadece referans bulunması önemli değil, o referansların anlamlı şekilde alıntılanmış olması ve referansın gerçekten okuduğunuz makaledeki durumla ilişki içinde olması önemli. Bir makalenin ne kadar "gerçek" diyeceğim, gerçek olduğunu referanslarını ziyaret edip onları karıştırarak görebilirsiniz. Referans vermenin de amacı bu zaten. Okuduğunuz yerde şüpheli, şaşırtıcı, "hadi ya bu böyle oluyor muymuş" dediğiniz bir şeye rastlarsanız önce makalenin kendi içindeki bütünlüğünde o şeyin nasıl öyle olduğunu açıklayan bir şey olup olmadığına bakarsınız, eğer makale o şaşırtıcı şeyi bir ön doğru olarak kabul etmişse bu yere bir referans göstermiş olması gerekir, o halde referansına gidip oraya bakarsınız. Eğer referans gerçekten konuyla ilişkili ve bütünleyiciyse bu iyi. Eğer referans alakasız bir kaynaksa veya makale yazarı o referans kaynaktaki durumu yanlış anlamışsa bu kötü.
Doğrudan bir şey söylenemez yani, güvenmediğiniz ya da detaylarını merak ettiğiniz noktalarda kendiniz o referanslar üzerinden ilerlersiniz. Haliyle o aşamada makalenin ne kadar gerçek ne kadar kolpa olduğu da otomatik olarak ortaya çıkar.
- akhenaten (16.08.23 09:11:33)
1